GÜVERCİNLERDE ÜREME VE GENETİK AKTARIM

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan oguz06
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 41
  • Görüntüleme Görüntüleme 22K

oguz06

Üye
Katılım
22 Haz 2010
Mesajlar
75
Tepkime puanı
2
Yaş
49
Siteyi ziyaret et
Ad Soyad
Oğuzhan OĞUZ
Meslek
İnş.Müh.
İlgi Alanı
Kediler
Eşleşmeye yeni başlayan güvercinlerde ilk olarak kur yapma,yuva kızdırma ve akabinde bildiğimiz eşleşme aşaması ve kuluçka ile basitçe üreme olayı yaşanır.
Öncelikle çoğumuzun bildiği eşleşme kuluçka olayına kısaca değinmek istiyorum.
Erkeğin kanatlarını gagasıyla düzeltme hareketiyle dişiye ilk çağrısını yapar.Eşleşmeye hazır kızmış bir dişi bu harekete kayıtsız kalamaz ve erkeğin gagasının içine kendi gagasını sokar.Bilimsel olarak net bilgi olmamakla birlikte özel bir maya(salgı)ile dişinin eşleşme isteğini artırarak eşleşme için yatmasını sağlar.Çok kızgın dişiler erkeğin ötmesi ile bile yere yatarak eşleşmek isteyebilir.
Erkek, dişinin üzerine çıkarak kanatları yardımıyla üreme hücrelerini dişinin anüsüne(kloak)bırakır.
Peki bu üreme hücrelerinin genetik aktarımı ve oluşumu nasıl olur özetle ona da değinelim.
Dış görünüşümüzden tutunda tüm özelliklerimizi taşıyan gen adı verdiğimiz özel yapılardır.Bu genlerin bir araya gelmesiyle oluşan uzun ipliksi görünümdeki yapıya kromatin,bunların bölünme zamanı paketlenip en sıkı gelmiş haline de kromozom denir.Kimyasal yapı ve oluşturan bazlara göre adlandırılmış ismine de DNA denir.
Tüm canlılarda olduğu gibi kuşlarda da nesiller boyu soyun devamı ve türe has özelliklerin aktarımı kromozomlar sayesinde olur.Kromozomlar asla değişmez ve yeniden yapılmazlar.
Güvercinlerde 40 çift(80)adet kromozom bulunur.
Erkeklerde 78+ZZ dişilerde 78+ZW ' dir.78 kromozom vücut(otozom) kromozomları 2 adet olan ZZ ve ZW ise eşey kromozomlarıdır.İnsanların tersi yavrunun cinsiyetini anne eşey kromozomu olan ZW belirler.
İnsanlarda ki gibi gen haritaları konusunda bir inceleme olmadığından hangi özellik,yada hangi hastalığın kromozomların hangilerinde olduğu henüz bilinmemektedir.
Bilinen bir kaç özelliği örnek mahiyetinde yazarsak ana renklerin ve renk açma geninin cinsiyet kromozomlarından biri olan Z kromozomunda taşındığı bilinmektedir.O yüzden erkekte ZZ ,2 adet olduğundan ana renkte 2 tane bulunur biri anneden,biri babadan gelir.Dişilerdeki tek Z kromozomu babadan geldiği için dişi yavru ana rengini babadan alır.
En çok merak edilen oyun özelliklerinin hangi kromozom yada kromozomlarda olduğu bilinmemektedir.Tahminlere göre resesif(çekinik)bir genle taşındığı ve vücut kromozomlarında bulunduğu tahmin edilmektedir.
Anne ve babadan gelen genler bir çift oluşturdukları ve aynı özelliği belirledikleri için bir özelliği en az 2 gen belirler.
Örnek anne ve badan perçem (gül) özelliği gelirse aynı özelliği determine ettiği için bu özellik bakımından homozigottur denir.Farklı özelliği belirleyen allel genlerin bir araya gelmesi(perçem-düz) heterozigot özelliktedir denir.Baskın olan özellik hangisi ise o etkisini gösterir(düz) baskın olması gibi.Ama fenotip(görünüşte)bu özelliği göremesekte genlerinde perçem özelliği çekinik olarak taşınır.
Çekinik bir özelliğin yavruda çıkması için hem anne hemde babada aynı özelliğin bulunması gerekir.
Bütün vücut kromozomları mitoz bölünme ile çoğaldıkları ve yavrulara aktarıldıkları için yapı olarak hiç bir değişikleğe uğramadan yavrulara aktarılır.
Ama eşey kromozomlarında durum farklıdır.Mayoz bölünme ile üreme hücresi haline gelirler.Mayozun özelliğinde ise
anne ve babadan gelen kromozomlar arasında gen alışverişi(krosing-over) olduğu için genetik çeşitliliğin nesiller boyu devamı sağlanır.
O yüzden yavruların bir takım özelliği babaya bir kısmı anneye benzerken kendine has özellikleri de bu olayla kazanılır.
Her yavru (tek yumurta ikizleri hariç)birbirinin aynısı olmaz.
(Yumurta ve erkek üreme hücreleri oluşumunda mayoz bölünme devreye girdiği için).Her mayoz sonucu 4'er tane yumurta ve erkek üreme hücresi meydana gelir n sayıda kromozom taşır.En önemlisi de dördününde genetik yapı olarak birbirinden farklı olmasıdır.
Dişide oluşan bu 4 adet n sayılı yumurta ve beraberinde taşınan vücut kromozları içinden sadece bir tanesi (stoplazması en büyük ve en sağlıklı olan) yumurta kanalına geçiş yapar. Diğerleri eriyerek kaybolur.
Yani 39+Z olandan iki tane 39+W olandan 2 tane olur.Erkek üreme hücreleride benzer şekilde çoğalarak 39+Z kromozomu taşır.Yumurtada bulunan kromozom 39+Z ise erkekten gelen 39+Z ile birleşirse 78+ZZ kromozomlu erkek yavru,yumurta 39+W ise erkekten gelen yine 39+Z kromozomu ile birleşerek 78+ZW kromozomlu dişi yavruyu oluşturur. Sadece cinsiyet olarak bakılırsa %50 erkek % 50 dişi özelliği bulunur.Bunlardan birisi döllenmek için yumurta kanalına geçiş yapacağı için çıkan 2 yavrununda erkek yada dişi olma olasılığı %50 dir.İkinci yumurta içinde döngü aynıdır.
Tahminim 2 dişi yada 2 erkek olması programlı yada kuşların yapısı ile ilgili bir durum değildir.
Yumurtalık kuşların genelinde sağ yumurtalık körelmiş yada tamamen yok olmuş halde aktif olan ise sol yumurtalıktır.
Üzüm salkımını andırır(folikül) burada oluşan yumurta, yumurta kanalına geçerek erkek üreme hücresi ile birleşir ve döllenme meydana gelerek yavrunun ilk adımı yani zigot oluşur.
Daha sonra zar ve döl yatağında yumurta kabuğu ile kaplanır bir müddet kloakta bekler ve anüsten dışarı çıkar.
Bundan yaklaşık 44 saat sonra 2.yumurtada yuvaya bırakılır ve takriben 17-21 gün süren kuluçka dönemi başlar.
Yumurta içinde doğal döngü devam eder( herhangi bir aksilik olmamış ve yumurta döllenmiş ,sağlıklı bir kuluçka süresi geçmişse). Son olarak; yumurtadan çıkmaya hazır yavru Yaradanın kendisine bahşettiği üst gagada bulunan testere dişini andırır yumurta dişini kabuğa geçirir ve etrafında dönerek şapka şeklinde kabuğun açılması sağlar.
Bu esnada gerekli olan enerji yumurta sarısının sindirilmesi ile sağlanır.Yumurtanın küt olan tarafında bulunan hava boşluğu da zamanla genişler yavrunun oksijen ihtiyacını karşılar.
Kabukta bulunan binlerce hava delikleri gözle görünmese de hava sirkülasyonunu sağlayarak muhtevatın kurumasını engeller.Bir nevi havalandırma sistemi olarak düşünülebilir.
Yavruların yumurtadan çıkmasından itibaren yaklaşık 7-8 gün boyunca kursak çeperinden özel salgılanan hem anne, hemde babada bulunan kuş sütü(maya) ile yavrular çabucak büyür.( besin değeri tavşan sütü gibi çok yüksektir).
Bu mayadan mahrum kalan yavruların yaşama ihtimali çok zayıftır.
Anne ve baba renklerine,fiziki yapılarına , taşıdığı genlere bağlı olarak yavruların da gerek fiziki yapıları gerekse genetik yapıları şekillenir.
Yukarıda özetle anlatılan genetik aktarım(kalıtım) sebebiyle bütün yavrular farklı özellik gösterebilir.
Yavruların neden aynı özellikte olmadığı sanırım azda olsa anlaşılmıştır.
Bizim tabirimizle özellikle oyun kuşların kan tutması olayı taşınan bu genetik özelliklerin tahminimce hemen, hemen aynı veya tamamlayıcı özellikte olması çıkan yavruların iyi olmasına sebep olmaktadır.
Bu ihtimalin oluşması oldukça zor olduğu için bu işe gönül vermiş yetiştiricilerin istedikleri özellikleri bulmakta zorlanma sebebine sanırım bir cevap teşkil eder.
Kendi araştırma ve bilgilerimi makale şeklinde paylaşmamın en büyük sebebi bilinçli yetiştiricilerin artması,bilinçsiz eşleştirme ve olmayacak hayallere bir nebze olsun gem vurmak adınadır.
Bir çoğu bilinen yada paylaşılan bilgiler olabilir ama emin olun bu bilgileri araştırıp hepsini harmanlayıp bir araya getirmek,anlamak uzun zaman ve emekle oluşmuştur.
Paylaşımların ve bilinçli yetiştiricilerin çoğalması dileğiyle..
Saygılar..
Oğuzhan OĞUZ
 
