Kaliteli kuş üretme yöntemleri

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan tatar sedat
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 28
  • Görüntüleme Görüntüleme 20K
Katılım
3 Ara 2009
Mesajlar
14
Tepkime puanı
0
Yaş
60
Siteyi ziyaret et
Ad Soyad
Sedat Gençal
Meslek
İnş. Tek.
İlgi Alanı
Kediler
KALİTELİ KUŞLAR YETİŞTİRMEK İÇİN KULLANILAN YÖNTEMLER

İN BREEDİNG :Yakın akraba eşleştirmesi
Baba-kız,anne-oğul,öz kardeşlerin eşleştirilmesidir.amaç mevcut kaliteli bir soyun korunmasıdır.Bu yöntemde üretilecek kuşların özelliklerinin, yavrularda iyi genler lehine seleksiyon (eleme)yapılarak daha üstün olarak ortaya çıkarılması hedeflenmektedir.Bu yöntemde vasat kuşlar kullanılamaz.

LİNE BREEDİNG:Uzak akraba eşleştirmesi
Amca-yeğen,kuzenler,yarım kan kardeşlerin eşleştirilmesidir.amaç genetik kusurları örterek üstün yavrular elde etmektir.Her iki sistemdede kan bağı çok yaklaştığından,gözü kör,ayağı topal,kanadı sakat,üreme problemi olan,hastalıklara karşı dirençsiz yavrular çıkabilir.Bu gibi durumların artması durumunda sisteme başka kanlar katmak gerekir.

OUTCROSSİNG:Farklı soyların eşleştirilmesi

Kan bağı olmayan farklı soylardan gelen kuşların eşleştirilmesidir.genellikle diğer sistemler dört nesil kullanıldıktan sonra bu yöntem uygulanır.Bu yöntemle elde edilen yavrular daha sağlıklı,canlı ve anne-babadan daha başarılı olurlar.
Kuşların seceresini mutlaka tutmak gerekir.

3/4 (%75) SİSTEMİ :Farklı iki yakın akraba soyunun eşleştirilmesi
İki farklı inbreed üretim soyu eşleştirilerek,alınan yavrular seleksiyondan geçirilerek tekrar anne soyuna vurulur.Hem performans,hemde damızlık olarak çok kaliteli olurlar.
 
Uygulanacak metodun amaç ı, ayrı soylardan gelen kaliteli damızlıkların çiftleştirilmesi ve aile içinde üretimin devamı ile 3 ayrı yönde , anne, baba ve anne/babanın ortak genetik yapı özelliklerini taşıyan kuşların elde edilmesidir.Metodun uygulanmasında üstün kabiliyetleri olan,iyi soylu bir nesilden gelen,sağlığı ve gücü yerinde bir erkekle bir dişiden aile kurulur.Bunlar aynı ırktan olmalarına rağmen aralarında akrabalık bulunmamalıdır.6 yıl ve üzeri devam edecek üretim süresince bu aileye aynı ırktan olsa bile başka bir kuş sokulmamalıdır.Üretime her yıl ailenin en kabiliyetli,en kaliteli kuşları seçilmelidir( Seleksiyon)

Irk içi üretimde aynı genetik yapı varolduğundan yeni nesiller genel karekterleri bakımından birbirine benzerler.Fakat bireylerdeki bazı genlerin sahip oldukları özellikler ve yetiştirildikleri ortamlar onlar arasında da farklılıklar yaratabilir.Kardeş olan kuşlar arasında bile iyi veya kötü yönde farklılıklar olabilir.Burada denilebilir ki ;Irkların beğenilen taraflarının ıslahında sabitleşmiş genetik yapı elde etmek için aile içi yetiştirmeden ya tümüyle veya olanaklarımız nisbetinde faydalanılması gerekir.Ayrıca yetiştiricinin bilgi,beceri ve deneyimleri başarıda büyük rol oynamaktadır.

Secerelerini incelediğim ,iyi soylardan geldiklerine emin olduğum ,ayrı soylardan gelen ama deneme yanılma yöntemiyle genetikte uyum sağlayan, yani kaliteli yavrular veren 1 erkek - 1 dişiyle aile içinde üretime başlıyorum.Buna göre ;
1.SENE:1 Numara verdiğim erkek ve 2 numara verdiğim dişi çiftleştirilerek 3 numara verdiğim yavrular alınır. Yavrular %50 anne ve baba kanı taşırlar.
1x2=3
2.SENE: 3 numaradan bir erkek, 2 orjinal anne ile çiftleştirilerek, 4 numara verdiğim yavrular alınır. Yavrular, 3/4 anne kanı ve 1/4 baba kanı taşırlar.
3Ex2=4
3 numaradan bir dişi,1 orjinal baba ile çiftleştirilerek, 5 numara verdiğim yavrular alınır. Yavrular 3/4 baba kanı ve 1/4 anne kanı taşırlar.
3Dx1=5
3.SENE: 4 ve 5 numaradan erkek ve dişilerin çiftleştirilmesi ile, 6 numara verdiğim yavrular alınır. Bu yavrular yarı yarıya %50 anne ve babaların kanının taşırlar.
4x5=6
4.SENE: 5 numaradan bir dişinin,1 numara(orjinal baba) ile çiftleştirilmesinden, 7 numara verdiğim yavrular alınır. Yavrular,7/8 orjinal baba kanı ve 1/8 orjinal anne kanı taşırlar.
5Dx1=7
5 numaradan bir erkeğin, 2 numara orjinal anne ile çiftleştirilmesinden, 8 numara verdiğim yavrular alınır. Yavrular, 7/8 orjinal anne ve 1/8 baba kanı taşırlar.
5Ex2=8
5SENE: 7 numaradan bir dişi,1 numara orjinal baba ile çiftleştirilerek, 9 numara verdiğim yavrular alınır. Yavrular 15/16 baba kanı ve 1/16 annelerinin kanını taşır.
7Dx1=9
8 numaradan bir erkek, 2 orjinal anne ile çiftleştirilerek,10 numara verdiğim yavrular alınır. Yavrular 15/16 anne kanı ve 1/16 babalarının kanını taşırlar.
8Ex2=10
6.SENE: 9 ve 10 numaralı kuşlar çiftleştirilerek, 11 numara verdiğim yavrular alınır. Bu yavrular yine %50 anne ve babalarının kanını taşırlar.
===========================================
5 numaralı yavrular 3/4 baba,1/4 anne
7 numaralı yavrular 7/8 baba 1/8 anne
9 numaralı yavrular 15/16 baba 1/16 anne

4 numaralı yavrular 3/4 anne, 1/4 baba
8 numaralı yavrular 7/8 anne,1/8 baba
10 numaralı yavrular 15/16 anne, 1/16 baba

3 ,6 ,11 numaralı yavrular, %50 anne ve babalarının kanını taşırlar.
===========================================
Görüldüğü gibi 6 yıl içinde anne, ve babalarının kaliteli genetik yapılarını %98 oranında taşıyacak yavrular almak mümkün.
6 ıncı seneden sonra orjinal anne ve babanın hastalık ve ölümleri göz önüne alınarak üretime,1 inci sene ve devamı örneğiyle; 3 ,6 ,11 numara verdiğim , %50 anne ve babaların kanını taşıyan kuşlarla devam edilmesi gerekmektedir. Bundan amaç, aile bireyleri arasında kan bağını çok yakınlaştırmadan,aile içinde üretimi devam ettirmektir.
Bu şema doğrultusunda gerçekleştirilecek üretimde, 6 yıl içinde iyi yönde genetik yapı sabitleşecek,yetiştirici kendine ait kana,damara sahip olacaktır.

Yanlış olarak birçok yetiştirici iyi bir erkekten iyi bir gelecek beklerler.Dişiye pek önem vermezler.Bu inanç beğenilen kuşların devamını engelleyen en önemli nedenlerdendir.
Saygılarımla
Mehmet Ali Karaipek

Mehmet Ali KARAİPEK
Yeni Üye


İleti: 4
Kayıt: 28 Haziran 2009 00:44
Teşekkür etti: 0
Teşekkür aldı: 12
Yaş: 55
Ad Soyad: Mehmet Ali Karaipek
Meslek: Serbest
Yetiştirdiğim Irk: Taklacı
• Özel mesaj
• E-posta Mehmet Ali KARAİPEK
Sayfa başı
 
Selamlar arkadaşım lafı hiç eğip bükmeden iyi soy ortaya koyulurken bu düşünceye kesinlikle karşı olduğumu belirtmek isterim. Soyağacını sadece basit işlem mantığı ile Mendel'in kanunlarına göre algılayıp bunu anne-baba genetiğine yaklaştırmanın - genetik bakımından benzer yavrular alınabileceği ispatlanmış bir gerçek olmasıyla birlikte - aynı direncin, genetik kalitenin ve sağlıklı bir kümesin oluşturulabileceğine inanmıyorum. Hayvanlar da dahi bir ebeveynin(ekenin) torunuyla,torunun torunuyla çiftleştirilmesinde bile ciddi sağlık problemleri çıkmaktadır. Kişisel görüşüm olarak şunu söyleyebilirim, çünkü tümör hücresi hala sebep faktörleri-tedavisi bakımından tam anlamıyla çözülememiştir. Türkiye'de kuş üretiminde urlu kuşların yoğun olarak üremesinin en önemli iki faktörü vardır; 1.si yakın soy kuşların saf ırk yaratma düz mantığıyla çiftleştirilmesidir. 2.si ise bilinçsiz ilaç kullanımıdır. 3. maddeyide diğer diye genelleyebiliriz. Türkler de binlerce yıl öncesine dayanan aksakallıların aktardığı 7soy mantığının yaşanılarak öğrenilmiş çok köklü bir bilgi olduğuna inanıyorum. Tüm canlılar bir genetiğe sahiptir; bitkilerde dahil arılar uzak bölgelerdeki bitkilerin polenlerini birbirine taşıyarak türlerin günümüze sağlıkla aktarılmasını sağlamıştır hatta yeni şartlara uyum sağlayabilen değişik türlere vesile olmuşlardır. Biyolojik anlamda daha çok örnek verilebilir. Genetik sadece Mendelin ortaya koyduğu dört işlemden ibaret değildir. Genetik ve çevresel faktörler 2 kardeşi bile birbirinden çok farklı fiziksel-ruhsal değişimlere uğratır. Kısaca tüm yakın akraba kuşları ya da genellersek hayvanları çiftleştirerek sağlıklı kuşlar elde edeceğini sanan arkadaşları uyarmak isterim.

