Güvercin Düşmanlığı

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan güvercindostları
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 16
  • Görüntüleme Görüntüleme 5K
Malesef güvercinlere bizler kadar değer verip sevenlerin yanında düşmanca tutumları bulunan topluluklarda bulunmakta.Herkezin düşüncesi,zevki,tercihi saygı duyarız.Ancak iş katliamca yöntemlere başvurulduğunda ,sevgi saygı bir yana bırakılır.Avrupada uygulanan o yöntemler gerçekten kınanacak bir durum.Neymiş efendim yıkılan köprünün sorumlusu güvercinlermiş.Kardeşim güvercinler diğer canlılar gibi ekolojinin birer üyeleri,tabiki uçacaklar,gezecekler,pisleyecekler.Sen gidipte dışkılarındaki yakıcı maddelerin yapılara zarar veriyor diye katliamcıl çarelere başvurmak hangi gözlük çerçevesiyle olaya bakmak.Bizim ülkemizdede güvercinlere karşı tepkili olanlar var,ancak avrupalı medenilere baktığımızda,bizim ülkemizde güvercinlere yinede kötü şeyler yapılmıyor :heyo: ,saygılarımla.
 
yazarın yazdığı avrupa kentlerinden londrayı uzunca bir süre ziyaret etmiştim orada gördüklerim tarihi binaların dış cephelerine özel bir ipten örülmüş ağ geriyorlar 10 metreden kesinlikle görünmüyor ve kuşların konmasını engelliyor köprülere gelince onların alt ızgaralarında ki girintilere kirpinin dikenlerine benzer dikenli kafes benzeri ötüler yerleştirmişler bunu aynı zamanda alış veriş yapılan yarı açık yarı kapalı semt pazarlarında ve alışveriş merkezlerinede uygulamışlar .bunuda çok insani sebeplerden ve hayvanların canını acıtmayan yöntemlerle yapmışlar şu an resimleri bulamadım ama en kısa zamanda bulmayı umut ediyorum londradaki parklarda tahtalı güvercinlerin ve diğer kuşlara ait resimleri ekleyeceğim yolu düşen olursa o köprü altlarına konulan ağların resimlerinide çekip yayınlarlarsa çok iyi olur .
amerikadaki köprününde ayrıca kuş pisliğinden yıkıldığını düşünmüyorum bu benim mesleğimin içindeki bir konu metal yorgunluğu diyebiliriz belki biraz hızlandırmış olabilir kuşlar olmasada o köprü yıkılırdı belki birkaç sene sonra .
bakımları düzenli yapısada yorgunluk herşeyde olduğu gibi metalde de olur ve değişmesi gerekir.tipik amerikan paranoyası ve amerikan senaryosu tam onlara göre bir varsayım.
saygı ve sevgilerimle
a.esmek :tamam:
 
bizde güvercinsevenler olarak bundan sonra kuşlarımızın altına bez bağlıyoruz köprüler yıkılmasın diye.
:D :)
 
seni alkışlıyorum :oley:

unutmasınlarki o şehirler orada yokken bile kuşların doğal yaşam alanları oralardı dağdan gelip bağdakini kovmak gibi oldu ve hepsine kırmızı kart :sinirli:
 
insan kendi yaptığını kendi yıkarken bişi yok, kaçak yapılar yapılırken bişi yok, kıyamet elameti olan apartmanlar, gök delenler yapılırken bişi yok ta . bi güvercinin pisliğimi bozdu dünyayı öyleyse köprü ,bina yapmayalım doğanın dengesini koruyalım bence
 
Ya ne kadar saçma koskoca dünyayı savaşlar değil güvercinler mahvediyor sanki bu dünyaya insan olunun verdiği kadar çok zararı baska hangi canlı vermiştir acaba?? Bir de benim bildiğim kadarıyla suyla seyreltilmiş güvercin gübresi bitkiler için çok sağlıklıymış Bizim orda bi çimci vardır yurt dşına bile satardı çimlerini işte o adam gelir her hafta güvercin besleyen arkadaslarımdan poşet poşet gübre alırdı
 
gerçekten bu ne şimdi böyle herşey bitti buna kaldılar yani
 
bir kere bizim beslediğimiz güvercinler yabi değil kendine bir yaşam sürsün onlar sahib isterkler hem şuna binaları sağlam yapmıyorlar demiyorda koskoca köprüyü güverrcin pisliğimi yapıcak öyle ordan milyonlarca araba geçiyor onlar yapıyor ayrıca güvercin pisliği kaç gramki hatta gram bile değildir insanlar çıldırmış olmalı ben kuş gribi olduğunda bile hayvanları itlaf etmelri
ne karşıyım eğer hayvan sever bir millet olsak numunesi alır sonra kuş gribi virüsü olmayan hayvanları belli bir yerde muhafaza ederdik,bir kere kanatlı fare demeye kimsenin hakkı yok allah onları mazlum hayvan olarak yaratmış dünyadaki en zararsız hayvanların kapsamında bir hayvana kimse fare diyemez fare kemirir bunlar kendilerini koruyamaz bile asıl fare onlar insanları kemiriyorlar
 