Son düzenleme:
BU AYDINLATICI BİLGİLER İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ.. SAĞLICAKLA..
 
selamunaleykum
paylasim icin tesekkur ederim yazinizi ilk okugumda ozellikle genc arkadaslarimizin sorularina cevap olarak sizin yazinizi okumalarini onermek gelmisti aklima
bugun formun gerilerinde kalan konulara goz atarken bu konu gozume ilisti 78 kisi okumus 1 cevap var goruyorum ki okumak yerine sormayi tercih eden kuscular yetisiyor
paylasim icin cok tesekkur ederim
saygilarimla
 
İyi temennieriniz için ben teşekkür ediyorum.
Dediğim gibi ben araştırıyorum hem kendi merakımı gideriyor,hem de genç kuşak başta olmak üzere edindiğim bilgi ve deneyimlerimi elimden geldiğince paylaşmaya çalışıyorum.
Çoğu arkadaşımız başlığı görünce belki es geçiyor olabilir.
Değerli üstadlar,yada tecrübeli yetiştirciler az çok beni anlıyorlardır.
Şahsım adına bir tv programında güvercinle ilgili bir haber yapılırken merakçının bilgi,konuşma ve duruşu benim için çok önemli.
Toplumda maalesef kuşcu tabiri ve bakış açısı çok da içi açıcı değil.Bunu tersine çevirmek,bakışı değiştirmek elbette bizlerin elinde.
Ben elimden geldiğince her konuyu takip ederim yazan yada yorumlayan önemli değil küçücükte bir bilgi yakalasam sevinirim.
Amatör olarak başladım kendi çabalarımla (araştırarak,istişare ederek) sorularıma cevap bulmaya çalıştım.
Umarım paylaşımlarım bir nebze de olsun katkı sağlıyodur.Bu benim için en büyük mutluluk....
Maalesef bu işe yeni başlayan genç kardeşlerimizde araştırma yada okuma alışkanlığı pek gelişmemiş.
Temel sağlam olmazsa üzerine kaba saba konulan taşların yıkılması fazla sürmez.
Öğrenmenin yaşıda olmaz mevkiside.
Yazarken anlaşılır bir tabir kullanmayı ve açıklamalar yapmayı tercih ediyorum.Çoğumuzun bildiği şeyler de olsa bilinmeyenleride aralara serpiştiriyorum.
Sözü çok uzattım şimdiden tüm yorum ve temenniler için ayrı ayrı teşekür ediyorum..
Saygılar...
 