Kaş yaparken göz çıkartıyosunuz!

Benim önerim ise; Bir binanın temeli ne kadar güçlü olursa o kadar fazla kat çıkarsınız. Profesyonel olarak geliştirmek istediğiniz ırklar için en iyi soy üretim yöntemi mümkün olduğunca fazla iyi kuşa sahip olup akrabalığı olmayan yavruların çiftleştirilmesidir. Bilgisayar sistemlerini kullanarak ayaklarındaki numaralardan kuşun seceresini takip edin. İyi bir kuşunuzun diğer iyi bir kuşla vereceği yavrular sizi memnun etmiyorsa farklı eşlerle de deneyin sorun hangi soydaysa o soyu komple elden çıkarın.

Unutulmamalıdır ki bu bir süreç ve ideale ulaşmak belki hiçbir zaman mümkün olmayacak ama bu süreçte karıncanın hac yolculuğu gibi bir bilgi birikiminiz, vakur bir duruşunuz olur. "Ulaşamasınızda yolunda öleceğiniz bir hedeftir."
Benim önerdiğim yöntemde en azından bağışıklık sistemi güçlü, sağlıklı kuşlarınız olur. Sizin ve sizin gibi soy üretenlerin kuşlarındaysa kesinlikle bu durum eksik olacaktır.
 
Arkadaşım yukardaki 5 yöntemde bütün dünyada bilinen denenmiş yöntemlerdir.İnbreed,linebreed sistemlerde kan bağı çok yaklaştığında istenmeyen kötü sonuçlar ortaya çıkıyor.Bu durumda crossbreding veya 3/4 sistemini uygulayarak ,sisteme yeni kanlar katıyorsun.
 
tatar sedat' Alıntı:
Arkadaşım yukardaki 5 yöntemde bütün dünyada bilinen denenmiş yöntemlerdir.İnbreed,linebreed sistemlerde kan bağı çok yaklaştığında istenmeyen kötü sonuçlar ortaya çıkıyor.Bu durumda crossbreding veya 3/4 sistemini uygulayarak ,sisteme yeni kanlar katıyorsun.


Dünyada denendiyse tamam o zaman mı demeliyim? Dünyada kuş besleyenler aynı zamanda genetik uzmanı mı ya da hepsi tıpçı mı?

"3/4 (%75) SİSTEMİ :Farklı iki yakın akraba soyunun eşleştirilmesi"

Yakın akrabayla, tekrar soyun genetiğine katkıda bulunulmuş olmaz. Kan bağı olmayan, beklentilerinize cevap veren, akrabalık bulunmayan kuşlarla kan tazelemeye gitmek doğrusudur.

İnsanlar nasıl biliyorsa öyle yapsın demek de var; kayıtsız kalıp sizin gibi üretim yapanların yazılarına yorum yapmamakta var ama uyarılarımı sadece sağlıklı kuş beslenmesini geliştirmek için yapıyorum. Sağlıklı soy üretme bilgilerini genetik üzerine ihtisas yapmış biyolog ya da tıp okumuş arkadaşlara bırakalım. Bizlerde bilgileniriz; piyasadaki hastalıklı kuşları birbirine kakalamaya çalışan insanlarda azalır diye düşünüyorum.
 
bende kuşların atalarının kanlarına yaklaştırılması gerektiğine inanıyorum.bunuda en eski kuşumuzla en yeni kuşumuzu eşleştirmek olarak görüyorum.buda doğal olarak çarpraz eşleme demek olacak..bu yapılmazsa kuş giderek atalarının kanından uzaklaşacak aynı soydan gelsede zamanla kendine has bir özellikde kuş meydana gelecektir.günümüzde araya kan katmak oldukça güç oluyor.çünkü safkan bir kuş bulup araya katamıyoruz.kuş farklı kuşların kırması oluyor denemelerde boşa gidiyor.yavruların her biri farklı çıkıyor.türkiyede kuş satarak para kazanan büyük kuşcular kuşlarını oynatıyorlar,aynı kandan alan başka arkadaşlar oynatamıyor.sebep sizin dediğiniz sebepler katılıyorum.yani ğretime katılan yavrulardan anne yada baba soyuna çeken az oyun özelliği gösteren kuşları veriyorlar.aynı soydan olsada diğerleri gibi performans göstermiyor.alan arkadaşlarda 50 tane kuşla deniyor..denemeler tek kuşdan bir yada iki çift yavru alarak gerçekleşiriliyor.kuşlar 100 de 500 oyun özelliği aldığından istenileni vermiyor eş değiştirilip tekrar tekrar....herkes uğraşıp duruyor icraat yok..soy takibi yapıp elindekine adam akıllı emek harcasa çok kişi kuş oynatır..kolay gelsin....
 
Merhabalar,

Oncelikle Sedat beye yolladigi bu mesajla icin tesekkur etmeliyim. Aslinda hemen hemen ayni icerikdeki bir mesaji ben yollamak niyetindeydim.Kendisi once davrandi.

Simdi arkadaslar Sedat beyin yazdiklarini basit Mendel yontemleri diye siniflamak kusura bakmayin bilime yapilan bir saygisizlik ve de cehalet olur. Benimde elimde iyi referans kitaplari var (orn Racing Pigeons by David Glover and Marie Beaumont) hemen hepsinde benzer yontemler uygulaniyor. Iyi guvercin yetistiriclerinin izledigi yontemler uc asagi bes yukari ayni. Bu forumda yeni katilmama ragmen yeterince iyi takip etmeye ve yeni seyler ogrenmeye calisiyorum fakat uzulerek belirtmem gerekirki cok az merakcinin guvercin islahi konusunda kulakdan dolma bilgiler disinda okuyup, arasitirip yeni seyler denedigini goruyorum.

Sedat beyin belirttigi in-breeding yonteminde alinan yavrularin ya cok iyi yada cok kotu cikacagi bilinmektedir. Bu nedenle damari koruyup yavru almak icin en azindan ara sira yavrularin ana yada babaya vurularak soyun ana soya cekilmesi ve iyi yavrularin tutularak korunmalari mumkun.

Ayrica sunuda eklemek gerekir farkli kuslarin eslenmesi kesinlikle tavsiye edilmeyen bir yontemdir. Nedeni ise anne yada babada olan ve sizin aradigininz iyi ozellikler baska kuslarla eslenerek cok seyrilir ve kaybolurlar.

Sevgiler
 
uvercinka' Alıntı:
Merhabalar,

Oncelikle Sedat beye yolladigi bu mesajla icin tesekkur etmeliyim. Aslinda hemen hemen ayni icerikdeki bir mesaji ben yollamak niyetindeydim.Kendisi once davrandi.

Simdi arkadaslar Sedat beyin yazdiklarini basit Mendel yontemleri diye siniflamak kusura bakmayin bilime yapilan bir saygisizlik ve de cehalet olur. Benimde elimde iyi referans kitaplari var (orn Racing Pigeons by David Glover and Marie Beaumont) hemen hepsinde benzer yontemler uygulaniyor. Iyi guvercin yetistiriclerinin izledigi yontemler uc asagi bes yukari ayni. Bu forumda yeni katilmama ragmen yeterince iyi takip etmeye ve yeni seyler ogrenmeye calisiyorum fakat uzulerek belirtmem gerekirki cok az merakcinin guvercin islahi konusunda kulakdan dolma bilgiler disinda okuyup, arasitirip yeni seyler denedigini goruyorum.

Sedat beyin belirttigi in-breeding yonteminde alinan yavrularin ya cok iyi yada cok kotu cikacagi bilinmektedir. Bu nedenle damari koruyup yavru almak icin en azindan ara sira yavrularin ana yada babaya vurularak soyun ana soya cekilmesi ve iyi yavrularin tutularak korunmalari mumkun.

Ayrica sunuda eklemek gerekir farkli kuslarin eslenmesi kesinlikle tavsiye edilmeyen bir yontemdir. Nedeni ise anne yada babada olan ve sizin aradigininz iyi ozellikler baska kuslarla eslenerek cok seyrilir ve kaybolurlar.

Sevgiler


Sedat Bey'in belirttiği yöntemler evet kesinlikle basit Mendel yöntemleridir. İki makale okuyup bilimden bahsetmek bana daha büyük bir cehalet örneği gibi geldi. Soy üretimini sadece anne-babaya yaklaştırmaya odaklanıp diğer sağlık faktörlerini ve çevrenin canlıya olan değiştirici faktörlerini kompleks olarak görememekse, bilimsel bakış açısıyla alakası yoktur.

Öncelikle "soyun ana-baba soya çekilmesiyse" söz konusu olan evet bu yöntemler dünyada da en çok uygulanan yöntemdir. Benim vurgulamak istediğimse şudur ;

Anne-babaya genetik olarak benzeyecek yavrular almanın, bırakın akrabaların çeşitli çaprazlamalarla eşleştirilmesini klonlama dahi yapsanız; karakter faktörlerini ve sağlık faktörlerini birebir sağlayamazsınız. Klonlanan hayvanlarda zaten türünün yaşam süresinden çok önce ölürler. Bahsedilen yöntemdeyse; uzak akraba kuşların çiftleştirilerek soy takibi yapılır fakat performans bakımından ve bence daha önemlisi sağlık bakımından gözle görülemeyen farklılıklar ortaya çıkmaya başlayacaktır. Bu bir süreçtir; Öncelikle çaprazlamalar hiçbir sağlık sorunu yaratmıyor gibi gözükür fakat farklı soy kuşlar araya sokulmazsa kümesteki kan benzerliği artacak ve sonuç olarakta çeşitli hastalıklarla beşgösterecektir. Bu yapılan onca emeği bir anda silip süpürür. Ben burda soya yeni kanlar ekleyin derken taklacı ırka gidin posta vurun demiyorum ya da bilmediğiniz kuşları gelin vurun demiyorum. Deneyim faktörü ve bilinçli yetiştiricilik bu durumda etkisini gösteriyor. İyi kuşlar elinize bir şekilde geçecektir bunları ve bunlardan aldığınız yavruları takip edeceksiniz, soyunu ürettiğiniz kuşlara dahil edilir mi diye gözlemleyeceksiniz.

