Sansar mıydı yoksa Gelincik mi?

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan Aydin Cagdas
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 1
  • Görüntüleme Görüntüleme 14K
Katılım
31 Ağu 2011
Mesajlar
8
Tepkime puanı
0
Siteyi ziyaret et
Ad Soyad
Aydın Çağdaş
Meslek
Kuşçu
İlgi Alanı
Bundan 10 yıl kadar önce ortaokula giden bir çocukken evimizin balkonunda bir kaç çift güvercinim ve yavruları vardı. Son derece sağlıklıydılar, hiç bir kuşum ölmemişti vede kaçmamıştı, kayıpsız olarak besliyordum kuşlarımı. Onları kendi yaptığım derme çatma kümesimde besliyordum, her gün büyük bir zevkle uçuruyordum, takla atışlarını izliyordum derken bir sabah kümesi açtığımda çok ilginç bir manzarayla karşılaştım... Yavru güvercinlerimden birtanesi göğüs kafesi parçalanmış şekilde ölmüştü... Buna bir anlam veremedim henüz ilk güvercin kaybımdı bu... Bu arada kuş beslememem için aile halkından baskılar geliyordu. Bense asla vazgeçmeyi düşünmüyordum... Ertesi sabah kalktığımda iki güvercinim daha ölmüştü birinin boğazı diğerinin gözü parşalanmıştı çok üzülmüştüm... Güvercine başladığımdan beri hiç kayıp vermemişken bu son iki günde üçüncü kaybım olmuştu... Ailem kuşlarımı bir farenin öldürdüğünü zannediyorlardı hatta bundan eminlerdi... Hatta eve fare giriyor diye bahane edip güvercinleri bırakmam konusunda bana iyiden iyiye baskı yapıyorlardı ama ben direniyordum... Derken aynı gece balkona fare zehiri gibi birşey koydular. Sabahta kalktığımızda hakikaten 2 fareyi ölü bulmuştuk ve bende artık eve fare girdiğine inanmış, artık istesemde kuş besleyemeyeceğimi düşünüyordum zaten ölen kuşlardan sonra hevesim de iyice kaçmıştı ama çocukluk işte yinede direniyordum elimden geldiğince... :( Derken bir kaç gün sonra sabah kalktığımda rahmetli anneannemi balkonda çok gergin bir halde gördüm, elinde büyükçe bir poşet açık kahverengi postu olan kediden daha büyük bir hayvan leşini telaşla saklamaya çalışırken gördüm, anneane bu ne dedim çok ısrar ettim ama söylemedi. Daha sonra okula gittim, ve akşamleyin okuldan geldiğimde kuşlarımda kümesimde yerinde yoktu, 2 gün ağladım ve sonra öğrendim ki anneannem kuşlarımı birine vermiş ama kim olduğunu hiç bir zaman öğrenemedim. Olayın üstünden 10 yıl geçti koca adam oldum ama hala düşündükçe hala ağlayasım geliyor. Havada bir uçan kuş gördüğümde bakıyorum iç geçirip... Ve şimdi tek bir şeyi merak ediyorum, kuşlarımı öldürüp, kuşçuluğumun sonunu hazırlayan o acımasız yaratık neydi? Sansar mı yoksa Gelincik mi? :hungur: :hungur: :hungur:
 
Geç bir cevap olacak ve hiç kimsede yazmamış bu yüzden yazayım dedim. Hayvanlarınızı bu kadar sevmeniz çok güzel bir duygu olmalı. Özellikle son 2 cümle herşeyi özetliyor ancak vahşi hayatta yaşayan hayvanlar için acımasız demek bence yanlış olur. Nasıl biz insanlar bilinçli olarak besleniyoruz, yemek bulup yiyoruz, vahşi hayattaki hayvanlar da güdüleri ile hareket ediyorlar ve yine bilinçli ancak bilinçdışı olarak besleniyorlar. Yani karnım kazındı birşeyler atıştırayım diye bir mantık yok onlarda. Acıkırlarsa yerler, güdüleri de nasıl yiyeceklerini onlara gösterirler. Biraz daha açarsak, bizdeki gibi onlar yavru kuşmuş yemiyeyim yazık gider böcek yakalarım diye bir düşünceleri olamaz doğal olarak. O yüzden acımasız demeyi kaldıralım öncelikle :)

Soruya gelecek olursak sansar ile gelincik tür olarak akrabalar. Ancak farkı ayak izlerinden, güvercin üzerindeki diş izinden ve öldürme şekli olarak ayırabilirsiniz. Gerçi neticede pek birşey farketmeyecek sonuçta hem ölmüşler hem de öldürmesi muhtemel olan hayvanlar aynı türdekiler, sansar ve gelincik. Valla horoz, tavuk öldüren fareler bile var köylerde. Ancak bence fare ihtimali düşük. Ya sansardır ya gelincik yada kedi. Ancak kedi de avını bırakmaz, ya orada yer sade tüylerini bırakır gider yada yanında götürür başka bir yerden yer. Anneanneniz nasıl öldürmüş hayvanı ona şaşırdım çünkü benim bildiğim her iki hayvanda oldukça hızlı ve atiktir.
 
Geri
Üst