oğuz bey size sormak istediğim bilginizden yararlanmak istediğim bir konu var tecrübeniz bilğiniz var ise bilğilendiriseniz sevinirim.
Etrafımda kuş besleyen arkadaşlar var bır kac arkadaştan kuş ıstedım askere gıdene kadar verın bakıyım askerden sonrada kendıme buyuk bır kumes yapmayı dusunuyorum arkadaşlardan aldıgım kuşların ıkısi erkek ıkısı dısı fakat kuşların dördude bırbırınden ayrı bırer cıns ve kuşlar eş oldu bende karışmadım bu hayvanlardan bırısıde yumurtladı ve şuan kuluckada yatıyor dişi kuş bal kafa miski erkekse arap siyah şimdi işin aslı böyle bir kırma oldugu için üzülüyorum ama malum erkek dişi bir araya gelince böyle şeyler oluyor sırf merakımdan müsade ettim acaba nasıl bir yavru cıkar dıye fakat şimdi başka bir üzüntüm var dogan yavru kırma oldugu için yaşamakta zorlanır ölür mü ? :(((
 
oguz06' Alıntı:
Eşleşmeye yeni başlayan güvercinlerde ilk olarak kur yapma,yuva kızdırma ve akabinde bildiğimiz eşleşme aşaması ve kuluçka ile basitçe üreme olayı yaşanır.
Öncelikle çoğumuzun bildiği eşleşme kuluçka olayına kısaca değinmek istiyorum.
Erkeğin kanatlarını gagasıyla düzeltme hareketiyle dişiye ilk çağrısını yapar.Eşleşmeye hazır kızmış bir dişi bu harekete kayıtsız kalamaz ve erkeğin gagasının içine kendi gagasını sokar.Bilimsel olarak net bilgi olmamakla birlikte özel bir maya(salgı)ile dişinin eşleşme isteğini artırarak eşleşme için yatmasını sağlar.Çok kızgın dişiler erkeğin ötmesi ile bile yere yatarak eşleşmek isteyebilir.
Erkek dişinin üzerine çıkarak kanatları yardımıyla üreme hücrelerini dişinin anüsüne(koloak)bırakır.
Peki bu üreme hücrelerinin genetik aktarımı ve oluşumu nasıl olur özetle onada değinelim.
Dış görünüşümüzden tutunda tüm özelliklerimizi taşıyan gen adı verdiğimiz özel yapılardır.Bu genlerin bir araya gelmesiyle oluşan uzun ipliksi görünümdeki yapıya kromotin,bunların bölünme zamanı paketlenip en sıkı gelmiş halinede kromozom denir.Kimyasal yapı ve oluşturan asit ve bazlara göre adlandırılmış isminede DNA denir.
Tüm canlılarda olduğu gibi kuşlarda da nesiller boyu soyun devamı ve türe has özelliklerin aktarımı kromozomlar sayesinde olur.Kromozomlar asla değişmez ve yeniden yapılmazlar.
Güvercinlerde 40 çift(80)adet kromozom bulunur.
Erkeklerde 78+ZZ dişilerde 78+ZW ' dir.78 kromozom vücut(otozom) kromozomları 2 adet olan ZZ ve ZW ise eşey kromozomlarıdır.İnsanların tersi yavrunun cinsiyetini anne eşey kromozomu olan ZW belirler.
İnsanlarda ki gibi gen haritaları konusunda bir inceleme olmadığından hangi özellik,yada hangi hastalığın kromozomların hangilerinde olduğu henüz bilinmemektedir.
Bilinen bir kaç özelliği örnek mahiyetinde yazarsak ana renklerin ve renk açma geninin cinsiyet kromozomlarından biri olan Z kromozomunda taşındığı bilinmektedir.O yüzden erkekte ZZ ,2 adet olduğundan ana renkte 2 tane bulunur biri anneden,biri babadan gelir.Dişilerdeki tek Z kromozomu babadan geldiği için dişi yavru ana rengini babadan alır.
En çok merak edilen oyun özelliklerinin hangi kromozom yada kromozomlarda olduğu bilinmemektedir.Tahminlere göre resesif(çekinik)bir genle taşındığı ve vücut kromozomlarında bulunduğu tahmin edilmektedir.
Anne ve babadan gelen genler bir çift oluşturdukları ve aynı özelliği belirledikleri için bir özelliği en çok 2 gen belirler.
Örnek anne ve badan perçem (gül) özelliği gelirse aynı özelliği determine ettiği için bu özellik bakımından homozigottur denir.Farklı özelliği belirleyen allel genlerin bir araya gelmesi(perçem-düz) heterozigot özelliktedir denir.Baskın olan özellik hangisi ise o etkisini gösterir(düz) baskın olması gibi.Ama fenotip(görünüşte)bu özelliği göremesekte genlerinde perçem özelliği çekinik olarak taşınır.
Çekinik bir özelliğin yavruda çıkması için hem anne hemde babada aynı özelliğin bulunması gerekir.
Bütün vücut kromozomları mitoz bölünme ile çoğaldıkları ve yavrulara aktarıldıkları için yapı olarak hiç bir değişikleğe uğramadan yavrulara aktarılır.
Ama eşey kromozomlarında durum farklıdır.Mayoz bölünme ile üreme hücresi haline gelirler.Mayozun özelliğinde ise
anne ve babadan gelen kromozomlar arasında gen alışverişi(krosing-over) olduğu için genetik çeşitliliğin nesiller boyu devamı sağlanır.
O yüzden yavruların bir takım özelliği babaya bir kısmı anneye benzerken kendine has özellikleri de bu olayla kazanılır.
Her yavru (tek yumurta ikizleri hariç)birbirinin aynısı olmaz.
(Yumurta ve erkek üreme hücreleri oluşumunda mayoz bölünme devreye girdiği için).Her mayoz sonucu 4'er tane yumurta ve erkek üreme hücresi meydana gelir n sayıda kromozom taşır.En önemlisi de dördününde genetik yapı olarak birbirinden farklı olmasıdır.
Dişide oluşan bu 4 adet n sayılı yumurta ve beraberinde taşınan vücüt kromozları içinden sadece bir tanesi (stoplazması en büyük ve en sağlıklı olan) yumurta kanalına geçiş yapar. Diğerleri eriyerek kaybolur.
