ESKİ ANKARA KUŞLARI

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan msaitgok
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 15
  • Görüntüleme Görüntüleme 7K

msaitgok

Üye
Katılım
14 May 2009
Mesajlar
51
Tepkime puanı
0
Yaş
49
Siteyi ziyaret et
Ad Soyad
Mehmet Sait GÖK
Meslek
İnaşaat Müh.
Şehir
Ankara
İlgi Alanı
Kediler
Merhabalar. Ben yaşım itibarıyla belki çok az yetiştim ama hep duyarım eski kuşlar diye. Çocukluğumdan da hatırladığım kadarıyla Ankara'nın eski kuşları, yağmur, kar tipi, yaz, kış uçan, 1-2 direklik, yere çok yakın gelen, bol seferli, atışına gelişine daha çok önem verilen, ama kesinlikle yapışmayan kuşlar dı. Öyle uzun gitmezlerdi, öyle ki 1 minare uzanan kuş çok nadir çıkar(şimdi minareyi beğenmiyo çok kişi), ona da Murat 124 falan verilirdi.Yine bildiğim kadarıyla renkler koyu gök, boz ve sarılar(limon sarı, kalem sarı) ağırlıklıydı. Dayanıklı kuşlardı, uzun uçuşluydular, 3-4 saat uçup görevini yapan bir kuş aynı gün içinde kazara tekrar ayağı yerden kesilse yine 2 saat falan uçardı.
Ben bi kuş sohbetinde şöyle bişeye tanık oldum, tanımadığım birisiydi, diyordu ki; bizim kuşlar buluttan atar buluta gider çok ilgimi çekti devam ettim dinlemeye, aradan biraz geçti konu değişti bu sefer aynı kişi bizim aradığımız iki direk uzanan, 15-20 sefer yapan ekeliğinde ayakta kalan kuş diyor du. Aslında anlatırken çelişki içinde ama anlayana.
Nasıl bozuldu nesil, ne ararken elimizdekileri bozduk(hala bozulmayanlar muhakkak vardır yanlış anlaşılmasın), eski dayanıklı ayakta kalan kuşlar nerde, taklacı neslini nasıl düzeltebiliriz yani hangi anlayışla. Benim bu konuda bazı tespitlerim, görüşlerim var. Ancak daha önce, konuyu daha iyi bilen, belki özeleştiri yapabilecek, yanlış bildiğim konu varsa düzeltecek büyüklerimizden de fikir almak istiyorum. Saygılar..
 
Ankara'nın eski kuşları arasında limon sarı diye bi kuş kesinlikle yok,yanlız bu söylediğim 1970 yılların başına kadarki zaman için geçerli.
Ankara'da evelden kuşaklı sarı,kalem sarı,kiremit sarı ve çapar sarılar vardı.

Ankara'da en eski sarıcı, eskiler bilir bostancı Kadir ağa idi,kazıkiçibostanlarında kuşuçururdu ve kuşlarının büyük çoğunluğu limon sarı idi,bu kuşların içerisinden 60,70 metre sünen kuşlarda çıkardı,lakin bu kuşlarında altları yoktu.

70.li yılların başında bostancı Kadir ağa Antalyaya yerleşti,eğer halen yaşıyorsa şimdi 90,100 yaşlarında vardır,öldüyse Allah rahmet eylesin.

70.li yılların sonundada bizim çinçinli trenci Yaşarın demir yolları lojmanlarında uçurduğu limonsarı dişi gelir,şimdi öyle oynayan bi kuş olsa enaz 5000 tl. (beşbin) eder.
Bu sarıdan sonra K.örendeki boksör nejdet bütün Ankaraya limon sarı sattı. Bu sarların hikayesini Polis Dursun çok daha iyi bilir,çünkü trenci yaşarla kendisi komşu idi ve boksör nejdetlede iyi arkadaştılar.

Selam ve sevgilerimle.
 
