10-11 yaşımdayken 20 kişilik bir köy okulunda okuyordum.Birgün hava yağmurluydu okulun arka bahçesine bir kuş indi takla ata ata.Hemen öğretmenden izin aldım koştum dışarıya yakaladım kuşu, sırılsıklam olmuş.Okulun içinde bir kutu bulup koydum.Akşam eve giderken aldım yanımda götürdüm, evin banyosunda bir kutuya koyup banyonun sobasını anneme yaktırdım.2 gün geçtikten sonra kuş baya canlandı yem falan yemeye başladı, abim eski kuşculardan, kuşu aldım abimin evine götürdüm baktı etti elinden bi bıraktı kuş tavana yapışıyor evin içine zor iniyor rengi gök ala.Hemen kuşa tav oldu allem etti kallem etti ama vermedim kuşu.Sonra ikna edip bir arkadaşından rica minnet erkek gök aldı, aldığımız kuşta çok iyiydi.Kuşu eve götürüp balkonun altına ufak bir kümes yaptım, hergün gidip yanlarında 2-3 saat onları izliyordum.Okadar zevk alıyordumki anlatamam.Sonra bunlar yumurtladı 1 perçemli kırkanat gök 1 tanede , akbaş akkuyruk kırkanat yavru verdi.Ben yavrular büyüyüp yem yemeye başladıktan sonra uçurmaya başladım kapının öününde.Ozamanlar götlemeye başladıktan sonra okadar seviniyorumki nasıl, 10-15 gün sonra bunlar baya taklayı çevirmeye başladılar.İkisini bi uçuruyordum 45-50 dakka havada kalıyorlardı.Her sabah okula gitmeden uçurup kümese koyuyordum.aradan 2-3 ay geçtikten sonra kuşlar öyle bir oyun yapmaya başladılarki oturup 30 yaşındaki kuşcular kuşları izliyordu Tam 3 saat uçuyorlardı.Baktım millet kuşlara sulanmaya başladı hemen evin arka tarafına sağlam kümes yaptırdım babama.Bu arada benım ekeler yumurta yavru vermeye devam ettiler.O iKİ kuştan toplamda 5-6 çift yavru aldım.Kümes ala doldu abimle beraber seyislik yapıyorduk.Abim yalvarıp yakarıyor ama 1 tanesini bile vermiyordum.En sonunda dayanamdım 1 çift 2.ağız yavruyu verdim abime.Abim o sene Mamak ta kuşları yarışma birincisi yaptı.O dönemlerde kuşların namını duyan hırsızlar dadandı mahalleye.Birgün misafirliğe gittik, geldiğimde kuşlar yoktu ozamanlar 12 yaşımda falandım.Öyle ağlıyorumki babam tamam oğlum arabamı satacam sana o kuşları bulacam diye teselli veriyordu.Beni kandırdığını düşündüğüm için inanmıyordum babama , araya mahallede oturan komiser arkadaşını falan sokmuş, kuşcuları falan gezmiş kuşların anne baba ve 1 çift yavruyu buldurmuş.Bi akşam okuldan bi geldim evin ortasında bi kutu var.Bana bisiklet falan zannettim ilk önce, içine bi baktım anam benim kuşlar.Hayatımdaki en sevindiğim gün ilk çocuğum olduğunda idi, 2 .side o kuşların geri geldiği gündü.Aradan yıllar geçti ortaokul falan derken ben ilgilenemez oldum kuşlarla, lise dönemimde babamda eşine dostuna abime falan dağıttı kuşları gidiş o gidiş.Şuanda o damardan kuşu bulsam tanesine 3000 tl verip alacam ama giden gitti bikere.Lise dönemimden buyana kuş besleyemiyordum apartmanda oturduğum için.Neyse evlendim, çocuklar oldu , aradan yıllar geçti Ankara kızılayda web tasarım ve yazılım üzerine bir işyeri açtım, özellikle teras olmasını tercih ettim kuş beslemek için.Şuanda eşden dosttan hatırla aldığım kuşları besliyorum ama Eski kullarımın kuyruğunu bile arıyorum açıkçası.Benimde kuşculuk maceram böyle başladı.
Millet bana diyor çocuklarını kuşlardan uzak tut iyi bişey değil diye ama ben özellikle içlerine sokuyorum.Öğrensinler sevsinler kuşları diye.Benim çocuğum kötü arkadaş edinip sağda solda sürteceğine, hırsız arsızla dostluk kuracağına kuçcu olsun, işinden okulundan gelince otursun çayını alsın eline kuşlarını yemlesin, yavruları uçursun.Stres atsın.
Selametle
İsmail ADA
), karşı komşumuzun evinde bir sürü yaban(kaya) güvercini vardı aralarındada çektirdikleri üç beş güzel güvercinde vardı tabi, o evde mustafa abi diye biri var küçükken bir çift yaban güvercini ni yaralı halde bulmuş eve getirip iyleştirmiş daha sonrada kuşları saldığı halde kuşlar gitmemiş ve kuşlar evin çatısına yavrulamışlar,Bende ilk güvercinimi o kuşların yavrularını tutup besleyerek elde ettim sonrada arkası geldi zaten.