Yani 39+Z olandan iki tane 39+W olandan 2 tane olur.Erkek üreme hücreleride benzer şekilde çoğalarak 39+Z kromozomu taşır.Yumurtada bulunan kromozom 39+Z ise erkekten gelen 39+Z ile birleşirse 78+ZZ kromozomlu erkek yavru,yumurta 39+W ise erkekten gelen yine 39+Z kromozomu ile birleşerek 78+ZW kromozomlu dişi yavruyu oluşturur. Sadece cinsiyet olarak bakılırsa %50 erkek % 50 dişi özelliği bulunur.Bunlardan birisi döllenmek için yumurta kanalına geçiş yapacağı için çıkan 2 yavrununda erkek yada dişi olma olasılığı %50 dir.İkinci yumurta içinde döngü aynıdır.
Tahminim 2 dişi yada 2 erkek olması programlı yada kuşların yapısı ile ilgili bir durum değildir.
Yumurtalık kuşların genelinde sağ yumurtalık körelmiş yada tamamen yok olmuş halde aktif olan ise sol yumurtalıktır.
Üzüm salkımını andırır(folikül) burada oluşan yumurta, yumurta kanalına geçerek erkek üreme hücresi ile birleşir ve döllenme meydana gelerek yavrunun ilk adımı yani zigot oluşur.
Daha sonra zar ve döl yatağında yumurta kabuğu ile kaplanır bir müddet kloakta bekler ve anüsten dışarı çıkar.
Bundan yaklaşık 44 saat sonra 2.yumurtada yuvaya bırakılır ve takriben 17-21 gün süren kuluçka dönemi başlar.
Yumurta içinde doğal döngü devam eder( herhangi bir aksilik olmamış ve yumurta döllenmiş ,sağlıklı bir kuluçka süresi geçmişse). Son olarak; yumurtadan çıkmaya hazır yavru Yaradanın kendisine bahşettiği üst gagada bulunan testere dişini andırır yumurta dişini kabuğa geçirir ve etrafında dönerek şapka şeklinde kabun açılması sağlar.
Bu esnada gerekli olan enerji yumurta sarısının sindirilmesi ile sağlanır.Yumurtanın küt olan tarafında bulunan hava boşluğu da zamanla genişler yavrunun oksijen ihtiyacını karşılar.
Kabukta bulunan binlerce hava delikleri gözle görünmesede hava sirkülasyonunu sağlayarak muhtevatın kurumasını engeller.Bir nevi havalandırma sistemi olarak düşünülebilir.
Yavruların yumurtadan çıkmasından itibaren yaklaşık 7-8 gün boyunca kursak çeperinden özel salgılanan hem anne, hemde babada bulunan kuş sütü(maya) ile yavrular çabucak büyür.( besin değeri tavşan sütü gibi çok yüksektir).
Bu mayadan mahrum kalan yavruların yaşama ihtimali çok zayıftır.
Anne ve baba renklerine,fiziki yapılarına , taşıdığı genlere bağlı olarak yavruların da gerek fiziki yapıları gerekse genetik yapıları şekillenir.
Yukarıda özetle anlatılan genetik aktarım(kalıtım) sebebiyle bütün yavrular farklı özellik gösterebilir.
Yavruların neden aynı özellikte olmadığı sanırım azda olsa anlaşılmıştır.
Bizim tabirimizle özellikle oyun kuşların kan tutması olayı taşınan bu genetik özelliklerin tahminimce hemen hemen aynı veya tamamlayıcı özellikte olması çıkan yavruların iyi olmasına sebep olmaktadır.
Bu ihtimalin oluşması oldukça zor olduğu için bu işe gönül vermiş yetiştiricilerin istedikleri özellikleri bulmakta zorlanma sebebine sanırım bir cevap teşkil eder.
Kendi araştırma ve bilgilerimi makale şeklinde paylaşmamın en büyük sebebi bilinçli yetiştiricilerin artması,bilinçsiz eşleştirme ve olmayacak hayallere bir nebze olsun gem vurmak adınadır.
Bir çoğu bilinen yada paylaşılan bilgiler olabilir ama emin olun bu bilgileri araştırıp hepsini harmanlayıp bir araya getirmek,anlamak uzun zaman ve emekle oluşmuştur.
Paylaşımların ve bilinçli yetişticilerin çoğalması dileğiyle..
Saygılar..
Oğuzhan OĞUZ
Bu makale tarzı yazıyı bizimle paylaşan çok değerli abimize teşekkür ediyorum yalnız yazıda bulunan birkaç yazım hatasını düzeltmek istiyorum doğru öğrenilmesi için.lütfen yanlış anlaşılmasın.
1)koloak yazılan yerin doğrusu kloak olmalıdır.
2)kromotin yazılan terimin doğrusu kromatin dir.
3)son olarak DNA da asit ve baz oldugu söylenmiş.DNA da genetik şifreyi kodlayan 4 tane baz vardır.asit yoktur.
tekrar teşekkür ediyorum.amacım terimlerin doğru öğrenilmesini sağlamak.saygılar
 
CIRIL' Alıntı:
oğuz bey size sormak istediğim bilginizden yararlanmak istediğim bir konu var tecrübeniz bilğiniz var ise bilğilendiriseniz sevinirim.
Etrafımda kuş besleyen arkadaşlar var bır kac arkadaştan kuş ıstedım askere gıdene kadar verın bakıyım askerden sonrada kendıme buyuk bır kumes yapmayı dusunuyorum arkadaşlardan aldıgım kuşların ıkısi erkek ıkısı dısı fakat kuşların dördude bırbırınden ayrı bırer cıns ve kuşlar eş oldu bende karışmadım bu hayvanlardan bırısıde yumurtladı ve şuan kuluckada yatıyor dişi kuş bal kafa miski erkekse arap siyah şimdi işin aslı böyle bir kırma oldugu için üzülüyorum ama malum erkek dişi bir araya gelince böyle şeyler oluyor sırf merakımdan müsade ettim acaba nasıl bir yavru cıkar dıye fakat şimdi başka bir üzüntüm var dogan yavru kırma oldugu için yaşamakta zorlanır ölür mü ? :(((

Kardeş, soruna ben cevap vereyim. Yavrunun kırma olması yaşamasına engel eşkil etmez.

