Kerim KINIR
Üye
- Katılım
- 15 Ağu 2012
- Mesajlar
- 1,070
- Tepkime puanı
- 1
- Yaş
- 31
- Ad Soyad
- Kerim KINIR
- Meslek
- Operatör
- Şehir
- Kocaeli
- İlgi Alanı
- Kediler
Merhaba arkadaşlar forum üzerinde gördüğüm kadarı ile çiçek hastalıkları benim gibi bir çok güvercinsever dostlarımında başına gelmektedir. Sarı renkte deride veya ağız içinde yaralar görülmesi konusu hakkında, yaptığım araştırmalar ve edindiğim bilgiler çerçevesinde alıntılar yaparak, özet bir şekilde paylaşım yapma gereği duydum.
Çiçek hastalığına "tavuk, hindi, güvercin, kanarya" gibi kanatlı hayvanlarda görüldüğü için "KANATLI ÇİÇEĞİ" 'de denilmektedir. Deride oluşan hastalık etkeni güvercin pox virüsüdür. Kanarya pox virüsleri de güvercinlerde hastalık oluşturabilir. Kanatlı hayvanların tüysüz yerlerinde (yüz, göz, ağız etrafında, sakal, ibik, tüysüz deri) küçük kızarıklıklar, kabarcıklar tarzında başlar ve kabuklu lezyonlar halinde gelişir. Gaga kenarındaki lezyonlar ağzın açılmasına mani olduğundan beslenme güçlüğü yaratır. Göz kenarındakiler de körlüklere neden olabilir.Hemen her mevsimde görülebilir. Yaygın şekilde yaz ve sıcak geçen mevsimlerde daha sık görülür. Hastalığın bir de ağız içinde veya bağırsaklarda gelişen formu mevcuttur.
Bulaşma tipik kan emici artropotlarla özelikle sivrisinekler aracılığıyla olur. Diğer parazitler; bitler, pireler, kenelerde hastalığı bulaştırabilir. Bu artropotlar hastalıklı güvercinden virüsleri alarak diğer sağlam güvercinlere bulaştırır. Bu artroptlara taşıyıcı (portör) denilir. Güvercinin hastalıklı bölgelerinden direk kontakla veya tozla, damlacıkla, çok ince tüylerle hava yoluyla da bulaşma olur. Bunlara ek olarak; virüslü salya ve burun akıntısının içme suyuna bulaşması yoluyla, virüsle bulaşık dışkıyla bulaşma olur. Çiftleşme döneminde eşler birbirlerine bulaştırır. Güvercinlerin yavrularını beslemesi sırasında yemek borusu, kursak ve yutaklarındaki çiçek lezyonlarındaki virüsü yemlerle yavrularına bulaştırabilirler. Virüs çevresel koşullara, kurumaya ve bazı dezenfektanlara karşı drenç gösterir. Yara kabuklarında, tüyler, tozlar üzerinde canlı kalabilirler ve hastalık oluşturabilme yeteneğini uzun süre koruyabilirler. Aylarca bazen uygun ortamlarda yıllarca canlı kalabilirler.
Hastalığın İki formu vardır:
1 - Deri formu (kutanöz, çiçek formu, kuru form): Ağız, göz etrafı, tüysüz deri kısımlarında küçük lezyonlar ve kabarcıklar şeklinde gelişen çiçek formudur. Bu dejenerasyon genişleyebilir Kızarıklıklar giderek gelişir kabarık ve kabuklu lezyonlar oluşur.Kabuklarda virüs çoktur. Ağız ve göz kapaklarının açılmasına engel olur. Kuşların görme ve beslenmesine engel teşkil eder. Körlüğede neden olabilir. Hayvanlar zayıflar. Hastalığın hafif ve başka enfeksiyon etkenlerile bulaşmamışsa kolay iyileşir. (nadir de olsa tüylü bölgelerde de görülebilmektedir)
2 - Difterik Form (Islak form): Mukoz mebranlarda görülür. Ağız, dil, yutak, yemek borusu, larinks, kursak, tracheada sarı nekrotik pseudomembranlar gelişir. Bunlar büyür ve birleşirler. Membranlar pensle tutulup kaldırıldığında yerlerinde kanayan yüzeyler meydana gelir. Bu lezyonlar soluk almaya ve beslenmeye mani olur. Hayvanlar zayıflar, hırıltılı ve zor soluk alıp verir, asfeksi ve ölümlere yol açarlar. Ayrıca burun ve sinuslerde lezyonlar,yüz ve göz kapaklarında şişmeler , burun ve gözden akıntılar gelmesi de gözlenir. Sağlıksız kümeslerde , yetersiz bakım ve beslenme şartlarında , her türlü olumsuz şartlarda , bilinçsiz yetiştiricilerin kümeslerinde %50-60 dolaylarında ölüm görülebilir.
