Güvercin ırklarındaki farklı kanat sesleri diye kaleme aldığım yazıyı olduğu gibi aşağı alıyorum.Saygı ve sevgiyle
"GÜVERCİN IRKLARINDAKİ FARKLI KANAT SESLERİ
Buradaki çalışmamızın amacı güvercin ırklarının arasında farklı düzeyde kanat seslerine sahip olan güvercinleri ortaya çıkarmaktır. Dolayısıyla çalışmasını yapmak istediğimiz konu; farklı kanat seslerine sahip olan bu güvercin ırklarını sesli ve sessiz olmak üzere iki grupta toplayıp güvercin severlere sunarak belirlemektir.
A)Filo Uçucusu Güvercini
AĞ, AMBERİ, BAĞDAT, BAŞTANKARA, BAYRAMLI, BULUDİ, KEŞPİR, KARAKUYRUK, KARAPERÇEMLİ, İSPİRBAĞDATI ,İSPİR,HALEBİ, DERVİŞALİLER ,SIRTIKIZIL, ŞAFRA, NAKIŞLI, MÜSEVVET, MEVERDİ ,MAZONİ VE KINIFIRLI denilen güvercin ırkların tamamı güneydoğu anadolu bölgemizde yetiştirilmekte ve filo uçucusu olarak kullanılmaktadirlar.Mutlaka bu filo güvercinleri kendi alanlarında kendilerine göre bir güzellik ve yetiştiricisi içinde bir zevki vardır.Lakin bu güvercin ırklarının kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.
B)Filo Uçucusu /Form Güvercini: FIRFIRLI, ÇİÇİ, İSKENDERUN, BURMALI ve YAŞMAKLI denilen güvercin ırklarıda genelde güneydoğu anadolu bölgemizde yetiştirilmekte ve filo / form uçucusu olarak kullanılmaktadir. Sergilendikleri zaman göz alıcı olduklarını söylemeden geçemeyeceğim.Lakin bu güvercin ırklarının da diğer güvercin ırkları gibi kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.
C) Dalıcı Güvercini: Adana ırkı Adana, Mersin ve çevresi, Azman ırkı Denizli ve çevresi, Bango ırkı İstanbul, Baska ırkı Ege Trakya, Domino ırkı Aydın ve İzmir çevresi, Mısıri ırkı yurt geneli ve Yoz ise Denizli ilinde yetiştirilmektedirler. Bu güvercin ırklarımızın ortak özellikleri dalıcı olmalarıdır. Özgülde ise fiziki ve bazı nüanslıklar gösterseler bile genelde aynı özelliklere sahiptirler. Ancak bu güvercin ırkların da kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.
D) Dalıcı/Dönücü Güvercini
Dolapçı ırkı Denizli, İsparta, Burdur ve çevreleri, Dönek ırkı İzmir, Bursa, Denizli, Ayvalık, Bergam, Keşan ve çevreleri, Kelebek ırkı, İzmir, Manisa, Bursa, Balıkesir ve çevreleri, Oynak ırkı, Burdur, İsparta, Ödemiş ırkı ise ödemişte yetiştirilmektedirler.Bu güvercin ırkları genelde aynı özellikleri barındırıllar.Herne kadar özelde farklılıklar gösterselerde sonuçta dalıcı ve dönücü bir yapıya sahiptirler.Grup şeklinde ucar ve havada görülmeye değer kombinazisyonlar çizerler meraklısı seyredince nasıl bu güzellikte uçtuklarına dair hayret eder.Pervane gibi dönüşleri zıpkın gibi dalışları gerçekten görülmeye değerdir.Lakin bu güvercin ırklarıda diğer güvercin ırkları gibi kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.
