Web Analytics

Türkiye'nin En Kaliteli Hayvansever Platformu!

Temiz arayüz, yenilikçi bakış açısı ve stabil bir duruş. Türkiye'nin ilk ve tek marka tescilli hayvanseverler platformu "Hayvanlar.com.tr"
Sevimli dostlarımız hakkında her tür bilgiye rahatça erişip sorunuzu sorabileceğiniz tek platform.

Kedilerder üriner sistemi ve hastalıkları

Tweety

Moderatör
Katılım
6 Ağu 2021
Mesajlar
8,000
Aldığı Beğeni
1
Yaş
38
Konum
Alaska
Minik Dostum
  1. Kuş
Kedinizi, tuvalet eğitimini bilmediği için suçlamadan önce, tıbbi bir sorunun olup olmadığından emin olun.

Kediler, son yıllarda insanların en sevdiği ev hayvanı haline geldi, çünkü insandan bekledikleri bakım çok az. Kedi sahipleri, kedilerini kaka gezisi için dışarıya çıkartmak için evlerine koştura koştura dönmek zorunda değil.

Kediler idrarlarını toprak ya da kuma gömmek dürtüsü ile doğduklarından, ev içinde de düzenli bir şekilde yaşayabilmeleri için bir kedi tuvaleti büyük önem taşır. Bu yazıda kedilerin üriner sistemi ve bu sistemi etkileyebilen hastalıklar ve bozukluklar ele alınmaktadır.

Üriner sistemi oluşturan dört anatomik unsur vardır: iki adet böbrek, iki adet ureter, idrar torbası ve üretra. Böbrekler kanın sekresyon ve filtrasyon sistemidir ve bedenin sıvı düzeyini kontrol ederler. Kan, böbreklerin içinden geçerek dolaşır, su burada emilir ve idrar denilen bir atık madde üretilir. Normal böbrekler, sürekli olarak idrar üretir; idrar miktarı hayvanın içtiği su miktarına, hayvanın yediği yaş gıdanın miktarına, çevre ısısına, hareketlilik düzeyine ve kedinin genel sağlığına bağlıdır.

İdrar böbreklerden üreter kanalı ile akıtılır. Her böbreğin kendine ait bir üreteri vardır, ve onlar idrarı idrar torbasına taşımakla görevlidir. Mesane -idrarı depolayan rezervuar - içine idrar doldukça genişleyip bir su topu gibi şişer. İdrar torbası dolduğunda, buradaki sinirler doluluğu hisseder ve beyne mesaj gönderirler. Beyin bunun üzerine mesanenin kasılmasına ve bu şekilde kedinin idrarını yapmasına izin verir. İdrar torbasından idrarı kedinin bedenin dışına gönderen geçide ise üretra denilir.

Erkek ve dişilerin üretraları yapı olarak birbirlerinden farklıdır. Dişi kedinin üretrası kısa, düz ve geniştir ve vajinanın son kısmından boşalır. Erkek kedide ise üretra uzun, dar ve kavislidir ve penisin içinden geçer. Bu anatomik farklılıklar yüzünden, dişi ve erkek kedilerin üriner sistemlerini etkileyen sorunlar da farklıdır. Bunun bir örneği, erkek kedilerde görülen üriner blokajdır.

Üriner sistemi etkileyen hastalıklar, sorunun nerede oluştuğuna göre gruplandırılır. Bazı sorunlar tıbbı, bazıları ise davranışsaldır. Yaş, ırk, beslenme ve yaşam biçimi, bunların her biri üriner sistemi fonksiyonlarını etkiler. Pek çok üriner sistem hastalığı vardır, ama burada sadece en yaygın olanlarını ele alacağız.

Böbrek yetersizliği
Böbrek bozukluklar yaşamı tehdit edebilir. Kedinin bedeninden düzgün bir şekilde atılamayan atık maddeler, kanda yüksek oranda birikir ve kediyi hasta eder. Yetersiz böbrek fonksiyonu, 10 yaşın üzerindeki kedilerde en sık görülen metabolizma sorunudur. Böbrekler kendilerini yenilemeyediklerinden, hücrede oluşan tahribat genellikle telafi edilemezdir.

Hayvanın bedeni, olağanüstü bir makinadır. Eğer böbrekler fonksiyonlarının % 50'sini yerine getirebiliyorsa - ki bu da bir böbrek demektir - beden düzgün çalışır. İdrar yapısındaki değişimler, ki bunlar idrar analizleri ile tespit edilir ve kanda biriken atık maddeler, ki bu da kan testi ile belirlenir, böbrek fonksiyonlarının üçte ikisinden fazlası yitirilinceye kadar fark edilmez.

Böbrek rahatsızlıklarının belirtileri arasında da, daha fazla su içmek, daha fazla idrar yapmak, iştah kaybı, dikkat kaybı ve su kaybı bulunur. Bu belirtilerden herhangi biri kesinlikle bir veteriner hekim kontrolünü gerektirir. Eğer veteriner hekim, böbrek yetersizliğinden kuşkulanıyorsa, kan ve idrar testleri isteyecektir. Tahrip olmuş böbrekler, idrar oluşturamaz. Atık maddeleri süzmek ve suyu bedende tutmak yerine, kanda fazla miktarda atık madde kalır ve fazla miktarda su bedenden atılır.

