Güvercin Hastalıkları > Kolera

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Hüseyin BAŞOĞLAN
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 3
  • Görüntüleme Görüntüleme 4K

Hüseyin BAŞOĞLAN

Moderatör
Katılım
6 Ocak 2008
Mesajlar
4,880
Tepkime puanı
2
Yaş
38
www.kuscular.org
Ad Soyad
Hüseyin BAŞOĞLAN
Meslek
Yazılım-Tasarım
Şehir
Muğla
İlgi Alanı
Balıklar
PASTEURELLA

(KOLERA)


GENEL BİLGİLER
Kolera adı ile bilinen bu hastalık, insanın yanı sıra kedi , köpek, tavşan gibi evcil hayvanlarda ve at, eşek, inek keçi gibi çeşitli hayvanda da gözlenmektedir. Hastalığa neden olan Pasteurella bakterisinin bir çok çeşidi bulunmaktadır. Bu bakteri ilk kez 1880 yılında Fransız bilim adamı Louis Pasteur tarafından bulunmuş ve ayrı bir hastalık olarak tanımlanmıştır. Güvercinlerde hastalığa neden olan mikrop, bu bakterinin Pasteurella multocida adı verilen bir türüdür.
Güvercin kolerası olarak adlandırabileceğimiz bu hastalık, hayvanlardan insana bulaşabilen bir özelliğe sahiptir. İnsana bulaşma daha çok hastalığı taşıyan evcil hayvanların insanı ısırması ya da tırmalaması gibi olaylar sonucu gerçekleşmektedir. Bu nedenle güvercinden insana bulaşma fazla yaygın değildir. Gene de bu hastalığı taşıyan kuşlara sahipsek dikkatli davranmak gerekmektedir.
Hastalık, kanatlı kümes hayvanlarında ve kuşlarda yaygın olarak gözlenmektedir. Tavuklar, hindiler, ördekler, kazlar, av kuşları serçeler, kafes kuşları ve güvercinler bu hastalığa sık yakalanmaktadırlar. Salgın hastalık formu gösteren Pasteurella çabuk bulaşan ve kolay yayılan bir karaktere sahiptir. Hastalığın en belirgin özelliği, sulu ishal şeklinde dışkı ve ani gelişen ölümdür.

BELİRTİLERİ
Hastalık, mikrobun alınmasını takiben 1 –2 gün içinde kendini gösterir ve hastalığın belirtileri görülmeye başlar. Belirtilerin görülmesi ile birlikte çok kısa bir zaman içinde ani ölümler yaşanabilir. Genellikle ölümler 3 – 10 gün arasında gerçekleşmektedir. Kuş birden hareketsizleşir. Tüy kabartır ve gözlerini kapatmaya başlar. Yem yemez ya da yeme karşı çok az istekli görünür. Birkaç saat içinde deprasyon hızlanır. Kuşun ateşi aniden yükselir. Ateş, 42 – 43 dereceye kadar çıkar. Sulu sarımtırak veya yeşil renkli ishal vardır. Bağırsakta yaralar oluşur ve bu yaralar dışkıda zaman zaman kan görülmesine neden olabilir.
Hasta kuşlarda burun akıntısı, zor nefes alma ve aksırma vardır. Bazen nefes alıp verme sırasında hırıltılı sesler duyulabilir. Burun deliği, gözler ve gaga etrafı tüyleri keçeleşmiş bir görünümde olabilir. Başta şişme gözlenebilir. Hastalık tüm vücuda yayılabilir ve çeşitli organları etkileyebilir. Buna bağlı olarak iç organlarda doku yapısı değişiklikleri oluşur. Ölüm öncesi kuşlar ayakta duramama gibi bir davranış gösterirler, adeta yere yığılıp kalırlar. Ölüm, titreme ve çırpıntılı bir şekilde olur.
Hastalığı bir şekilde atlatan kuşlarda bu hastalık müzmin bir biçim kazanır. Bu tür kuşlarda daha çok hastalık vücuda yayılmıştır. Ayaklarda topallama vardır. Yeme karşı isteksizlik ve belirgin kilo kaybı dikkat çekicidir. Bu kuşlar hastalığı atlatmakla birlikte hastalığı taşırlar ve bu nedenle sağlıklı kuşlarımızdan izole edilerek bakılmalıdırlar. Bu kuşlara uygulanacak antibiyotik tedavileri ile durumun iyileştirilmesi mümkündür.

