Oyun Kuşunun Performansını Geliştirmek

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan cevdet özbayer
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 20
  • Görüntüleme Görüntüleme 8K

cevdet özbayer

Gold Üye
Katılım
7 Haz 2009
Mesajlar
363
Tepkime puanı
0
Yaş
79
Siteyi ziyaret et
Ad Soyad
cevdet özbayer
Meslek
emekli
İlgi Alanı
Kediler
Oyun Kuşunun Performansını Geliştirmek
gönderen Cevdet Özbayer » 21 May 2013 10:00

Oyun kuşunun peformansını geliştirmek.

Günümüz oyun kuşu anlayışında birçok eksiklerimiz var .

Herhangi bir kuşçu,elindeki kuşların genetik özelliklerinden olan Performanslarını,takla,uzun gitme, oyundan sonra gezme,uzaktan atma,taban takla ve tepe taklası yani bağlama taklasını,tempolu fışkırma ve yerine taklalı ve perdahlı inme özelliklerini geliştirmek için araya kendi kuşunda olmayan veya az olan bu özellikleri kendi kuşlarının genlerine katmak için bu konuda çalışma yapmadan,yani araya yüksek performanslı kuş katmadan kuşçuluğuna aynı kuşlar ile devam ederse ,elindeki kuşların oyun performanslarınının zamanla gerilediğine şahit olacaktır.

Kuşçulukta beslediğiniz kuşların performanslarını geliştirmek için idealist olmak şart.

Kuşçulukta bir kuşçunun kendisini geliştirmesinin sınırı yok,bu işte 40-50 yıllık ustaların dahi yeni birşeyler öğrenebileceği bir gerçek, ama şu varki iddaasız bir şekilde,kendime kuş uçururum,kendime beslerim mantığıyla hareket eden kuşçular kendilerini köreltip kuşlarının gelişmelerine engel olmuş olacaklardır.


Oyun kuşu yetiştiriciliği deneme yanılma yolu ile elde edilen bilimsel bir iştir, beslemiş olduğumuz kuşların genetiğini tam olarak çözemesekte mevcut tecrübelerimize dayanarak sonuca gitmenin deneyidir bütün bu yaptıklarımız.


İdealist olup çaba harcamak ve sabırlı olmak bu işin ilk adımıdır,yoksa sıradan bir kuşçu olup onun bunun uçurduğunu masada dinleriz.

Bir oyun kuşunda daha iyisini bulduğunuzu düşündüğünüz anda,sizi bu yolda dahada geriletecek olan fikirlerden kurtulmanız gerekmektedir,umudunuzu bağladığınız bir kuşu yanlış eşlemeniz sizi yıllarca geriye götürebilmektedir.

Her araba ustası araba tamir edebilir ama her usta araba imal edemez, kuşçulukta böylebirşey işte,herkes kuş besliyebilir ama beslediği kuşa birşeyler katamaz.

Peki bu iş nasıl olacak ?
 
Cevdet amca Ellerine sağlık Muhteşem bir paylaşım.

Peki nasıl olacak cevabını en iyi sen verirsin sanırım .

Tabiki bizlerde bekliyor olacağız.

Saygılarımla.
 
kuscu ve kuscu olacaklar kendilerini bilgilendirip seyisliklerinide geliştirebilirlerse kuslarına istenilen performansı katarlar lakin bu sadece olması gerekenleri bilmekle degil bilinenleri kuslar üzerinde uygulayabilmekle alakalıdır uygulayabilme yoksa bilmekde işe yaramaz aranan da bulunamaz içinde olmayan bir kusada kimse bir sey veremez mükemmel tabiki aranmalı ama eldeki bilinenede sahip olunmalı uzun oynasın bol taklalı olsun diye mükemmeli ararken buldum sanılırken eldekilerdende olundugu bilinmeli bazen yetinebilmeyide bilmek gerek

cevdet agbi zaten bunları çogumuz her zaman dile getiriyoruz sizinki sadece söylem degişikligi

birde gözlemledigim takip ettigim kadarıyla kuscu oacak genç kusakların kendilerin geliştirmeye pekde hevesli olmadıgı biraz sevk kırıcı gibi olacak ama pek ilerleme kaydettigimiz söylenemez takdir edebilmenin iyinin yetiştirenin hakkını verebilmenin emege saygının görmezden gelinişi benim kendim olarak oyun kusuna bakısımı degiştirdi bu söylemlerim benimle alakalı beni baglar yanlıs anlasılmasın esasen yazacak okadar çok seyler varki kale alınmayacagından kısa yazdım hatamız yanlıs anlasılmamız var ise af ola

sözün özü kendini geliştiren yetiştiren çok seyi degiştirebilir birazda kisinin kendisi alakalıdır
hastalıklarla ugrasıldıgı yazılıp çizildigi kadar kuslarımızlada o denli ugrasabilsek çok mesafeler alırız

SAYGILAR
 
cevdet bey yazınız için teşekkür ederiz ders çıkarmak isteyen için ve aradığına sahip olamamış her kuşçunun alması gereken cümleler var fakat ben şunu söylemek istiyorum ve kuşçular en çok burda yanıldığını ve hata yaptığına inanıyorum fikrimce tabii şimdi örnek vereyim iç içe gire gire körelmiş söylemi,başka bir örnek kırmadan oynamaz söylemi,başka örnek araya kan katarsan daha iyi olur söylemi aklıma şimdilik bu 3 söylem geliyor bir çok kuşçularda bu tip söylemler dönüp dolaşıyor şimdi kırmadan oynamaz yav adamın elindeki zaten oynamıyo oynasada her kuşa kırınca tutacakmı iç içe girdin araya arkadaş hangi tip kuş girecek bu nedenle bu tip söylemlerde kendini kandırmaca olduğuna inanan biriyim benim fikrim elinde bir takım yada bir soy iyi tatmin edici kuş var bu kuşu ileri taşımak için nasıl bir sistem uygulamak gerekliki geri gitmesin yada iki iyi oynayan kuş nasıl eşlenmeliki altından gelende az çok oynasın bu konular fikrimce daha önemli yoksa kuşçuluk hayatında 5 yılını dolduran her arkadaşa sorun bu ilk saydığım cümleleri 50 kere duymuş ve kendide aynı cümleyi masada satar olmuştur saygılar
 
kesin bilgi yok ve delil yok. mesela kuşda boyun dönmesi veya ur gibi konularda da yine kesinleşmiş tedavi yok iyi kuşlardan bozuk yavru çıkmasının nedenini bile tam bilen yok . deneme yanılma yoluyla herkes bişeyler yapıyor

usta nasılki kesin ve somut olarak sanatını icra ediyorsa kuşculukta hala kulaktan duyma işlere baş vuruluyor bunun nedeni ise kesinleşmemiş olmasından benim görüşüm...
 
gönderen kuscu_marik » 21 Mayıs 2013 13:31

1) cevdet agbi zaten bunları çogumuz her zaman dile getiriyoruz sizinki sadece söylem degişikligi

2) birde gözlemledigim takip ettigim kadarıyla kuscu oacak genç kusakların kendilerin geliştirmeye pekde hevesli olmadıgı, biraz sevk kırıcı gibi olacak ama pek ilerleme kaydettigimiz söylenemez takdir edebilmenin iyinin yetiştirenin hakkını verebilmenin emege saygının görmezden gelinişi benim kendim olarak oyun kusuna bakısımı degiştirdi bu

3) söylemlerim benimle alakalı beni baglar yanlıs anlasılmasın esasen yazacak okadar çok seyler varki kale alınmayacagından kısa yazdım hatamız yanlıs anlasılmamız var ise af ola

4) sözün özü kendini geliştiren yetiştiren çok seyi degiştirebilir birazda kisinin kendisi alakalıdır
______________________________________________________________________________________________

Muharrem; senin yazından küçük mesajlar alıp numaraladım,mümkünse bunları biraz açarmısın ? ben bu konu hakkında detaylı bir açıklamaya hiç ratlamadım,yanlış anlama ve üzerine alınma ama kuşçuluğu bildiğini ve kuştan anladığını iddia edenlerin bu güne kadar ne bir bilimsel yazısını gördüm nede videosunu izledim.

Bu işi bildiğini zannedenler sadece birbirlerinin arkasından konuşup en yakın arkadaşını dahi bu işten anlamaz diye kendisinin anladığını ve bildiğini ima eden kuşçulardır.

Eskiden herkesde iyi kuş vardı,şimdi neden iyi kuşu bulmak zorlaştı ?

Benim yukarıdaki yazımın içeriğini,yani ne söylemek istediğimi dahi okuyupda ne demek istediğimi anlayamayan kendinin bu işin ustası olduğunu zanneden çok kuşçu var.
Buyursunlar bu işi bilenler veya bildiğini farzedenler günümüzdeki oyun kuşlarının eksiklerini tesbit edip bir reçete yazsınlarda hep beraber bu işin aslını öğrenelim.

1) cevdet agbi zaten bunları çogumuz her zaman dile getiriyoruz sizinki sadece söylem degişikligi ; TAMAM,MADEM BENİMKİ SÖYLEM DEĞİŞİKLİĞİ O ZAMAN SENDE SÖYLEM DEĞİŞİKLİĞİ OLMAYAN ŞEKİLDE CEVAP YAZ.

2) birde gözlemledigim takip ettigim kadarıyla kuscu oacak genç kusakların kendilerin geliştirmeye pekde hevesli olmadıgı,
TAMAM GENÇ KUŞAKLAR HERİŞTE HAZIRLOPCU OLDUĞU GİBİ KUŞ YETİŞTİRMEKTEDE TEZ CANLI VE HAZIRA KONMAYA ÇOK HEVESLİLER,YANLIZ ORTA YAŞLI KUŞÇULARINDA GENÇLERDEN PEKBİ FARKLARI YOK.

3) söylemlerim benimle alakalı beni baglar yanlıs anlasılmasın esasen yazacak okadar çok seyler varki kale alınmayacagından kısa yazdım hatamız yanlıs anlasılmamız var ise af ola
TAMAM YAZACAK ÇOK ŞEY VAR DOĞRU AMA GERÇEKLERİ YAZACAK USTALAR ORTALIKTA YOKLAR.

4) sözün özü kendini geliştiren yetiştiren çok seyi degiştirebilir birazda kisinin kendisi alakalıdır
ORTALIKTA KUŞLARLA İLGİLİ BİLİMSEL BİR BİLGİ MAKALESİ YOKSA BU İŞE GÖNÜL VERMİŞ ONLARCA İNSAN KENDİLERİNİ NASIL GELİŞTİRECEKLER SÖYLERMİSİN ?