............................ Nasıl bozuldu nesil, ne ararken elimizdekileri bozduk(hala bozulmayanlar muhakkak vardır yanlış anlaşılmasın), eski dayanıklı ayakta kalan kuşlar nerde, taklacı neslini nasıl düzeltebiliriz yani hangi anlayışla. Benim bu konuda bazı tespitlerim, görüşlerim var. Ancak daha önce, konuyu daha iyi bilen, belki özeleştiri yapabilecek, yanlış bildiğim konu varsa düzeltecek büyüklerimizden de fikir almak istiyorum. Saygılar..
msaitgok




Mehmet bey aslında bu konuda yazılacak yada söylenecek o kadar çok şey var ki ama gel gelelim eliştiri yapıldığı zaman çoğu arkadaş olayı kişiselliştirmeye başlıyor.

o dönemde gerçekten büyük keyif veren kuşlar seyredildi.çok büyük paralara kuşlar verildi kimi zaman geri çevrildi.bir skoda araba ve 150 lira 1978 yılında benim yanımda bırakıldı bir beyaza ama kuşu vermedi ustanın biri.aynı ustanın kümesinden bir kuşa maaşlar bırakıldığına defalarca şahit olduk.ama emin olun sonuna kadar hak eden kuşlardı.cemal abinin portakalları,bozcunun bozları,boz dumanlıları,açık kirlileri,asım dayının arapları,bayram abinin boz kirlisi,yılmaz abinin beyazı boz kirlisi yanardöneri,fahri abini gökleri kirlileri,muharrem dayının gökleri,beyazları,bozları,boz dumanlıları.......o dönemde herkesin kümesinde uçacak seyredilecek bir kaç kuş çıkardı.

ben ankaranın kuşlarından çok kuşçuluğunun o dönemlerde mükemmel olduğuna şahit oldum.herkes sabırlı idi ve kuşa değer verirlerdi.seyislik konusunda mükemmellik vardı.ve dayanışma hat safhada idi.

o dönem hırsızlık furyasının yoğunluğundan dolayı kuşlar çok el değiştirdi.çoğu kuşçu hazır kuşa yöneldi.oda biraz yetiştiriciliği körertti zannedersem.belli bir dönemden sonra kuştan gerçekten anlayan ustalar biraz içlerine kapandılar.fazla ortama girip çıkmadılar insanlardan uzak durdular.bu yüzden usta çırak ilişkiside sekteye uğradı biraz.yetiştiricilik ikinci plana atılınca sonuçta bu duruma geldi.

daha fazla yazıp tepki almak istemem doğrusu ama sorunun kuşlardan çok kuşçularda olduğunu düşünen bir kuşçuyum.yaptığımız bu iş ne kadar bilgi gerektirsede olay tamamen deneme yanılma yöntemi ile sonuca ulaşma durumu.bunada sabır gerekli biraz.sezondan sezona kuş değiştiren arkadaşlar biraz daha sabırlı olurlarsa eminim güzel birşeyler bulacaklardır.




saygılar.
 
Diyelimki elinizde çok kaliteli bir kuş var,bu erkekte olabilir dişide olabilir,bu kuşun damarını yani genetik özelliğini bozmadan bu kuşu çoğaltmak istiyoruz,ben bu aile içi üretimi lise yıllarından beri uyguluyorum,ve çokda başarılı sonuçlar aldım,sabırlı olanlarada tafsiye ederim.
Şurası unutulmamalıdırki Kuşçuluktaki ilk temel kadide Erkek kuş genetik özelliklerini dişi yavrusuna aktarır,Dişi kuşta genetik özelliklerini erkek yavrusuna aktarır.

--------------------------------------------------------------------------------

Ben bu konuya farklı bi yaklaşımdan bakmıya çalışacam.
Aile içi üretimde,eşlemelerin yanlış yapılması sonucu,sakat yavrular meydana gelmektedir.
Örneğin baba geni ağırlıklı kuşları birbirleriyle eşlerseniz, bu kuşlar arasında kan bağı çok yakınlaşacak ve çıkan yavrular genellikle sakat olacaklardır.