"Nasıl bir yavru çıkar?" sorusuna gelince;

bunu söyleyebilmek için kuşların resimlerini görmek daha iyi olurdu ama, ben yine de ihtimalleri sıralayabilirim. Tabii kuşların anne ve babalarının renklerini de bilmek gerekir.

Renk olarak siyah ağırlıklı olacaktır yavrular. Eğer erkek çekinik olarak başka bir renk taşıyorsa, dişi yavrular %50 oranında siyah ve yine aynı oranda çekinik taşıdığı renkte olurlar. Erkek yavrulara gelince, babanın rengini alacaklardır. Siyah renk baskın olduğu için, yavruların fenotipi siyah olacaktır. Baba düz siyah ise, en az bir renk yayma geni taşıyor demektir. Yavruların % 50 si düz renkli olacaktır. Diğer % 50 si ise, çakmaklı olur. Renk yayma geni hem anneden hem de babadan alınmış ise, yani homozigot ise, yavruların tamamı düz renkli olur. Kuşların biri paçalı diğeri paçasız ise, yavrular tozluklu olur. Biri paçalı biri tozluklu ise, yavrular %50 tozluklu, %50 paçalı çıkar.

Kuşları görmeden bu kadarını söylemek mümkün. Resimlerini paylaşabilirsen daha fazla yorum yapılabilir.

Saygılarımla...
 
tuvarek abicim teşekkür ederim bilgilerin için fırsat bulursam fotoları eklemeye çalışırım. bakalım yumurtalardan biri7 digeri 5 günlük oldular allahtan bir şey olmazsa ayın 10 ila 12 si arasında yavrular cıkacak inşallah en kötü ihtimalle yavruların ve ebebeyinlerinin fotolarını bir gönderırım. tekrar teşekkür ediyorum.
 
Rica ederim kardeşim. Bildiklerimizi paylaşmak görevimiz. Sağlıklı yavrular alman dileği ile saygılar, selamlar..
 
Emeğine sağlık
 
slm tuvarek abicim sana verdiğim sözü tutamayacagım yavruların fotolarını çekmek nasip olmadı kuşlar yumurtaların ikisinide kırmışlar yumurtalar 8 günlük olmuşlardı önce anne yumurtanın birini üstünde yatarken kırmıs sanırım kuşları yemlemek için çıkarttıgımda yumurta karnına yapışmıştı ertesi günde diğer yumurtayı sanırım kırıp yuvanın dısına atmışlar çok üzüldüm yaa :( bunun yuvayı deneme amaçlı bı yumurtlama olma ıhtımalı varmıdır yada sorun ne olabılır yuvayla ılgılı bı sorun olma ıhtımalı varmı güvercınlerın böyle bı özelliği varmı ?
 
Kardeş kırılan yumurtaların içlerine baktın mı? Kanlanma var mıydı? Bazı kuşlar yumurtanın içinde yavrunun olmadığını hissedip yatmayabiliyorlar ama bunlar kırmışlar. Belki huy edinmiş de olabilir. Tekrar yumurtlatıp aynı şeyi yapıyor mu bakmak lazım. Saygılar....
 
Oguz kardesim,

Oncelikle cok iyi bir calisma yapmissin, ve cogu seyi cok iyi ogrenmissin. Ama hatali yada eksik oldugun bazi yerler var, onlari duzeltmek istedim. Umarim amacimin seni kotulemek degil, sadece duzeltmek oldugunun farkindasindir. Ben genetigi ingilizce calistigim ve ABD de yasadigim icin teknik kelimelerin turkcesini tam bilmiyorum o yuzen parentez icinde ingilizcesini yazicam.

Her renk seks kromozomunda bulunmaz. Sadece Seker, kahverengi, mavi gibi (b-lokus) dedigimiz renkler ordadir. Rengi kirmizidan sari yapan, siyahtan nohudi yapan (dilute) geni de ordadir. Hatta normal bir mavi deki sihay kanat cizgilerini (biz "bar" diyoruz) beyaz yapan "reduced" geni de seks kromozomunda bulunur. Turkcede perdeli diye bilinen, ayak aralarinda ordek gibi deri cikaran (web-lethal) da yine seks kromozomunda bulunur. Eger sanssiz kus hem anneden hemde babadan bu geni alirsa zaten yasayamaz, yumurtadan cikmadan hayatini kaybeder. Ayrica bizim "almond" degimiz, saniyorum Turkce ye de badem rengi olarak gecmis olabililen genler grubuda yine seks kromozomunda bulunur. Ama diger butun tenkler diger vucut kromozomunda bulunur.

Taklaci geni cekik gendir haklisin, ama bunlardan en az 3, 4 tane oldugu tahmin ediliyor. Mendel genetigi gibi 1 tane olsaydi, bir postaci kusunu ikinci jenerasyonda takla attirabirdik. Maalesef taklaci genleri cok basit ve tek degil aksine cok karmasik genler grubundan olusur. Genler kendi baslarina birsey yapamazlar. Genlerin iyi bir kustaki etkisi %60 kadardir. Digerleri epigenetik dedigimiz olayla acikliyabiliriz. Aslinda cok karmasik ve kimsenin tam olarak anlamadigi seyler bunlar. Ayrica genlri acip kapayan, ne kadar az ne kadar fazla verilmesini saglayan ayri DNA lar vardir. Elektrik dugmesini dusun isigi acip kapayan. Genler DNA da olsa bile eger (switch) geni acmazsa o gen kendi basina hic bir sey yapamaz. Cok kotu iki taklacinin neden cok iyi bir yavru almasinin sebebi bu olabilir mesela. Ayrica bu elektik dugmesinde isigi kisan veya acan bir dugme daha oldugunu dusun, bunada (promotor) diyoruz. yani gen DNA da mevcuttur ama promotor fazla acmamistir isik az gelir. Umarim kafani karistirmadim....