Kuşçuluğun okulu yok,bu işin okulu olmadığı için kuşçuluk nereden öğrenilecek ?
Tabiki herkes ustasından öğrenecek,yani bizler daha doğrusu ben ustamdan iki kelime öğrenmek için ustamın koskoca kümesini temizlerdim.
Yani bu işi usta çırak dayanışmasıyla öğrenilir.
Eeee şimdi küçükler büyüklerini saymıyor,herfırsatta babası yaşındaki kuşçulara hakaret ediyor,büyüklerde buna mukabil küçüklere temkinli yaklaşmaya çalışıyor,daha doğrusu bildiğini tam olarak aktarmak istemiyor,çünkü bu bilgiyi hakedecek insan,kuşçu sayısı oldukca az.


valla cevdet agbi tecrübemiz oldugu kadar bu ve benzeri pek çok baslılklarda sizler daha baska yetiştiriciler iyiyi daha iyiyi vede en iyiyi nasıl bulacakları ne yapmaları gerektigini yollarını anlattık kişilerin heves ve merakları yok ise zorlada elinden tutup getirecek halimizde yok işte kendinizde bahsetmissiniz bazı ahlaksız saygısız kişiliklerin tutum ve davranıslarını e hal böyle oluncada ister istemez kusenler darılanlar paylasımda bulunmayanlar olabiliyor

ben de kendim olarak her zaman dile getirdigim bu işin okulunun olmadıgıdır okul bu ve benzeri yerlerdir zaman sabır tecrübe gerekir burası kendisini geliştirmek isteyenlere her daim açık burada bulunan on ca tecrübeli usta ve yetiştiriciler kuscu olacaklara söylem ve tecrübelerini aktararak sadece ve sadece kapıyı aralarlar kuscu olacak meraklı kişiler içeri kendileri girerler bu iş zorla zorlama ile alınıp verilecek seyler zaten degil daha önceleride dile getirdim 5 yıla yaklasan bu sitede olus seklime göre kus cu oacak meraklı sayısı bir elin parmaklarının geçmemiştir bundan böyle kendim olarak söylemim alan alır almayan almaz ne görgünün nede kusculugun okulu var
soruyorlar esleme nasıl olur renk renge olurmu eksik nasıl kapatılır fazlalık nasıl eksiltilir anlatıldı sayfalarca onlarca baslık var e okuma hevesi uygulama merakı olmayanlara ne anlatacaksın bilebilmenin yetmedigi uygulayabilmenin olmadıgı yerde zaten bir seyde olmaz

saygılar
 
tanlmslz' Alıntı:
Cevdet amca Ellerine sağlık Muhteşem bir paylaşım.

Peki nasıl olacak cevabını en iyi sen verirsin sanırım .

Tabiki bizlerde bekliyor olacağız.

Saygılarımla.
Ben bu işten fazla anlamam,kuştan anladığını zannedenler ve anlayanlar lütfedip cevap yazarlarsa bende sizlerle beraber birşeyler öğrenirim belki .
Malum öğrenmenin yaşı yoktur.
 
hayalet beyaz' Alıntı:
cevdet bey yazınız için teşekkür ederiz ders çıkarmak isteyen için ve aradığına sahip olamamış her kuşçunun alması gereken cümleler var fakat ben şunu söylemek istiyorum ve kuşçular en çok burda yanıldığını ve hata yaptığına inanıyorum fikrimce tabii şimdi örnek vereyim iç içe gire gire körelmiş söylemi,başka bir örnek kırmadan oynamaz söylemi,başka örnek araya kan katarsan daha iyi olur söylemi aklıma şimdilik bu 3 söylem geliyor bir çok kuşçularda bu tip söylemler dönüp dolaşıyor şimdi kırmadan oynamaz yav adamın elindeki zaten oynamıyo oynasada her kuşa kırınca tutacakmı iç içe girdin araya arkadaş hangi tip kuş girecek bu nedenle bu tip söylemlerde kendini kandırmaca olduğuna inanan biriyim benim fikrim elinde bir takım yada bir soy iyi tatmin edici kuş var bu kuşu ileri taşımak için nasıl bir sistem uygulamak gerekliki geri gitmesin yada iki iyi oynayan kuş nasıl eşlenmeliki altından gelende az çok oynasın bu konular fikrimce daha önemli yoksa kuşçuluk hayatında 5 yılını dolduran her arkadaşa sorun bu ilk saydığım cümleleri 50 kere duymuş ve kendide aynı cümleyi masada satar olmuştur saygılar

Okuduğunuzu doğru anladığınız için sizi kutlarım,teşekkür ederim.

Bu işi bildiğini zannedenler,veya bir atasözü FİKRİN OLMADIĞI AKILDA KÜFÜR OLUR değimiyle, kendisini bilgili göstermek için bu işi azçok bilenlere hakaret edercesine cevaplar yazan,küfür eden kuşçular, diğer kuşçular tarafından vaybe koskoca adama ne biçim posta attı ,bilmese böyle posta atarmıydı diye, dedirtmek içinde bu işi yapan beyinsiz,fikirsiz, cahil, terbiyesiz ve utanmaz, kendini bilmez çok kuşçu var ne yazıkki.

Ama adam gibi adam,adam gibi kuşçularada azda olsa rastlamak mümkün.

Sadece kuşçuluğu değil,bütün hayvan ırklarının geliştirilmesinde eleme sistemi uygulanmaktadır.

Bu işte başarılı olmanın tek bir yolu sabırlı olmak ve beslemiş olduğunuz kuşların + ve - lerini çok iyi tahlil edip,beyendiğimiz kuşlarımızı damızlık yapmadan önce uçurup bir tarafa not edip,genetik özelliklerine göre doğru eşleme yaparak,deneme yanılma yoluyla kuşlarınızı çok iyi tanımaktan geçmektedir.

HAYATTA PARANIN SATIN ALAMAYACAĞI TEK ŞEY TECRÜBE VE DENEYİMDİR.
 
cevdet özbayer' Alıntı:
gönderen kuscu_marik » 21 Mayıs 2013 13:31

1) cevdet agbi zaten bunları çogumuz her zaman dile getiriyoruz sizinki sadece söylem degişikligi

2) birde gözlemledigim takip ettigim kadarıyla kuscu oacak genç kusakların kendilerin geliştirmeye pekde hevesli olmadıgı, biraz sevk kırıcı gibi olacak ama pek ilerleme kaydettigimiz söylenemez takdir edebilmenin iyinin yetiştirenin hakkını verebilmenin emege saygının görmezden gelinişi benim kendim olarak oyun kusuna bakısımı degiştirdi bu

3) söylemlerim benimle alakalı beni baglar yanlıs anlasılmasın esasen yazacak okadar çok seyler varki kale alınmayacagından kısa yazdım hatamız yanlıs anlasılmamız var ise af ola

4) sözün özü kendini geliştiren yetiştiren çok seyi degiştirebilir birazda kisinin kendisi alakalıdır
______________________________________________________________________________________________

Muharrem; senin yazından küçük mesajlar alıp numaraladım,mümkünse bunları biraz açarmısın ? ben bu konu hakkında detaylı bir açıklamaya hiç ratlamadım,yanlış anlama ve üzerine alınma ama kuşçuluğu bildiğini ve kuştan anladığını iddia edenlerin bu güne kadar ne bir bilimsel yazısını gördüm nede videosunu izledim.

Bu işi bildiğini zannedenler sadece birbirlerinin arkasından konuşup en yakın arkadaşını dahi bu işten anlamaz diye kendisinin anladığını ve bildiğini ima eden kuşçulardır.

Eskiden herkesde iyi kuş vardı,şimdi neden iyi kuşu bulmak zorlaştı ?

Benim yukarıdaki yazımın içeriğini,yani ne söylemek istediğimi dahi okuyupda ne demek istediğimi anlayamayan kendinin bu işin ustası olduğunu zanneden çok kuşçu var.
Buyursunlar bu işi bilenler veya bildiğini farzedenler günümüzdeki oyun kuşlarının eksiklerini tesbit edip bir reçete yazsınlarda hep beraber bu işin aslını öğrenelim.

1) cevdet agbi zaten bunları çogumuz her zaman dile getiriyoruz sizinki sadece söylem degişikligi ; TAMAM,MADEM BENİMKİ SÖYLEM DEĞİŞİKLİĞİ O ZAMAN SENDE SÖYLEM DEĞİŞİKLİĞİ OLMAYAN ŞEKİLDE CEVAP YAZ.

2) birde gözlemledigim takip ettigim kadarıyla kuscu oacak genç kusakların kendilerin geliştirmeye pekde hevesli olmadıgı,
TAMAM GENÇ KUŞAKLAR HERİŞTE HAZIRLOPCU OLDUĞU GİBİ KUŞ YETİŞTİRMEKTEDE TEZ CANLI VE HAZIRA KONMAYA ÇOK HEVESLİLER,YANLIZ ORTA YAŞLI KUŞÇULARINDA GENÇLERDEN PEKBİ FARKLARI YOK.

3) söylemlerim benimle alakalı beni baglar yanlıs anlasılmasın esasen yazacak okadar çok seyler varki kale alınmayacagından kısa yazdım hatamız yanlıs anlasılmamız var ise af ola
TAMAM YAZACAK ÇOK ŞEY VAR DOĞRU AMA GERÇEKLERİ YAZACAK USTALAR ORTALIKTA YOKLAR.

4) sözün özü kendini geliştiren yetiştiren çok seyi degiştirebilir birazda kisinin kendisi alakalıdır
ORTALIKTA KUŞLARLA İLGİLİ BİLİMSEL BİR BİLGİ MAKALESİ YOKSA BU İŞE GÖNÜL VERMİŞ ONLARCA İNSAN KENDİLERİNİ NASIL GELİŞTİRECEKLER SÖYLERMİSİN ?

Kuşçuluğun okulu yok,bu işin okulu olmadığı için kuşçuluk nereden öğrenilecek ?
Tabiki herkes ustasından öğrenecek,yani bizler daha doğrusu ben ustamdan iki kelime öğrenmek için ustamın koskoca kümesini temizlerdim.
Yani bu işi usta çırak dayanışmasıyla öğrenilir.
Eeee şimdi küçükler büyüklerini saymıyor,herfırsatta babası yaşındaki kuşçulara hakaret ediyor,büyüklerde buna mukabil küçüklere temkinli yaklaşmaya çalışıyor,daha doğrusu bildiğini tam olarak aktarmak istemiyor,çünkü bu bilgiyi hakedecek insan,kuşçu sayısı oldukca az.


valla cevdet agbi tecrübemiz oldugu kadar bu ve benzeri pek çok baslılklarda sizler daha baska yetiştiriciler iyiyi daha iyiyi vede en iyiyi nasıl bulacakları ne yapmaları gerektigini yollarını anlattık kişilerin heves ve merakları yok ise zorlada elinden tutup getirecek halimizde yok işte kendinizde bahsetmissiniz bazı ahlaksız saygısız kişiliklerin tutum ve davranıslarını e hal böyle oluncada ister istemez kusenler darılanlar paylasımda bulunmayanlar olabiliyor

ben de kendim olarak her zaman dile getirdigim bu işin okulunun olmadıgıdır okul bu ve benzeri yerlerdir zaman sabır tecrübe gerekir burası kendisini geliştirmek isteyenlere her daim açık burada bulunan on ca tecrübeli usta ve yetiştiriciler kuscu olacaklara söylem ve tecrübelerini aktararak sadece ve sadece kapıyı aralarlar kuscu olacak meraklı kişiler içeri kendileri girerler bu iş zorla zorlama ile alınıp verilecek seyler zaten degil daha önceleride dile getirdim 5 yıla yaklasan bu sitede olus seklime göre kus cu oacak meraklı sayısı bir elin parmaklarının geçmemiştir bundan böyle kendim olarak söylemim alan alır almayan almaz ne görgünün nede kusculugun okulu var
soruyorlar esleme nasıl olur renk renge olurmu eksik nasıl kapatılır fazlalık nasıl eksiltilir anlatıldı sayfalarca onlarca baslık var e okuma hevesi uygulama merakı olmayanlara ne anlatacaksın bilebilmenin yetmedigi uygulayabilmenin olmadıgı yerde zaten bir seyde olmaz

saygılar
 
cevdet özbayer' Alıntı:
hayalet beyaz' Alıntı:
cevdet bey yazınız için teşekkür ederiz ders çıkarmak isteyen için ve aradığına sahip olamamış her kuşçunun alması gereken cümleler var fakat ben şunu söylemek istiyorum ve kuşçular en çok burda yanıldığını ve hata yaptığına inanıyorum fikrimce tabii şimdi örnek vereyim iç içe gire gire körelmiş söylemi,başka bir örnek kırmadan oynamaz söylemi,başka örnek araya kan katarsan daha iyi olur söylemi aklıma şimdilik bu 3 söylem geliyor bir çok kuşçularda bu tip söylemler dönüp dolaşıyor şimdi kırmadan oynamaz yav adamın elindeki zaten oynamıyo oynasada her kuşa kırınca tutacakmı iç içe girdin araya arkadaş hangi tip kuş girecek bu nedenle bu tip söylemlerde kendini kandırmaca olduğuna inanan biriyim benim fikrim elinde bir takım yada bir soy iyi tatmin edici kuş var bu kuşu ileri taşımak için nasıl bir sistem uygulamak gerekliki geri gitmesin yada iki iyi oynayan kuş nasıl eşlenmeliki altından gelende az çok oynasın bu konular fikrimce daha önemli yoksa kuşçuluk hayatında 5 yılını dolduran her arkadaşa sorun bu ilk saydığım cümleleri 50 kere duymuş ve kendide aynı cümleyi masada satar olmuştur saygılar

Okuduğunuzu doğru anladığınız için sizi kutlarım,teşekkür ederim.

