muygun' Alıntı:
Postaların bile yakalandığı gerçeği ortadayken hangi ırkın sadakatini konuşacağız? dolapçıdan akıl sadakat konusunda ütopik şeyler beklemeyin.eğer etrafınızda işten anlayan bir tutakçı varsa dolapçı alıştırmanız zor.diyelimki alıştı bu işn rüzgarı var, yavrulu olma dönemi var,kızmaların aptallık dönemi var vs. yani tutakçının işine yarayacak birçok dönem var.
İstisnalar kaideyi bozmaz derler , aynı şekilde uç örnekler genele emsal teşkil etmez. Diyelimki 1000 postadan 2 tanesi çeşitli sebeplerle yakalandı. Buradaki 2 adet posta yakalandı diyerek , postalar bile yakalanıyor sadakat beklemeyin denilemez.
O 2 postanın başka kümeslere girme sebepleri araştırılsa muhtemelen yetiştirici hataları olduğu görülecektir.
Biz sabırsız aceleci bir millet olduğumuzdan , herşeyin hemen olmasını istiyoruz. Hatayı da hiç kendimizde aramayız. Kuş aptaldır , biz çok akıllıyızdır , biz hatadan münezzehiz.
Çoğu zaman sabırsızlıktan yeni yavrular güvercini alıştırma usullerine uyulmadan hemen uçurulmaya çalışılıyor , sanki kuş senin kümesinin bulunduğu yerin krokisi beynine kodlanarak dünyaya geldi.
Adı üstünde yavru bu , önce kümesi öğrenecek , bunu pekiştirecek , sonra o kuştan performans beklenecek.
Ama bizde öyle değil , kuş kanat çırpmaya başladı mı hemen kovala , kuş panik halinde uçma çalışsın , o panikle kaybolursa , başkasının kümesine giderse kuşlar aptaldır de geç , bunlar kolaycılık.
Kuşu bırakalım , evin yolunu bilmeyen çocuğu bir kaç sokak öteye bırak gel bakalım ,evin yolunu bulursa akıllı , bulamayıp da komşuların evine girerse aptal mı diyeceğiz. Biz ne yapıyoruz çocuğu ergenliğe erişinceye kadar sürekli kontrol altında tutuyoruz.
Bir arkadaşımız çok güzel anlatmış burada herkese tavsiye ederim :
yetistirici-dayanismasi/yavru-guvercinlerimize-baslangic-ucum-egitimi-t1595.html
muygun' Alıntı:
eğer etrafınızda işten anlayan bir tutakçı varsa dolapçı alıştırmanız zor.diyelimki alıştı bu işn rüzgarı var, yavrulu olma dönemi var,kızmaların aptallık dönemi var vs. yani tutakçının işine yarayacak birçok dönem var.
Usulüne uygun olarak yetiştirilmiş bir dolapçıyı(eğer kafa zayıf değilse) hiçbir tutakçı yakalayamaz.
Tutakçı yavruyu yakalayabilir evet ama her kuş cinsi yavruluk döneminde bu riski taşır. Bizim beynimiz var o halde buna karşı çözüm geliştiririz. Tutakçının evde olmadığı saatlerde alıştırma işlemlerini yaparız.Alıştıktan sonra tutakçının kralı gelse boş.
Örnek veriyorum , benim kümesimde üstte kuşların girmesi için boşluk var(kedi sansar gibi yırtıcılara karşı korunaklı) , bir akşam geldiğimde içeriye bir dolapçı yavrusu girmiş , sahibi geldi senin kümesine girdiğine göre bunun kafası boş , aptal dedi almadı , güldüm geçtim , neyse bir süre sonra o kuş benim en damarlı iyi dönen kuşlarımdan biri oldu , hiçbir yerden pırıltı almaz ,alıştırdığım çatımdan başka yere inmez, çok hoş dönüşleri var. Çok uzak yerlerden bıraktım hep geldi.
Demek istediğim kuşa hem bedenen hem de beynen büyümesi gelişmesi için zaman verelim. Yaptığımız yetiştirici hatalarını kuşlara mal etmeyelim.
Bir de şu var , amacımız %100 başarı değil , elbette herşeyi doğru yapsak da kaçanlar olacak , o türleri de kümesten eleriz , biz üzerimize düşeni yapmış kayıplarımızı minimize etmiş oluruz.