Percem de ayni sekilde tek gen degildir. Bu konuda arastirmalarim devam ediyor ama 2 veya 3 genden olustugunu dusunuyorum simdilik. Cunku her percem ayni uzunlukta ayni buyuklukte degil. Bunu tek genin yapmasida normal degil.

Sayfam: http://mumtazticloft.com/PigeonGenetics.asp
email - [email protected]

Saygilar
 
BİLGİLENDİRME VE PAYLASIM İÇİN SİTEMİZ VE KENDİM OLARAK SİZE TESEKKÜR EDİYORUM

MÜMTAZ KARDESİM EMEKLERİNİZE SAGIK

SAYGILAR
 
Mümtaz kardeşim öncelikle teşekkür ediyorum sizin gibi araştıran ve paylaşan yetiştiricileri aramızda görmek beni mutlu etti.
Elbetteki eksik yada yanlış bilgiler varsa düzeltilip doğrusu paylaşılacak bu beni üzmez aksine sevindirir.
Evet bu kısa makelemi yazmadan epeyce araştırdım,sizinde sitenize bir şekilde ulaşmıştım ingilizcem yok o yüzden çeviri yaptırıp okuma fırsatım oldu ama ne yazık ki çeviri yapılınca ne kelimelerin anlamı kalıyor nede bilgi doğru öğreniliyor.
Sizin ve benim gibi bu konulara meraklı yetiştiricilerimiz sayısı azda olsa var özellikle yurt dışında yaşayan daha fazla.
Genetik başlı başına bir derya bende sizin gibi okudukça, öğrendikçe zaten meraklı olduğum bu konunun esrarına kapıldım.
Ama ne yazıkki güvercin konusunda çalışmalar çok az bilinenler yetersiz.Aslında genetik konusu bir derya bilinenler az.
Sitenizde detaylı şekilde araştırmalarınızı paylaşmışsınız ben konu sıkıcı olmasın ve kolay anlaşılsın diye kısa ve özet bilgileri paylaştım.
Sizden ve meraklı dil bilen yetişticilerden ricam sitenizin ve diğer yabancı kaynak bilgilerin bizlere tercüme edilerek paylaşılmasıdır.
Düzeltmeler için tekrar teşekkürler.Size de aramıza hoş geldiniz diyorum.
Birlikte yeni paylaşımlar ve fikir alışverişlerin olması temennisiyle.
Saygılar..
 
Mümtaz kardeşim cevabı düzeltme yazında yazdığın renkler şekeri(kırmızı),kahverengi,mavi renkler ve bu renkleri açık halleri olan sarı, nohudi(açık kahverengi),açık mavi,sabuni(boz) evet eşey (seks) kromozomlarında bulunan renk açma(dilute) genleridir.Yazımda olduğu gibi burda mutabıkız.
Ayakta perde konusunda insanlarda Y eşey kromozomunda bulunduğunu biliyorum sadece erkeklerde görülüyor altı parmak,yapışık parmak.Güvercinlerdede eşey kromozomlarında olduğunu tahmin ediyodum ama sadece tahmin emin değilim W eşey kromozunda olduğunu düşünüyorum dişilerde görülüyor sanırım ama erkeklerde de görülüyorsa sadece Z veya ZW iki eşey kromozumundada bulunabilir.
Perçem olayına gelince sayın Prof.Türker hocamızın öğrencisinin tez çalışmasında ki örnekten ve gözlemlerimden yola çıkarak bunun çekinik bir gen olduğu kesin ama perçem büyüklükleri ve şeklini belirleyen elbette ayrı genler olabilir.
Hatta renklere göre perçem büyüklüklerinin değişmesi ve özellikle dişi güvercinlerde daha büyük olması yavruya aktarma yüzdesinin fazla olması bu genin eşey kromozomlarında olduğu ,renk genleriyle birlikte çalıştığı içinde bağımlı gen sınıfına girdiği düşüncesindeyim.
Takka(arka tepe) olayı bambaşka bir gen nerde ve nasıl olduğunu bulamadım tek bildiğim çekinik bir gen olduğu.
Takla,oyun genleriyle ilgili bende epey kafa yoruyorum ama işin içinden çıkmak çok zor.
Makalede detaya girmedim ama bende sizin gibi bir çok gen tarafından determine edildiği düşüncesindeyim hatta
her özelliğin,takla sesi ve hızı,atma,fışkırma tertibi,taban,uçma şekli,yere kalış,yapışma v.b hepsinin ayrı ayrı veya biribirleriyle bazılarının bağımlı genle etkilendiğinide düşünüyorum.Bunları çözmek gerçekten çok zor.
Bu olay diğer ırklar ve özellikleri içinde geçerli tabiki.
Hatta bunun zararlı fakat belli ölçüde kontrol edilebilir bir mutasyon olduğu ortada,türker hocamızın araştırma yazısında beyin alanı en dar olan taklacı güvercinler olduğuda bilimsel olarak kesinleştirilmiş.
Renk konusunda da epey kafa yordum sizinde sitenizdeki kesinleşen bilgilerse eksik bilgileri tamamlayınca daha da işin içine gireceğim düşüncesindeyim.
Paylaşımlarımızın,fikir alışverişerimizin devam etmesi dileğiyle..
Saygılar..
 