Aynı durum anne geni ağırlıklı kuşların,birbirleriyla eşleşmeleri sonucunda çıkacak yavrularında genellikle sakat olma ihtimali mevcuttur.

Bu bölümde orjinal baba kanını ele alalım.

BİRİNCİ SENE : Orjinal erkek:1, Orjinal dişi:2
1X2= 3 numaralı yavrular. %50 Baba kanı, %50 Anne kanı taşıyorlar.

İKİNCİ SENE : Orjinal erkek:1, Dişi yavru:3
1X3= 4 numaralı yavrular. %75 Baba kanı, %25 Anne kanı taşıyorlar.

ÜÇÜNCÜ SENE : Orjinal erkek:1, Dişi yavru:4
1X4= 5 numaralı yavrular. %87,5 Baba kanı, %12,5 Anne kanı taşıyorlar.

DÖRDÜNCÜ SENE : Orjinal erkek:1, Dişi yavru:5
1X5= 6 numaralı yavrular. %93,75 Baba kanı, %6,25 Anne kanı taşıyorlar.

BEŞİNCİ SENE : Orjinal erkek:1, Dişi yavru:6
1X6 = 7 numaralı yavrular. %96,875 Baba kanı, % 3,125 Anne kanı taşıyorlar.

ALTINCI SENE :Orjinal erkek :1, Dişi yavru:7
1X7 = 8 numaralı yavrular. %98,437,5 Baba kanı, % 1,562,5 Anne kanı taşıyorlar.

Orjinal baba geni taşıyan ;4,5,6,7 ve 8 numaralı yavrular birbirleriyle eşleştirilirlerse, kan bağı çok yakın olacak ve çıkacak olan yavrular genellikle sakat olacaklardır.
Bu sakatlık fiziksel olabileceği gibi, orjinal anne ve babada bulunmayan negatif nağmelerin ortaya çıkmasınada sebeb olacaktır
__________________
Cevdet Özbayer
 
Bu bölümdede orjinal anne kanını ele alalım.

BİRİNCİ SENE : Orjinal dişi:2, Orjinal erkek:1
1X2= 3 numaralı yavrular , %50 Anne kanı, %50 Baba kanı taşıyorlar.

İKİNCİ SENE :Orjinal dişi:2, Erkek yavru:3
2X3 = 9 numaralı yavrular, %75 Anne kanı, %25 Baba kanı taşıyorlar.

ÜÇÜNCÜ SENE: Orjinal dişi:2, Erkek yavru:9
2X9 = 10 numaralı yavrular, %87,5 Anne kanı,%12,5 Baba kanı taşıyorlar.

DÖRDÜNCÜ SENE: Orjinal dişi:2, Erkek yavru:10
2X10 = 11 numaralı yavrular, %93,75 Anne kanı,%6,25 Baba kanı taşıyorlar.

BEŞİNCİ SENE : Orjinal dişi:2, Erkek yavru:11
2X11= 12 numaralı yavrular, %96,875 Anne kanı, %3,125 Baba kanı taşıyorlar.

ALTINCI SENE : Orjinal dişi:2,Erkek yavru:12
2X12 = 13 numaralı yavrular, % 98,437,5 Anne kanı, % 1,562,5 Baba kanı taşıyorlar.

Orjinal anne geni taşıyan; 9,10,11,12 ve 13 numaralı yavrular birbirleriyle eşleşirlerse aralarındaki kan bağı yakınlaşacak ve çıkan yavrular büyük bir oranda sakat olacaklardır.
__________________
Cevdet Özbayer
 
Orjinal Baba geni taşıyan yavrulardaki kan oranı.

3:Numaralı yavrular= %50 Baba kanı, %50 Anne kanı taşıyorlar.
4:Numaralı yavrular= %75 Baba kanı, %25 Anne Kanı taşıyorlar.
5:Numaralı yavrular= %87,5 Baba kanı, %12,5 Anne kanı taşıyorlar.
6:Numaralı yavrular= %93,75 Baba kanı, % 6,25 Anne kanı taşıyorlar.
7:Numaralı yavrular= %96,875 Baba kanı, %3,125 Anne kanı taşıyorlar.
8:Numaralı yavrular= %98,437,5 Baba kanı, % 1,562,5 Anne kanı taşıyorlar.