E) Makaracı Güvercini
Bursa ırkı Bursa,İstanbul,İnegöl ve çevreleri,Çakal ırkı Ege Marmara bölgeleri,Mülakat ırkı Bursa,İstanbul ve çevreleri,Oryantal ırkı Trakya bölgesi,Trakya Makaracısı ise Kırklareli, Tekirdağ ve çevrelerinde yetiştirilmektedirler.Bu güvercin ırkları özelliği itibariyla makaracı olarak bilinirler.Makaracı güvercin ırkı her güvercin ırkında olduğu gibi bu güvercinlerde farklı renklere sahiptirler.Makaracı güvercin ırkımız inmeye yakın veya yüksek uçuş sırasında makara yaptıkları kendi aralarında kombinasyonlar oluşturarak başları kuyrukları üstüne geleçek şekilde makara özelliklerini sergiledikleri ve bunu yaparkende kanatlarını açık tuttukları bilinmektedir. Lakin bu güvercin ırklarıda diğer güvercin ırkları gibi kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.
F) Ses Güvercini:Ankut ırkı Diyarbakır,Bayburt ırkı Bayburt,İstanbul,Trapzon,Gümüşhane ve çevreleri, Demkeş ırkı Ege ve Marmara,Kumru ırkı Sivas ve Çevresinde yetiştirilmektedirler.Her dört ırkında ortak özelliği ötücü olmalarıdır.Bunlardan Ankut ve Demkeş dem çekmede birbirlerine daha yakındırlar.Bu güvercin ırkları genelde fazla uçamadıkları için ses ve güzellikleri ile öne çıkarlar.Bu ırklarında kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.Lakin görsel olarak bizleri kendilerine çekebildikleri açıktır.
G) Form Güvercini: Hünkari ırkı İzmir,Manisa ve çevreleri, Karakan ırkı güneydoğu anadolu bölgesi, Selçuk ırkı konya bölgesi, Tavuskuyruk ırkı Türkiye genelinde yetiştirilmektedirler.Bu güvercinler güzel bir yapıya sahip olduklarından genelde sergi güvercini olarak kullanılmışlardır.Osmanlı döneminde çesitli güvercin ırklarının bir araya getirilerek bir melezleme çalışması sonucunda Selçuk olsun Hünkari olsun üretilmiştir.Ancak bu güvercin ırkılarınında kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.Lakin görsel olarak görülmeye değer bir ırklarımızdır.
H) Form/Takla Güvercini:Göğsüak ırkı,İçağlı ırkı,Ketme ırkı ve Kızılbaş ırkı Diyarbakır ve çevresinde Taklambaç ise konyada yetiştirilmektedir.Bu güvercinler hernekadar takla atabiliyorsa da genelde bunlar form güvercini olarak algılamakta fayda vardır.Zira güvercinlerin taklası böyle taklacı Mardin güvercini gibi sesini duyurabilen bir takla değildir. Ancak bu güvercin ırkılarınında kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.Lakin görsel olarak görülmeye değer güvercin ırklarımızdır.
İ) Yarış Güvercini
osta ırkı güvercin İstanbul,İzmir,Bursa ve Manisa illerinde yetiştirilmekte ve yarış için kullanılmaktadırlar.Bu güvercin ırkınında yukarıda yazmaya çalıştığımız güvercin ırklarından kanat sesi olarak farkı yoktur.Dolayısıyla kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.Lakin yarış olarak bizleri kendilerine çekebildikleri açıktır.
J) Takla / Form Güvercini:Alabadem ırkı Edirne,Uzunköprü ve Havsa çevresinde yetiştirilmektedir.Takla atma özelliği olmakla beraber asıl olarak bir form güvercinidir.Bu güvercinin neslinin tükenmemesi için meraklıları tarafından gönüllüler oluşturulmuş olup söz konusu gönüllü arkadaşlar yoğun bir çalışma içine girdiklerini öğrenmiş bulunmaktayım.Kendilerine sitemiz adına kolaylıklar diliyor ve çalışmalarından dolayı teşekkür ediyorum.Lakin bu güvercin ırkınında kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.