Tedaviler:
Vucudu desteklemek için iyi kaliteli, ağız, yutak, yemek borusunda hasarı artırmayacak yemler seçilir. Arpa gibi kılçıklı tahıllar verilmez. Vitamin, mineral, probiotik verilir. Özelikle A vitamini ağırlıklı bir multivitamin verilmesi yararlıdır.
1 - Deri formu Tedavi:
Direk virüse etkili ilaç yoktur. Güvercin kendi savunma mekanizmasıyla virüse karşı koyacaktır. Yapılan tedavi destekleyici ve sekonder (ikincil, diğer) hastalık etkenleri karşı yapılmalıdır. Kabuklar pensle uygun şekilde kanatmadan/acıtmadan yada az hasarla dikkatlice uzaklaştırılır. uzaklaştırıldıktan sonra lezyonlu bölgelere veteriner hekimlerin önereceği uygun iyotlu antiseptikler uygulanır. Yinede eczaneden Cipro 250mg alarak yarım tablet veya aynı içerikte daha uygun fiyatlı Roxin 500mg alarak tabletin dörtte biri kuşa günde bir kez 7-10 gün boyunca antibiyotik olarak yutturulur. eczaneden çocuklar için mutlivitamin şurup alınır ve günlük 3-4 damla destek amaçlı içirilir.
2 - Difterik Form Tedavi: Ayrıca çiçek ağız içinde ise ağız içi temizlenerek gerekirse suda seyreltilmiş bir miktar baticon kulak pamuğu ile suyu iyice sıkıldıktan sonra sürülür (dikkat yutmasın, göz içi teması da sakıncalı bol suyla yıkayınız!). ağız içinde sarı kitleler veya bazen bağırsaklarda olur görülmez, bunun için metronidazol etkenli bir ilaç nidazol 250 mg. yarım tablet tedaviye eklenir. eczaneden çocuklar için mutlivitamin şurup alınır ve günlük 3-4 damla destek amaçlı içirilir.
* Tüm Tedaviler Süresince: Kusma, sıtma, hazımsızlık vs. gibi belirtiler için ilaç ve vitamin karışımına ağızdan 3-4 damla nistatin etkenli bir ürün mikostatin veya fungostatin şuruplardan birini ekleyebilirsiniz. Kümeste virüslere etkili dezenfekte etme işlemi yapılmalıdır.
Korunma: Bütün aşılamalarda olduğu gibi hasta, gizli hasta, portör, infekte, parazitli, aşırı zayıf güvercinler aşılanmaz! Özel olarak güvercin için hazırlanan aşılar buttan birkaç tüy kopartıldıktan sonra aşı fırçası ile sürülür. Kümesteki sağlıklı bütün kuşlar aşılanır. Hasta kuşlara aşı yapılmaz! sağlıklı kuşlara aşı sadece deri form için geçerlidir, difterik form içinse bazı koruyucu önlemler alabilirsiniz (hijyene daima dikkat edilmeli, küflü gıdalar vermeyiniz, temiz yem temiz su kullanılmalı, kuşlar cereyandan ve rutubetten korunmalıdır, kafes günün belirli saatlerinde güneş görmelidir).
Aşılanan kuşlarda kıl keselerinin şişmesi aşının tuttuğuna ve bağışıklığın geliştiğine işarettir. Eğer but derisinde hiçbir reaksiyon oluşmamışsa aşı tutmamıştır. Tekrar aşılama yapılmalıdır. Bazı kuşlar ise bağışıklık kazanmış olduğu halde reaksiyon vermeyebilir. Bir kez hastalığı atlatan kuşlar ömür boyu bağışıklık kazanır. Hastalığın sık sık yaşandığı bölgelerde baharda aşılama yapılabilir.
Güvercinlerdeki çiçek hastalığı direkt insanlara bulaşmaz. Ancak güvercinlerde görülebilen diğer hastalık etkenlerinin vücuda girmesi ve gelişmesine zemin hazırladığı akılda bulundurulmalıdır. Uygun şekilde en kısa sürede destekleyici tedavi uygulanmalıdır.
Not: Bu bilgiler güncel araştırmalara uygun olarak moderatör tarafından yeniden düzenlenmiş, eksik tedaviler eklenmiş, gerekli uyarı ve düzeltmeler yapılmıştır. Bu hastalıkla birlikte diğer hastalıklar bir arada görülebilmektedir. Bu yüzden söz konusu tedavilere başlamadan önce; kuşunuzda durgunluk, kabarma, hazımsızlık, kusma veya tehlikeli ishal çeşitleri vs. gibi durumlar varsa güncellenebilen bu dökümandan: https://goo.gl/TVOLqb öncelikle "Tip2 ecoli yetişkinlerde ani ölüm ve yavru/genç kuş hastalığı" başlıklı konuyu bulup mutlaka okuyunuz. Dökümanı bilgisayar üzerinden açınız ve güncellenebileceğinden sadece linki ile paylaşınız. Geçmiş olsun.