Atatürk cumhuriyetin ilk zamanlarında A.O.Ç'ne bir miktar yün-süt ve et bakımından çok verimli ırk koyunların yurtdışından alınmasını istemiş. Alınan 100'e yakın koyun 1000lerle ifade edilir duruma gelmiş ama hiçkimse bu ırk koyunlardan akrabalığı olmayan yeni kanları üretim sürecine dahil etmeyi düşünmemiş...kısaca sonuçta fiyasko; Hastalıklar yüzünden o zor yıllarda Atamızın Türk çiftçiliğini her yönden geliştirme çabalarından birisi böylece olumsuz bir şekilde son bulmuş. Kısacası fazla da uzatmadan; soyu koruyacağım diye sadece 3-4 tane kuştan, araya hiç akrabalığı olmayan iyi kuşlar dahil etmeden, kuş sayısı arttırıldığında sağlıklı kümeslerin oluşturulacağına inanmıyorum. Zaten site gezildiğinde görülecektir ki; yok şu adamın 50 yıllık hiç bozulmamış kuşları yok bu adamın kuşları yönündeki açılmış başlıklar efsanelerde yaşamaktadır :))) Gülerek başlığını okuyup geçiyorum.

Burdan tekrar genetik-biyoloji-veterinerlik-tıp gibi alanlarda bilimsel sürece dahil olmuş kişilerin, bu karmaşik yapıyı genetik-çevre-sağlık kapsamında ele alarak iyi soy üretme konusunda istekli olan kişilere örnek olmasını rica ediyorum.

Saygı ve sevgilerimle...
 
Burda bahsetmeyi unuttuğum bir nokta Sedat Bey arkadaşımızın paylaşmış olduğu avrupada uygulanan soy yetiştirme yöntemindeki;

OUTCROSSİNG:Farklı soyların eşleştirilmesi

Kan bağı olmayan farklı soylardan gelen kuşların eşleştirilmesidir.genellikle diğer sistemler dört nesil kullanıldıktan sonra bu yöntem uygulanır.Bu yöntemle elde edilen yavrular daha sağlıklı,canlı ve anne-babadan daha başarılı olurlar.
Kuşların seceresini mutlaka tutmak gerekir.

outcrossing yönteminin etkili bir şekilde kullanılması, benim vurgulamak istediğim noktadır. Genelde soy üretmeyi bu paylaşılan makalede sadece anne-babaya ve yakın-uzak akrabayla çiftleştirmek olarak algılanmasına karşı çıkmaktayım. Olayı tüm yönleriyle görebilmek lazım...
 
ugurk81' Alıntı:
İki makale okuyup bilimden bahsetmek bana daha büyük bir cehalet örneği gibi geldi. Soy üretimini sadece anne-babaya yaklaştırmaya odaklanıp diğer sağlık faktörlerini ve çevrenin canlıya olan değiştirici faktörlerini kompleks olarak görememekse, bilimsel bakış açısıyla alakası yoktur.

bunun 2 makale ile ilgisi yok sevgili Ugur, ortada senelerin tecrubelerine ve arastirmalarina dayali kitaplar var. Genetigin disinda cevreninde etkisi muhakkak vardir. Ama bu birak guvercini insan icin bile kesinlik kazanmis, tam anlamiyla anlasilmis birsey degil.

Klonlanan hayvanlarda zaten türünün yaşam süresinden çok önce ölürler.

Bu neyi kanitlar?

Bu bir süreçtir; Öncelikle çaprazlamalar hiçbir sağlık sorunu yaratmıyor gibi gözükür fakat farklı soy kuşlar araya sokulmazsa kümesteki kan benzerliği artacak ve sonuç olarakta çeşitli hastalıklarla beşgösterecektir.

Referans?


Burdan tekrar genetik-biyoloji-veterinerlik-tıp gibi alanlarda bilimsel sürece dahil olmuş kişilerin, bu karmaşik yapıyı genetik-çevre-sağlık kapsamında ele alarak iyi soy üretme konusunda istekli olan kişilere örnek olmasını rica ediyorum.

Bu konuda mesleki tecrubesi olanlar muhakkak paylasmali. Katiliyorum. Yalniz sizin onerdiginize cevap verebilecek yada onayliyacak bir arastirmanin yapildigini hic dusunmuyorum..

Saygı ve sevgilerimle...

Sevgiler
 
Farklı bir referans aramadan direk paylaşılan makaleyi referans gösteriyorum. Soy geliştirmenin vazgeçilmez unusuru olan farklı soy dahilinin (OUTCROSSİNG) sadece anne-baba yada akrabalık çiftleştirmelerinin en önemli gözden kaçan noktasıdır. Bu makaleyi paylaşan arkadaşımız sadece akrabayla, anneyle-babayla çaprazlamaları açıklamış bu tehlikeli bir noktadır, "Birşeyi yarım anlamak hiç anlamamaktır" Kana farklı soy eklemenin önemine (sağlığa etkisine) daha fazla referans istiyosanız bulmak hiç zor değil, akraba evliliği yapan insanları gözlemleyerek bile anlaşılabilir. Ben de rüyamda gördüklerimi yazmıyorum, 25 yıllık deneyimlerimle ve araştırmalarımla yazıyorum.
 
Söylemeden geçemeyeceğim önemli bir sözünüze de cevap vereyim. Hava da kalmasın düşünceniz.

Çevrenin etkisinin canlılar için ispatlanmadığından bahsetmişsiniz. Çevrenin canlı üzerindeki etkisi üstüne basa basa söylüyorum en az genetik kadar önemli bir faktördür. İngilteredeki güneşi fazla alamayan insanların neden çilli olduklarını düşündünüz mü? Yada tüylerinin üstü kapatılmış tavşanlarla ilgili deneyleri araştırdınız mı? Ya da tek yumurta ikizlerinin farklı bölgelerde beslenip yetiştirilmesiyle sağlık faktörlerindeki değişimin belirlenmesini ortaya koyan deneyi... Kutuplarda yaşayan bir tilkinin neden bol tüylü ve beyaz olduğunu, buna nisbeten güneşi bolca alan ekvatordaki tilkilerin renk bakımından daha çeşitli olduklarının-kutuplardakilerin nerdeyse iki katı olduklarının bunlara istinaden 4 mevsimi yaşayan orta enlemlerdekilerin daha dirençli olduklarının....vb. örnekler saymakla bitmez oturup birilerinin ispat etmesindense sizin daha çok araştırma yapmanız ve okumanız gerekir.
 
Uğur 81 yazdı.
‘’Benim önerdiğim yöntemde en azından bağışıklık sistemi güçlü, sağlıklı kuşlarınız olur. Sizin ve sizin gibi soy üretenlerin kuşlarındaysa kesinlikle bu durum eksik olacaktır.’’

bu senin fikrin,benim düşünceme göre en az 4 nesil uygulanabilir.sayın TÜRKER SAVAŞ'ın akrabalı yetiştirme makalesini okursan belki hak verirsin.