BENCİLLİK


İnsanlar çok bencilleşti... Kendi zevkleri uğruna çevrede olup bitenlere gözlerini kapatıp, “Bana ne! Ben iyi olayım da başkası ne yaparsa yapsın” mantığı ile yaşıyorlar.. Belki hepimiz bir yönden bencil olduk.. Hem kendimize, hem insanlara, hem hayvanlara, hem de doğaya, hatta hayata karşı..
.Bütün yaratılmışları sevebilmek ve onların yaşamlarına da saygı gösterebilmek yaratılmışların en yücesi olan insanın temel görevi ve ilk sorumluluğudur.
Yunus Emre:

“Yaratılmışı hoş gör
Yaratandan ötürü” der.

Büyük kentlerde, apartmanlarda yaşayan günümüz insanı, ağaçlar
yerine balkonlara tüneyen serçeleri, güvercinleri, kumruları çekemez olmuş.
Arabalar, sokaklarda Allah’a emanet…
Komşuluk ilişkileri oldukça zayıflamış…
Bencillik ve korku günümüz insanını tutsak etmiş.
Kaldırımda uzanmış yatan birini gördü mü ya yolunu değiştirip hızla oradan uzaklaşır ya da uzaktan başkalarının müdahalesini bekler. Meraklı kalabalığın bir üyesi olmayı tercih eder. “Neme lazım, durduk yerde başım derde girmesin.” düşüncesiyle bir hastayı hastaneye yetiştirmek, bir kavgayı önlemek ya da bir cepçiyi, kapkaççıyı yakalamak gibi toplum sorunlarıyla ilglenmekten kaçar.

Gerçi bu tür işler çoğunlukla insanın başını derde sokar; ama
insanlık görevi bu, niçin yaşıyor ki insan?

* * *
Yiba Glass’ın anlatımıyla: “Bu öykü,HERKES, BİRİSİ, HERHANGİ
BİRİ ve HİÇ KİMSE adlarında dört kişiyle ilgilidir. Yapılması gereken önemli
bir iş vardı ve HERKES bu işi BİRİSİ’nin yapacağından emindi. BİRİSİ bu
duruma sinirlendi çünkü iş, HERKES’in işiydi. HERKES, işi HERHANGİ BİRİ’nin
yapabileceğini düşünüyordu. Fakat HERKES’in o işi yapamayacağını HİÇ KİMSE
anlamamıştı. Sonuçta HERHANGİ BİRİ’nin yapabileceği bu işi HİÇ KİMSE
yapmadığından HERKES, BİRİSİ’ni suçladı.

* * *
Yaşanan bir çok olaydan sonra öğütlerin, tavsiyelerin yönü
de değişti, farkında mısınız?
Eskiden büyüklerimiz; “Kapıya gelen dilenciyi boş çevirmeyin, az veren candan, çok veren maldan," derlerdi.
Şimdi biz, “Sakın kapıyı kimseye açmayın. Dilenci kılıklı soyguncular var ortalıkta” diyoruz.
Eskiden, yabancıya, yolcuya, senden yardım isteyemeyecek
kadar onurlu insanlara yardım et, “Tanrı misafiri” kabul et, açların karnını
doyur.” derlerdi atalarımız.
“Sakın ha! Tanımadığın insanlara yaklaşma, kimseyi içeri alma, kapını sıkı sıkı kitle, dünyanın bin bir türlü hali var”diyoruz. Haksız mıyız acaba? Onu da kestiremez olduk.

Her şeye rağmen tüm olumsuz düşüncelerden sıyrılmalı, toplumun kanayan yaralarına merhem olmaya çalışmalı, Yoksulluğa, işsizliğe, sahipsizliğe karınca kaderince çözüm yolunda üzerimize düşen fedakârlığı yapmaktan çekinmemeliyiz.

Muhtaçlara yardım elimizi uzatmalıyız.
İNSANCA YAŞAMAK İÇİN ÜZERİMİZE DÜŞEN GÖREVLERİ İHMAL ETMEMELİYİZ .