Bu işi bildiğini zannedenler,veya bir atasözü FİKRİN OLMADIĞI AKILDA KÜFÜR OLUR değimiyle, kendisini bilgili göstermek için bu işi azçok bilenlere hakaret edercesine cevaplar yazan,küfür eden kuşçular, diğer kuşçular tarafından vaybe koskoca adama ne biçim posta attı ,bilmese böyle posta atarmıydı diye, dedirtmek içinde bu işi yapan beyinsiz,fikirsiz, cahil, terbiyesiz ve utanmaz, kendini bilmez çok kuşçu var ne yazıkki.

Ama adam gibi adam,adam gibi kuşçularada azda olsa rastlamak mümkün.

Sadece kuşçuluğu değil,bütün hayvan ırklarının geliştirilmesinde eleme sistemi uygulanmaktadır.

Bu işte başarılı olmanın tek bir yolu sabırlı olmak ve beslemiş olduğunuz kuşların + ve - lerini çok iyi tahlil edip,beyendiğimiz kuşlarımızı damızlık yapmadan önce uçurup bir tarafa not edip,genetik özelliklerine göre doğru eşleme yaparak,deneme yanılma yoluyla kuşlarınızı çok iyi tanımaktan geçmektedir.

HAYATTA PARANIN SATIN ALAMAYACAĞI TEK ŞEY TECRÜBE VE DENEYİMDİR.
cevdet bey sizin ilk yazının içinde belirttiğiniz gibi herkesin öğreneceği çok şey var bilmemek değil öğrenmemek ayıp diye atalarımız zamanında lafı üzerine alan için söylemiş benim üzüldüğüm ve gözlemlediğim kuşçuların toplandığı her ortamda kırmaktan bahsedilen bir hale gelmiş kuşçuluk zaten yıllarca kıra kıra bu hale getirmiş eski kuşçular yenilerde daha kırarsa bilinsiz vaziyette kırdığı kuşlar tekrar kuş sistemine dahil olacağından yeniden yeni nesil o kuşlarıda tekrar kıracağından çıkılmaz hale geleceğinden bu işi gerçekten bilen bir ekim kuş eşleme konusunda bir tez hazırlasa bence yaşı ne olursa olsun alacak çok mesafe olduğunu düşünüyorum
 
Yukarıda bu konuyla alakalı daha önce açılmış değişik isimlerdeki topik lerdeki yazılanları gözden geçirip kısmende olsa okumaya çalıştım,tamamını okumam uzunca bir süre alacağı için azıyla yetinme zaman açısından önemliydi.

Mevzumuz oyun kuşu,renk,ırk,ötüm,posta ve kostüm kuşu değil,zaten benim yazacaklarım sadece oyun kuşu meraklılarını ilgilendirir ve bağlar,diğerlerinden ben hiç anlamam.

Dikkat edin oyun kuşu diyorum,bir oyun kuşunun performansını yani iyi veya kötü olduğunu nasıl anlarız ? tabiki uçurup seyredip izleyip ona göre karar veririz.

Peki herhangi bir kuşumuzun yani dişi veya erkek bir kuşumuzun oyununu uçurup gördük ve beyendik,diyelimki bu kuşumuz dişi olsun ve mükemmel oynasın,hatta kupada birinci olsun,şampiyon olsun,fakat bu kuştan yavru alamadan bu kuşu atmaca alsın,peki bu kuşun oyun sökmemiş hatta hiç havaya çıkmamış ana-baba bir kız kardeşi bu oynayan kuşun yerini tutarmı ?
%50 tutar,%50.de tutmaz,bu tamamen bir şans veya tesadüftür.

İşte oyun kuşu yetiştiricilerinin istedikleri performansta kuş çıkaramamalarının birinci sebebi budur.
Eeee bu kuşun ablası şampiyon kuş değilmiydi,mükemmel oynamadımı ? diyenlerimiz oldukca fazla olacaktır,bizi geriye götüren sebep budur işte, şampiyon kuşu uçurup gözümüzle gördük,ama bacısının ne yaptığını bilmiyoruz,belki kanat açacak,belki boltaklalı olup yığılacak,belkide taklasız gut gibi yapışacak ? belki ,belki bu olumsuzlukları çoğaltmak mümkün,yanlız bunların tam terside olabilir,hatta şampiyon ablasından çok daha iyide olabilir.

Oyun kuşu yetiştiricilerinin en zayıf tarafları kuşlarının ne yaptıklarını bilmeden eşleyip altlarından çıkacak yavruya umut bağlamalarıdır,yani milli piyangodan büyük ikramiya çıkma hayali gibi bir şey.

Benim rahmetli ustalarımdan öğrendiyim ilk şey,gözünle görmediğin kuşu damızlık yapma olmuştur.

Çünkü beş kardeşin beşide birbirine benzemez,biri doktor olur,biri topçu olur,biri popcu olur diğeride şöför olur,özürlü olur,bunlarıda çoğaltmak mümkün.
Bizim bu kuşlardan hangisi eşleyeceğimiz kuşun karakter yapısına uygunsa,veya eşliyeceğimiz kuşun eksiğini tamamlamıya uygunsa illaki o kuşu seçip ona göre eşleyip ondan sonra bu kuşlardan yavru alma yoluna gitmeliyiz.
 
Re: OYUN KUŞU EŞLEME FORMÜLÜ
gönderen tanlmslz » 26 Mayıs 2012 10:39

Selamlar ;
Öncelikle konu çok güzel ve benim çok fazla araştırdığım bir konu.Şunu söylemek istiyorum sülalemin yarısı yurtdışındadır benim bu sebeple yurtdışında bir çok ornitolog (güvercinler üzerine ihtisas yapmış veteriner) arkadaşa sordurdum bu konuyu akrabalarım vasıtasıyla ve aldığım cevap şu oldu tabiki bilim ışığında.
Özellikle performans kuşları ile alakalı olarak anlatacağım ornitolog arkadaşların cevaplarını.
Bir güvercinde 28 kromozom vardır.Bu kromozomlardan bir tanesi oyun yani takla özelliğini ön plana çıkarır.bir tanesi rengini gibi vs.
Bu 28 kromozom sadece 1 kuşundur erkek veya dişi birde diğer eş edilecek kuşun kromozom sayısı eklendiğinde 28 de o olur.İstediğimiz bir kuşu almak yabancı ise birbirine akrabalık yok ise 28x28=560 da bir olur.Tabiki en az 1 yavru denemek sartı ile.Eğer akraba ise 28de 1 dir şansımız.Diyelim ki akraba değil şans 560 da 1 o zaman 10 yavru deneyeceğiz ve içlerinde iyi bir yavru alırsak anne veya babaya vuruyoruz.Sonra altlarından gelen 2.ağız yavrulardan birisini anne veya babaya eş ettiğimiz ilk yavruya eş ediyoruz.Ancak bu şekil denemeden sonra anne ve babanın özünü bulabiliriz.
Bilim adamlarının bu konuyu açıklaması budur.Umarım sabrınız buna yeter ve istediğinizi elde edersiniz.Herkezin en iyisini beslemesi dileğiyle .
Saygılarımla;
_________________________________________________________________________

Evet konuya kısaca bilimsel bir açıklama getirdiği için tanlmslz'a teşekkür ederim.
 
cevdet özbayer' Alıntı:
Re: OYUN KUŞU EŞLEME FORMÜLÜ
gönderen tanlmslz » 26 Mayıs 2012 10:39

Selamlar ;
Öncelikle konu çok güzel ve benim çok fazla araştırdığım bir konu.Şunu söylemek istiyorum sülalemin yarısı yurtdışındadır benim bu sebeple yurtdışında bir çok ornitolog (güvercinler üzerine ihtisas yapmış veteriner) arkadaşa sordurdum bu konuyu akrabalarım vasıtasıyla ve aldığım cevap şu oldu tabiki bilim ışığında.
Özellikle performans kuşları ile alakalı olarak anlatacağım ornitolog arkadaşların cevaplarını.
Bir güvercinde 28 kromozom vardır.Bu kromozomlardan bir tanesi oyun yani takla özelliğini ön plana çıkarır.bir tanesi rengini gibi vs.
Bu 28 kromozom sadece 1 kuşundur erkek veya dişi birde diğer eş edilecek kuşun kromozom sayısı eklendiğinde 28 de o olur.İstediğimiz bir kuşu almak yabancı ise birbirine akrabalık yok ise 28x28=560 da bir olur.Tabiki en az 1 yavru denemek sartı ile.Eğer akraba ise 28de 1 dir şansımız.Diyelim ki akraba değil şans 560 da 1 o zaman 10 yavru deneyeceğiz ve içlerinde iyi bir yavru alırsak anne veya babaya vuruyoruz.Sonra altlarından gelen 2.ağız yavrulardan birisini anne veya babaya eş ettiğimiz ilk yavruya eş ediyoruz.Ancak bu şekil denemeden sonra anne ve babanın özünü bulabiliriz.
Bilim adamlarının bu konuyu açıklaması budur.Umarım sabrınız buna yeter ve istediğinizi elde edersiniz.Herkezin en iyisini beslemesi dileğiyle .
Saygılarımla;
_________________________________________________________________________

Evet konuya kısaca bilimsel bir açıklama getirdiği için tanlmslz'a teşekkür ederim.

Cevdet amca selamlar sana olsun ve herkeze.
Bir yazımı beyendiğin için teşekkür ederim ama sevdinmi sövdünmü anlayamadım. Gerçektenmi beyendin anlamadım (:
 
GÜVERCİNLERDE KALITIM VE ISLAH


Kalıtım bilimi (genetik) basitce, ana ve babanın özelliklerinin yavrulara nasıl aktarıldığını araştıran bilim dalıdır diye tanımlanır. Bu konunun iyi bilinmesi yanıt aradığımız bazı soruların acıklanmasını sağlayacaktır. Kalıtım konusunda bilinenler henüz sınırlıdır. Yinede, özellikle son yüzyılda bu konuda dev adımlar atılmıştır.
Canlılarla uğraşan bütün dallarda olduğu güvercin yetiştiriciliği için de kalıtım ve ıslahı çok önemli bir konudur. Zira istenen özellikte kuşlar elde etmek için kalıtım kurallarını bilmek gerekir. Genellikle kuşcularımız arasında özelliklerin ana ve babadan yavrulara rastgele aktarıldığı fikri yaygındır. Bir yavrunun yedi göbek uzaklıktaki dede veya ninesine benzeyebileceği söylentisi bunun kanıtıdır. Halbuki her bir özelliğin ana ve babadan yavruya geçme yolu farklılık gösterir. Öyleki, biz bu konuları iyi kavrarsak bazı özellikler için yavruların göstereceği karakterleri tahmin edebiliriz. Konuların daha iyi anlaşılabilmesi için öncelikle tüm canlılar için geçerli olan kalıtım kurallarına kısaca göz atılmasında ve bazı terimlerin acıklanmasında yarar vardır.
Bütün canlıların vücutları bilindiği gibi ancak mikroskopla görülebilen hücrelerden meydana gelmiştir. Bu hücrelerin her birinde, çekirdek adı verilen yapıların içerisinde o canlının planı bulunur. Her bir özelliği belirleyen ve kromozom adı verilen iplikcikler üzerinde bulunan bölümlere gen denir. Yani genler bir araya gelip kromozomları oluşturur. Kromozomlar hücre çekirdeğinde çiftler halinde bulunurlar. Bunların biri babadan, diğeri ise anadan gelir. Genlerin kromozom üzerinde bulunduğu yere lokus adı verilir. Her canlı türünün kromozom sayısı farklıdır. Örneğin insanlarda 23 çift, sığırda 30 çift, köpekte 39 çift, arıda 16 çift ve güvercinde 21 çift kromozom bulunur.

