Kuşcuların ve avcıların hikayesi birmez ; Bitane de ben anlatayım Yıl 1999 falan Kırıkkale de çalışıyorum çarşıda merkeze Kızılkanat iş hanı var orda sevdiğim bir abimin akvaryum ve kuş malzemeleri satan bir yeri var .Orada oturur sohbet ederiz, fırsat oldukça bu abi köylerden kuş toplar İstanbula toplu kuş yollardı. Hatta reklamını da yapayım Sahil Akvaryum abimizin adıda Ertuğrul Bozkurt Allah selamat versin ,
Neyse konuya döneyim ben ona çıkmalarımı götürürüm üç tane beş tane para istemem oda iyi kuş denk gelirse bana verir telefon eder yada gidince der bukuş iyigibi götür bak der . ..Yine böyle bir kümes kuş almış köyün birinden , ŞARABİ bir erkek, ayakları kısa, sıska bir kuş, birde tüye girmişki , Ağustos ayı kuş iğrenç bir görüntüye sahip ..
Bu kuşu götür dedi , abi dedim kuş ç ok çirkin, olsun dedi ben izledim al git dedi. Kuşu aldım gittim bir heves kapalı yerde saldım, takla atıp atmadığına , perdahına falan bakacam kendimce . Kuşta tık yok kapalı yerde karga gibi uşuyor ne bir ayak sallama nede tek bir takla . Aman dedim boş kuş bu, saldım kümese öylesine, kuş girdi çıktı içeri bir iki hiç ilgienmedim, derken diğer kuşlarla uğraşırken ayağını yerden bir kesti ALLAHIM BUNE ? kalbim duracak , kuş kaçacak diye yerde çırpınıyorum , indirmek için paso kuş parlak veriyorum kuşta akılı kuş , sürekli basmaya çalışıyor yere,, neyse 45 dakka sonra kuş yere düştü artık inmedi yani düştü hiç boş yok dolo dolu sefer one sert dalış, nasıl bir tırmanış, nasıl intizamlı bir tırmanış, nasıl seribir fışkırış, one biçim taklalar, seferini bitirince şakülü şaşıyor hayvanın, doğrultuğu yöne basıp gidiyor, kayboluyor sonra toplayıp dönüp ölesiye birda birda geliyor, gözü kara .. yani kuş için de kuş anlayacağınız.
BENCEĞİZ BU KUŞU daha sonralarıda uçurdum kuş yere hiç inmiyor iflahI kesilince düşüyor adeta bir gün Ağustos sıcağın da uçurdum yine, şeytan dürttü, kaşıntım tuttu, o sıcakta kuş çılgın gibi oynadı bana mısın demedi ve yine yere düştü, pili tamamen bitince, ağzı açık kalbi duracak kıç üsstü oturup kendine gelmeye çalışıyor.
Ben akıllı kuşu gölgeye çektim , kanat altlarıı yıkadım,, azda su içsin diye kafasını suya soktum.
Kuş suyu bir çekti ölesiye suyu içti, kenara durdu, kanatlarını açtı , çokkısa rüre sonra yeşil jel kıvamında dışkıladı, tepinerek öldüü ..
Yani ben elimle o kuşu ÇATLATTIM!!!..
Çok zaman geçti aklıma geldikçe hala da yanarım okuşa ....
Henüz bukadar yıl sonra dahi , böylesini ne kendi kapımda gördüm, nede dost kapısında .. .. selamlar.ŞEREF