K) Filo Uçucusu / Takla Güvercini:Çakçırlı ırkı Güneydoğo Anadolu bölgemizde yetiştirilmektedir.Takla atma özelliği olmakla birlikte asıl olarak bir form güvercinidir.Genel olarak bu güvercinler fazla uçamazlar ve uçurulmak için beslenmezler. Lakin görsel olarak görülmeye değer güvercinlerdir.Ancak bu güvercin ırkınında kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.
L) Yüksek Uçucu Güvercin:Katal ırkı Denizli bölgemizde yetiştirilmektedir.Bu güvercinler yüksek uçarlar genelde 2-3 saat uçtukları bilinir Sırp yüksek uçucuları ile ilgili oldukları ve birbirinden kan almış olabilecekleri yazılmaktadır.Kendi soyundan gelen güzellikleri olmakla beraber bu güvercin ırkıda diğer güvercin ırkları gibi kanat sesi kulak zevkimizi dolduracak düzeyde değildir.Yukarıda sessiz kanat yapısına sahip olan güvercin ırkları şeklindeki yazıyı kaleme alırken
www.guvercinbirligi.com sitesindeki ırklar bölümünden faydalanılmıştır.Sitenin bu çalışmasından dolayı sitemiz adına kendilerine teşekkür ediyorum.
SESLİ KANAT YAPISINA SAHİP OLAN GÜVERCİN IRKLARI
A) Trabzon (Anadolu Çember Dövücü) Güvercini: Yukarıda adı geçen Anadolu Çember Dövücüsü güvercinimiz ülke genelinde Trabzon diye bilinmektedir. Bu güvercinin çember dövücülük hareketi bir uçuş özelliği olmadığı bilinmektedir. Burada erkek güvercinlerin kendi dişilerine veya diğer dişi güvercinlere karşı sergiledikleri bir tür cinsel harekettir. Özellikle bu durum bütün güvercinlerde vardır. Erkek güvercin dişi güvercini yumurtaya sürerken aşkı duygularını çok yoğun bir şekilde dile getirir. Çember Dövücü güvercini de bu hareketleri sergilerken doyurucu bir ses çıkararak kendine farklı bir özellik kazandırmış olur. Dolayısıyla Trabzon'un bu nadide güvercininden söz etmeden geçmek istemedim ama yazımızın konusu güvercinlerin kanatlarını kullanırken her aşamada çıkardıkları kanat sesleridir.
B) Van Yüksek Uçucu Güvercini: Van yüksek uçucu ırkı adından da anlaşılacağı gibi bu güvercinler gökyüzünde çok yüksek uçar ve seyisi tarafından gerekli kondisyona ulaştırılmışsa sabahtan akşama kadarda gezerler. Bu güvercinler çoğu kez bulutların üstünde uçar, ancak saatler sonra gökyüzünde bir sinek misali gibi gözükmeye başlarlar. Van yüksek uçucu ırkı taklacıdır. Her ne kadar yükseklerde gezerken takla atmasa da inişe doğru gelince taklacı olma özelliğini alabildiğine sergilemeye başlar. Kümesine dalışıyla birlikte fişeğine yani başına asılması bir olmakta ve başında yani fişeğinde boğulurcasına takla ata ata fişeğini yani başını tamamlar ve ininceye kadar bu hareketini her seferinde tekrarlar. Bu sırada Van yüksek uçucu güvercin ırkı kanadını çalıştırarak başında dikey olarak yükseldikçe kanatlarından çıkardığı ses gerçekten güvercin severin göz ve kulak zevkini doyuma ulaştırabileçek kadar seslidir.