DOMİNANT (BASKIN), RESSESİV (ÇEKİNİK)
Avusturyalı bir papaz olan Mendel, geçen yüzyılda bezelyeler üzerinde bazı çalışmalar yapmıştır. Araştırdığı konuların değeri ölümünden sonra anlaşılmış ve klasik genetiğin babası olarak anılmaya başlanmştır.
Mendel, düz ve buruşuk tohum yapılarına sahip iki bezelye varyetesini melezleyerek bunlardan meydana gelen yeni bitkilerin tohumlarının düz olduğunu görmüştür. Halbuki bundan önce bu tür çaprazlamalardan her iki özelliğin karışımı özellikler taşıyan canlılar elde edileceğine inanılıyordu.
Burada görüldüğü gibi aynı özelliğin farklı olarak ortaya çıkmasını sağlayan genlere birbirinin alleli (eşgeni) denir. Mendel'in yaptığı deneyde görüldüğü gibi düz tohumluluk geni buruşuk tohumluluk geninin etkisini göstermesini engellemiştir. Bunun gibi herhangi bir özelliği etkileyen genin, o özelliği farklı yönde etkileyen allelinin etkisini göstermesini engelliyorsa, bu gen alleli üzerine dominanttır (baskındır). Diğer gen ise (bezelyelerde buruşuk tohumluluğa yolaçan gen) resesivdir (çekinik). Buna güvercinlerden örnek vermek gerekirse tepesizlik özelliği tepeliliğe göre dominanttır. Yani bir güvercin anasından tepesizlik genini, babasından ise tepelilik genini alırsa kendisi tepesiz olur.
Bir genin birden fazla alleli olabilir. Aynı gen bu allellerinden bazılarına göre dominantken diğerlerine göre resesiv özellik gösterebilir.
Genler genelde harflerle sembolize edilirler. Ancak bütün özelliklerin yabani formlarda görülen biçimini determine eden genler (+) ile gösterilirler.

İNTERMEDİYER KALITIM
Mendel'den sonra bazı araştırmacılar bazı özelliklerin bu kurallara uymadığını belirlediler. Bu araştırmacılar yaptıkları çalışmalarda, ana ve babada farklı olan bir özelliğin yavrularda her ikisinin de çıkmadığını saptamışlardır. Bu şekilde yavrular bir özellik bakımından ebeveynlerin her ikisine de benzemiyor, ana ve babanın özelliklerinin karışımı bir durum gösteriyorlarsa buna intermediyer kalıtım adı verilir. Bu kalıtım şeklinde bir özelliği farklı yönde etkileyen allel genlerin etkisi eşittir.
Bu tür bir kalıtıma İspanyol kökenli Andaluz ırkı tavuğun renk kalıtımında görmek mümkündür. Bu tavuklarda beyaz ve siyah tüy rengine sahip ebeveynlerden mavi tüy rengine sahip yavrular elde edilir. Yine güvercinlerden örnek verilmek istenirse, paçalı ve paçasız ana babadan tozluk yada yarım paça olarak adlandırılan ve parmakları tüysüz, ayağın diğer yerleri tüylü yavrular elde edilir. Aynı şekilde kafa ve kuyruğu renkli (siyah, mavi veya kırmızı olabilir) diğer yanları beyaz olan kelebek ırkı güvercinlerde de renk kalıtımı intermediyerdir. Zira ebeveynlerden biri siyah diğeri beyaz olan kuşların yavruları kafa-kuyruk tabir edilen renkte olurlar. Kafası ve kuyruğu renkli kuşlar birbirileriyle çiftleştirilirlerse yavrular 1/4 ihtimalle siyah, 1/4 ihtimalle beyaz ve 2/4 ihtimalle kafa-kuyruk renkli yavrular elde edilir.

HOMOZİGOT ve HETEROZİGOT
Mendel'in düz ve buruşuk tohumlu bezelyeleri çaprazlayarak yalnızca düz tohumlu bezelyeler elde ettiğini daha önce anlatılmıştı. Daha sonra bu yavru dölleri birbirleriyle çaprazladı. Bunlardan elde ettiği bezelyelerden ise 4'te birinin buruşuk tohumlu olduğunu gördü. Buradan ilk ebeveynlerde (düz ve buruşuk tohumlu bezelyeler) görülen özelliklerin ikinci generasyonda ortaya çıkabileceğini ortaya koydu.
Yukarıda anlatıldığı gibi bir canlıda herhangi bir özelliği belirleyen genin alleli ile birlikte bulunması, o canlının ele alınan özellik bakımından heterozigot olduğunu gösterir. Bunun tersine yine bir özelliği belirleyen bir çift genin o özelliği aynı yönde etkileyen genler olması durumu ise homozigot olarak tanımlanır. Yani eğer bir özellik için ana ve babadan aynı yönde etkili genler gelirse, o yavru o özellik bakımından homozigottur denir. Aksi takdirde, yani anadan ve babadan bir özelliği farklı yönlerde etkileyen genler gelirse, o yavru o özellik bakımından heterozigottur.
Güvercinlerde tepesizlik tepeliliğe dominanttır (baskın). Buna göre tepeli bir kuş ile tepesiz bir kuştan olma yavrular tepesiz olurlar ancak tepelilik özelliğini de taşırlar. Yani bu yavrular tepe özelliği bakımından heterozigotturlar. Bu yavruların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu yavrular 1/4 ihtimalle tepeli olur. Bu anlatılanlara dayanılarak herhangi bir özellik bakımından homozigot olan ebeveynlerden, o özellik bakımından farklı yavrular alınamaz. Yani tepesizlik özelliği bakımından homozigot olan kuşlardan tepeli yavru alınamaz.



Tepeli bir güvercin (cr cr ile gösterilir) ile tepesiz (+ + ile gösterilir) bir güvercinin çiftleştirilmesi sonucu tüm yavrular tepesiz olurlar ancak tepelilik genini taşırlar (cr +).



Sarı bir erkek ile kırmızı bir dişiden alınabilecek yavruların dağılımı (renk açma geni d ile, alleli ise + ile gösterilmektedir).

TEMEL RENKLER
Bir güvercinin rengi sahip olduğu şu genlere göre belirlenir:
a) Temel renk geninin ne olduğu,
b) Taşıdığı işaret geni,
c) Bunların dışında renge etkili olan genler.
Temel renklerden, diğerleri üzerinde baskın olanı posta güvercini kırmızısı olarak da isimlendirilir. İşaret bulunan kuşlarda (çakmak yada şerit), bu işaretlerin kırmızı, diğer kısımların gri olmasına yolaçar. İleride göreceğimiz renk yayma geni ile birlikte bulunması halinde güvercinin kuyruk ve el kanat teleklerinin rengi gri, diğer yerleri koyu bir kırmızı olur. Kırmızı şeritli kuşlar birçok yörede "şekeri" adıyla anılırlar. Bundan sonra bu renkten, diğer kırmızı ile karışmaması bakımından, baskın kırmızı (BA ile sembolize edilir) olarak bahsedilecektir.
İkinci temel rengimiz ise siyahtır (+ ile sembolize edilir). Siyah, güvercinlerde en fazla karşılaşılan temel renktir. Mavi, çakmaklı, miske, sabuni, küllü, siyah galaça, siyah baska vb. güvercinlerin hepsi siyah temel rengini taşırlar.
Üçüncü ve diğerlerinin her ikisine göre çekinik olan temel renk ise kahverengidir (b ile sembolize edilir). Birçok yerde bu renk çikolata olarak bilinir. Bu renge güvercinlerde nadiren rastlanır.
Temel renkler cinsiyete bağlı bir kalıtım yolu izlerler.

İŞARETLER
İşaret sözcüğü ile mavi, sabuni ve baskın kırmızı renkli kuşların kanat üzerinde bulunan ve kuşcular arasında şerit, çubuk, kolon olarak isimlendirilen koyu renkli çizgiler ile çakmaklı ve miske kuşlarda yine kanat üzerinde bulunan pul şeklindeki koyu renkli tüyler anlaşılmaktadır. Bu iki işaret geninden pullar şerite baskındır. Her iki işarete göre ressesiv olan allelleri ise işaretsizlik genidir.
Pulların yoğunluğu da farklı işaret olarak algılanır. Öyleki, bu pulların çok sık ve renklerinin çok koyu olması durumunda kuş siyah olarak algılanabilir. Bunlar gerçek siyah kuşlardan ancak kuyruğunun, özellikle yan teleklerinde maviliğin bulunması ile ayırt edilirler.
Yukarıda belirtildiği gibi yoğun pul (yoğun çakmaklı, yoğun tekir; CT ile sembolize edilir) işareti diğerlerine göre dominanttır. Bu işareti taşıyan kuşlar hemen hemen siyah olurlar, Kanat ve telek tüyleri biraz daha açık renktedir. Bundan sonra normal pul (çakmaklı, tekir; C ile sembolize edilir) işareti, daha sonra şerit (+ ile sembolize edilir) ve bunların hepsine göre ressesiv olan allel, işaretlerin bulunmaması durumudur (c ile sembolize edilir).
Bu lokusta bulunan işaret genleri dölden döle geçerken cinsiyete bağlı olmayan bir yol izlerler.

RENK YAYMA GENİ
Dominant olan renk yayma geni S harfiyle sembolize edilir. İşaret genlerinden farklı bir lokusta olmasına rağmen bu genin varlığı işaretlerin etkisinin örtülmesini sağlar. Bir kuş renk yayma genini yalnızca anasından veya babasından dahi almış olsa, yani bu gen yeri bakımından heterozigot halde bulunması durumunda bile işaret ne olursa olsun (çakmak, şerit gibi) eğer temel renk siyahsa güvercin siyah olur; temel renk baskın kırmızı ise kuş kuyruk ve el kanat telekleri hariç kırmızı olur. Bu şekilde, bir özelliğin allel olmayan genlerce etkilenmesi yada allel olmayan genlerin birbirlerini etkilemesi genetikte epistasi olarak isimlendirilir.
Ebeveynlerin yalnızca birisinden renk yayma genini almış, yani bu gen bakımından heterozigot durumda olan bir kuşun işaretleri belli belirsiz görülebilir. Birçok kuşun rengindeki matlık buradan kaynaklanmaktadır.

TEMEL RENK, İŞARET VE RENK YAYMA GENİ ÜZERİNE ÖRNEKLER
Soru: Çakmaklı (tekir) dişi bir güvercin hangi temel rengi, ne durumda taşır?
Yanıt: Temel renk cinsiyete bağlı bir kalıtım yolu izlediği için babasından aldığı bir tek siyah genini (Z+W) taşır. Ancak bunun karşılığı olmadığı için, yani anasından Z kromozomunu almadığından dolayı bu gen bakımından homozigottur.