YETİŞTİRME SİSTEMLERİ
Yetiştirme sistemleri, kuşlarınızın genetik ıslahında hedefe varmanızı kolaylaştıracak uygulamalardır. Hangi sistemi sececeğiniz hedefinize bağlı olarak değişir. Bu sistemlerin dahilinde uygulanacak seleksiyon, istediğiniz özellikte kuşları elde etmenizi sağlayabilir.
SAF YETİŞTİRME
Saf yetiştirme aynı ırka sahip hayvanların çiftleştirilerek üretilmesidir. Hatta aynı ırk içerisinde birbirine en fazla benzeyen kuşların çiftleştirilerek üretilmesidir. Birçok kuşcumuz bu sistemi zaten uygulamaktadır. Yine bu sistemde sürüye mümkün olduğunca aynı ırktan bile olsa dışarıdan başka kuşlar sokulmamaya çalışılır. Ancak bu takdirde de kuşlarınız arasında akrabalık derecesi artacaktır. Akrabalık derecesindeki bu artış bazı durumlarda tehlikeli olabilir. Bu durumu önlemek için zaman zaman dışarıdan alınan kuşlarla kendi kuşlarınızı çiftleştirmelisiniz. Bu duruma kan katma adı verilir.
Saf yetiştirme sistemi ikiye ayrılır. Bunlardan birisi akrabalı yetiştirmedir. Diğeri ise akraba dışı yetiştirmedir.
AKRABALI YETİŞTİRME
Akrabalı yetiştirme adından da anlaşılacağı gibi birbirine kan bağı olan kuşların çiftleştirilmesidir. Bu yetiştirme yönteminin iki şekli vardır. Ana-oğul, baba-kız ve kardeşlerin çiftleştirilmesi yakın akrabalı yetiştirme, büyük ebeveyn-torun, amca-yeğen, kardeş çocukları vb. çiftleştirilmesi ise uzak akrabalı yetiştirme olarak anılır. Akrabalı yetiştirme daha önceki konularda üzerinde durulan homozigotluğun artmasına neden olur. Bu yöntemle, kuşlarımızda bulunan iyi özelliklerin yavrularında muhafaza edilmesini sağlayabiliriz.
Bu yetiştirme sistemi özellikle az sayıda, yani seleksiyon yapacak sayıda güvercine sahip olmayan yetiştiricilerin ellerinde bulunan iyi birkaç kuşun genlerinin yavrularında toplanmasını sağlar. Fazla sayıda güvercin yetiştirmeye olanakları elverişli olmayan yetiştiriciler için en iyi genetik ıslah yöntemlerinden birisidir. Böylece iyi kuşları dışarıda aramak zorunda kalmazsınız. Üstün özelliklere sahip bir güvercinin kendi yavrularıyla çiftleştirilmesi sonucu onun özelliklerini ikinci kuşak yavrularda toplayabiliriz. Zira bu kuşun genlerinin yarısı zaten yavrusunda bulunacaktır. Tekrar yavrusu ile çiftleştirilmesi demek bu kez yavrularda üstün özelliklere sahip kuşun genlerinin %75'inin biraraya gelmesi demektir.
Bu yöntemin diğer bir kullanma sahası posta güvercini yetiştiriciliğidir. Posta güvercinlerinde akrabalı yetiştirilmiş hatlar elde edilir. Daha sonra farklı hatlardan kuşlar birbirleriyle çiftleştirilirler. Alınan yavrular çoğu durumda ana ve babalarından üstün olurlar. Bu duruma melez azmanlığı yada heterosis adı verilir. Farklı saf ırktan kuşların çiftleştirilmeleri sonucu da bazı özelliklerde heterosis görülme olasılığı yüksektir. Heterosis daha çok yaşama gücü (yumurtaların döllülük oranı, yavruların yumurtadan çıkış gücü, hastalıklara dayanıklılık vb.) ile ilgili özelliklerde görülsede, tüm kantitatif özelliklerde görülme olasılığı vardır. Ancak akrabalı yetiştirilmiş hatlar arası çiftleştirmelerden elde edilen bu üstün yavruların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu açılma olacağından beklenen üstün verimli kuşlar elde edilmez. Yani üstün yetenekli kuşlar elde etmek için her seferinde akrabalı yetiştirilmiş ana ve babalar kullanmak gerekir. Bu konuda başarı akrabalı yetiştirmenin derecesine göre artar Bu durum kuşların tekrar tekrar akrabaları ile çiftleştirilmeleri sonucu artar. Örneğin baba-kız çiftleştirilmesinden elde edilen yavruların akrabalı yetiştirme dereceleri %25'dir. Bu yavruların tekrar ana veya babalarıyla çiftleştirilmelerinden elde edilen yavrularda ise akrabalı yetiştirme derecesi %50 olur. Aynı şekilde devam edilmesi ile akrabalı yetiştirme derecesi sırasıyla %75, %87.5, %93.75 vb. olur.
Akrabalı yetiştirme aynı zamanda zararlı çekinik genlerin etkilerinin yavrularda ortaya çıkmasına da neden olabilir. Böylece zararlı genlere sahip kuşlar tespit edilmiş olur ve bunlar damızlıktan çıkarılırlar. Zira akraba dışı çiftleştirmelerde bu tür zararlı genler ortaya çıkmadan generasyonlar boyunca taşınabilir. Ancak belli bir noktada ortaya çıktıklarında bu zararlı genleri sağlam kuşlarınızın hangilerinin taşıdığını bilemezsiniz.
Akrabalı yetiştirmenin yukarıda anılan yararları yanında olumsuz bir yönü bulunmaktadır. Akrabalı yetiştirmenin derecesinin artması döl verimi ve yaşama gücü ile ilgili özelliklerin gerilemesine sebep olabilir. Bunlar yumurtalamada bozukluklar, erkeklerin dölleyememesi, yavruların yumurtadan çıkamamaları, yavrulara iyi bakmama, hastalıklara direncin azalması vb. olumsuzluklara yol açabilir. Ancak akrabalı yetiştirilme derecesi çok yüksek olmayan kuşlarda bu olumsuzlukların görülme olasılığının düşük olması ve yukarıda sayılan yararları nedeniyle gerektiği yerde bu yola başvurmanın hiçbir sakıncası yoktur.
AKRABALAR DIŞI
Aynı ırk içerisinde, ancak birbirleriyle akraba olmayan kuşların çiftleştirilmesidir. Bu yetiştirme sistemine kuşlarınızın özelliklerini yeterli bulmadığınız zaman başvurmalısınız. Bu amaçla dışarıdan, yani elinizde bulunan kuşlarla akraba olmayan ancak yetiştirdiğiniz kuşlarınızın ırkından ve üstün özellikli kuşları kendi kuşlarınız ile çiftleştirmelisiniz. Bu durumda yabancı kuşun üstün genlerini kendi sürünüze katmış olursunuz. Bundan sonra daha önce anılan genetik ıslah yöntemlerinden birini uygulayabilirsiniz. Bu durum da bir nevi kan katmadır.
MELEZLEME
Melezleme farklı iki ırktan hayvanın çiftleştirilmesidir. Kuşculuk dilinde bu tür çiftleştirmeden meydana gelmiş güvercinlere kırma, kırık, azma, azman gibi isimler verilmektedir. Kuşculukta melezleme pek istenmeyen bir yöntemdir. Her ne kadar saf kan kuşların yetiştirilmesi istense de istek dışı birçok melezlenmeler olmaktadır. İstek dışı melezlenmeler genellikle farklı ırktan kuşların birarada yetiştirildiği kümeslerde daha çok görülmektedir.
Halbuki genetik ıslahta melezleme bazı özelliklerin "iyileştirilmesi" için bir araçtır. Ve yeni ırklar meydana getirilmesi için en iyi yöntemdir. Melez hayvanların aralarında çiftleştirilmelerinden meydana gelen yavrular genellikle birbirlerinden çok farklı özelliklere sahip olurlar. Ancak bu yavrular içerisinde istenen veya hoşa giden özellikleri taşıyan yavruların seçilerek aralarında çiftleştirilmeleri suretiyle, birkaç generasyon sonunda nispeten homojen (benzer) yapıda kuşlar elde edilebilir.
Doç. Dr. Türker Savaş
 
ugurk81' Alıntı:
Farklı bir referans aramadan direk paylaşılan makaleyi referans gösteriyorum. Soy geliştirmenin vazgeçilmez unusuru olan farklı soy dahilinin (OUTCROSSİNG) sadece anne-baba yada akrabalık çiftleştirmelerinin en önemli gözden kaçan noktasıdır. Bu makaleyi paylaşan arkadaşımız sadece akrabayla, anneyle-babayla çaprazlamaları açıklamış bu tehlikeli bir noktadır, "Birşeyi yarım anlamak hiç anlamamaktır" Kana farklı soy eklemenin önemine (sağlığa etkisine) daha fazla referans istiyosanız bulmak hiç zor değil, akraba evliliği yapan insanları gözlemleyerek bile anlaşılabilir. Ben de rüyamda gördüklerimi yazmıyorum, 25 yıllık deneyimlerimle ve araştırmalarımla yazıyorum.


OUTCROSSİNG:Farklı soyların eşleştirilmesi

Kan bağı olmayan farklı soylardan gelen kuşların eşleştirilmesidir.genellikle diğer sistemler dört nesil kullanıldıktan sonra bu yöntem uygulanır.Bu yöntemle elde edilen yavrular daha sağlıklı,canlı ve anne-babadan daha başarılı olurlar.
Kuşların seceresini mutlaka tutmak gerekir.

lütfen yazıyı iyi oku ben sadece anne-baba yada akrabalık çiftleştirmesinden bahsetmiyorum.Kan bağı olmayan farklı soylar'da var.

herkeze saygılar...
 
Mehmet Ali KARAİPEK » 18 Temmuz 2009 21:57
Arkadaşlar, Dr Steinmetz isminde bir Alman genetikçi bu eşleme planını yapmış, bu planın değişik kanatlı hayvan ırklarında denenmesi neticesinde çok olumlu sonuçlar alınmış ve Almanya kuşçular federasyonundan onay alınarak, bizzat Alman federasyonu yetiştiricilere sunduğu bir kitapta bu şemayı yayınlamıştır.
Ben bu topik adı altında bilimsel açıklaması olan bir " Aile içi eşleme " plan yayınladım ve kendimin bizzat halen uygulamakta olduğu bu plan yardımıyla karşıt soylarda ÖTÜMÜ SABİTLEŞTİREREK ve GENETİKTE UYUMU sağlayarak çok sayıda başarılara imza attım ( 2 kez Almanya şampiyonluğu- 1 kez Hollanda şampiyonluğu- Fazlaca Dernek,Bölge ve Eyaletler şampiyonlukları ) ve Almanya federasyonunda ( DKB ) malinua hakemiyim.

" Kaliteli damızlıklarla çalışmamız kaydıyla öncelikle birbirleriyle kan bağı olmayan eşlerde genetik uyumu sağlamamız, yani üst seviyede erkek yavrular aldığımız eşleri belirlememiz ve kan yakınlığı problemini oluşturmadan aile içinde eşlemelerle ötüm yapısını sabitleştirmemiz gerekiyor. Genetik ötüm yapıları sabitleşmiş olan en az 3 ayrı kan hMMattından seçilen üstün yetenekli erkek kuşlarla yine ötüm yapıları sabitleşmiş olan 3 farklı kan hattından üretime seçtiğimiz dişi kuşları eşlememiz sonucunda karşıt kanlarda genetik uyumu tesbit ederek genetikte birbirlerine uyum sağlıyan karşıt kan hatlarıyla çalışıp çok uzun yıllar boyunca sağlıklı ve çok kaliteli kuşlar üretebiliriz."

Belçika, Hollanda ve Almanya da aile içi eşleme yöntemini uygulayan, aynı kan hattıyla çalışan birçok ünlü Posta güvercin yetiştiricisi tanıyorum. Dikkatinizi çekiyorum Belçika ve Hollanda ülkeleri birer kuş cenneti olup dünyaca ünlü kuş ırklarıyla ve çok ünlü kuş yetiştiricileriyle tanınır. Bir mecbuada okumuştum Hollandalı bir yetiştiriciye ait olan, 11 yaşında 3 kez dünya şampiyonu olan bir posta güvercini Çin li bir yetiştiriciye 150.000 Euro ya satılmıştı.