C) Taklacı Mardin Güvercini ( hava ):Bu güvercinin kanat sesi, güvercin severe ayrı bir zevk ve ayrı bir tat verebilmektedir. Taklacı Mardin güvercini kümesinden uçuşarak dışarı doğru cilvelenerek çıktığında, yerdeyken kanatlarını oynattığında, kapalı yerde elini altından çektiğinde, takla atarak tavanda asılı kaldığında, uçuş seansındayken başına yani fişeğine asılıp taklalar arası mesafe koyarak yükseldiğinde, güvercinin kanat sesi kulağa o kadar hoş ve doyurucu gelir ki; güvercin sever için ayrı bir tat ve zevk oluşturur. Lakin diğer güvercin ırklarında bu zevki ve mutluluğu yakalamak mümkün değildir. Çünkü diğer güvercin ırklarında kanat sesi bir bez parçasını elinize alıp salladığınızda bir bez parçasının çıkardığı sesten öteye gidememektedir. Ve bu seste eğer güvercin sever kanat sesi idrakini kavramışsa genelde böyle bir ses kendisine itici gelir. Lakin taklacı Mardin güvercinin kanat sesi ise bir bez parçasının çıkardığı fır fır diye insanın kulağına hoş gelmeyen bir ses değildir. Yukarıda anılan yerlerde taklacı Mardin güvercin ırkı şak şaklayarak doyurucu bir ses çıkardığı ve bu özelliği ile diğer güvercin ırklarından ayrıldığı herkesçe bilinmektedir. Dolayısıyla, taklacı Mardin güvercini bu karakteristik özelliği ile kendini diğer güvercin ırklarından ayırarak kendine has bir standart yakalamış oluyor. Biyolojik olarak bu kanat sesini nasıl çıkarabildiği benim tarafımdan bilinmemekle, bunun fiziki kanat yapısından mı? ? Kanat teleklerin diziliş şeklinden mi? Veya teleklerin bir birlerine karşı uzunluk veya kısalığından mı? Yoksa süre gelen evrimleşme sürecinde oluşturduğu karakterden mi? yada genetik yapısından mı? Kaynaklandığını bilemiyorum ama bildiğim tek şey var bu güvercin ırkının diğer güvercin ırklarından ayrılarak güvercin severe fon müziği kadar dinlendirici çok hoş bir kanat sesi sunabildiğidir. Öyleki bu kanat sesi yatay olarak uçup gezdiğinde ve dikey olarak başına yani fişeğine asıldığında en az 100 metrelik bir mesafeden güvercin severin bu güvercinin kanat sesini duyabildiğini biliyorum.
D)Form Taklacı Mardin Güvercini ( yer ): Form olarak bölgemizde yetiştirilen taklacı Mardin yer güvercini, kendi kategorisinde güllü olma özelliği ile bilinir.Bu güvercin yere yani masaya geldimi, kendi özelliğine uygun güzelliklerini sergiler.Öyleki bir incir misali gibi basık ve bir çiçek gibi kat kat olan gülü güvercinin orta yerindeki kafasını öyle bir sararki gözlerini göremez olursunuz.Yerden yüksek ve uzun bir yapıya sahip olması,göğsü,sırtı ve kuyruk üstü bembeyaz,kuyruğu kurağlı ve aynalıdır. Kanatları üzerinde kalınca ve iki şerit halinde bir band kuşağın bulunması ile güvercinin paça ve akisleri, yürüyemeyecek kadar ağır ve uzun olması,tırnaklarında beyazlığın bulunmaması ile ünlü bir form ırkıdır.Bu güvercinler genellikle uçurulmazlar adındanda anlaşılacağı gibi bunlar genelde form için beslenir ama uçuruldukları takdırde bizim hava güvercini dediğimiz güvercinler gibi uçar ve takla atarlar başa yani fişeğede gelirler.Lakin genelde dediğim gibi meraklısı tarafından uçurulmaz bu güvercinlerinde taklacı mardin hava güvercini kadar kanat sesleri vardır.Bu güvercin ırkıda kümesinden uçuşarak dışarı doğru cilvelenerek çıktığında, yerdeyken kanatlarını oynattığında, kapalı yerde elini altından çektiğinde, güvercinin kanat sesi kulağa o kadar hoş ve doyurucu gelir ki; güvercin sever için ayrı bir tat ve zevk oluşturur.23.06.2010 Refik AKAY "