Soru: Aynı kuşun işaret geni nedir?
Yanıt: Bu kuş ebeveynlerinden birinden pul işaretini (C) almıştır. Ancak diğer ebeveyninden ne aldığı, kuşun dış görünüşünden (fenotip) anlaşılamaz. Diğer gen şerit (+) veya işaretsizlik (c) olabilir. Ülkemizde yetiştirilen güvercin ırkları içerisinde işaretsiz kuşlara pek rastlanmamaktadır.
Soru: Bu hayvan renk yayma geni bakımından ne durumdadır?
Yanıt: Çakmaklı olduğuna göre, yani renginde pul işareti belli olduğu için bu kuş renk yayma genini taşımaz (+ +).
Soru: Siyah erkek bir güvercin hangi temel rengi, ne durumda taşır?
Yanıt: Siyah olduğu için mutlak surette ebeveynlerinin birisinden siyah temel renk genini almıştır. Diğerinden ise siyah genini de almış olabilir, kahverengi genini de almış olabilir. Yani bu gen bakımından homozigot mu yoksa heterozigot mu olduğu anlaşılamaz.
Soru: Kuşun işaret geni nedir?
Yanıt: Kuş düz siyah renkli olduğu için hangi işaret genini taşıdığını bilemeyiz. İşaret genleri bakımından bütün olasılıklar geçerlidir.
Soru: Renk yayma geni bakımından bu güvercin ne durumdadır?
Yanıt: Kuşun renginin düz siyah olmasından, bu kuşta renk yayma geninin varlığını anlarız. Ancak renk yayma geninin dominant bir gen olması nedeniyle homozigot halde mi yoksa heterozigot halde mi olduğu anlaşılmaz.
Buraya kadar anlatılanlara dayanılarak anaları ve babaları bilinmeyen mavi erkek bir güvercin ile baskın kırmızı (kanat ve kuyruk telekleri gri) dişi bir güvercinin çiftleşmesinden meydana gelecek yavruların olası renklerini tahmin etmeye çalışalım:
Mavi erkek, temel renk olarak en azından birinden siyah renk genini almıştır. Tabiki, her iki ebeveynden de siyah renk genlerini almış olabilir. Bu erkek temel renk olarak yavrularına ya siyah rengini geçirecektir veya eğer diğer gen kahverengiyse bu rengi aktaracaktır (siyah temel rengi kahverengi temel rengine göre baskın olduğu için bu erkek kuş siyah temel rengi ile birlikte yalnızca kahverengi temel rengini taşıyabilir). Temel renkler cinsiyete bağlı bir kalıtım yolu izlediği için baskın kırmızı dişi kuş yalnızca babasından aldığı baskın kırmızı renk genini taşır. Zira anasından cinsiyet kromozomu almaz. Bir kuşun erkek olması için hem anasından hemde babasından cinsiyet kromozomunu alması gerekir. O halde baskın kırmızı dişi kuş erkek yavrularına baskın kırmızı renk genini geçirir. Bu renk geni diğer temel renklerin ortaya çıkışını engellediği için erkekler baskın kırmızı olur. Dişi yavrular babalarından ya siyah temel renk genini yada diğer bilinmeyen temel renk genini alacaklardır.
Mavi erkeğin işaret özelliğini belirleyen genlerden birisi şerittir. Diğeri ya şerit genidir yada işaretsizlik genidir. Bu nedenle yavrularına ya şerit genini yada eğer diğeri işaretsizlik geni ise bunu geçirecektir. Dişi kuşun ise düz baskın kırmızı olması nedeniyle işaretleri bilinmez. Bu nedenle yavrularına hangi işareti aktaracağı da bilinimez. Bu nedenle yavruların işaret bakımından yarısının ne olacağı bilinemezken diğer yarısı şeritli olacaktır.

Mavi erkek bir güvercin ile baskın kırmızı dişi bir güvercinin renk genlerinin sembollerle gösterimi.



EG: Erkek Güvercin DG: Dişi Güvercin EY: Erkek Yavru

DY: Dişi Yavru TRG: Temel Renk Geni

İG: İşaret Geni RYG: Renk Yayma Geni
B: Baskın Kırmızı Geni S: Renk Yayma Geni
+: Yabani Formu ?: Bilinmiyor anlamında

Erkek kuşta renk yayma geni bulunmaz. Zira eğer bir tane dahi bulunsaydı bu kuşun rengi siyah olmalıydı. Dişi kuş ise düz baskın kırmızı renkte olduğu için en azından bir tane renk yayma geni taşımaktadır. Yavrularına ise ya renk yayma genini geçirebilir yada, eğer diğer gen renk yayma geninin yabanisi ise bunu geçirebilir.
Bu anlatılanlara dayanılarak ve yukarıdaki tablonun incelenmesinden de anlaşılacağı gibi erkek yavruların, baskın kırmızı şeritli (şekeri) veya düz baskın kırmızı, dişi yavruların ise mavi, kahverengi şeritli, düz kahverengi veya siyah olabileceklerini tahmin edebiliriz.

ÇEKİNİK (RESSESİV) KIRMIZI
Taklacı güvercin ırklarında diğerlerine nazaran daha sık rastlanan bu renk baskın kırmızıdan bütün vücudunun kırmızı olması ile ayrılır. e harfi ile sembolize edilen bu gen homozigot halde bulunduğu zaman diğer renk ve renkle ilgili hemen hemen tüm genleri örter. Yani temel rengi, işareti, renk yayma geni ne olursa olsun e e genlerini taşıyan güvercin kırmızı olur. Aynı zamanda bu genleri taşıyan güvercinin gaga ve göz renkleri beyaz olur.
Çekinik kırmızının kalıtımına tablo 5'de bir örnek verilmiştir.



Kırmızı bir güvercin (e e) ile kırmızılık geni taşımadığı kesin olarak bilinen herhangi farklı renkli bir güvercinin (+ +) yavrularının tamamı kırmızı dışında bir renkte olurlar.
Eğer bu yavrular aralarında çiftleştirilirlerse elde edilecek yavrular 1/4 ihtimalle kırmızı 3/4 ihtimalle diğer renkten olurlar.



Bu renkteki kuşların birçoğunda temel rengin siyah olduğu bilinmektedir. Ancak bu durum şart değildir. Yani kırmızı renkli bir güvercinin hangi temel renk genini, hangi işareti vb. genleri taşıdığı bilinemez. Ancak kırmızı renkli yavrular elde etmek için mutlaka ana ve babasında kırmızı renk geni bulunması gerekir. Yani tek bir kırmızı renk geni diğer renklerin etkisini örtmez.

RENK (TONUNU) AÇMA GENİ
Bu gen ile birlikte çekinik kırmızı genlerini taşıyan kuşlar sarı olurlar. Aynı şekilde mavi kuşlar sabuni, çakmaklı kuşlar miske, siyah kuşlar ise zeytini rengini alırlar.
Bu gen cinsiyete bağlı ressesiv bir kalıtım yolu izler. Bu geni taşıyan yavrular yumurtadan çıkar çıkmaz tanınabilirler. Zira bunların hav tüyleri çok seyrektir.
Bu gen ile ilgili bir örnek verelim. Zeytini bir güvercinin rengini belirleyen genler şunlardır:
1. Temel renk siyah (erkekse + + veya +b, dişiyse +--)
2. İşaret geni için bütün kombinasyonları taşıyabilir(CTCT, CTC,CT+, CTc, CC, C+, Cc, ++, +c, cc).
3. Renk yayma genini homozigot veya heterozigot halde taşır (SS, S+).
4. Çekinik kırmızı geni ya hiç bulunmaz yada heterozigot halde bulunabilir (++, e+).
5. Renk açma geni homozigot durumda bulunur (erkekse dd, dişiyse d--).

BEYAZ
Güvercinlerde beyaz rengin ortaya çıkmasında birçok farklı gen kombinasyonu rol oynar. Bu nedenle beyaz rengin kalıtımı hakkında bilinenler henüz pek yeterli değildir. Yine aynı sebepten beyaz bir güvercin ile farklı renkte bir güvercinin çiftleştirilmesinden ne renk yavruların alınabileceğini tahmin etmek çok zordur. Bu durum özellikle göz rengi de beyaz olan kuşlar için daha fazla geçerlidir.
Ancak bunlardan farklı olarak ressesiv bir kalıtım yolu izleyen ve siyah göz ile birlikte ortaya çıkan beyaz rengin (zwh) diğer beyaz renklerle bir ilişkisi yoktur.

ALACALIK
Beyaz güvercinlerin yanında farklı renklerde alaca renkli güvercinlerede rastlanmaktadır. Bu güvercinlerin üzerinde bulunan beyaz renk dışındaki renkler aynı daha önce anlatılan düz renkli kuşlardaki gibi dölden döle geçer. Ancak beyazlık hemen hemen herzaman bulunur.
Renkli kafa, kanatlar ve kuyruk ve beyaz göğüs aynen siyah gözlü beyazlarda olduğu gibi çekinik (ressesiv) bir kalıtım yolu izler.
Kelebek ırkı güvercinlerde görülen renkli kafa ve kuyruk (kara kuyruk, kara baş, altınbaş), intermediyer bir kalıtım yolu izlemektedir. Zira bu kuşlarda siyah ve beyaz renkli ana babadan, kafa, kuyruk renkli yavrular elde edilmektedir. Ancak beyaz renkli kuşların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu yalnızca beyaz yavrular, siyahlardan ise yalnızca siyah yavrular alınabilir. Fakat kafa ve kuyruğu renkli kuşların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu beyaz, siyah ve kafa, kuyruğu renkli yavrular elde edilebilir.
Bunların dışında da farklı alaca renkli kuşlar bulunmaktadır. Bunların kalıtımı konusunun oldukca karmaşık bir yol izlediği tahmin edilmektedir.



DİĞER ÖZELLİKLERİN KALITIMI

GAGA
Her ne kadar gaga uzunluğunun kalıtım yolu tam anlamıyla açıklanmamış olsa da bazı çalışmalar ve gözlemler gaga uzunluğunun birden fazla gene bağlı olduğunu göstermektedir. Bunun gibi tek başına etkileri küçük ancak bir araya geldiklerinde belli bir özelliği determine eden genlere eklemeli genler, bu kalıtım biçimine ise çok genli kalıtım adı verilir.
Buna göre kısa gagalı bir güvercin ile uzun gagalı bir güvercinin yavrularının gagaları orta uzunlukta olur. Bu yavruların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu ise farklı uzunlukta gagaya sahip yavrular elde edilir.
Gaga uzunluğunu 6 çift genin etkilediğini varsayalım. Kısa gagalı kuşu aabbcc ile sembolize edelim ve bunun gaga uzunluğunu 5 mm olduğunu düşünelim. Uzun gagalı kuşları ise AABBCC ile sembolize edelim ve uzunluğunun 17 mm olduğunu varsayalım. Bunların çiftleştirilmelerinden AaBbCc genetik yapısında yavrular elde edilir ve gaga uzunlukları 11 mm olur. Buradan her baskın genin (A, B, C) gaga uzunluğuna 2 mm etkide bulunduğunu görebiliriz. Bu yavruların çiftleştirilmelerinden ise alınacak yavruların gagalarının uzunlukları aşağıdaki tablodan da görülebileceği gibi 1/64'ü 17 mm, 6/64'ü 15 mm, 15/64'ü 13 mm, 20/64'ü 11, 14/64'ü 9 mm, 7/64'ü 7 mm ve 1/64'ü de 5 mm olur.