Bu numaradaki yavruları mecbur kalmadıkça birbirleriyle eşlemiyelim.

Orjinal Anne geni taşıyan yavrulardaki kan oranı.

9:Numaralı yavrular= %75 Anne kanı, %25 Baba kanı taşıyorlar.
10:Numaralı yavrular= %87,5 Anne kanı, %12,5 Baba kanı taşıyorlar.
11:Numaralı yavrular= %93,75 Anne kanı, % 6,25 Baba kanı taşıyorlar.
12:Numaralı yavrular= %96,875 Anne kanı, % 3,125 Baba kanı taşıyorlar.
13:Numaralı yavrular= %98,437,5 Anne kanı, % 1,562,5 Baba kanı taşıyorlar.

Bu numaradaki yavruları macbur kalmadıkça birbirleriyle eşlemiyelim.
__________________
Cevdet Özbayer
 
Orjinal anne ve babadan çıkan yavruları birbirleri ile eşliyerek saf anne ve baba kanını yakalamak hemen hemen imkansız.
En yakın baba kanı %74,21,875
En yakın anna kanıda %74,21,875
Tabi bunlar hep teoride, pratikte nasıl olur bilemem.
Ben aile içi üretimi üç sene uyguladım ve hiç bir şey elde edemeden (tecrübeden başka) vaz geçtim,
çünkü bu piyasada çıta her sene biraz daha yükseliyor, benim aile içi üretime aldığım kuşların en iyisi
6 ila 7 klokluydu, şimdi oldu kuşlar 9,10 kloklu.
Bu işte çıta o kadar hızlı yükseliyorki, bu hızlı yükselişe normal bir takım kuşun aile içi üretiminle yetişmek imkansız.
Benim tam üç seneme mal oldu ama, bu işin sıradan kuşlar için değil, üstün meziyetli ve dünya şampiyonu kuşlar için geçerli bi sistem olduğunu anladım.
Eğer malinuacılıkta başarılı olmak istiyorsanız ve maddi gücünüzde varsa Avrupa piyasasını çok iyi takip edip, bu piyasayı iyi tanıyan ve sürekli sizi destekliyen, doğru yönlendiren dostlarınızda varsa başarıyı çabuk yakalarsınız.
Eğer bu imkanlarınız yoksa sizlerde benim gibi üş beş kuşla hobicilik yapmaktan öte gidemezsiniz.
Selam ve sevgilerimle.
__________________
Cevdet Özbayer
 
Şu Anda ben hem kanarya (malinua) hem Saka,hemde Flurya besliyorum,Güvercinlerde oğlumda.
Yukarıdaki tablolar tamamen bilimseldir,hem kanarya hemde güvercin için kullanılabilir. ben şu anda eşe attığım güvercinleri beşinci kuşak oldu taa 2001 yılındaki ebe ve dedeninin birebir kopyalarını yakaladım.

Kuşçuluk sabır işidir,sabırlı olmayan başarılı olamaz,desinler diyede kuşçuluk yapılmaz,ondan sonrada hersene damızlık değiştirilir.

Selam ve sevgilerimle,Allah'a emanet olun.
Cevdet Özbayer Ankara
 
Cevdet Bey bu mendelin bezelyelerle yaptığı kalıtım genine dayanan bir çalışmasgaliba ama şahsen ben bu yöntemin oyun kuşundan çok şebbalarda yada diğer kuş tiplerinde şekili yakalamak için yapılabilir.ama oyun kuşunda bu yöntemin hataları çoğalttığına çoğu kez şahit olduk.yaptığımız çoğu araştırmalarda kuşta oyun geninin akraba evlilikleri ile gerilediğine şahit olduk.
.......tanıdığım bir çok eski ustanın en az iki soyla çarplazlama yürüyerek kalite kuş çoğalttığına şahit oldum.bende kendi şahsıma bu yöntemle yaklaşık 12 yıldır devam ediyorum.tabi ki tercih meselesi ama yaşadığımız tecrübelerden dolayı mendel yöntemine oyun kuşunda tamamen karşı olan bir kuşçuyum.ama çevremde bu yöntemi deneyen arkadaşlarıda takip ediyorum.başarı elde ettiklerinde bunu tüm arkadaşlarla paylaşacağım.