Ankaralıyım ( Hacettepe ), seferli oyun kuşu meraklısıyım, oyun kuşları yetiştiren bir aileden geliyorum, 55 yaşındayım, hayatımda işte kuş budur dedirten sadece 2 eke kuş seyrettim, kanaryalar haricinde halen oyun kuşu yetiştiriyorum. Hepinize saygılar,

sayın Mehmet Ali KARAİPEK' alıntıdır.TEŞEKKÜRLER...
 
tatar sedat' Alıntı:
Mehmet Ali KARAİPEK » 18 Temmuz 2009 21:57
Arkadaşlar, Dr Steinmetz isminde bir Alman genetikçi bu eşleme planını yapmış, bu planın değişik kanatlı hayvan ırklarında denenmesi neticesinde çok olumlu sonuçlar alınmış ve Almanya kuşçular federasyonundan onay alınarak, bizzat Alman federasyonu yetiştiricilere sunduğu bir kitapta bu şemayı yayınlamıştır.
Ben bu topik adı altında bilimsel açıklaması olan bir " Aile içi eşleme " plan yayınladım ve kendimin bizzat halen uygulamakta olduğu bu plan yardımıyla karşıt soylarda ÖTÜMÜ SABİTLEŞTİREREK ve GENETİKTE UYUMU sağlayarak çok sayıda başarılara imza attım ( 2 kez Almanya şampiyonluğu- 1 kez Hollanda şampiyonluğu- Fazlaca Dernek,Bölge ve Eyaletler şampiyonlukları ) ve Almanya federasyonunda ( DKB ) malinua hakemiyim.

" Kaliteli damızlıklarla çalışmamız kaydıyla öncelikle birbirleriyle kan bağı olmayan eşlerde genetik uyumu sağlamamız, yani üst seviyede erkek yavrular aldığımız eşleri belirlememiz ve kan yakınlığı problemini oluşturmadan aile içinde eşlemelerle ötüm yapısını sabitleştirmemiz gerekiyor. Genetik ötüm yapıları sabitleşmiş olan en az 3 ayrı kan hMMattından seçilen üstün yetenekli erkek kuşlarla yine ötüm yapıları sabitleşmiş olan 3 farklı kan hattından üretime seçtiğimiz dişi kuşları eşlememiz sonucunda karşıt kanlarda genetik uyumu tesbit ederek genetikte birbirlerine uyum sağlıyan karşıt kan hatlarıyla çalışıp çok uzun yıllar boyunca sağlıklı ve çok kaliteli kuşlar üretebiliriz."

Belçika, Hollanda ve Almanya da aile içi eşleme yöntemini uygulayan, aynı kan hattıyla çalışan birçok ünlü Posta güvercin yetiştiricisi tanıyorum. Dikkatinizi çekiyorum Belçika ve Hollanda ülkeleri birer kuş cenneti olup dünyaca ünlü kuş ırklarıyla ve çok ünlü kuş yetiştiricileriyle tanınır. Bir mecbuada okumuştum Hollandalı bir yetiştiriciye ait olan, 11 yaşında 3 kez dünya şampiyonu olan bir posta güvercini Çin li bir yetiştiriciye 150.000 Euro ya satılmıştı.

Ankaralıyım ( Hacettepe ), seferli oyun kuşu meraklısıyım, oyun kuşları yetiştiren bir aileden geliyorum, 55 yaşındayım, hayatımda işte kuş budur dedirten sadece 2 eke kuş seyrettim, kanaryalar haricinde halen oyun kuşu yetiştiriyorum. Hepinize saygılar,

sayın Mehmet Ali KARAİPEK' alıntıdır.TEŞEKKÜRLER...
Sn. tatar sedat ben bu sistemi iki yıl denedim neticesi beklenildiği gibi olmadı 3 değişik soyda 2 yıl süren araştırmam sonucunda hiç takla atmayan,döl vermeyen,küçük tipte kuşlar,yumurta tutmayan dişiler,takladan çıkamayanlar vs. gibi sonuçlar elde ettim.
Amerikalı çok güzel bir kadın çok çirkin ama çok zeki İngiliz matematikçiye mektup yazmış eğer biz evlenirsek çocuklarımız hem benim gibi güzel olur hemde senin gibi zeki olur demiş.İngiliz matematikçi verdiği yanıtta şunu söylemiş ya güzelliğini benden alır zekasınıda senden alırsa ne olacak.
Bu eşleştirme metodu benim için yukardaki hikayeyle sonuçlandı.Tabi başka denemelerimde oldu uzun yıllar seleksiyon yöntemleri denedim edindiğim tecrübeye göre posta güvercini yetiştiricileri bu konuda uzmanlar sizlerin kanaryacıları değil postacıları takip etmenizi öneririm.
 
bu sistemler zaten posta yetiştirenler tarafındanda kullanılıyor.aile içi üretimde damızlık kuş çok kaliteli olmalıdır ve kuşun soy kütüğünün iyi bilinmesi gerkir.vasat kuşlar kullanmak istenmeyen kötü sonuçlar verebilir.uzun yıllar genetik doğrultuda ,kan katılmadan yetiştirilmiş kuşlar için en iyi yöntem 3/4 SİSTEMİDİR.bence onu dene.
 
tatar sedat' Alıntı:
ugurk81' Alıntı:
Farklı bir referans aramadan direk paylaşılan makaleyi referans gösteriyorum. Soy geliştirmenin vazgeçilmez unusuru olan farklı soy dahilinin (OUTCROSSİNG) sadece anne-baba yada akrabalık çiftleştirmelerinin en önemli gözden kaçan noktasıdır. Bu makaleyi paylaşan arkadaşımız sadece akrabayla, anneyle-babayla çaprazlamaları açıklamış bu tehlikeli bir noktadır, "Birşeyi yarım anlamak hiç anlamamaktır" Kana farklı soy eklemenin önemine (sağlığa etkisine) daha fazla referans istiyosanız bulmak hiç zor değil, akraba evliliği yapan insanları gözlemleyerek bile anlaşılabilir. Ben de rüyamda gördüklerimi yazmıyorum, 25 yıllık deneyimlerimle ve araştırmalarımla yazıyorum.


OUTCROSSİNG:Farklı soyların eşleştirilmesi

Kan bağı olmayan farklı soylardan gelen kuşların eşleştirilmesidir.genellikle diğer sistemler dört nesil kullanıldıktan sonra bu yöntem uygulanır.Bu yöntemle elde edilen yavrular daha sağlıklı,canlı ve anne-babadan daha başarılı olurlar.
Kuşların seceresini mutlaka tutmak gerekir.

lütfen yazıyı iyi oku ben sadece anne-baba yada akrabalık çiftleştirmesinden bahsetmiyorum.Kan bağı olmayan farklı soylar'da var.

herkeze saygılar...


Merhabalar Sedat Abi, yazıyı ben baştan sona okudum. Yazıda outcrossing tanımlanıyor fakat, 3/4 sistemini açıkladığınızdan ve dolayısıyla ırka bu süreçte yabancı soy eklenmemesi(outcrossing) durumundan soy geliştirmek sanki yabancı soy etkisi dikkate alınmamış gibi duruyor.

Burda en önemli nokta; farklı soylarla Doç. Dr. Türker Savaş hocanın da belirttiği gibi homozigot bir yapının anca küçük çaplı bir üretime muktedir olacağıdır. Belli bir noktadan sonra tehlikeli olacağını vurguluyor. Ben de hep buna dikkat çekiyorum. Bu makaleleri ben 5-10 yıl önce okudum zaten. Ama farklı soy katmaya Türker hoca ne diyor; "Heterosis (yumurtaların döllülük oranı, yavruların yumurtadan çıkış gücü, hastalıklara dayanıklılık vb.) " görüldüğü gibi eninde sonunda bir kümesin sağlıklı olabilmesi için; (Bunu yanlış anlayan arkadaşlar var farklı ırk değil, yani taklacıyla posta gibi değil) Soyunu geliştirmeye çalıştığımız taklacılarla, akrabalığı olmayan başka taklacıları soya dahil etmek ve kanı geliştirmek-değiştirmek zorundayız.

Saygı ve sevgilerimle...
 
tatar sedat' Alıntı:
bu sistemler zaten posta yetiştirenler tarafındanda kullanılıyor.aile içi üretimde damızlık kuş çok kaliteli olmalıdır ve kuşun soy kütüğünün iyi bilinmesi gerkir.vasat kuşlar kullanmak istenmeyen kötü sonuçlar verebilir.uzun yıllar genetik doğrultuda ,kan katılmadan yetiştirilmiş kuşlar için en iyi yöntem 3/4 SİSTEMİDİR.bence onu dene.
Sn Sedat bey bu yetiştirme yönteminin tüm dünyada kabul görmüş bir yöntem olduğunu bende biliyorum.Yalnızca güvercin için değil tüm canlılar için geçerli genetik çözümler.
Ülkemizde saf taklacı güvercinler kalmadığı gibi çok kaliteli damızlıklardan da söz etmek imkansız.Soy kütüğü zaten mümkün değil.Ancak tahminlere bağlı.
Şöyle düşünün 180 cm boyunuz var üzerinize örtülen yorgan 90*90 cm ya ayağınız açıkta kalır ya vücudunuzun üst kısmı nereye çekiştirirseniz çekiştirin o size uygun değildir.Bu yöntemde aynen böyle kanarya için uygun olabilir ancak güvercin için uygun olduğunu düşünmüyorum.
Mehmet Ali bey dünya şampiyonu kanaryaları dişileriyle beraber almıştır nedeni kaliteyi bozmamak içindir.Başka bir dişiye eşlese açılım olacak beklenmedik neticeler çıkacak en kısa yol dengeyi bozmamak.
Ötmeyen erkek kanarya olmaz bozuk öten kanarya olur.Ancak hiç takla atmayan güvercinden bol taklalı,yerden kalkamayan 2 taklacıdan hiç takla atmayan yavrular elde etmek mümkündür.Bizdeki sorun 3-4 gloktan daha büyüktür.
Bu yöntemi güvercinlerde deneyip öyle önermek gerekir.Ben denediğim için rahatlıkla konuşa bilirim.Zira 2+1 yıl 100 ün üzerinde kuşla uğraşıp uçurmak neticelendirmek bir çırpıda söylenildiği gibi kolay değil.Tüm aşamaları resimlerle kayıtlıdır.Teşekkür eder başarılar dilerim.
 