TÜY ŞEKİLLERİ
Kuyruk şekli ve kuyruk telek sayısının da gaga uzunluğunda olduğu gibi kalıtımı tam olarak açıklığa kavuşturulamamıştır. Tavus ırkı güvercinlerle normal kuyruklu güvercinlerin çiftleştirildiği bazı araştırmalarda elde edilen melez (F1) yavruların kuyruk telek sayılarının ebeveynlerin telek sayılarının ortalaması olduğu, yani intermediyer bir kalıtım yolu izlediği bildirilmektedir.

Üç farklı yerde bulunan 6 genin etkili olduğu bir özellikte, bu üç lokusta da heterozigot genotipte bulunan iki bireyin çiftleşmesinden meydana gelecek genotipler (aynı sayı ile belirtilen genotiplerin etkisi eşittir).



Paçanın intermediyer bir kalıtım yolu izlediğini biliyoruz. Ancak paça şekil ve büyüklüklerinin farklı bir kalıtım yolu izlemektedir. Paça büyüklüğü üzerinde iki genin etkili olduğu ve bunların tek başına bir kuşta bulunması normal bir paçaya, her ikisinin de bulunması halinde ise büyük paça meydana gelmektedir.
Tepe özelliği çekinik bir kalıtım yolu izlemektedir.

DİĞER BAZI ÖZELLİKLER
Güvercinlerde takla atmanın genetik mekanizması üzerine yapılan araştırmalar bunun cinsiyete bağlı olmayan ve çekinik (ressesiv) bir gen tarafından meydana getirildiği tezini desteklemektedir. Ancak taklacı güvercin ırklarında (Mardin, Tekirdağ Yerli Taklacısı, İzmir Taklacısı vb.) görülen takla çeşitliliğine, takla atmayı determine eden genin yanında farklı lokuslarda yer alan başka genlerin de etkili olduğu görülmektedir.
Kanatların kuyruk üzerinde toplanması ve kuyruküstünün (kuyruğun üzerinde yer alan yağ bezesi) bulunması özellikleri cinsiyete bağlı olmayan baskın bir kalıtım yolu izlerler. Bunların tersi, yani kanatların düşürülmesi ve kuyruküstünün bulunmaması çekinik bir kalıtım yolu izlemektedir.

KANTİTATİF ÖZELLİKLER
Kantitatif özellik dendiğinde ölçülebilen, görünümü yani fenotipi yalnızca genlere bağlı olmayan, ortaya çıkışı çevre koşulları tarafından etkilenen özellikler anlaşılmaktadır. Bu özelliklere güvercinlerden örnek vermek gerekirse, boyları, ağırlıkları, takla yoğunlukları, uçuculuk özellikleri, yavrularının yeme düşme süresi gibi birçok özellik sayılabilir.
Kantitatif özellikler genellikle birden fazla gen tarafından determine edilirler. Bu nedenle yavrulara geçme mekanizmaları da oldukca karmaşıktır. Bu özellikleri determine eden genlerin durumunu doğrudan bilmeye şu an olanak olmadığı için, bu konudaki çalışmalar bilimsel tahmin yöntemlerine dayanır. Bu tahmin yöntemleri uygulandığında istenen bazı kantitatif özelliklerin istediğimiz yönde iyileştirilmesi mümkündür.

GENETİK ISLAHIN TEMEL YÖNTEMLERİ
Arzulanan kalitatif veya kantitatif özelliklerin kuşlarda bir araya getirilmesi, yanı genetik ıslaha ilişkin günümüzde hayvancılıkta kullanılan bazı yöntemler bundan sonraki konularda verilecektir. Güvercinin doğal olarak diğer hayvanlardan farklı olan biyolojisinin (beslenmesi, kuluçka süresi, eşleşmesi gibi özellikler biyolojisini oluşturur) gereği bazı yöntemler önerilecektir. Ancak verilen yöntemler anahtar niteliğindedir. Her yetiştirici bu anahtarları kendi koşullarına göre istediği şekilde kullanabilir. Bunları iyi kavrayıp, kendi koşullarına uydurup, en iyi şekilde uygulayan yetiştirici bunun yararını çok kısa bir süre içerisinde görecektir.

SELEKSİYON
Kelime anlamı seçmek demek olan seleksiyon, hayvancılıkta gelecek generasyonun ana ve babalarının (ebeveylerini) belirlenmesi demektir. Genetik ıslahta başarılı olabilmek için rastgele hayvanların seçilmemesi gerekir. Bu bağlamda bütün hayvanlardan yavru almak da uygun değildir. Başarı için ikinci kural ise hedefin iyi belirlenmesidir. Bir diğer kural da ıslah edilecek materyalin (kanarya, muhabbet kuşu, güvercin vb.) iyi tanımasıdır. Özellikle materyalin ırkını veya iyileştirmek istediğimiz özelliğini iyi bilmemiz gerekir. Ayrıca o özelliğin kalıtım yolunun da belirlenmesi gerekir.
Genetik ıslahda seleksiyon başlıca şu şekillerde uygulanır.
1. Hayvanların kendi özelliklerine göre,
2. Hayvanların ana ve babalarının özelliklerine göre (soykütüğüne göre),
3. Hayvanların yavrularının özelliklerine göre,
4. Aile (familya) özelliklerine göre.
Kuşculukta güvercinler genellikle kendi özelliklerine göre değerlendirilirler. Halbuki yukarıda sayılan uygulamaların da dikkate alınması başarıyı arttırır. Hatta mümkünse belirtilen bu dört uygulamadan da yararlanmak gerekir.
Bu uygulamalar içerisinde anılan aile özelliklerine göre seleksiyon akraba kuşların özelliklerinin ortalamalarına göre seleksiyon yapılmasıdır. Buna göre ele alınan özellikler bakımından ortalaması en iyi olan birbirine akraba kuşların tümü, iyi veya kötü olmalarına bakılmaksızın damızlığa ayrılırlar. Eğer bu şekilde yapılan seleksiyon sonucu elinizde fazla sayıda kuş bulunursa, o takdirde aileler içerisindeki en iyi kuşları damızlıkta kullanınınz.
Öncelikle bir çift genin etkili olduğu özelliklerin kuşlarımızda sabitleşmesi için hangi yolları kullanabileceğimizi görelim.

CİNSİYETE BAĞLI OLMAYAN BASKIN (DOMİNANT) BİR GEN LEHİNE SELEKSİYON
Olumlu ve yetiştiriciler açısından önemli birçok özellik cinsiyete bağlı olmayan baskın bir kalıtım yolu izlemektedir. Böyle özelliklerin fenotipten (dış görünüş) homozigot halde mi yoksa heterozigot halde mi olduğunu tahmin etmek mümkün olmadığı için, bu tür özelliklerin herhangi bir hayvan sürüsünde veya grubunda fikse edilmesi (sabitlenmesi) oldukca güçtür. Baskın özelliklerin genotipte heterozigot halde mi yoksa homozigot halde mi olduğunun belirlenebilmesi ancak test çiftleştirmesi sonucu mümkündür.
Test çiftleştirmesi, cinsiyete bağlı olmayan baskın gene sahip bir güvercin ile aynı özelliğe farklı bir yönde etki eden çekinik (ressesiv) bir gene sahip güvercinin çiftleştirilmesidir. Eğer bu çiftleştirmeden elde edilen yavrulardan birinde dahi çekinik özellik görülürse, baskın gene sahip ebeveynin bu gen bakımından heterozigot durumda olduğu anlaşılır. Tersi durumda, yani yavrulardan hiçbiri çekinik özelliği göstermezse baskın gene sahip kuşun bu gen bakımından homozigot halde olduğunu anlarız. Cinsiyete bağlı olmayan baskın özelliğe sahip güvercinleri damızlığa ayırırsak, kümesimizde üzerinde çalıştığımız geni sabitlemiş oluruz.
Ancak yukarıda anlatılan yol oldukca zaman alıcıdır ve ayrıca kesin değildir. Zira bir kuştan heterozigot halde olduğu halde test çiftleştirmesi sonucu tesadüfen yalnızca baskın özelliğe sahip yavruların alınması mümkündür. Bu nedenle baskın özelliğin sabitleştiğine inandığınız bir sırada kümesinizde çekinik özelliğe sahip bir yavrunun görülmesi olasılığı herzaman vardır. Test çiftleştirmesinde elde edilen yavru sayısı arttıkca başarı da artar.
Her ne kadar kesin bir sonuç vermese de, bu tür bir yöntemle çekinik genin kuşlarınızın yavrularında ortaya çıkma olasılığını azaltabilirsiniz. Biz buna bilimsel olarak bir genin frekansının düşürülmesi diyoruz.
Aynı kalıtım mekanizmasına sahip bir özelliğin yetiştirdiğiniz güvercin ırkında bulunmaması durumunda ise başka bir ırktan bu özelliğin alınması oldukca kolaydır. Bu durumda yapacağınız tek şey kendi yetiştirdiğiniz ırktan, o ırkın özelliklerini en iyi temsil eden kuşlarla, farklı ırktan ancak istediğiniz ve cinsiyete bağlı olmayan baskın bir kalıtım yolu izleyen özelliği taşıyan kuşları çiftleştirmektir. Bunlardan alacağınız yavruların (eğer farklı ırktan olan kuş bu özellik bakımından homozigot durumda ise) hepsi istediğimiz özelliği taşırlar. Alınan bu yavrular (F1) tekrar yetiştirdiğiniz ırk kuşlarla çiftleştirilirler. Bunlardan ise 1/2 oranında ırkınıza katmak istediğiniz geni taşıyan yavrular elde edilir. Bu yavrular melezlerin, yani F1'lerin geriye çiftleştirilmesi sonucu elde edildikleri için G1 ile sembolize edilirler. G1'lerin tekrar yetiştirdiğiniz ırk kuşlara verilmesinden ise G2 ile sembolize

Cinsiyete bağlı olmayan baskın bir kalıtım yolu izleyen tepesizlik lehine seleksiyon (bu özellik birçok ırkta zaten sabit durumdadır, ancak örnek olarak alınması konunun anlaşılmasını kolaylaştırmak içindir).

edilen yavrular elde edilir. Böylece 5-6 kuşak (G5 veya G6) devam edilirse, tamamen yetiştirdiğiniz ırkın özellikleriyle beraber, ayrıca başka ırklarda bulunupta kendi yetiştirdiğiniz ırkta olmasını arzuladığınız özelliği de taşıyan kuşlar elde edebilirsiniz. Bu yöntem uygulanırken elde edilen G1, G2, G4, G5, G6 kuşağındaki kuşlardan, yetiştirdiğiniz ırka taşımak istediğiniz özelliği göstermeyen kuşlar damızlıkta kullanılmamalıdır. Ancak bu çiftleştirmelerden elde edilen kuşların tamamen kendi yetiştirdiğiniz ırkın özelliklerini kazandıklarına inandığınız zaman istediğiniz kuşu damızlığa ayırırsınız veya damızlıktan çıkarırsınız.

