Tweety
Moderatör
Tanımı
Gökdoğan (Falco peregrinus) büyük doğanlardan biridir.
Dişi ve erkek bireyler arasında büyüklük dışında görünüş farkı yoktur.
Dişi bireyler erkeklerden yaklaşık 1/3 oranında daha iridir. Erkekler 445g civarında, dişiler ise 920g civarındadır. Gökdoğan uçuşta oldukça sağlam ve tıknaz bir yapı sergiler.
Kanatları sivri, gövdesi kalın, kuyruğu nispeten kısadır.
Erişkinlerin sırtı ve kanat üstleri mavimsi gridir.
Üstten kuyruk sokumu açık renk görünür. Uçuşta alttan oldukça açık renklidir.
Altı tamamen enine koyu çizgilerle kaplıdır.
Sadece boğazı çizgisiz beyazdır.
Bazı alttürlerde alt kısımlar krem renk de olabilir.
Gökdoğanların en karakteristik özelliği diğer doğanlardan çok daha kalın olan bıyığıdır.
Gözü de tamamen içine alan bıyık tepedeki siyah başlıkla birlikte diğer doğanlardan rahatça ayrılmasını sağlar.
Genç bireyler erişkinlerden çok daha koyu renklidirler.
Eşeysel olgunluğa erişecekleri iki yaşına kadar üst ve alt kısımları koyu kahverenginde olur. Göğüs ve karındaki çizgiler erişkinlerin tersine enine değil dikinedir. Kulak bölgesinde kara bir bölge bulunur ve biraz daha ufak yapılıdır. Kreyenborgi varyasyonunun üzeri orta derece gri, alt kısmı az şeritli ve baş deseni ulu doğan gibidir ancak kulak bölgesi beyazdır.
En çok karıştırılabileceği türler;
Bıyıklı doğan (Falco biarmicus),
Ulu doğan (Falco cherrug),
Delice doğan(Falco subbuteo) ve
Ada doğanı (Falco eleonorae)'dir.
Habitatı
Gökdoğanın belirgin bir habitatı yoktur.
İçinde yuva için uygun kayalık barındıran dağlar, vadiler, deniz kıyıları, sulak alan, nehir ve göl kenarları onun yaşam alanıdır.
Bu yüzden tüm dünyaya yayılmış pek çok alttürü vardır.
Gökdoğanlar genellikle yüksek kayalıklardaki oyukları yuva yeri olarak tercih eder.
Özellikle son yüzyılda şehirlerde yüksek bina, köprü gibi yapıların çoğalması ve güvercin, kumru gibi potansiyel avların artması sonucu gökdoğanların buraları da tercih ettiği gözlenmektedir.
Gökdoğan nadiren ağaçlara yuva yapar.
Yayılışı
Tüm dünyada yaygın bir türdür.
Pek çok alttürü bulunur.
Türkiye'deki alttür Akdeniz havzasına özgü "Falco peregrinus brookei"dir.
Türkiye'nin hemen her bölgesinde yaygındır.
Kışın özellikle sulak alanların çevresinde sıkça görülür.
Halk arasında çoğunlukla yanlış bir şekilde "şahin" olarak adlandırılır.
Beslenme
Avının tamamını küçük ve orta boylu kuşlar oluşturur.
Avını havada yakalar. Yeryüzünde kendi gücüyle en hızlı tür özelliği taşıyan ve ‘kuş avlama uzmanı’ olarak tanımlanan Gökdoğan Çok nadiren kemirgen menüsüne başvurmaktadır.
Gökdoğan son derece zengin bir av menüsüne sahiptir.
Kırlangıç kadar küçük kuşlardan yeşilbaş gibi kendisinden bile iri avlara kadar uzanan bir menü.
Bunlardan bazıları: Alaca ağaçkakan, ibibik, güvercin, kumru, kınalı keklik, kılıçgaga, küçük kumkuşu, kızılbacak, çamurcun, yeşilbaş, kırlangıç, ketenkuşu, akkarınlı ebabil...
Biyolojisi
Gökdoğanlar tüm gündüz yırtıcıları gibi tek eşli (monogam)'dir.
Kayada veya ağaçta üreyebilir. Genellikle kayalıklarda üremesine rağmen Avrupa’nın kayalık olmayan bazı bölgelerinde ağaçta ürediği tespit edilmiştir.
Yılda sadece bir kez kuluçka yaparlar. Yumurta sayısı 2-5 arasında değişir.
Dişi mart sonunda yumurtlar. Kuluçka 32 gün sürer.