SİTE İÇİNDE BU KONUYLA İLK KEZ KARŞILAŞTIM.BU KONUDA YAI YAZAN TÜM ARKADAŞLARA TEŞEKKÜRÜ KENDİ ADIMA BİR BORÇ OLARAK GÖRDÜM.YETİŞTİRİCİLİĞİN BİLİMSELLİĞİNİ OLMASI GEREKTİĞİ ORTAYA KOYDUKLARI İÇİN TEŞEKKÜR ETMEK GEREKİR BENCE.YALNIZ BU YAZILAN BİLİMSEL YÖNTEMLERİN PRATİKTE UYGULANIŞ TERCİHİNİN NASIL BİR SONUÇ ORTAYA KOYACAĞI NET BİR ŞEKİLDE SONUÇLANDIRILMAMIŞ.BU YÜZDEN BU CAMİA İÇİN BENCE EN ÇOK TARTIŞILMASI GEREKEN KONU BU KONUDUR.

ARKADAŞLARIN ANLATTIĞI EŞLEME YÖNTEMLERİNİN HANGİSİNİN OYUN KUŞU PERFORMANSI İÇİN GELİŞTİRİCİ VE UYGUN OLDUĞUNU BULABİLMEMİZ İÇİN, CİDDİ ANLAMDA YETİŞTİRİCİLİK YAPAN ARKADAŞLARIN BU KONUYA KATKI SUNMASI GEREKİR.

UMARIM VE DİLERİM Kİ, BU KONUYA KATKIDA BULUNAN (YUKARIDAKİ YAZILARI YAZAN) ARKADAŞLAR HALA SİTE İÇİNDE AKTİFTİRLER VE BU GÜZEL,SEVİYELİ VE ÖĞRETİCİ FİKİR ALIŞ VERİŞİNİ DEVAM ETTİRİRLER.

UMARIM BU KONU DA DİĞER KONULAR GİBİ PROVAKE EDİLMEZ....BİLGİLİ VE DENEYİMLİ ARKADAŞLAR BİLGİLERİNİ PAYLAŞIRLAR.

SAYGILAR.....
 
Sedat kardeşim,ben senin babanı yakinen tanıyanlardan biriyim,rahmetli baban ankaranın eski kuşçuları Saim usta,pire Mehmet, matbacı Uğur usta, matbacı Orhan ve Bahadır kardeşler bu arkadaşların çoğu ,ismetpaşada oturan ve yaşı ilerlemiş olanlar babanı iyi tanırlar,senin güvercin ve kanarya (malinua)bilgin ne seviyede bilemiyorum,inşaallah güvercin konusunda baban kadar bilgilisindir.

Yukarıdaki yazılarını alıntı yaptığın Sn. Mehmet Ali Karaipek benim eski dostlarımdandı,şimdilerde aramızda bazı anlaşmazlıklar yüzünden kırgınlık meydana geldi, onun için kendisinle artık görüşmüyoruz.

Sn. Karaipek yukarıdaki yazdıklarını kendi kuşlarında (Kanarya) ne kadar uyguladıda başarılı oldu ?
Ben onun ve istanbuldaki temsilcisinin kuşlarını (kanarya) tam üçsene besledim, bu kuşların kendileri olmasa dahi altlarından çıkan yavrularının büyük bir çoğunluğu yakın akraba üretiminden dolayı saralı çıkıyorlardı,ben bütün bunları söylediğim içinde bana düşman oldular,bu sistemi onlar zaten güvercinci değil kanaryacı oldukları için uyguladılar ve başarılı olamadıkları içinde bütün damızlıklarını elden çıkarıp Janssens kuşlarına döndüler,onlarıda Van verdeğem Jozef kuşlarıyla kırdılar.
Benim bütün bunları öğrenip elimdeki kuşları (kanarya) yok pahasına denilecek fiatlara elden çıkarmam ve yeni bir kan hattına dönmem,tam tamına üç sene ve 10.000 tl. maloldu.

Yukarıdaki yazıların tamamını okudum,bu sistem kanaryada dahi tutmadı,güvercinde tutması için bu sistemi uygulayacak arkadaşların genetik konusunda çok bilgili olmaları ve çok sabırlı olmaları gerekmektedir.

Benim ve bütün eski kuşçuların vardığı bir ortak nokta vardır; KUŞUN İYİSİNİ UÇURAN BULUR,bundan gerisi hikayedir.

Benim ustalarımdan öğrendiğim en güzel şey şudur,elin iyisi ahmağın parası tükenmez,güvercini seyredip alacaksın,malinuayıda dinleyip alacaksın.
İşin gücün rast gelsin.
 
Kusura bakma babanın ismini belirtmeyi unuttum,İsmetpaşalı (esli,rahmetli) meşhur kuşçulardan TATAR SABRİ,Allah rahmet eylesin.
 
Herkeze merhaba.Elimden geldiğince bu tür başlıkları kaçırmamaya çalışıyorum.Genetik merakımda az çok biliniyordur.
Yazılanlarda kimsenin dikkat etmediği yada önemli bir konunun atlandığı kanısındayım.
Mendelin kanunları elbette genetiğin babası es geçilecek kurallar değil.Yalnız unutulan, günümüzde genetik o kadar çok ilerlediki ve değişti ki ana basit kurallarla yola devam etmek sonu belli olmayan bir yola gitmek kanımca.
Öncelikle verilen tüm yöntemlerde kanarya,posta güvercini v.s yabancı ırklar ;baktığımızda istenilen genetik özellikler 1-2 özelliği geçmez.Ele alınan özellik sayısı ne kadar az olursa sonuca ulaşmak o kadar kolay olur.Elbette ki bu özelliklerin genetik şifrede yeri ve baskınlığı,yavrulara geçiş şekli de çok önemli.
Konumuz oyun güvercini olunca bakış açısını ve yöntemleri değiştirmek gerekir.Irkın istenilen özellikleri çok fazla sayıda ve de bunların beraber olması yada birbirinden ayrılması gerekiyor.Yani konu 2 bilinmeyenli denklemden ziyade bilineni az bilinmeyeni çok bir denkleme dönüşüyor ki,içinden çıkılması bir o kadarda zorlaşıyor.
Kaldı ki bunlar olayın bir yönü.Diğer önemli boyutlarıda bu ırkta damızlık seçilen ebeveynlerin ırk özelliklerini yavrularına hangi yüzdeyle aktardığı bunun öğrenilmeside seyisliğin ve planlı,parogramlı,sağlıklı bir uçurum ve deneme evresi gerektiriyor.
Bu iş bu kadar basit olsa 6 yıl değil 10 yıl sonunda tüm yetiştiricilerde istenilen özelliklerde kuşların olması gerekir ki
30-40 yıl önceki türkülerin peşine düşülmesin.
Tabiki bu yazdıklarımı deneyen yada belli bir yol kateden yetiştiricilerimiz vardır.
En güzel yöntemi deneme ve iyi bir secere tutarak yöntemli giden yetiştiricelerin yol aldığı kanısındayım.
Bir kaç örnek vererek şimdilik yazımı noktalam istiyorum.
Öncelikle 2 üstün özellikli secereli farklı soy erkek ve dişi eşleştirmesinden bütün yavruların iyi olması gerekirdi.
Ama uygulamada maalesef sonuçlar istenildiği gibi olmuyor.
Ama gözden düşen,yakalan.gut vasfı taşıyan öylesine kümeste eşleşmiş yavru büyütmüş eşlerinde tesadüfen uçurulan yavruları destan yazıyor.Buna çoğumuz şahit olmuş yada duymuşuzdur.Tabi anne,baba hala duruyosa yeni yavrular denenebiliyor maalesef çoktan elden çıkarılmış oluyor.
Benim için damızlık seçilecek kuşun efsane olması yada gut olması önemli değil.Önemli olan kendinde var olan yada saklı olan genleri yavrularına aktarabiliyomu yada ne kadarını aktarıyor.
Bundan sonrası o yavruların da kendi yavrularına aktarımı.Konu uzun ama kısaca özetliyorum.
Yani kan tutması denen basitçe erkek ve dişi birbirini tamamlamışmı.?
Son olarak istekler,beklentiler o kadar çok ki bir anda bütün istenilenler olsun beklentisi bence hataların en büyük nedeni.
Kuş bulutta gezsin,ordan kapatsın,...taklanın altına düşürmesin,geldiği yere gitsin,şu kadar sefer yapsın,silah gibi olsun,fışkırırkan şakülünü bozmasın,takla araları muntazam olsun say say bitmez.
Bu bütün beklentiler ayrı ayrı yeri belli olmayan ve çekinik genler.Tabi yavruya bütün taşıdığı özellikleri aktarıyorsa.
Basit bir olasılık hesabıyla kesinlikle kural bu değil ama her bir özellik 2 gen olsa çekinik olması hasabiyle 4 te bir ihtimalden gidersek;
5 özellik yazarsak 5 tane dördün çarpımı 1024 eder ki binyirmidötte bir ihtimal istenilen olur demek.
Diğer faktörlerin işin içine girmediği kabul edilirse.
Sanırım ne demek istediğim anlaşılmıştır.
Yinede herkezin yöntem ve anlayışına saygı duyarım.
Saygılar...
 