Oguz,

Beni yanlis anlamadigina cok sevindim. Bildigin gibi erkek guvercin ZZ ve disi guvercin ZW seks kromozomlarina sahipler. W kromozomunda bilinen hic bir gen yok. Bu yuzden de ayakta ki perde de dahil olmak uzere butun seks kromozomundaki genler Z de bulunur. Mesela dilute ve reduced dedigimiz rengi acan genler diside var ise Z kromozomunda dir ve o kus rengi acik kustur (kirmizidan sari olmasi gibi, zannediyorum Turkce de seker ve limon deniyor). Ayni genin erkek guvercinde kendini gostermesi icin, ayni genlerin erkegin iki Z kromozomunda da bulunmasi gerekir. Yani erkek homozigot olmak zorunda cekingen seks zincirli genleri gosterebilmesi icin.

Turker hocaya sormak istedigim bir kac soru var bu on percem ile ilgili. Emailini buldum irtibata gecicem. Takla genlerini cozme konusunda da testler yapmaya basladim. Zaten genetik ogrenmemin tek nedeni takla genlerini cozmekti. Umuyorum bir, iki yil icinde cozucem. Ama cok zor olacagindan simdiden eminim.

Sitemi birgun Turkceye cevirmeye kararliyim zaten ama ne zaman olur bilmiyorum.
 
Genç kardeşlerimin bu bilgileri bize ulaştırmadaki emek ve çabalarına teşekkür ediyorum.

Öğrenmenin yaşı yoktur,sayenizde böyle bilimsel makaleleri okumak ve içimizdeki bu hobiye meraklı kardeşmelerimizin

bu uğraş ve emeklerini gördükçede,toplumumuzdaki güvercin besleyenler hakkındaki art niyetli düşünceler ve kötü imajda

düzelecektir.Diye düşünüyorum.

Selamlar sağlıcakla kalın.
 
Mümtaz bey teşekkürler.Sitenize daha önce defalarca girdim.Türkçeye çevirmenizi sabırsızlıkla bekliyorum.Selamlar sevgiler
 
güzel faydalı bir baslık devam ettirelim bilgilenelim
 
en kısa şekilde genetık bılgı

örnek vererek bır genetık ozellıgın yavruya nasıl aktarıldıgını en basıt sekılde anlatmak ıstıyorum semaya gore takıp edersenız kolayca anlasılır...

homozigot domınant(baskın) anne olsun. homozigot çekinik baba olsun. buda kusun rengıyle ılgılı olsun. ornek olarak gercek olmayan renkler verıyorum. (anne:kırmızı baba: sarı) (anne babanın renklerının harflendırılmesı anne: AA baba: aa)

bunlar esleştiginde yavruları F1 de goruldugu gibi((Aa)) butun yavrular kırmızı cıkar. cunku kırmızı(A) sarıya(a) baskın geldıgı ıcın.


peki yavrular eş tutarsa buraya dıkkat !!!
heterezıgot domınant soldakı dısı sagdakı erkek olsun. bu sefer ortaya F2 de goruldugu gıbı ( AA Aa Aa aa ) durumlar cıkar. ilk üç yavru BUYUK A bulundugu ıcın kırmızı olacak. 4. yavru ıse cekınık genler bulustugu ıcın sarı olacak . 2. ve 3. yavrular hala ıclerınde cekınık genı tasıyor olacaklar. sonrakı kusaklarda etkısını gosterebılırler.




evet kalıtım bu kadar basıt. sımdı demeyın nasıl farklı renkler cıkıyor cunku bu en basıt gercek. bır guvercınde rengı desenı belırleyen bınlerce gen var. abcdefghijklmn ... dıye gıder o yuzden hıcbır zaman yavru ne tam annesıne ne tam babasına ceker. anneden ve babadan yarı yarıya esıt gen alır. domınant genler her zaman etkısını gosterır. cekınık gen ıse ancak cekınık gen ıle karsılasırsa etkı gosterır.


VAKIT AYIRDIGINIZ ICIN TESEKKURLER MEREK EDEN OLURSA MENDEL KANUNLARINDA DAHA DETAYLI OLARAK INCELEYEBILIRLER
 
Re: en kısa şekilde genetık bılgı

Mendel kuramı belki genetiğin anlatılabilmesi için iyi bir yol olabilir.
Ancak; kuşlarla ve hele ki taklacılarla çalışmak için çok basit bir model olarak kalır.
Mendel'in bezelyelerle çalışmasının sebebi parametre sayısının az,üretimin az vakit alan bir iş olmasıydı.(Sarı,Yeşil,Düz,Buruşuk)
Taklacı performans kuşlarında aradığımız performans parametreleri ise çok daha fazla.(Akıl(sadakat),uçum süresi,uçum karakteri(sürati-kanat kullanımı-uçuş yüksekliği),atma(kapatma-hedefçilik),takla adedi,takla sesi,fişek mesafesi,fişekte pratiklik ve iniş vasıfları vb..) Ve aynı ölçüde kuşu değerlendirme süreci de uzundur uçuranlar bir kuş hakkında karar verebilmek için çoğu zaman 1 sene beklemekteler...
Dolayısıyla kuşu hele ki taklacıyı; çeçe sinekleri,bezelyeler ve aslanağızlarıyla aynı şekilde değerlendirmek bizi hedefe götüremez kanaatindeyim. Bu bağlamda taklacı oyun kuşlarıyla ilgili bilgi vermek noktasında, bu uğraşa yıllarını veren ustaların tecrübelerini Mendel'in bezelyelerinden daha kıymetli görüyorum.
Araştırma ve emeklerinizin karşılığını alabilmeniz temennisiyle...
Khalid
 