Yavrular 35 gün kadar yuvada kalırlar.
Yavru bakımı için eşler birlikte çalışır.
Ancak erkek genellikle av getirirken dişi yuvayı bekleyip yavruların güvenliğini sağlar. Yavrular uçtuktan sonra da birkaç ay ebeveyniyle yuvanın yakınlarında yaşar ve avlanmayı öğrenir.
Göçü
Kuzey Avrupa popülasyonu genelde göçmendir ve kış aylarında güneye göçer.
Güney Avrupa'dakile yerleşiktir.
Kış aylarında daha çok av bulabilecekleri sulak alan ve şehirlere yaklaşırlar.
Popülasyonu
1950 ve 1960'lı yıllara kadar yoğun DDT içerikli tarım ilaçlarının kullanımı yüzünden sayıları çok azalan ve hatta bazı ülkelerde yok olmaya yüz tutan gökdoğanlar DDT kullanımının yasaklanması sonucu tekrar hızla çoğalmıştır.
Bugün toplam Avrupa popülasyonunun 10000 çift civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Davranışları
Havayı yararak düz bir hat boyunca uçuşu tipiktir.
Bazen havada daireler çizerek dolaştığı da gözlemlenir.
Avını gördüğü anda yükseklerden hızla dalışa geçer.
Kanatlarını gövdesine yapıştırarak yaptığı bu "pike" uçuşunda yaklaşık 360 km. hıza erişebilir. Gökdoğan, avının büyüklüğüne göre iki yöntem geliştirmiştir.
Güvercin iriliğinde veya daha küçük avları havada kavrayıp yakalamak birinci yöntemidir. Diğeri ise, yakaladığında hızını çok ani düşürmesine sebep olup bir hava kazasına yol açabilecek kadar iri avlarını, örneğin ördekleri, yanlarından geçerken vurduğu sıkı bir pençe darbesiyle sakatlayıp yere düşürmek.
Kullandığı yöntem ne olursa olsun gök doğan da diğer yırtıcı canlılar gibi yüzde yirmilik başarı yüzdesine sahiptir.
Gökdoğan, beş saldırının dördünden eli boş döner.
Yuvası civarında son derece saldırgan bir kuştur ve yavrularına yönelebilecek tehditlere karşı inanılmaz savunmacıdır.
Gökdoğan (Falco peregrinus) büyük doğanlardan biridir.
Dişi ve erkek bireyler arasında büyüklük dışında görünüş farkı yoktur.
Dişi bireyler erkeklerden yaklaşık 1/3 oranında daha iridir. Erkekler 445g civarında, dişiler ise 920g civarındadır. Gökdoğan uçuşta oldukça sağlam ve tıknaz bir yapı sergiler.
Kanatları sivri, gövdesi kalın, kuyruğu nispeten kısadır.
Erişkinlerin sırtı ve kanat üstleri mavimsi gridir.
Üstten kuyruk sokumu açık renk görünür. Uçuşta alttan oldukça açık renklidir.
Altı tamamen enine koyu çizgilerle kaplıdır.
Sadece boğazı çizgisiz beyazdır.
Bazı alttürlerde alt kısımlar krem renk de olabilir.
Gökdoğanların en karakteristik özelliği diğer doğanlardan çok daha kalın olan bıyığıdır.
Gözü de tamamen içine alan bıyık tepedeki siyah başlıkla birlikte diğer doğanlardan rahatça ayrılmasını sağlar.
Genç bireyler erişkinlerden çok daha koyu renklidirler.
Eşeysel olgunluğa erişecekleri iki yaşına kadar üst ve alt kısımları koyu kahverenginde olur. Göğüs ve karındaki çizgiler erişkinlerin tersine enine değil dikinedir. Kulak bölgesinde kara bir bölge bulunur ve biraz daha ufak yapılıdır. Kreyenborgi varyasyonunun üzeri orta derece gri, alt kısmı az şeritli ve baş deseni ulu doğan gibidir ancak kulak bölgesi beyazdır.
En çok karıştırılabileceği türler;
Bıyıklı doğan (Falco biarmicus),
Ulu doğan (Falco cherrug),
Delice doğan(Falco subbuteo) ve
Ada doğanı (Falco eleonorae)'dir.
Habitatı
Gökdoğanın belirgin bir habitatı yoktur.
İçinde yuva için uygun kayalık barındıran dağlar, vadiler, deniz kıyıları, sulak alan, nehir ve göl kenarları onun yaşam alanıdır.
Bu yüzden tüm dünyaya yayılmış pek çok alttürü vardır.