Oğuz bey bu topic altında okudugum en iyi yazıydı.
Dediklerinize tamamen katılıyorum. Bence çok fazla abartılıyor, elimizdekilerin kıymetini bilelim.
oguz06' Alıntı:
Herkeze merhaba.Elimden geldiğince bu tür başlıkları kaçırmamaya çalışıyorum.Genetik merakımda az çok biliniyordur.
Yazılanlarda kimsenin dikkat etmediği yada önemli bir konunun atlandığı kanısındayım.
Mendelin kanunları elbette genetiğin babası es geçilecek kurallar değil.Yalnız unutulan, günümüzde genetik o kadar çok ilerlediki ve değişti ki ana basit kurallarla yola devam etmek sonu belli olmayan bir yola gitmek kanımca.
Öncelikle verilen tüm yöntemlerde kanarya,posta güvercini v.s yabancı ırklar ;baktığımızda istenilen genetik özellikler 1-2 özelliği geçmez.Ele alınan özellik sayısı ne kadar az olursa sonuca ulaşmak o kadar kolay olur.Elbette ki bu özelliklerin genetik şifrede yeri ve baskınlığı,yavrulara geçiş şekli de çok önemli.
Konumuz oyun güvercini olunca bakış açısını ve yöntemleri değiştirmek gerekir.Irkın istenilen özellikleri çok fazla sayıda ve de bunların beraber olması yada birbirinden ayrılması gerekiyor.Yani konu 2 bilinmeyenli denklemden ziyade bilineni az bilinmeyeni çok bir denkleme dönüşüyor ki,içinden çıkılması bir o kadarda zorlaşıyor.
Kaldı ki bunlar olayın bir yönü.Diğer önemli boyutlarıda bu ırkta damızlık seçilen ebeveynlerin ırk özelliklerini yavrularına hangi yüzdeyle aktardığı bunun öğrenilmeside seyisliğin ve planlı,parogramlı,sağlıklı bir uçurum ve deneme evresi gerektiriyor.
Bu iş bu kadar basit olsa 6 yıl değil 10 yıl sonunda tüm yetiştiricilerde istenilen özelliklerde kuşların olması gerekir ki
30-40 yıl önceki türkülerin peşine düşülmesin.
Tabiki bu yazdıklarımı deneyen yada belli bir yol kateden yetiştiricilerimiz vardır.
En güzel yöntemi deneme ve iyi bir secere tutarak yöntemli giden yetiştiricelerin yol aldığı kanısındayım.
Bir kaç örnek vererek şimdilik yazımı noktalam istiyorum.
Öncelikle 2 üstün özellikli secereli farklı soy erkek ve dişi eşleştirmesinden bütün yavruların iyi olması gerekirdi.
Ama uygulamada maalesef sonuçlar istenildiği gibi olmuyor.
Ama gözden düşen,yakalan.gut vasfı taşıyan öylesine kümeste eşleşmiş yavru büyütmüş eşlerinde tesadüfen uçurulan yavruları destan yazıyor.Buna çoğumuz şahit olmuş yada duymuşuzdur.Tabi anne,baba hala duruyosa yeni yavrular denenebiliyor maalesef çoktan elden çıkarılmış oluyor.
Benim için damızlık seçilecek kuşun efsane olması yada gut olması önemli değil.Önemli olan kendinde var olan yada saklı olan genleri yavrularına aktarabiliyomu yada ne kadarını aktarıyor.
Bundan sonrası o yavruların da kendi yavrularına aktarımı.Konu uzun ama kısaca özetliyorum.
Yani kan tutması denen basitçe erkek ve dişi birbirini tamamlamışmı.?
Son olarak istekler,beklentiler o kadar çok ki bir anda bütün istenilenler olsun beklentisi bence hataların en büyük nedeni.
Kuş bulutta gezsin,ordan kapatsın,...taklanın altına düşürmesin,geldiği yere gitsin,şu kadar sefer yapsın,silah gibi olsun,fışkırırkan şakülünü bozmasın,takla araları muntazam olsun say say bitmez.
Bu bütün beklentiler ayrı ayrı yeri belli olmayan ve çekinik genler.Tabi yavruya bütün taşıdığı özellikleri aktarıyorsa.
Basit bir olasılık hesabıyla kesinlikle kural bu değil ama her bir özellik 2 gen olsa çekinik olması hasabiyle 4 te bir ihtimalden gidersek;
5 özellik yazarsak 5 tane dördün çarpımı 1024 eder ki binyirmidötte bir ihtimal istenilen olur demek.
Diğer faktörlerin işin içine girmediği kabul edilirse.
Sanırım ne demek istediğim anlaşılmıştır.
Yinede herkezin yöntem ve anlayışına saygı duyarım.
Saygılar...
 
tatar sedat' Alıntı:
KALİTELİ KUŞLAR YETİŞTİRMEK İÇİN KULLANILAN YÖNTEMLER

İN BREEDİNG :Yakın akraba eşleştirmesi
Baba-kız,anne-oğul,öz kardeşlerin eşleştirilmesidir.amaç mevcut kaliteli bir soyun korunmasıdır.Bu yöntemde üretilecek kuşların özelliklerinin, yavrularda iyi genler lehine seleksiyon (eleme)yapılarak daha üstün olarak ortaya çıkarılması hedeflenmektedir.Bu yöntemde vasat kuşlar kullanılamaz.

LİNE BREEDİNG:Uzak akraba eşleştirmesi
Amca-yeğen,kuzenler,yarım kan kardeşlerin eşleştirilmesidir.amaç genetik kusurları örterek üstün yavrular elde etmektir.Her iki sistemdede kan bağı çok yaklaştığından,gözü kör,ayağı topal,kanadı sakat,üreme problemi olan,hastalıklara karşı dirençsiz yavrular çıkabilir.Bu gibi durumların artması durumunda sisteme başka kanlar katmak gerekir.

OUTCROSSİNG:Farklı soyların eşleştirilmesi

Kan bağı olmayan farklı soylardan gelen kuşların eşleştirilmesidir.genellikle diğer sistemler dört nesil kullanıldıktan sonra bu yöntem uygulanır.Bu yöntemle elde edilen yavrular daha sağlıklı,canlı ve anne-babadan daha başarılı olurlar.
Kuşların seceresini mutlaka tutmak gerekir.

3/4 (%75) SİSTEMİ :Farklı iki yakın akraba soyunun eşleştirilmesi
İki farklı inbreed üretim soyu eşleştirilerek,alınan yavrular seleksiyondan geçirilerek tekrar anne soyuna vurulur.Hem performans,hemde damızlık olarak çok kaliteli olurlar.


SEDAT BEYİN YAZDIĞI BU YAZI BİZ YETİŞTİRİCİLERİN HER ZAMAN TARTIŞTIĞI ÇOK ÖNEMLİ BİR KONU.ASLINDA OYUN KUŞUNUN GELECEĞİNİ VE DEVAMINI SAĞLAMAK İÇİN ARTIK YETİŞTİRİCİLERİN BU KONU ÜZERİNDE OTURUP ANLAŞMASI VE BAZI DURUMLARI NETLEŞTİRMESİ GEREKİYOR.ÇÜNKÜ KUŞ ÜZERİNDE YAPILAN HER YANLIŞ ÇALIŞMA,SONUÇ OLARAK BOZULAN BİR NESİLİN ÜREMESİNE SEBEB OLUYOR.

SİZCE YUKARIDA ANALATILAN HANGİ YÖNTEM BİZLERİ GERÇEK ANLAMDA BAŞIRAYA GÖTÜRECEKTİR?

SAYGILAR ARKADAŞLAR.......
 
tatar sedat' Alıntı:
Uğur 81 yazdı.
‘’Benim önerdiğim yöntemde en azından bağışıklık sistemi güçlü, sağlıklı kuşlarınız olur. Sizin ve sizin gibi soy üretenlerin kuşlarındaysa kesinlikle bu durum eksik olacaktır.’’

bu senin fikrin,benim düşünceme göre en az 4 nesil uygulanabilir.sayın TÜRKER SAVAŞ'ın akrabalı yetiştirme makalesini okursan belki hak verirsin.