Çiçek hastalığına "tavuk, hindi, güvercin, kanarya" gibi kanatlı hayvanlarda görüldüğü için "KANATLI ÇİÇEĞİ" 'de denilmektedir. Deride oluşan hastalık etkeni güvercin pox virüsüdür. Kanarya pox virüsleri de güvercinlerde hastalık oluşturabilir. Kanatlı hayvanların tüysüz yerlerinde (yüz, göz, ağız etrafında, sakal, ibik, tüysüz deri) küçük kızarıklıklar, kabarcıklar tarzında başlar ve kabuklu lezyonlar halinde gelişir. Gaga kenarındaki lezyonlar ağzın açılmasına mani olduğundan beslenme güçlüğü yaratır. Göz kenarındakiler de körlüklere neden olabilir.Hemen her mevsimde görülebilir. Yaygın şekilde yaz ve sıcak geçen mevsimlerde daha sık görülür. Hastalığın bir de ağız içinde veya bağırsaklarda gelişen formu mevcuttur.
Bulaşma tipik kan emici artropotlarla özelikle sivrisinekler aracılığıyla olur. Diğer parazitler; bitler, pireler, kenelerde hastalığı bulaştırabilir. Bu artropotlar hastalıklı güvercinden virüsleri alarak diğer sağlam güvercinlere bulaştırır. Bu artroptlara taşıyıcı (portör) denilir. Güvercinin hastalıklı bölgelerinden direk kontakla veya tozla, damlacıkla, çok ince tüylerle hava yoluyla da bulaşma olur. Bunlara ek olarak; virüslü salya ve burun akıntısının içme suyuna bulaşması yoluyla, virüsle bulaşık dışkıyla bulaşma olur. Çiftleşme döneminde eşler birbirlerine bulaştırır. Güvercinlerin yavrularını beslemesi sırasında yemek borusu, kursak ve yutaklarındaki çiçek lezyonlarındaki virüsü yemlerle yavrularına bulaştırabilirler. Virüs çevresel koşullara, kurumaya ve bazı dezenfektanlara karşı drenç gösterir. Yara kabuklarında, tüyler, tozlar üzerinde canlı kalabilirler ve hastalık oluşturabilme yeteneğini uzun süre koruyabilirler. Aylarca bazen uygun ortamlarda yıllarca canlı kalabilirler.
Hastalığın İki formu vardır:
1 - Deri formu (kutanöz, çiçek formu, kuru form): Ağız, göz etrafı, tüysüz deri kısımlarında küçük lezyonlar ve kabarcıklar şeklinde gelişen çiçek formudur. Bu dejenerasyon genişleyebilir Kızarıklıklar giderek gelişir kabarık ve kabuklu lezyonlar oluşur.Kabuklarda virüs çoktur. Ağız ve göz kapaklarının açılmasına engel olur. Kuşların görme ve beslenmesine engel teşkil eder. Körlüğede neden olabilir. Hayvanlar zayıflar. Hastalığın hafif ve başka enfeksiyon etkenlerile bulaşmamışsa kolay iyileşir. (nadir de olsa tüylü bölgelerde de görülebilmektedir)
2 - Difterik Form (Islak form): Mukoz mebranlarda görülür. Ağız, dil, yutak, yemek borusu, larinks, kursak, tracheada sarı nekrotik pseudomembranlar gelişir. Bunlar büyür ve birleşirler. Membranlar pensle tutulup kaldırıldığında yerlerinde kanayan yüzeyler meydana gelir. Bu lezyonlar soluk almaya ve beslenmeye mani olur. Hayvanlar zayıflar, hırıltılı ve zor soluk alıp verir, asfeksi ve ölümlere yol açarlar. Ayrıca burun ve sinuslerde lezyonlar,yüz ve göz kapaklarında şişmeler , burun ve gözden akıntılar gelmesi de gözlenir. Sağlıksız kümeslerde , yetersiz bakım ve beslenme şartlarında , her türlü olumsuz şartlarda , bilinçsiz yetiştiricilerin kümeslerinde %50-60 dolaylarında ölüm görülebilir.
Tedaviler:
Vucudu desteklemek için iyi kaliteli, ağız, yutak, yemek borusunda hasarı artırmayacak yemler seçilir. Arpa gibi kılçıklı tahıllar verilmez. Vitamin, mineral, probiotik verilir. Özelikle A vitamini ağırlıklı bir multivitamin verilmesi yararlıdır.