Re: en kısa şekilde genetık bılgı

Khalid' Alıntı:
Mendel kuramı belki genetiğin anlatılabilmesi için iyi bir yol olabilir.
Ancak; kuşlarla ve hele ki taklacılarla çalışmak için çok basit bir model olarak kalır.
Mendel'in bezelyelerle çalışmasının sebebi parametre sayısının az,üretimin az vakit alan bir iş olmasıydı.(Sarı,Yeşil,Düz,Buruşuk)
Taklacı performans kuşlarında aradığımız performans parametreleri ise çok daha fazla.(Akıl(sadakat),uçum süresi,uçum karakteri(sürati-kanat kullanımı-uçuş yüksekliği),atma(kapatma-hedefçilik),takla adedi,takla sesi,fişek mesafesi,fişekte pratiklik ve iniş vasıfları vb..) Ve aynı ölçüde kuşu değerlendirme süreci de uzundur uçuranlar bir kuş hakkında karar verebilmek için çoğu zaman 1 sene beklemekteler...
Dolayısıyla kuşu hele ki taklacıyı; çeçe sinekleri,bezelyeler ve aslanağızlarıyla aynı şekilde değerlendirmek bizi hedefe götüremez kanaatindeyim. Bu bağlamda taklacı oyun kuşlarıyla ilgili bilgi vermek noktasında, bu uğraşa yıllarını veren ustaların tecrübelerini Mendel'in bezelyelerinden daha kıymetli görüyorum.
Araştırma ve emeklerinizin karşılığını alabilmeniz temennisiyle...
Khalid
:tamam:
 
Re: en kısa şekilde genetık bılgı

amacıma ulasamıcam anlasılan. 24 yasındakı mendel kalıtımını bılen bır arkadas bıle ne demek ıstedıgımı anlamamıs. anlatımım kotu olabılır. elestırıyede acıgım. mendel suan kı genetıgın ısım babası. benım anlatmak ıstedgım teksey BIR GENIN YAVRUYA NASIL GELDIGIDIR. VE GELEN GENIN BASKIN OLMADIGI SURECE ETKI GOSTEREMEYECEGINI ANLATMAYA CALISTIM. BURADA MENDEL MELEZLEME YAPIP TEKRAR ANNE BABAYI ELDE ETMEK ISTEMIS. CUNKU O HERSEYIN GENETIK SIFRESI OLDUGUNU DUSUNMUS. USTALARA SAYGIM BUYUK. ama kusun goruntusu anneye taklası babaya dedıler mı gulerım. genetık kalıtım coook onemlı bırsey. lutfen buradan anlam cıkartamayan arkadaslar MENDEL IN KALITIM YASASINI OKUSUN. KI ZATEN O BU BASIT CALISMADAN SONRA GIDEREK CALISMALARINI BUYUTMUS. bir ornek vereyım insanların DNA sını acıp uzattıgımızda ıp gıbıdır ve dunyayı 3 tur donuyor. ve dunyanın capı 40,075km :D saygılar cuma gunu daha detaylı acıklama yapacagım
 
Re: en kısa şekilde genetık bılgı

qummus' Alıntı:
amacıma ulasamıcam anlasılan. 24 yasındakı mendel kalıtımını bılen bır arkadas bıle ne demek ıstedıgımı anlamamıs. anlatımım kotu olabılır. elestırıyede acıgım. mendel suan kı genetıgın ısım babası. benım anlatmak ıstedgım teksey BIR GENIN YAVRUYA NASIL GELDIGIDIR. VE GELEN GENIN BASKIN OLMADIGI SURECE ETKI GOSTEREMEYECEGINI ANLATMAYA CALISTIM. BURADA MENDEL MELEZLEME YAPIP TEKRAR ANNE BABAYI ELDE ETMEK ISTEMIS. CUNKU O HERSEYIN GENETIK SIFRESI OLDUGUNU DUSUNMUS. USTALARA SAYGIM BUYUK. ama kusun goruntusu anneye taklası babaya dedıler mı gulerım. genetık kalıtım coook onemlı bırsey. lutfen buradan anlam cıkartamayan arkadaslar MENDEL IN KALITIM YASASINI OKUSUN. KI ZATEN O BU BASIT CALISMADAN SONRA GIDEREK CALISMALARINI BUYUTMUS. bir ornek vereyım insanların DNA sını acıp uzattıgımızda ıp gıbıdır ve dunyayı 3 tur donuyor. ve dunyanın capı 40,075km :D saygılar cuma gunu daha detaylı acıklama yapacagım
Yani şimdi konuyla ne alakası var anlamadım.
İnsanın DNA'sı dünyayı 3 tur dönse ne olur 4 tur dönse ne olur...
Benim anlatmak istediğimi anlamak için de, evvela oyun kuşunu bilmek icap eder ki onu öğrendiğinizde anlatmak istediğimi anlarsınız.
Bu konular benim genetik mühendisi ve aynı zamanda güvercin yetiştiricisi olan arkadaşımla dahi netleyemediğimiz hususlar... En son bulduğumuz çözüm klonlamaktı. Onda dahi seyis faktörü girdiği için yine netice farklı olabilir (:
 
Re: en kısa şekilde genetık bılgı

basıt matematık gıbı 2 + 2: 4 eder gıbı bırsey. kucumsedıgın yıllar ıcın soyluyorum. 1900 larda uretılen kopek ırkı bunu kopekcıler degıl genetıkcıler yapmıs... https://www.youtube.com/watch?v=2P5bFr3B6qs 1.dk dan ıtıbaren ızle dogo arjentıno ıcın kac ırk kullanılmıs. genetıgı ogrenırsenız ıstedıgınız seye kolay ulasırsınız.. ornek ucus ları bırbırıne benzeyen kusları sureklı eslersenız. o genlerı bır yere toplayabılırsınız. ama bu ancak 4 de 1 veya daha az ıhtımaldır. ben burda sadecee genetıge onem verılmesı genetık yanının dıusunulmesı bu ısın ustalarıyla genclerıyle bılımsell sekılde yapılmasını ıstıyorum. herkes ılacları ezberlıyor genetıgını de ogrensın ıstıyorum. 101 dog yazarsan butun kopek ırklerının kac yılında olustugunu ve hangı ırklarla olustugunu gorebılırsın. umuram anlatabılmısımdır..
 
Re: en kısa şekilde genetık bılgı

genıtıgını acıp bakma sansımız yok yanı onu kastettım. benım aa AA demem sadece en en en en en basıt ornek olaraktı. bezelyelerden ornek vermemek ıcın renge donusturdum.
 
Geri
Üst