SNRAVCI
Üye
- Katılım
- 2 Nis 2011
- Mesajlar
- 734
- Tepkime puanı
- 0
- Yaş
- 37
- Ad Soyad
- Soner AVCI
- Meslek
- Muhasebe Finansman
- Şehir
- İzmir
- İlgi Alanı
- Köpekler
Dönek güvercinlerimiz hakkında ulaşabildiğimiz değerli kaynaklardan 19. yüzyıl ve 20. yüzyıl başlarından beri bilinen yurdumuza özgün bir güvercin türüdür. Osmanlı akınlarının Avrupaya yayıldığı dönemlerde işgal edilen mahallere Anadolu'dan gelip yerleşen beyliklerin beraberlerinde getirdikleri güvercinlerin bir koludur. Dönek ırkı daha çok Yugoslavya, Arnavutluk, Yunanistan da ilgi görmüş buralarda önce Türk vatandaşlarımız ve ardından yerleşik yöre halkı tarafından beğenilip ilgi duyularak, itina ile çalışmalar neticesinde dönek ırkının gelişimine devam edilmiştir. Kosova bölgesine yerleşen halkımızın getirmiş oldukları, bu bölgede Priştin makaracısı "(Priştin roller), veya daha iyi bilindiği gibi "Dunek" veya Türkçe adıyla "Dönek", güvercinlerin atalarıdır. Eski yetiştiricilerin anlattıklarına istinaden dönek ırkı güvercinler Türk akınlarıyla Kosova bölgesine getirilen Doğu makaracısı diye adlandırılan (Oriental Roller-Oryantal makaracı) güvercinlerin burada ıslah çalışma denemeleri ile geliştirilmiş bir türüdür. Dönek güvercinler aslı bozulmadan çoğu özellikleri Türkiye, Yunanistan, Makedonya ve diğer birkaç bölgede muhafaza edilebilmiştir. Bu zaman zarfında döneklerin üretimi arttıkça, gösterilen ilgi çoğaldıkça döneklerde beklentilerede değişikler eklenip ıslah çalışmaları yapılmıştır. Haliyle doğal olarak defarmasyonlar meydana gelmiştir. O zamanlarda Balkanlarda en iyi kuşbazlar Türk vatandaşlarımız idi. Sırplar, Arnavutlar ve Yunanlılar heveslenip ırkı tanıyıp beslemeyi Türklerden öğrenmişlerdir. Zamanla kuşbazların beklentilerince ıslah denemeleri, renk ve kostüm özellikleri, yöresel iklim ve rakım farklılıkları döneklerde bazı değişimler olmasına yol açmıştır. Göz renklerinde farklılık, tüy yapsında, renk ve desenlerde farklılıklar, ayaklarda tozluk ve paça oluşumları meydana gelmiştir. Her mahal kendince önemsediği şekilde döneklerine ıslah çalışmalarını uygun görüp kendilerince en makbul olanları üretmişlerdir. Bizlerin makbul kabul ettiği fiziki görüntü aslen ne iri ne küçük olmayan, ayakları yerden çok yüksek olmayan, tatlı kırmızımtırak ayak derisi olan, kesinlikle çıplak hatta tozluk dahi bazı düşüncelere sebep olabileceğinden dolayı istenmeyen ayaklar, düşük olmayan kanatlar, genelde 14 olan kuyruk teleği, renginin özelliğini sunan parlak tüy görüntüsü ve kalitesi, gözlerin inci gibi temiz , berrak veya siyah olması. Gözbebeklerinde sanki akıntı varmışçasına saatın akrep yelkovanı şeklinde bir akıntı deneyimli kuşçuların arzu ettikleri güzel bir işarettir. Belin geniş olması, güzel dolgun bir göğüs yapısı, kusursuz ne kısa ne uzun olmayan bir göğüs kemiği, eğitmenin verdiği komutla hemen havalanabilecek görünümde dinç ve dinamik estetikte olmalıdır. Arzu duyulan renklere gelince bu aynen dünyadaki moda akımlarına benzetebiliriz devamlı değişkendir. Bir bakarsınız çakal diye adlandırdığımız kesme