1 - Deri formu Tedavi:
Direk virüse etkili ilaç yoktur. Güvercin kendi savunma mekanizmasıyla virüse karşı koyacaktır. Yapılan tedavi destekleyici ve sekonder (ikincil, diğer) hastalık etkenleri karşı yapılmalıdır. Kabuklar pensle uygun şekilde kanatmadan/acıtmadan yada az hasarla dikkatlice uzaklaştırılır. uzaklaştırıldıktan sonra lezyonlu bölgelere veteriner hekimlerin önereceği uygun iyotlu antiseptikler uygulanır. Yinede eczaneden Cipro 250mg alarak yarım tablet veya aynı içerikte daha uygun fiyatlı Roxin 500mg alarak tabletin dörtte biri kuşa günde bir kez 7-10 gün boyunca antibiyotik olarak yutturulur. eczaneden çocuklar için mutlivitamin şurup alınır ve günlük 3-4 damla destek amaçlı içirilir.
2 - Difterik Form Tedavi: Ayrıca çiçek ağız içinde ise ağız içi temizlenerek gerekirse suda seyreltilmiş bir miktar baticon kulak pamuğu ile suyu iyice sıkıldıktan sonra sürülür (dikkat yutmasın, göz içi teması da sakıncalı bol suyla yıkayınız!). ağız içinde sarı kitleler veya bazen bağırsaklarda olur görülmez, bunun için metronidazol etkenli bir ilaç nidazol 250 mg. yarım tablet tedaviye eklenir. eczaneden çocuklar için mutlivitamin şurup alınır ve günlük 3-4 damla destek amaçlı içirilir.
* Tüm Tedaviler Süresince: Kusma, sıtma, hazımsızlık vs. gibi belirtiler için ilaç ve vitamin karışımına ağızdan 3-4 damla nistatin etkenli bir ürün mikostatin veya fungostatin şuruplardan birini ekleyebilirsiniz. Kümeste virüslere etkili dezenfekte etme işlemi yapılmalıdır.
Korunma: Bütün aşılamalarda olduğu gibi hasta, gizli hasta, portör, infekte, parazitli, aşırı zayıf güvercinler aşılanmaz! Özel olarak güvercin için hazırlanan aşılar buttan birkaç tüy kopartıldıktan sonra aşı fırçası ile sürülür. Kümesteki sağlıklı bütün kuşlar aşılanır. Hasta kuşlara aşı yapılmaz! sağlıklı kuşlara aşı sadece deri form için geçerlidir, difterik form içinse bazı koruyucu önlemler alabilirsiniz (hijyene daima dikkat edilmeli, küflü gıdalar vermeyiniz, temiz yem temiz su kullanılmalı, kuşlar cereyandan ve rutubetten korunmalıdır, kafes günün belirli saatlerinde güneş görmelidir).
Aşılanan kuşlarda kıl keselerinin şişmesi aşının tuttuğuna ve bağışıklığın geliştiğine işarettir. Eğer but derisinde hiçbir reaksiyon oluşmamışsa aşı tutmamıştır. Tekrar aşılama yapılmalıdır. Bazı kuşlar ise bağışıklık kazanmış olduğu halde reaksiyon vermeyebilir. Bir kez hastalığı atlatan kuşlar ömür boyu bağışıklık kazanır. Hastalığın sık sık yaşandığı bölgelerde baharda aşılama yapılabilir.
Güvercinlerdeki çiçek hastalığı direkt insanlara bulaşmaz. Ancak güvercinlerde görülebilen diğer hastalık etkenlerinin vücuda girmesi ve gelişmesine zemin hazırladığı akılda bulundurulmalıdır. Uygun şekilde en kısa sürede destekleyici tedavi uygulanmalıdır.
Not: Bu bilgiler güncel araştırmalara uygun olarak moderatör tarafından yeniden düzenlenmiş, eksik tedaviler eklenmiş, gerekli uyarı ve düzeltmeler yapılmıştır. Bu hastalıkla birlikte diğer hastalıklar bir arada görülebilmektedir. Bu yüzden söz konusu tedavilere başlamadan önce; kuşunuzda durgunluk, kabarma, hazımsızlık, kusma veya tehlikeli ishal çeşitleri vs. gibi durumlar varsa güncellenebilen bu dökümandan: https://goo.gl/TVOLqb öncelikle "Tip2 ecoli yetişkinlerde ani ölüm ve yavru/genç kuş hastalığı" başlıklı konuyu bulup mutlaka okuyunuz. Dökümanı bilgisayar üzerinden açınız ve güncellenebileceğinden sadece linki ile paylaşınız. Geçmiş olsun.