GÜVERCİNLERDE UÇUM ÖNCESİ BAKIM VE BARINMA

oguz06' Alıntı:

Öncelikle damızlık kuşlarımızın sağlıklı ve yavru alımı için uygun koşullara sahip olması gerekir.Olmazsa olmazların başında gelen kümes,çift hane v.b barınma ve yaşam alanlarının uygun şartlarda olması lazımdır.
Havadar,hijyenik,mümkünse güneş görebilecek bölümlerin olması,nem ve rutubetli ortama mahal vermeyen uygun izolasyon ve havalandırma sistemine sahip olmalıdır.
En önemli etkenlerden biri de oldukça yoğun asit barındıran dışkılarının kolayca kümes içinde kuruması ve havalandırma sistemiyle tahliyesi gerekir.Aksi durumda güvercinlerimizin solunum yolları,akciğer v.b rahatsızlıklara yakalanmaları kaçınılmaz olacağı gibi,bünye zayıflamasıyla da diğer hastalıklara karşı bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açacaktır.
Uçum için hazırlanan yavru ve uçurulan ekelerin üstün performans sergileyebilmesi bu koşullarla direk ilişkilidir.
Diğer bir etken beslenen güvercin sayısına uygun ebatlarda kümeslerin olması,bu alan yetiştiricilerin bulunduğu yerleşke şartlarına ve tecrübelerine göre gözlemlerle ayarlanabilir.Bazı önerilen güvercin başına 1 m3 olması gerektiği yönündedir.
Çiftler birbirini rahatsız etmeyecek günlük ya da rutin kümes temizliğinin rahat yapılabileceği şekilde imkanlar ölçüsünde tasarlanmalıdır.
Yeni yeme düşen yavruların kemik gelişimi,devamlı yavru alınan damızlıkların kalsiyum eksikliğinin giderilmesi için kalsiyum içerikli besinleri tüketmesi ,bunları da bünyeye katabilmeleri için güneş ışığına ihtiyaçları vardır.
Koşullar uygunsa düzenli dışarı çıkarılıp ihtiyaçları olan eksik mineral,vitamin,kalsiyum v.b içerikli gıdaları kendileri tedarik edeceği için toprak görmeleri,yayılmaları sağlanmalıdır.
Bunlara ilave yine bünye için gerekli olan tuz ihtiyaçlarının karşılanması için tuz kapları,dışarı çıkarılması sırasında verilebileceği gibi kumla karıştılıp verilebilir.Uzun süre tuzsuz kalmış güvercinler de ilk tuz ihtiyacı için kesinlikle ölçülü verilmesi lazımdır aksi durumda tuza fazla yüklenip su bazlı hastalığa yakalanmalarına sebebiyet verilebilir.
Dr.JP Stosskopfun haziran 1992 tarihli makalesinde yazan verilere göre gereken tuz 5 gr dan fazla olmaması yönündedir.Sodyum klorür;kan sindirim suları,kas dokusu vesaire gibi organik yapı taşlarından sodyum ve klorürün kaynağı olarak organizma için gereklidir ve osmos fenomeniyle vücudun sıvı dengesini sağlar.Tuz eksikliği yüzünden sıkıntı yaşayan güvercinlerde litre başına,içme suyuna 2,3 gün 10 gr. Tuz atılırsa 24 saatte faydası görülecektir.
Daha sonra 1 kilo mıcır,kum içine 15 gr. tuz karıştırılıp rutin düzen sağlanabilir.
Kümes içi sıcaklığın uygun olması ve tüy döneminden itibaren erkek ve dişiler dinlenmeleri için ayrılmalıdır.Kışın yavru alınmak isteniyorsa kümes ısısının yeterli olması gerekmektedir.Aksi takdirde anne ve babanın yem yemek için bile ufak yavruların üzerinden kalkması yavrunun üşümesine ve ölmese bile iç organlarında sıkıntılara yol açabilmekte ilerde gerçek performansını yansıtamayacağından, iyi gen özellikleri taşısa bile yetiştirici tarafından elenebilme ihtimali yükselmektedir.
Damızlık dışında özellikle uçurulan kuşlarda kimyasal ilaç kullanımı hastalıkta kurtulmalarını sağlasa da özellikle antibiyotiklerin geniş spekturumlu olması ;karaciğer başta olmak üzere değişik yan etkilere maruz bırakabilmektedir.Bu yan etkilerde yine performansı etkilemesi kuvvetle muhtemeldir.
Kanımca en uygun olan gerekli bakım ve sağlık şartları sağlandıktan sonra gerekli aşıların doğal koruyucuların zamanında verilerek hastalanma riskini en aza indirme yöntemidir.
Geniş,ferah kümselerin diğer bir avntajıda özellikle damızlık ve uçum öncesi yavruların solunum olayına yardımcı olan kanat çırpma ve hareket edebilme şansları oluşur ki kanat tutulmasının bu sebeple oluşmasının da kısmen önüne geçilebilir.
Diğer önemli konulardan biri de damızlık ve tüy değişim zamanında uçurulan güvercinler de yanlış uygulanan kanat çekme,makaslama konularıdır ki maalesef çoğu yetiştirici bilinçsiz olarak uygulama yapmaktadır.Öncelikle sağlıklı olmayan bir güvercin tüy değişimini gerçekleştiremez ve kısa sürede ölümle karşılaşabilir. Sağlıklı bir güvercin yılda 1-2 kez tüy değişimi geçirir.Ölü, yıpranmış keratinli tüy,telek hücrelerini yeniler.Yaradan öyle bir düzen sağlamış ki hem uçumunu engellemeden değişim sağlanmakta, hemde eski hücreler bu şekilde yenilenmektedir.
Aynı anda ve sağlık koşulu dikkate alınmadan kanat ve telek çekmelerde hem bünye zayıflığına dolasıyla teleklerin sağlıklı değişimine engel olabilmektedir.
Ankara bölgesinde civalama denilen telek yanlarındaki tüylerin kesilmesi,iple uygulanan çitileme v.b kanat hareketlerini kısıtlamayan şekilde yapılan makaslama yöntemi daha uygun olur kanaatindeyim.
Yukarıda belirttiğimiz ve unutulan konularda uygulanan hassasiyet ,gerekli sağlık koşulları ,düzenli,bilinçli seyislik genlerde bulunan performans özelliklerinin çok büyük yüzdelerle görülmesini sağlar. Damızlık ve soy takibi konusunda ilerleme daha hızlı sağlanır.Aksi durumlar da farkında olmadan genlerinde çok iyi oyun özelliği taşıyıp da olumsuz görülüp elenen kuşlar, soyun ıslahını zorlaştıracağı gibi, yetiştiricilerin emeklerinin de boşa gitmesine sebebiyet verecektir.
Uygun koşullarda güvercinler yetiştirip,gönlünüze göre uçurup,oynatmanız temennisiyle...
Oğuzhan OĞUZ

Genişletmek için tıkla ...