Gökdoğanlar genellikle yüksek kayalıklardaki oyukları yuva yeri olarak tercih eder.
Özellikle son yüzyılda şehirlerde yüksek bina, köprü gibi yapıların çoğalması ve güvercin, kumru gibi potansiyel avların artması sonucu gökdoğanların buraları da tercih ettiği gözlenmektedir.
Gökdoğan nadiren ağaçlara yuva yapar.
Yayılışı
Tüm dünyada yaygın bir türdür.
Pek çok alttürü bulunur.
Türkiye'deki alttür Akdeniz havzasına özgü "Falco peregrinus brookei"dir.
Türkiye'nin hemen her bölgesinde yaygındır.
Kışın özellikle sulak alanların çevresinde sıkça görülür.
Halk arasında çoğunlukla yanlış bir şekilde "şahin" olarak adlandırılır.
Beslenme
Avının tamamını küçük ve orta boylu kuşlar oluşturur.
Avını havada yakalar. Yeryüzünde kendi gücüyle en hızlı tür özelliği taşıyan ve ‘kuş avlama uzmanı’ olarak tanımlanan Gökdoğan Çok nadiren kemirgen menüsüne başvurmaktadır.
Gökdoğan son derece zengin bir av menüsüne sahiptir.
Kırlangıç kadar küçük kuşlardan yeşilbaş gibi kendisinden bile iri avlara kadar uzanan bir menü.
Bunlardan bazıları: Alaca ağaçkakan, ibibik, güvercin, kumru, kınalı keklik, kılıçgaga, küçük kumkuşu, kızılbacak, çamurcun, yeşilbaş, kırlangıç, ketenkuşu, akkarınlı ebabil...
Biyolojisi
Gökdoğanlar tüm gündüz yırtıcıları gibi tek eşli (monogam)'dir.
Kayada veya ağaçta üreyebilir. Genellikle kayalıklarda üremesine rağmen Avrupa’nın kayalık olmayan bazı bölgelerinde ağaçta ürediği tespit edilmiştir.
Yılda sadece bir kez kuluçka yaparlar. Yumurta sayısı 2-5 arasında değişir.
Dişi mart sonunda yumurtlar. Kuluçka 32 gün sürer.
Yavrular 35 gün kadar yuvada kalırlar.
Yavru bakımı için eşler birlikte çalışır.
Ancak erkek genellikle av getirirken dişi yuvayı bekleyip yavruların güvenliğini sağlar. Yavrular uçtuktan sonra da birkaç ay ebeveyniyle yuvanın yakınlarında yaşar ve avlanmayı öğrenir.
Göçü
Kuzey Avrupa popülasyonu genelde göçmendir ve kış aylarında güneye göçer.
Güney Avrupa'dakile yerleşiktir.
Kış aylarında daha çok av bulabilecekleri sulak alan ve şehirlere yaklaşırlar.
Popülasyonu
1950 ve 1960'lı yıllara kadar yoğun DDT içerikli tarım ilaçlarının kullanımı yüzünden sayıları çok azalan ve hatta bazı ülkelerde yok olmaya yüz tutan gökdoğanlar DDT kullanımının yasaklanması sonucu tekrar hızla çoğalmıştır.
Bugün toplam Avrupa popülasyonunun 10000 çift civarında olduğu tahmin edilmektedir.
Davranışları
Havayı yararak düz bir hat boyunca uçuşu tipiktir.
Bazen havada daireler çizerek dolaştığı da gözlemlenir.
Avını gördüğü anda yükseklerden hızla dalışa geçer.
Kanatlarını gövdesine yapıştırarak yaptığı bu "pike" uçuşunda yaklaşık 360 km. hıza erişebilir. Gökdoğan, avının büyüklüğüne göre iki yöntem geliştirmiştir.
Güvercin iriliğinde veya daha küçük avları havada kavrayıp yakalamak birinci yöntemidir. Diğeri ise, yakaladığında hızını çok ani düşürmesine sebep olup bir hava kazasına yol açabilecek kadar iri avlarını, örneğin ördekleri, yanlarından geçerken vurduğu sıkı bir pençe darbesiyle sakatlayıp yere düşürmek.
Kullandığı yöntem ne olursa olsun gök doğan da diğer yırtıcı canlılar gibi yüzde yirmilik başarı yüzdesine sahiptir.
Gökdoğan, beş saldırının dördünden eli boş döner.
Yuvası civarında son derece saldırgan bir kuştur ve yavrularına yönelebilecek tehditlere karşı inanılmaz savunmacıdır.