baş beyaz kuyruklu gövdesi kırmızı renk ile kaplı dönekler rağbet görür, bir bakarsınız kesme baş beyaz kuyruk gövdesi mavi olan aynalı adını verdiğimiz dönekler rağbet görür. Genelde hiç değer kaybetmeyen her dönekçinin severek beslediği ve performansını renginin ahenginden dolayı gökyüzünün mavi fonunda en iyi gösteren akbaş akkuyruk siyah gövdeye sahip alaca döneklerdir. Ara renklerde pal galaça dediğimiz tarçini diye adlandırdığımız dönekler de zaman zaman çok beğeni toplarlar. 1926 yılında yurdumuza dönüş yapan vatandaşlarımızın beraberlerinde getirmiş oldukları dönek renklerinde baskın olan renkler genelde düz desen, komple tek parça siyah(arap), mavi(gök), kırmızı(al), küllü kırmızı(pal), siyah üzerine beyaz paftalı, noktalı(kaplan), düz beyaz, beyaz üzerinde ensesi yamalı(yakalı), sadece kanat uçları beyaz gövde tamamen siyah(baska), az miktarda daha çok İstanbul'a yerleşen eski ustalarda çoğunlukla bulunan akbaş akkuyruklar imiş. İzmir ve çevresinde ise genelde kapalı renge yakın desenli dönekler bakılmaktaymış. Zamanın kuşçuları arasındaki transferler ve yeni yetişen neslin kostüme ve dönüşte renk armonisinin güzelliğine yönelim olmasından dolayı zamanla tek renkler yerlerini akbaş akkuyruklara terketmişler. Hala hayatta olan Allah uzun ömürler versin yaşlı ustalarımızın ifadelerince mükemmel döneklermiş eski dönekler. Şimdi de var çok güzel dönekler fakat kostüm ön planda tutuldukça dönüşlerde randuman düşüklüklerine sebep olmuş. Dönek ırkına gönül vermiş hobiciler isek ıslah çalışmalarımızda itinalı davranmak zorundayız. Beklentimiz olan zevkimize uygun dönekleri üretirken asla performanstan ayrılmamak hedefimiz olmalıdır. Dönekçi olarak beslediğimiz soylu güvercinlerin genetik özelliği olan dönüş performansını asla misafirlere veya kendi sahibine esirgememelidir. Önce dönüş ele alınıp, aslı korunarak daha sonra zevkimizce renge yönelebiliriz. Gözünün üzerinde kaş var ver gitsin, kuyruğu elifli yoket gitsin, kanadında kaplama çıktı ayır eşleri v.s gibi düşünce şekilleri malesef hobimizi zor duruma düşürür. Bolluk içinde darlık çekmeye sebep olur. Seçici olmak, performansı iyice belirlemek bilinçli eş edip genleri muhafaza edebilmek gereklidir. Alalade sıradan, sadece rengi güzel, hoşuma gitti ile bu iş yürümeyecektir.
Tecrübemiz yetersiz ise deneyimli, güvenilir, dürüstlüğü bilinir ustalardan yardım almak sureti ile hobimize önce doğru bilgiler, bakım esasları, kümes sağlık dizaynları, uçurma kolaylıkları, eğitim sıralaması, pırıltı incelikleri, dönek ile kontak kurabilme metodları, sağlık bilgileri alınmak sureti ile zevkli bir dönekçiliğe adım atmak çok daha zevkli ve kolay olacaktır.
"ALINTIDIR"
Tecrübemiz yetersiz ise deneyimli, güvenilir, dürüstlüğü bilinir ustalardan yardım almak sureti ile hobimize önce doğru bilgiler, bakım esasları, kümes sağlık dizaynları, uçurma kolaylıkları, eğitim sıralaması, pırıltı incelikleri, dönek ile kontak kurabilme metodları, sağlık bilgileri alınmak sureti ile zevkli bir dönekçiliğe adım atmak çok daha zevkli ve kolay olacaktır.
"ALINTIDIR"