BULAŞMA ŞEKLİ
Hasta kuşların dışkıları ve burun akıntıları hastalık mikrobunu taşır. Bu akıntıların sağlıklı kuşlarımızın tükettikleri yem ve içme sularına karışması hastalığın yayılmasını sağlar. Hastalık mikrobu dışkıda 1 ay, toprakta 3 ay kadar hayatta kalabilmektedir. Bu süre oldukça uzundur bu nedenle hastalık hızlı bulaşma ve yayılma eğilimine sahiptir. Mikrobun salmalarımızdaki güvercin tozu dediğimiz beyaz toza bulaşarak solunum yolu ile de alınması mümkündür. Ayrıca güvercinlerde gördüğümüz dış parazitlerin hastalığı yayabilme özellikleri bulunmaktadır.
Bütün bunlardan çıkan sonuç, eğer salmamızda gerekli hijyenik şartları sağlarsak hastalıktan büyük oranda korunabileceğimizdir. Hastalığın kesin tanısı, dışkıda yapılacak mikroskobik analiz ya da ölü kuşların vücutlarında yapılacak otopsi sonucu koyulabilir.

HASTALIĞIN TEDAVİSİ VE KULLANILABİLECEK İLAÇLAR
Hastalığın bir özelliği de tedavisini yapmış bile olsak hastalığın bir süre sonra yenilenme eğiliminde olmasıdır. Bu bakımdan dikkatli ve titiz bir tedavi gerektirmektedir. Diğer bakteri nedenli hastalıklarda olduğu gibi Pasteurella da antibiyotiklerle tedavi edilebilmektedir. Ancak bu hastalıkta ölümler çok hızlı geldiği için bizler henüz hastalığın tanısını koymaya çalışırken kuşumuzu kaybetme durumu ile karşılaşabiliriz. Dolayısıyla tedaviye başlamaya fırsat bile bulamayabiliriz. Hastalığın en başında koyulacak doğru teşhis ve hemen başlanacak tedavi ile kuşlarımızı kurtarma şansı oldukça yüksektir. Bu hastalığın tedavisinde Tetracyline ve Enrofloxacin etken maddeli antibiyotiklerle birlikte vitamin takviyeleri kullanılmaktadır.

GEOSOL TOZ
Oxytetracyline etken maddeli bir ilaçtır. Vetaş ilaç firmasının bir üretimi olup, veteriner ilaçları satan eczane ve ecza depolarında bulunur. Ticari şekli 20 ve 100 gr’lık kavanozlar halindedir. Güvercinler için 2 litre içme suyuna yarım ölçek karıştırılarak kullanılabilir. İlaç 5 gün süre ile uygulanır.

BAYTRİL % 2.5 ORAL SOLÜSYON
Bayer ilaç firmasının bir üretimidir. Kuvvetli bir anti – bakteriyeldir. Etken maddesi Enrofloxacin’dir. 1 cc ilaç 25 mg etken madde içerir. Aynı ilacın % 10 konsantrasyona sahip olanı da vardır. Ancak %2.5’luk olan güvercinler için daha uygundur. Hem de fiyat olarak daha ucuzdur. Veteriner ilaçları satan eczane ve ecza depolarında bulunur. Ticari şekli 25 ve 100 gr’lık ambalajlar halindedir. Kanatlı hayvanlarla birlikte güvercinlerde de kullanılabilir. Güvercinlerde kısa adı CRD olan kronik solunum yolları hastalıklarında ve Salmonella’da kullanılmaktadır. Kullanılacak doz, güvercin için, kuş başına 5 mg’dır. Bu dozu sağlayabilmek için, 2 litre suya 0.5 cc ilaç karıştırmak uygundur. Tedaviye 5 gün süre ile devam edilmelidir. Ticari şekli 20, 50, ve 100 ml’lik şişeler halindedir. Salmanızda yumurtlamak üzere olan kuşlarınız ya da bir aydan küçük yavrularınız varsa bu ilacı kullanmayınız. Yavrularda sakatlıklara neden olabilmektedir.
 
merabalar Hüseyin Bey, ben hastalığı araştırırken buralara kadar geldim de sormak istediğim bi soru var, aynı 2 litre içine mi atacağız toz ve baytril i yoksa ayrı ayrı mı, teşekkür ederim.
 
tezcan-ugur' Alıntı:
merabalar Hüseyin Bey, ben hastalığı araştırırken buralara kadar geldim de sormak istediğim bi soru var, aynı 2 litre içine mi atacağız toz ve baytril i yoksa ayrı ayrı mı, teşekkür ederim.
Tezcan 2010 yıllarına kadar GEOSOL TOZ (oksitetrasiklin li )
şu an BAYTRİL (floksasinli ) ÜRÜNLER TERCİH ETMEKTEYİZ.
 
Çok teşekkürler Türker abi, bu değerli bilgileri de notlarımın arasına ekledim.
 
Geri
Üst