BUNU YAZANDA İNSAN ONU YAZANDA
 
İçinde zerre kadar Allah inancı olan bir insan bırakın güvercinleri katletmeyi onlara nasıl yem verip sevaba gireceğinin hesabını yapar. Bu inançsız avrupa toplumunu bu bencilce ve materyalistçe düşüncelerinden dolayı kınıyorum. Bu düşünce yaşlı insanları işe yaramıyor diye diri diri sabun fabrikalarında öldürmekten farksız. Biz Osmanlı imparatorluğunun torunlarıyız. Bizim atalarımız güvercinler için vakıflar kurmuşlar ve bakımlarını bizzat üstlenmişlerdir. O köprünün güvercinler tarafından yıkıldığı varsayımı da koca bir paranoyadır. Allah bu canlılara eziyet eden onları keyf için öldürenleri ıslah etsin. Başlarına bir gelecek var.Bir de bunu destekleyen insanları hiç utanmadan yanlarına çekmeye çalışıyorlar.
 
Hoca' Alıntı:
İçinde zerre kadar Allah inancı olan bir insan bırakın güvercinleri katletmeyi onlara nasıl yem verip sevaba gireceğinin hesabını yapar. Bu inançsız avrupa toplumunu bu bencilce ve materyalistçe düşüncelerinden dolayı kınıyorum. Bu düşünce yaşlı insanları işe yaramıyor diye diri diri sabun fabrikalarında öldürmekten farksız. Biz Osmanlı imparatorluğunun torunlarıyız. Bizim atalarımız güvercinler için vakıflar kurmuşlar ve bakımlarını bizzat üstlenmişlerdir. O köprünün güvercinler tarafından yıkıldığı varsayımı da koca bir paranoyadır. Allah bu canlılara eziyet eden onları keyf için öldürenleri ıslah etsin. Başlarına bir gelecek var.Bir de bunu destekleyen insanları hiç utanmadan yanlarına çekmeye çalışıyorlar.


Sayın Hoca size çok teşekkür ederim dile getirmek isteyipte getiremediğim cümleler için. :oley: :oley: :oley: :oley: :oley: :oley: :oley:
 
vallahi pes bu kadarda düşmanlık olmaz ya diyebilecek kelime bulamıyorum.kuş gribi dediniz binlerce tavuğu itlaf ettiniz etraf keneden geçilmiyor daha yüzlerce örneği var bunların allahın yarattığı dengeyle oynamaya devam edilirse daha başımıza daha büyük felaketler gelecektir.bunları bilmek için okumuş veya gazeteci olmaya gerek yok sadece yaradılana saygı yaradandan ötürü .saygılar
 
kuş beslemek benim için tarfi edilemez bir duygudur kim ne derse desin benim için fasa fiso yaşasın kuş beslemek
 
ARKADAŞLAR İŞ SEYEHATİNDEYİM VE İNGİLTERE LONDRADA DİKKATİMİ ÇEKEN BİR GÖRÜNTÜYÜ SİZLER İÇİN RESİMLEDİM TABELALARIN ÜZERLERİ PENCERE ÖNLERİ KÖPRÜ ALTLARINDAKİ GİRİNTİLER VE SAYAMADIĞIM BİR SÜRÜ YERLERE BU SİVRİ FIRÇA GİBİ TELLERDEN KOYUYORLAR KUŞLARIN KONMALARINI VE YUVA YAPMALARINI ENGELLEMEK İÇİN GEREKÇELERİDE ŞUYMUŞ GÜVERCİN PİSLİKLERİ ASİTLİYMİŞ VE MADDİ ZARARA SEBEP OLUYORMUŞ VE ÇEVRE KİRLİLİĞİ YARATIYORMUŞ BELEDİYEDEN BİR GÖREVLİNİN ANLATTIKLARINDAN AKTARDIM VE YORUMLARINIZI BEKLİYORUM

SAYGILAR VE SEVGİLER
AHMET ESMEK (LONDRA )
 

Ekli dosyalar

  • SSL20857.webp
    SSL20857.webp
    881.1 KB · Görüntüleme: 1,337
ingiltere londradan güvercinlerin tünemelerini ve yuva yapmalarını engellemek için alınan önlemlerden görüntülerin devamı
ahmet esmek
 

Ekli dosyalar

  • SSL20950.webp
    SSL20950.webp
    981.7 KB · Görüntüleme: 1,362
  • SSL20951.webp
    SSL20951.webp
    930.4 KB · Görüntüleme: 1,333
Geri
Üst