HAYIRLI KANDİLLER

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan kaner432
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 2
  • Görüntüleme Görüntüleme 2K

kaner432

Üye
Katılım
19 Haz 2012
Mesajlar
23
Tepkime puanı
0
Yaş
54
Siteyi ziyaret et
Ad Soyad
Hakan Kaplan
Meslek
Pazarlama
Şehir
İstanbul-I (Avrupa)
İlgi Alanı
Kediler
Bismillâhirrahmânirrâhîm.
Eraeytellezî yükezzibü biddiyn. Fezâlikellezi yedü'ul yetiym velâ yehuddu alâ ta'âmil miskiyn feveylül lil musalliyn Elleziyne hüm an salâtihim sâhûn Elleziyne hüm yürâ ûne ve yemneûnel mâûn.


Dini yalanlayan adamı gördün mü? İşte o, yetimi iter, kakar. Yoksulu doyurmaya önayak olmaz. Şu namaz kılanların vay haline, ki onlar namazlarından gafildirler. Onlar gösteriş için ibadet yaparlar. Yardımı esirgerler.

Açıklama

Kur'ân-ı Kerîm'in yüz yedinci sûresidir. Genel kabule göre Mekke devrinin ilk yıllarında inmiştir. Adını son âyetindeki "mâûn" kelimesinden alır. Bu kelime "zekât; komşular arasında sıkça ödünç alınıp verilen çeşitli ev eşyası" anlamlarına gelmektedir.
Kısa bir sûre olmasına rağmen Mâûn sûresinde inkarcıların, din konusunda samimiyetsiz ve iki yüzlü insanların ahlâkî ve içtimaî kötülüklerini tanıtmak suretiyle Önemli mesajlar verilmiştir.

Sûre, içeriğinin önemine muhatapların dikkatini çekmek maksadıyla, "Dini yalanlayanı gördün mü?" şeklindeki soru ifadesiyle başlamaktadır. Bu âyetin, Mekke müşriklerinden olan ve kıyameti inkâr eden As b. Vâil hakkında nazil olduğu rivayet edilmektedir. Daha sonra, dini asılsız saymanın insanın ahlâkında meydana getirdiği olumsuz etkilere yetimlere karşı şefkatsiz davranıp onları hor görme örneğiyle vurgu yapılır. Kur'ân-ı Kerîm'in başka âyetlerinde de yetimlerin mallarının ve haklarının korunup gözetilmesine dikkat çekilmektedir. Ardından gelen âyette kınayıcı bir üslûpla yoksulların yiyeceklerini ken­dileri sağlamadıkları gibi başkalarını da buna özendirmekten uzak duranlara işa­ret edilir. Âyette "yoksulları doyurmak" yerine "yoksulun yiyeceği" denilmek suretiyle varlıklı olanların malında yoksulların haklarının bulunduğu belirtilmektedir. Nitekim bu husus, "Onların mallarında isteyenin ve yoksulun hakkı vardır" mealindeki âyette de ifade edilmektedir.

Sûrenin son dört âyetinde ibadetlerine riya karıştıranlar, iyiliğe engel olanlar veya yoksullardan ihtiyaç duydukları şeyleri esirgeyenler kınanmıştır. İbn Abbas'tan nakledilen bir rivayete göre 5. âyette, yalnız kaldıklarında namazı terkedip başkalarıyla birlikte iken namaz kılan münafıklar kastedilmiştir. Bu âyette namazı ciddiye almayan, eğlence kabilinden namaz kılan kimselere dikkat çekildiği şeklinde de yorumlar mevcuttur.
Son âyette dini asılsız sayanların "Maun"a da engel oldukları belirtilmiştir. Mâûn kelimesinin sözlük anlamından hareketle bu âyette, âhireti inkâr eden kimselerin başkalarına küçük fedakârlıklarda dahi bulunmayacak kadar bencil bir karakterde oldukları vurgulanmaktadır. Sûrenin en önemli mesajı, Allah'a gönülden ibadet etmekle toplumsal hayatta yardımlaşma, şefkat ve merhametin dindarlık bakımından bir­birinden ayrılamayacağı hususudur
 
Bu günü özetleyen bu güzel başlığı açtığınız için teşekkürler.
Bende tüm müslüman aleminin kandilini kutlar , hayırlara vesile olmasını dilerim.
Allah yaptığımız yapacağımız bütün hayırları ve ettiğimiz edeceğimiz bütün dualarımızı kabul etsin , bizleri yolundan ayırmasın inşallah.
ALLAH YAR VE YARDIMCIMIZ OLSUN.
Saygılarımla.
 
KANDİLİNİZ MÜBAREK OLSUN.
 
Geri
Üst