CİNSİYETE BAĞLI BASKIN (DOMİNANT) BİR GEN LEHİNE SELEKSİYON
Kuşlarda, bu tür bir kalıtım yolu izleyen genler dişilerde mutlak surette homozigot halde bulunurlar. Zira, daha önce de anlatıldığı gibi dişi kuşların cinsiyet kromozomları birbirinden farklıdır. Bu kromozomlar birbirinin homologu (eşi) değildir. Bu tür bir kalıtım yolu izleyen özelliğe ait genin kromozom üzerinde alleli ile beraber bulunmasına olanak yoktur. Buraya kadar anlatılanlardan da anlaşılacağı gibi söz konusu geni kuşlarımızda sabitlemek için istediğimiz özelliği taşıyan dişi kuşlarla işe başlamak tavsiye edilir.
Bilindiği gibi şekeri rengi cinsiyete bağlı bir kalıtım yolu izler. Bu rengi kuşlarınıza vermek için şekeri renkli dişi bir güvercini kendi damızlıklarınızın en iyisi ile çiftleştirmelisiniz. Bu çiftleştirmeden elde edilen tüm erkek yavrular şekeri olurlar. Dişi yavrular ise erkek kuşun rengindedirler ve şekeri rengini taşımadıkları için amaça uygun değldirler. Bu nedenle damızlıkta kullanılmazlar. Erkek yavruları ise tekrar kendi kuşlarınızın dişilerinin en iyisi ile çiftleştirmelisiniz. Bu çiftleştirmeden ise elde edilen yavruların tahminen yarısı şekeri renkli olur. Yine şekeri yavruları kendi kuşlarınızın en iyileri ile çiftleştiriniz. Bu çiftleştirmede eğer yalnızce dişileri kullanırsanız şekeri renkli erkek yavrular elde edersiniz. 5.-6. Generasyon sonunda elde ettiğiniz şekeri erkek ve dişileri artık birbirleriyle çiftleştirebilirsiniz. Zira bu kuşların diğer özellikleri hemen hemen tamamen sizin kuşlarınıza benzer.
Dişi kuş ile başlamanın yalnızca tavsiye olduğunu unutmayınız. Elbette erkek bir kuş ile de başlayabilirsiniz. Ancak bu takdirde bu erkek kuşun istediğiniz özelliği homozigot halde mi yoksa heterozigot halde mi taşıdığını bilmenizde yarar vardır. Elbette ki bu özellik bakımından homozigot olan erkek bir kuş ile başlamanız, ilk çiftleştirmede tüm yavruların istediğiniz özelliği taşıması bakımından avantajlıdır.

CİNSİYETE BAĞLI OLMAYAN ÇEKİNİK (RESSESİV) BİR GEN LEHİNE SELEKSİYON
Ön tepe (bazı yörelerde bu özelliğe gül adı verilir) cinsiyete bağlı olmayan çekinik bir kalıtım yolu izler. Kuşlarınıza bu özelliğin katılması için, kuşlarınıza çok benzeyen ön tepeli dişi veya erkek bir kuş ile kendi kuşlarınızı çiftleştiriniz. Bu çiftleştirmeden elde edilecek tüm yavruların ön tepesiz olmalarına rağmen bu özelliği taşırlar. Alınan bu yavruların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu dörtte bir oranında ön tepeli yavrular elde edilir. Alınan bu ön tepeli yavruları tekrar kendi kuşlarınızın en iyileri ile çiftleştirmelisiniz. Bu şekilde devam ederek diğer özellikleri kendi kuşlarınıza benzediğine inandığınız yerde ön tepeli kuşları aralarında çiftleştirerek devam edersiniz. Bu yöntem diğer yöntemlere nazaran hedefe varmak için dahu uzun bir süre gerektirir.

CİNSİYETE BAĞLI ÇEKİNİK (RESSESİV) BİR GEN LEHİNE SELEKSİYON
Daha önce değinildiği gibi bazı açık renklerin meydana gelmesini sağlayan ve renk açma geni olarak isimlendirilen gen cinsiyete bağlı, çekinik bir kalıtım yolu izler. Buna göre kırmızı olan kuşlarınıza sarı rengini kazandırmak istediğinizi vasayın. Bu takdirde sarı bir erkek ile işe başlamak en iyisidir. Zira sarı bir erkek kuş ile kırmızı bir dişiden elde edilecek dişi yavruların tümü sarı renkli olurlar. Bu sarı dişi yavruların kırmızı erkeklere verilmelerinden yalnızca kırmızı renkli yavrular elde edebiliriz ve bu yavruların yalnızca erkekleri renk açma geninin taşıyıcısıdırlar. Bu nedenle dişi yavrular sonraki aşamalar için değersizdirler. Erkek yavruların tekrar kendi kuşlarınızın dişilerine verilmelerinden ise alınacak dişi yavruların yarısı sarı renkli olur. Böylece sürdürülecek olan işlemler sonucunda birkaç generasyon sonra istediğiniz özellikleri taşıyan sarı renkli kuşlarınıza kavuşabilirsiniz.

KANTİTATİF ÖZELLİKLERİN ISLAHI
Kantitatif özelliklerin ortaya çıkışının yalnızca genlere bağlı olmadığını biliyoruz. Bu özellikler, az yada çok çevre koşullarından etkilenirler. Örneğin uçucu bir güvercin ırkından elde edilen yavrular zamanında ve yeterli süre uçurulmazlarsa, uçuculukları ebeveynleri kadar iyi olmaz. Bunun gibi birçok örnek verilebilir. Bu durumun tam tersi de sözkonusudur. Zamanında ve yeterince uçurulmadığından dolayı kötü uçucu olarak bilinen kuşlardan çok iyi uçucu yavrular elde edebiliriz.
Bu nedenle anılan özellikler bakımından kuşlarımızın en iyisini seçmek oldukca zordur. Kantitatif özellikler için kuşlarınızın hangisinin daha iyi olduğuna karar vermek için öncelikle hepsinin aynı koşullarda yetiştirilip yetiştirilmediklerini bilmeniz gerekir.
Kantitatif bir özellik yönünden sürünüzün nasıl iyleştirilebileceğini bir örnek ile açıklamaya çalışalım. Örneğin kuşlarınızın uçuculuğunu geliştirmek istiyorsunuz. Bunun için iyi uçtukları bilinen güvercinlerle başlamak en iyisidir. Ancak elinizde bulunan kuşlarda da bu özellik açısından yeterince varyasyon (farklılık) olması her zaman muhtemeldir. Öncelikle aldığınız yavruların hepsinin mümkün olduğunca eşit koşullarda büyütülmelerini sağlayın. Aynı yaşta uçurmaya başlayın. Uçurma işlemi için hepsine aynı zamanı ayırınız. Bu takdirde bunların içerisindeki iyi uçucuların, iyi uçma özelliklerinin genlerinden kaynaklandığı sonucuna varabiliriz. Burada unutulmaması gereken en önemli konulardan birisi, hedefe bir an önce varmak için mümkün olduğunca çok sayıda yavru arasından mümkün olduğunca az sayıda yavru seçilerek bunların damızlıkta kullanılmasıdır. Unutmayın ki vasat kuşların damızlıkta kullanılması istenen ilerlemeyi yavaşlatır. Bu nedenle çok yavru alacağım diyerek istenen özellikleri taşımayan kuşların damızlıkta kullanılması gereksiz yere vasat kuşların sayısının artmasına neden olacaktır. Halbuki, eğer vasat kuşlarınıza damızlığa ayırdığınız kuşların yavrularını baktırırsanız, hem iyi kuşlar yetiştirmiş olursunuz, hemde gelecek yıl içlerinden en iyilerini seçebiliceğiniz yeterli sayıda yavru elde etmiş olursunuz.

SELEKSİYON YÖNTEMLERİ

TEKSEL SELEKSİYON YÖNTEMİ
Bu yöntemde, adından da anlaşılacağı gibi ıslahına çalıştığımız özellikler tek tek ele alınır. Örneğin öncelikle kuşlarımızın uçuculuk özelliklerini geliştirmeye çalışırız. Bu konuda belli bir ilerleme kaydettikten sonra renk konusunu ele alabiliriz.
Yöntem, özellikle tek bir özellikte ilerleme istediğimizde çok etkilidir. Eğer birden fazla özelliği ele alıyorsak o takdirde yöntem, hedefe ulaşmak için çok uzun bir süre gerektirmesi bakımından dezavantajlıdır. Diğer bir dezavantajı ise, seçim tek bir özelliğe bakılarak yapıldığı için, damızlığa ayrılmayanlar içerisinde başka özellikler bakımından çok iyi durumda olan kuşların da bulunabileceği olasılığıdır. Böylece diğer özellikleri bakımından çok iyi olan kuşlar, ele aldığımız özellik bakımından yetersiz oldukları için damızlık dışı bırakılacaklardır.

BAĞIMSIZ AYIKLAMA YÖNTEMİ
Bu yöntemde iyileştirilmesi düşünülen tüm özellikler aynı anda dikkate alınır. Damızlığa ayrılacak kuşlarda, her bir özellik için belli bir alt sınır tespit edilir. Alt sınırı aşan kuşlar damızlığa ayrılırlar. Böylece aynı anda birden fazla özellikte ilerleme görülecektir. Ancak özellik bazında görülecek ilerleme, teksel yönteme nazaran daha yavaş sağlanacaktır.
Bu yöntemin önemli bir dezavantajı vardır. Her bir özellik için belli bir alt sınır belirlendiği için, bir özellik bakımından çok iyi olan, hatta listenin en başında olan bir kuş, diğer bir özelliği açısından yetersizse damızlık dışı kalacaktır.
Bunun yanında öyle özellikler vardır ki birbirleriyle ters ilişkilidirler. Yani, özelliğin birinde yeterli ilerleme sağlanırken diğerinde gerileme olabilmektedir. Bu olumsuz durum başarıyı baltalayan en önemli faktörlerden biridir.

SELEKSİYON İNDEKSİ (PUANLAMA) YÖNTEMİ
Yöntem, bundan önce anlatılan diğer iki yöntemin olumsuz taraflarını bertaraf etmek için geliştirilmiştir. Yönteme göre, ele alınan özelliklerin öncelikle ağırlıkları belirlenir. Yani özelliğin hangisinin öncelikli ele alınması gerektiği, hangisinin daha az önemli olduğu belirlenir. Bu özelliklere belli bir katsayı verilir. Özellikler puanlanır ve bu katsayılarla çarpılırlar. Daha sonra çıkan sonuçlar toplanır ve bu değer kuşun damızlık değeri olarak isimlendirilir. Kuşlar bu damızlık değerlerine göre sıralanırlar ve yukarıdan aşağıya doğru belirlediğimiz sayıda hayvan damızlığa ayrılır. Örneğin yetiştirdiğiniz kuşların en fazla takla özelliklerine önem verdiğinizi farzedelim. Bu özelliği 100 üzerinden puanlayabilirsiniz. Bundan sonra sırasıyla iyi uçuculuk özelliği 80 puan üzerinden, renk özelliği 50 üzerinden, döl verimi (bu özellik için çok yumurtlama, yavruların yumurtadan kolayca çıkması, yavrulara iyi bakım gibi birden fazla kriter ele alınabilir) 25 üzerinden puanlanabilir. Bu puanlama yapılırken mümkün olduğunca tarafsız olmak gerekir. Bunun sonucu tüm özelliklerin puanları toplanır. Her kuşun toplam puanları, büyükten küçüğe doğru sıralanır. Bu sıralama erkek ve dişi kuşlar için ayrı ayrı yapılmalıdır. Sıralama sonucu, örneğin kendinize 10 çift damızlık ayıracaksanız, sıralanmış olan puanlara göre en yüksekten başlanarak 10 dişi ve 10 erkek kuş ayırmalısınız.

YETİŞTİRME SİSTEMLERİ
Yetiştirme sistemleri, kuşlarınızın genetik ıslahında hedefe varmanızı kolaylaştıracak uygulamalardır. Hangi sistemi sececeğiniz hedefinize bağlı olarak değişir. Bu sistemlerin dahilinde uygulanacak seleksiyon, istediğiniz özellikte kuşları elde etmenizi sağlayabilir.