.........SAYGILAR.......
 
S.A.
Eski ile şimdi arasında neler değişti.
-Eskiden boş vakit insanlarda daha fazlaydı,
-Müstakil evler daha fazlaydı,
-İnsanların ve kuşların gıdaları daha doğaldı,
-Şimdiki kadar ilaç-tedavi yöntemi yoktu, hastalar ölüyor nesil sağlıklılardan türüyordu.
-İnsanlar da daha kuşcuydu ve daha insandı.
Ben iddia ediyorum, kuş uçurmayan birisine Türkiye nin en iyi damızlıklarını verin, bir kaç nesil sonra kuşlar bozulur. Kuşculukta bana göre uçurmak esasdır. Yavru eke uçmalı kuşlar. Özelliklerine göre de eşleştirmelidir. Bilinen belli soydan araya kan sokup denemek, en ufak bi hata görüldüğünde kırık kuşların tamamı elden çıkarılmalıdır. Bariz hatalı kuşlar aya bile gitse çoğaltılmamalıdır(Yapışan, kanat açıp kapatmayan, oyun bırakan). Ekeliğini görmeden(neslin son kuşu olmadığı takdirde) bir kuştan yavru almamak lazım. Kuş uçuranda olur. Saygılar...
 
Sayin Cevdet Bey oncelikle verdiginiz bilgiler icin tesekkur ederim yalniz kafamda bir soru isareti oldu bu eslesmeleri yaparken 2. sene baba kaninda orjinal babayla 3 numarali disiyi ve orkinal anneyle 9 numarali erkegi vuruyoruz peki 3. sene 3 numarali disiyle 9 numarali erkegi burbirine vurabiliyomuyuz
 
Büyüklerimin açıklamalarını görüşlerine saygı duyarak konuya bir kaç cümlede ben yorum yazmak istiyorum.
Öncelikle Cevdet abimizin dişi yavru baba kanı ağırlıklı ,erkek yavrunun da baba ve anne özelliklerini eş baskın taşıdığını düşünüyorum.Sadece her yavruda Anne ve babanın genetik yapısı yavruda ki yüzde oranları değiştirebileceğini unutmamak gerekir.
Daha önce farklı konularda benzer fikirler belirttim özetle kanarya,posta,kostüm v.s ile oyun kuşunun tamamen farklı özelliklerde olduğunu belirterek akrabalı yetiştirmenin mecbur kalınınca ve kısa süreli bilinçli yapıldığında bir nebze faydalığı olacağını uzun vadede başarı yüzdesini düşüreceği kanısındayım.
Öncelikler olarak konu başlıkları yazmak istiyorum.
1-Oyun kuşunda olmazsa olmaz sağlıklı bir yavru alınması(genetik ve fiziksel olarak)
2-Bu sağlığı etkileyen uygun kümeslerin olması(hijyenik,havadar v.s)
3-Beslenme,doğal ortam görme(güneş,toprak)v.s koşullarının yeterli olması.
4-Tıpkı bir sporcu,yada avlanırken fiziki unsurlarını kullanan yabani hayvanlar gibi yavruluk ta ufak ufak antıraman alabilecek koşulların olması.
5-Seyisinin yada yetiştiricinin her türlü eğitim koşulları.(günlük antıramanlar v.s)
6-Beklentilerin makul ve mantıklı sınırlarda tutulması, kademeli olarak çıtanın yükseltilmesi ,son noktaya kadar yavrunun hakkının verilmesi.
7-Baştan sona bilinen yada denenen yavrunun adım,adım takibi gerekirse kayıt tutulması.
8-Eşleştirme koşulları ve yavru alma ortamlarının düzenli olması.
9-Mecbur kalmadıkça damızlıklar haricinde uçurulacak yavrulara kimyasal ilaç v.s verilmemesi...
10-Bence seyislik kadar önemli SABIRLI olunması.
11-Tüm şartlar büyük oranda sağlanmış verim alınamamış yada beklentiler karşılanmamışsa duygusal davranılmaması.
Şimdilik bu maddeler aklıma geldi paylaşmak istedim.
Tamamen kendi düşüncelerim katılan,eklemek isteyen yada beğenmeyen fikirlerini ve sebeplerini paylaşabilir.
Ben çoğunu yer ve hayat koşulları yüzünden yapamıyorum.
Saygılar..
 