YETİŞTİRME SİSTEMLERİ
Yetiştirme sistemleri, kuşlarınızın genetik ıslahında hedefe varmanızı kolaylaştıracak uygulamalardır. Hangi sistemi sececeğiniz hedefinize bağlı olarak değişir. Bu sistemlerin dahilinde uygulanacak seleksiyon, istediğiniz özellikte kuşları elde etmenizi sağlayabilir.
SAF YETİŞTİRME
Saf yetiştirme aynı ırka sahip hayvanların çiftleştirilerek üretilmesidir. Hatta aynı ırk içerisinde birbirine en fazla benzeyen kuşların çiftleştirilerek üretilmesidir. Birçok kuşcumuz bu sistemi zaten uygulamaktadır. Yine bu sistemde sürüye mümkün olduğunca aynı ırktan bile olsa dışarıdan başka kuşlar sokulmamaya çalışılır. Ancak bu takdirde de kuşlarınız arasında akrabalık derecesi artacaktır. Akrabalık derecesindeki bu artış bazı durumlarda tehlikeli olabilir. Bu durumu önlemek için zaman zaman dışarıdan alınan kuşlarla kendi kuşlarınızı çiftleştirmelisiniz. Bu duruma kan katma adı verilir.
Saf yetiştirme sistemi ikiye ayrılır. Bunlardan birisi akrabalı yetiştirmedir. Diğeri ise akraba dışı yetiştirmedir.
AKRABALI YETİŞTİRME
Akrabalı yetiştirme adından da anlaşılacağı gibi birbirine kan bağı olan kuşların çiftleştirilmesidir. Bu yetiştirme yönteminin iki şekli vardır. Ana-oğul, baba-kız ve kardeşlerin çiftleştirilmesi yakın akrabalı yetiştirme, büyük ebeveyn-torun, amca-yeğen, kardeş çocukları vb. çiftleştirilmesi ise uzak akrabalı yetiştirme olarak anılır. Akrabalı yetiştirme daha önceki konularda üzerinde durulan homozigotluğun artmasına neden olur. Bu yöntemle, kuşlarımızda bulunan iyi özelliklerin yavrularında muhafaza edilmesini sağlayabiliriz.
Bu yetiştirme sistemi özellikle az sayıda, yani seleksiyon yapacak sayıda güvercine sahip olmayan yetiştiricilerin ellerinde bulunan iyi birkaç kuşun genlerinin yavrularında toplanmasını sağlar. Fazla sayıda güvercin yetiştirmeye olanakları elverişli olmayan yetiştiriciler için en iyi genetik ıslah yöntemlerinden birisidir. Böylece iyi kuşları dışarıda aramak zorunda kalmazsınız. Üstün özelliklere sahip bir güvercinin kendi yavrularıyla çiftleştirilmesi sonucu onun özelliklerini ikinci kuşak yavrularda toplayabiliriz. Zira bu kuşun genlerinin yarısı zaten yavrusunda bulunacaktır. Tekrar yavrusu ile çiftleştirilmesi demek bu kez yavrularda üstün özelliklere sahip kuşun genlerinin %75'inin biraraya gelmesi demektir.
Bu yöntemin diğer bir kullanma sahası posta güvercini yetiştiriciliğidir. Posta güvercinlerinde akrabalı yetiştirilmiş hatlar elde edilir. Daha sonra farklı hatlardan kuşlar birbirleriyle çiftleştirilirler. Alınan yavrular çoğu durumda ana ve babalarından üstün olurlar. Bu duruma melez azmanlığı yada heterosis adı verilir. Farklı saf ırktan kuşların çiftleştirilmeleri sonucu da bazı özelliklerde heterosis görülme olasılığı yüksektir. Heterosis daha çok yaşama gücü (yumurtaların döllülük oranı, yavruların yumurtadan çıkış gücü, hastalıklara dayanıklılık vb.) ile ilgili özelliklerde görülsede, tüm kantitatif özelliklerde görülme olasılığı vardır. Ancak akrabalı yetiştirilmiş hatlar arası çiftleştirmelerden elde edilen bu üstün yavruların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu açılma olacağından beklenen üstün verimli kuşlar elde edilmez. Yani üstün yetenekli kuşlar elde etmek için her seferinde akrabalı yetiştirilmiş ana ve babalar kullanmak gerekir. Bu konuda başarı akrabalı yetiştirmenin derecesine göre artar Bu durum kuşların tekrar tekrar akrabaları ile çiftleştirilmeleri sonucu artar. Örneğin baba-kız çiftleştirilmesinden elde edilen yavruların akrabalı yetiştirme dereceleri %25'dir. Bu yavruların tekrar ana veya babalarıyla çiftleştirilmelerinden elde edilen yavrularda ise akrabalı yetiştirme derecesi %50 olur. Aynı şekilde devam edilmesi ile akrabalı yetiştirme derecesi sırasıyla %75, %87.5, %93.75 vb. olur.
Akrabalı yetiştirme aynı zamanda zararlı çekinik genlerin etkilerinin yavrularda ortaya çıkmasına da neden olabilir. Böylece zararlı genlere sahip kuşlar tespit edilmiş olur ve bunlar damızlıktan çıkarılırlar. Zira akraba dışı çiftleştirmelerde bu tür zararlı genler ortaya çıkmadan generasyonlar boyunca taşınabilir. Ancak belli bir noktada ortaya çıktıklarında bu zararlı genleri sağlam kuşlarınızın hangilerinin taşıdığını bilemezsiniz.
Akrabalı yetiştirmenin yukarıda anılan yararları yanında olumsuz bir yönü bulunmaktadır. Akrabalı yetiştirmenin derecesinin artması döl verimi ve yaşama gücü ile ilgili özelliklerin gerilemesine sebep olabilir. Bunlar yumurtalamada bozukluklar, erkeklerin dölleyememesi, yavruların yumurtadan çıkamamaları, yavrulara iyi bakmama, hastalıklara direncin azalması vb. olumsuzluklara yol açabilir. Ancak akrabalı yetiştirilme derecesi çok yüksek olmayan kuşlarda bu olumsuzlukların görülme olasılığının düşük olması ve yukarıda sayılan yararları nedeniyle gerektiği yerde bu yola başvurmanın hiçbir sakıncası yoktur.
AKRABALAR DIŞI
Aynı ırk içerisinde, ancak birbirleriyle akraba olmayan kuşların çiftleştirilmesidir. Bu yetiştirme sistemine kuşlarınızın özelliklerini yeterli bulmadığınız zaman başvurmalısınız. Bu amaçla dışarıdan, yani elinizde bulunan kuşlarla akraba olmayan ancak yetiştirdiğiniz kuşlarınızın ırkından ve üstün özellikli kuşları kendi kuşlarınız ile çiftleştirmelisiniz. Bu durumda yabancı kuşun üstün genlerini kendi sürünüze katmış olursunuz. Bundan sonra daha önce anılan genetik ıslah yöntemlerinden birini uygulayabilirsiniz. Bu durum da bir nevi kan katmadır.
MELEZLEME
Melezleme farklı iki ırktan hayvanın çiftleştirilmesidir. Kuşculuk dilinde bu tür çiftleştirmeden meydana gelmiş güvercinlere kırma, kırık, azma, azman gibi isimler verilmektedir. Kuşculukta melezleme pek istenmeyen bir yöntemdir. Her ne kadar saf kan kuşların yetiştirilmesi istense de istek dışı birçok melezlenmeler olmaktadır. İstek dışı melezlenmeler genellikle farklı ırktan kuşların birarada yetiştirildiği kümeslerde daha çok görülmektedir.
Halbuki genetik ıslahta melezleme bazı özelliklerin "iyileştirilmesi" için bir araçtır. Ve yeni ırklar meydana getirilmesi için en iyi yöntemdir. Melez hayvanların aralarında çiftleştirilmelerinden meydana gelen yavrular genellikle birbirlerinden çok farklı özelliklere sahip olurlar. Ancak bu yavrular içerisinde istenen veya hoşa giden özellikleri taşıyan yavruların seçilerek aralarında çiftleştirilmeleri suretiyle, birkaç generasyon sonunda nispeten homojen (benzer) yapıda kuşlar elde edilebilir.
Doç. Dr. Türker Savaş
 
Oyun kuşu için şu yöntemi deneyen varmı. .. iki ayrı kan düşünün yani alinin soyunun yavruları (izlenmiş )+ velinin kuşlarının yavruları caprazlansa denense kanımca aradığımız oyun kriterlerini yıllarca koruruz
Sedat kardeşim,ben senin babanı yakinen tanıyanlardan biriyim,rahmetli baban ankaranın eski kuşçuları Saim usta,pire Mehmet, matbacı Uğur usta, matbacı Orhan ve Bahadır kardeşler bu arkadaşların çoğu ,ismetpaşada oturan ve yaşı ilerlemiş olanlar babanı iyi tanırlar,senin güvercin ve kanarya (malinua)bilgin ne seviyede bilemiyorum,inşaallah güvercin konusunda baban kadar bilgilisindir.

Yukarıdaki yazılarını alıntı yaptığın Sn. Mehmet Ali Karaipek benim eski dostlarımdandı,şimdilerde aramızda bazı anlaşmazlıklar yüzünden kırgınlık meydana geldi, onun için kendisinle artık görüşmüyoruz.

Sn. Karaipek yukarıdaki yazdıklarını kendi kuşlarında (Kanarya) ne kadar uyguladıda başarılı oldu ?
Ben onun ve istanbuldaki temsilcisinin kuşlarını (kanarya) tam üçsene besledim, bu kuşların kendileri olmasa dahi altlarından çıkan yavrularının büyük bir çoğunluğu yakın akraba üretiminden dolayı saralı çıkıyorlardı,ben bütün bunları söylediğim içinde bana düşman oldular,bu sistemi onlar zaten güvercinci değil kanaryacı oldukları için uyguladılar ve başarılı olamadıkları içinde bütün damızlıklarını elden çıkarıp Janssens kuşlarına döndüler,onlarıda Van verdeğem Jozef kuşlarıyla kırdılar.
Benim bütün bunları öğrenip elimdeki kuşları (kanarya) yok pahasına denilecek fiatlara elden çıkarmam ve yeni bir kan hattına dönmem,tam tamına üç sene ve 10.000 tl. maloldu.

Yukarıdaki yazıların tamamını okudum,bu sistem kanaryada dahi tutmadı,güvercinde tutması için bu sistemi uygulayacak arkadaşların genetik konusunda çok bilgili olmaları ve çok sabırlı olmaları gerekmektedir.

Benim ve bütün eski kuşçuların vardığı bir ortak nokta vardır; KUŞUN İYİSİNİ UÇURAN BULUR,bundan gerisi hikayedir.

Benim ustalarımdan öğrendiğim en güzel şey şudur,elin iyisi ahmağın parası tükenmez,güvercini seyredip alacaksın,malinuayıda dinleyip alacaksın.
İşin gücün rast gelsin.
 
Bana Kalırsa Bir Zamandan Sonra Akraba Olan Kuşlara Farklı Soy Karıştırmak Gerekiyor .. Kan Kan Üstüne Bine Bine Performans Düşüklüğüne Sebep Olabiliyor
 
KALİTELİ KUŞLAR YETİŞTİRMEK İÇİN KULLANILAN YÖNTEMLER

İN BREEDİNG :Yakın akraba eşleştirmesi
Baba-kız,anne-oğul,öz kardeşlerin eşleştirilmesidir.amaç mevcut kaliteli bir soyun korunmasıdır.Bu yöntemde üretilecek kuşların özelliklerinin, yavrularda iyi genler lehine seleksiyon (eleme)yapılarak daha üstün olarak ortaya çıkarılması hedeflenmektedir.Bu yöntemde vasat kuşlar kullanılamaz.

LİNE BREEDİNG:Uzak akraba eşleştirmesi
Amca-yeğen,kuzenler,yarım kan kardeşlerin eşleştirilmesidir.amaç genetik kusurları örterek üstün yavrular elde etmektir.Her iki sistemdede kan bağı çok yaklaştığından,gözü kör,ayağı topal,kanadı sakat,üreme problemi olan,hastalıklara karşı dirençsiz yavrular çıkabilir.Bu gibi durumların artması durumunda sisteme başka kanlar katmak gerekir.

OUTCROSSİNG:Farklı soyların eşleştirilmesi

Kan bağı olmayan farklı soylardan gelen kuşların eşleştirilmesidir.genellikle diğer sistemler dört nesil kullanıldıktan sonra bu yöntem uygulanır.Bu yöntemle elde edilen yavrular daha sağlıklı,canlı ve anne-babadan daha başarılı olurlar.
Kuşların seceresini mutlaka tutmak gerekir.

3/4 (%75) SİSTEMİ :Farklı iki yakın akraba soyunun eşleştirilmesi
İki farklı inbreed üretim soyu eşleştirilerek,alınan yavrular seleksiyondan geçirilerek tekrar anne soyuna vurulur.Hem performans,hemde damızlık olarak çok kaliteli olurlar.
 
Geri
Üst