SAF YETİŞTİRME

Saf yetiştirme aynı ırka sahip hayvanların çiftleştirilerek üretilmesidir. Hatta aynı ırk içerisinde birbirine en fazla benzeyen kuşların çiftleştirilerek üretilmesidir. Birçok kuşcumuz bu sistemi zaten uygulamaktadır. Yine bu sistemde sürüye mümkün olduğunca aynı ırktan bile olsa dışarıdan başka kuşlar sokulmamaya çalışılır. Ancak bu takdirde de kuşlarınız arasında akrabalık derecesi artacaktır. Akrabalık derecesindeki bu artış bazı durumlarda tehlikeli olabilir. Bu durumu önlemek için zaman zaman dışarıdan alınan kuşlarla kendi kuşlarınızı çiftleştirmelisiniz. Bu duruma kan katma adı verilir.
Saf yetiştirme sistemi ikiye ayrılır. Bunlardan birisi akrabalı yetiştirmedir. Diğeri ise akraba dışı yetiştirmedir.



AKRABALI YETİŞTİRME
Akrabalı yetiştirme adından da anlaşılacağı gibi birbirine kan bağı olan kuşların çiftleştirilmesidir. Bu yetiştirme yönteminin iki şekli vardır. Ana-oğul, baba-kız ve kardeşlerin çiftleştirilmesi yakın akrabalı yetiştirme, büyük ebeveyn-torun, amca-yeğen, kardeş çocukları vb. çiftleştirilmesi ise uzak akrabalı yetiştirme olarak anılır. Akrabalı yetiştirme daha önceki konularda üzerinde durulan homozigotluğun artmasına neden olur. Bu yöntemle, kuşlarımızda bulunan iyi özelliklerin yavrularında muhafaza edilmesini sağlayabiliriz.
Bu yetiştirme sistemi özellikle az sayıda, yani seleksiyon yapacak sayıda güvercine sahip olmayan yetiştiricilerin ellerinde bulunan iyi birkaç kuşun genlerinin yavrularında toplanmasını sağlar. Fazla sayıda güvercin yetiştirmeye olanakları elverişli olmayan yetiştiriciler için en iyi genetik ıslah yöntemlerinden birisidir. Böylece iyi kuşları dışarıda aramak zorunda kalmazsınız. Üstün özelliklere sahip bir güvercinin kendi yavrularıyla çiftleştirilmesi sonucu onun özelliklerini ikinci kuşak yavrularda toplayabiliriz. Zira bu kuşun genlerinin yarısı zaten yavrusunda bulunacaktır. Tekrar yavrusu ile çiftleştirilmesi demek bu kez yavrularda üstün özelliklere sahip kuşun genlerinin %75'inin biraraya gelmesi demektir.
Bu yöntemin diğer bir kullanma sahası posta güvercini yetiştiriciliğidir. Posta güvercinlerinde akrabalı yetiştirilmiş hatlar elde edilir. Daha sonra farklı hatlardan kuşlar birbirleriyle çiftleştirilirler. Alınan yavrular çoğu durumda ana ve babalarından üstün olurlar. Bu duruma melez azmanlığı yada heterosis adı verilir. Farklı saf ırktan kuşların çiftleştirilmeleri sonucu da bazı özelliklerde heterosis görülme olasılığı yüksektir. Heterosis daha çok yaşama gücü (yumurtaların döllülük oranı, yavruların yumurtadan çıkış gücü, hastalıklara dayanıklılık vb.) ile ilgili özelliklerde görülsede, tüm kantitatif özelliklerde görülme olasılığı vardır. Ancak akrabalı yetiştirilmiş hatlar arası çiftleştirmelerden elde edilen bu üstün yavruların aralarında çiftleştirilmeleri sonucu açılma olacağından beklenen üstün verimli kuşlar elde edilmez. Yani üstün yetenekli kuşlar elde etmek için her seferinde akrabalı yetiştirilmiş ana ve babalar kullanmak gerekir. Bu konuda başarı akrabalı yetiştirmenin derecesine göre artar Bu durum kuşların tekrar tekrar akrabaları ile çiftleştirilmeleri sonucu artar. Örneğin baba-kız çiftleştirilmesinden elde edilen yavruların akrabalı yetiştirme dereceleri %25'dir. Bu yavruların tekrar ana veya babalarıyla çiftleştirilmelerinden elde edilen yavrularda ise akrabalı yetiştirme derecesi %50 olur. Aynı şekilde devam edilmesi ile akrabalı yetiştirme derecesi sırasıyla %75, %87.5, %93.75 vb. olur.
Akrabalı yetiştirme aynı zamanda zararlı çekinik genlerin etkilerinin yavrularda ortaya çıkmasına da neden olabilir. Böylece zararlı genlere sahip kuşlar tespit edilmiş olur ve bunlar damızlıktan çıkarılırlar. Zira akraba dışı çiftleştirmelerde bu tür zararlı genler ortaya çıkmadan generasyonlar boyunca taşınabilir. Ancak belli bir noktada ortaya çıktıklarında bu zararlı genleri sağlam kuşlarınızın hangilerinin taşıdığını bilemezsiniz.
Akrabalı yetiştirmenin yukarıda anılan yararları yanında olumsuz bir yönü bulunmaktadır. Akrabalı yetiştirmenin derecesinin artması döl verimi ve yaşama gücü ile ilgili özelliklerin gerilemesine sebep olabilir. Bunlar yumurtalamada bozukluklar, erkeklerin dölleyememesi, yavruların yumurtadan çıkamamaları, yavrulara iyi bakmama, hastalıklara direncin azalması vb. olumsuzluklara yol açabilir. Ancak akrabalı yetiştirilme derecesi çok yüksek olmayan kuşlarda bu olumsuzlukların görülme olasılığının düşük olması ve yukarıda sayılan yararları nedeniyle gerektiği yerde bu yola başvurmanın hiçbir sakıncası yoktur.

AKRABALAR DIŞI YETİŞTİRME
Aynı ırk içerisinde, ancak birbirleriyle akraba olmayan kuşların çiftleştirilmesidir. Bu yetiştirme sistemine kuşlarınızın özelliklerini yeterli bulmadığınız zaman başvurmalısınız. Bu amaçla dışarıdan, yani elinizde bulunan kuşlarla akraba olmayan ancak yetiştirdiğiniz kuşlarınızın ırkından ve üstün özellikli kuşları kendi kuşlarınız ile çiftleştirmelisiniz. Bu durumda yabancı kuşun üstün genlerini kendi sürünüze katmış olursunuz. Bundan sonra daha önce anılan genetik ıslah yöntemlerinden birini uygulayabilirsiniz. Bu durum da bir nevi kan katmadır.





MELEZLEME
Melezleme farklı iki ırktan hayvanın çiftleştirilmesidir. Kuşculuk dilinde bu tür çiftleştirmeden meydana gelmiş güvercinlere kırma, kırık, azma, azman gibi isimler verilmektedir. Kuşculukta melezleme pek istenmeyen bir yöntemdir. Her ne kadar saf kan kuşların yetiştirilmesi istense de istek dışı birçok melezlenmeler olmaktadır. İstek dışı melezlenmeler genellikle farklı ırktan kuşların birarada yetiştirildiği kümeslerde daha çok görülmektedir.
Halbuki genetik ıslahta melezleme bazı özelliklerin "iyileştirilmesi" için bir araçtır. Ve yeni ırklar meydana getirilmesi için en iyi yöntemdir.
Melez hayvanların aralarında çiftleştirilmelerinden meydana gelen yavrular genellikle birbirlerinden çok farklı özelliklere sahip olurlar. Ancak bu yavrular içerisinde istenen veya hoşa giden özellikleri taşıyan yavruların seçilerek aralarında çiftleştirilmeleri suretiyle, birkaç generasyon sonunda nispeten homojen (benzer) yapıda kuşlar elde edilebilir.

Hazırlayan: Doç. Dr. Türker Savaş
 
Bu bilimsel makaleyi Sn. Türker SAVAŞ bey doşent olduğu zaman hazırlayıp yazmış,bundan sonrada Prof. olmuştur.

Dikkat edilirse ve bu yazılanları öğrenip güvercinler üzerinde hata yapmadan sabırlı bir şekilde uygulanırsa Türker hocanın yukarıda belirttiği gibi başarıyı yakalamak hiçte zor olmayacaktır.
Aslında bu makale güvercin meraklıları için bulunmaz bir nimettir,bütün güvercin meraklıları Sn. Türker Savaş beye ne kadar teşekkür etse azdır.
Ben bütün kuşçular adına Sn. Türker Savaş beye teşekkür ederim.
 
tanlmslz' Alıntı:
cevdet özbayer' Alıntı:
Re: OYUN KUŞU EŞLEME FORMÜLÜ
gönderen tanlmslz » 26 Mayıs 2012 10:39

Selamlar ;
Öncelikle konu çok güzel ve benim çok fazla araştırdığım bir konu.Şunu söylemek istiyorum sülalemin yarısı yurtdışındadır benim bu sebeple yurtdışında bir çok ornitolog (güvercinler üzerine ihtisas yapmış veteriner) arkadaşa sordurdum bu konuyu akrabalarım vasıtasıyla ve aldığım cevap şu oldu tabiki bilim ışığında.
Özellikle performans kuşları ile alakalı olarak anlatacağım ornitolog arkadaşların cevaplarını.
Bir güvercinde 28 kromozom vardır.Bu kromozomlardan bir tanesi oyun yani takla özelliğini ön plana çıkarır.bir tanesi rengini gibi vs.
Bu 28 kromozom sadece 1 kuşundur erkek veya dişi birde diğer eş edilecek kuşun kromozom sayısı eklendiğinde 28 de o olur.İstediğimiz bir kuşu almak yabancı ise birbirine akrabalık yok ise 28x28=560 da bir olur.Tabiki en az 1 yavru denemek sartı ile.Eğer akraba ise 28de 1 dir şansımız.Diyelim ki akraba değil şans 560 da 1 o zaman 10 yavru deneyeceğiz ve içlerinde iyi bir yavru alırsak anne veya babaya vuruyoruz.Sonra altlarından gelen 2.ağız yavrulardan birisini anne veya babaya eş ettiğimiz ilk yavruya eş ediyoruz.Ancak bu şekil denemeden sonra anne ve babanın özünü bulabiliriz.
Bilim adamlarının bu konuyu açıklaması budur.Umarım sabrınız buna yeter ve istediğinizi elde edersiniz.Herkezin en iyisini beslemesi dileğiyle .
Saygılarımla;
_________________________________________________________________________

Evet konuya kısaca bilimsel bir açıklama getirdiği için tanlmslz'a teşekkür ederim.

Cevdet amca selamlar sana olsun ve herkeze.
Bir yazımı beyendiğin için teşekkür ederim ama sevdinmi sövdünmü anlayamadım. Gerçektenmi beyendin anlamadım (:
İnsan hiç kendi çocuğuna kötübir laf edermi ? sende benim çocuklarımın yaşlarında anca varsın,senin yukarıdaki bu yazıyı aktarman,benimde Türker Savaş beyin yukarıdaki makalesini aktarmama neden oldu,onun için tekrar sana teşekkür ederim.
 
Selamlar.
Allah razı olsun amca asıl ben sana teşekkür ederim ki bizleri evlatlarından ayırmadığın için.
 
cevdet amca agzına saglık cok guzel aydınlatmıssın bızlerı Allah cumlemızın gonlune gore versın ben kendı dusuncemı soylemek ıstıyorum bence herseyın bası sabırdır... kus dedıgın cok masum ve garıp bır hayvandır o yuzden bence kotu kus yoktur onemlı olan kusun dılınden anlamaktır o da buyuk hezımet ve sabır ısıdır Allah herkesın kalbıne gore versın...
ankara haymanadan ahmet çınar
 
Cevdet bey,
bu güzel bilgileri bizlerle paylaştığınız için teşekkür ederim.Çok kuşçuya rehber olacağından eminim.
Allah razı olsun.
 
valla bir okadarda benden allah razı olsun ama sizin gibi yetiştirici büyüklerim olsa yanımda keşke ama malesef çevremde hiç böyle yetiştirici yok olsa yanından ayrılmam valla
 
Geri
Üst