oguz06' Alıntı:
Büyüklerimin açıklamalarını görüşlerine saygı duyarak konuya bir kaç cümlede ben yorum yazmak istiyorum.
Öncelikle Cevdet abimizin dişi yavru baba kanı ağırlıklı ,erkek yavrunun da baba ve anne özelliklerini eş baskın taşıdığını düşünüyorum.Sadece her yavruda Anne ve babanın genetik yapısı yavruda ki yüzde oranları değiştirebileceğini unutmamak gerekir.
Daha önce farklı konularda benzer fikirler belirttim özetle kanarya,posta,kostüm v.s ile oyun kuşunun tamamen farklı özelliklerde olduğunu belirterek akrabalı yetiştirmenin mecbur kalınınca ve kısa süreli bilinçli yapıldığında bir nebze faydalığı olacağını uzun vadede başarı yüzdesini düşüreceği kanısındayım.
Öncelikler olarak konu başlıkları yazmak istiyorum.
1-Oyun kuşunda olmazsa olmaz sağlıklı bir yavru alınması(genetik ve fiziksel olarak)
2-Bu sağlığı etkileyen uygun kümeslerin olması(hijyenik,havadar v.s)
3-Beslenme,doğal ortam görme(güneş,toprak)v.s koşullarının yeterli olması.
4-Tıpkı bir sporcu,yada avlanırken fiziki unsurlarını kullanan yabani hayvanlar gibi yavruluk ta ufak ufak antıraman alabilecek koşulların olması.
5-Seyisinin yada yetiştiricinin her türlü eğitim koşulları.(günlük antıramanlar v.s)
6-Beklentilerin makul ve mantıklı sınırlarda tutulması, kademeli olarak çıtanın yükseltilmesi ,son noktaya kadar yavrunun hakkının verilmesi.
7-Baştan sona bilinen yada denenen yavrunun adım,adım takibi gerekirse kayıt tutulması.
8-Eşleştirme koşulları ve yavru alma ortamlarının düzenli olması.
9-Mecbur kalmadıkça damızlıklar haricinde uçurulacak yavrulara kimyasal ilaç v.s verilmemesi...
10-Bence seyislik kadar önemli SABIRLI olunması.
11-Tüm şartlar büyük oranda sağlanmış verim alınamamış yada beklentiler karşılanmamışsa duygusal davranılmaması.
Şimdilik bu maddeler aklıma geldi paylaşmak istedim.
Tamamen kendi düşüncelerim katılan,eklemek isteyen yada beğenmeyen fikirlerini ve sebeplerini paylaşabilir.
Ben çoğunu yer ve hayat koşulları yüzünden yapamıyorum.
Saygılar..
:tamam: :tamam: :tamam: eline diline saglık oguz
 
Selamlar .
Cevdet amca emeğine sağlık öncelikle .
Msaimgök abimiz bi şey yazmış çok ilgimi çekti.Ankarada kuşlar 3-4 saat uçarmış.
Yok abi uçmaz.1 bilemedin 1,5 saat uçar 20-30 sefer yapar ki Çok taklalı oynayan kuş 20 sefer zor yapar.haaa uçuyorsa Soyunda bi şey vardır :)
 
iyi araştırma
 
Geri
Üst