Böbrek yetersizliğinin süresi, tedaviyi belirler. Akut böbrek yetersizliğinin, kronik ve uzun süreli hastalığa göre tedavi şansı daha yüksektir. Tedavi, bedeni çok miktarda damar içi sıvılar ile yıkamaktan oluşur. Diüretikler, antibiyotikler, mineral takviyeleri ve düşük proteinli gıdalar kullanılır. Tedaviye alınan yanıt, kandaki atık madde miktarı ile ölçülür. Tıbbi tedaviye yanıt veremeyen kediler, böbrek nakline aday olabilir, ama bu çarenin başta ekonomik olmak üzere pek çok güçlüğü vardır.

Böbrekler, kedinin diğer ana organlarının göre daha hızlı aşınır. Kronik böbrek yetersizliği yaşlı kedilerde görülür. Buradaki iyi haber, eğer yaşlı bir kedide böbrek yetersizliği teşhis edilirse, ama kedi her şeye rağmen sağlıklı görünüyorsa, yıllar boyunca tedavi edilebilmesidir. Kedi sahipleri, evlerinde bile kedilerine düzenli olarak sıvı takviyeleri yapabilirler. Bu şekilde kandaki atık madde seviyesi düşük tutularak hayvana iyi bir yaşam kalitesi sunulabilir. Ama günün birinde böbrek yetersizliği ilerleyecek ve sıvı enjeksiyonları kediyi rahatlatmaya yetmeyecektir.

Kediler, hasta böbreklerle de doğabilir. Doğuştan gelen böbrek yetersizliğine örnek, az sayıda Abesinyan kedide görülen renal amyloidosis, ya da iran, Himalaya ve bazı uzun tüylü kedilerde ender olarak görülen polykistik böbrektir. Yine de 10 yaş altında bir kedide böbrek hastalığı normal bir şey değildir.

Doğuştan gelen hastalıklarının dışında, enfeksiyonlar, metabolizma dengesizlikleri ve toksinler, gene kedilerde böbrek hastalıklarına yol açabilir. Mesela antifrizler ya da klima soğutucu sıvılarının tadı tatlıdır, ama birkaç saat içinde böbrek dokularının öldürebilir. Kedileri ev dışında yaşayan kişiler, arabalarından bu tür sıvılarının akmamasına dikkat etmelidir.

Böbrek yetersizliği, ciddi bir durumdur. Her kedi, tedaviye farklı biçimde yanıt gösterir. Veteriner hekiminiz sizinle kedinin test sonuçlarını ve tedavi seçeneklerini tartışmalıdır. Böbrek fonksiyonlarını değerlendirmenin bir yöntemi kan üre nitrojen testidir. Su kaybı ve böbrek fonksiyonlarının düşmesi, bedende protein metabolizmasının bir yan ürünü olan bu maddenin miktarını artırabilir. Böbrek hastası olan bir kediyi düşük proteinli bir gıda ile beslemek bu değerin düşmesini sağlayabilir. Böbrek hastası olan kediler için özel veteriner mamaları mevcuttur.

Alt idrar yolları hastalıkları
Alt idrar yollan hastalığı, idrar torbasını ve üretrayı etkileyen sorunlar için genel bir isimdir. Alt idrar yolları hastalıklarının nedenleri bakteriyel, virütik, idiyopatik (bilinen herhangi bir neden olmaksızın oluşan), interstisial sistit (idrar torbasi duvarlarının yangısı), taşlar ve üretral tıkanmalar olabilir. Bunların arasında, üriner sistemi tıkanması en ağır olanıdır. Alt idrar yolları hastalıklarının bazı türleri tedavi edilebilirken, bazılarının tedavisi çok uzun sürer.

Alt idrar yollan hastalıklarının belirtileri, alışılmadık yerlerde idrar yapma, idrarda kan, idrar yapmada zorlanma, sık sık idrar yapma ve idrar yapamamadır. İdrarda kan, acil bir durum değildir, ancak idrar yapamamak acildir. Eğer bir hayvan idrar yapamıyorsa, idrar torbasından üreterlerden geçerek böbreklere doğru basınç oluşur ve sonucunda böbrekler tahrip olarak kapanır. Böbrek yetersizliği ve kanda atık maddelerin birikmesi ölümcül olabilir.

Kedinin giz dolu yaşamı, alt idrar yollan hastalıklarının teşhisini güçleştirir. Kediler tuvaletlerini yaparken yalnız kalmayı tercih ettiklerinden, kedi sahipleri kedilerinin ne zaman tuvaletlerine çekildiğini fark etmeyebilir. Ancak kediler alışkanlıklarının esiri olan hayvanlardır, yani eğer sahibi dikkat kaybı, idrar yaparken bağırmak ya da genital bölgenin sürekli olarak yalanması gibi anormal davranışları fark ederse, onu hemen veteriner hekime götürmelidir.

Bundan sonraki adım, bir idrar tahlili olacaktır. Bir idrar tahlilinden elde edilen bilgiler, pH ile protein düzeyleri ve kırmızı kan hücreleri, beyaz kan hücreleri, bakteri veya kristallerin varlığı hakkındadır. Alt idrar yollan hastalıklarının çoğu idiyopatiktir. (çoğu durumda antibiyotikler verilmesine rağmen, bu durumun nedeni çoğu zaman bakteriler değildir. )

İdrarda pH düzeyinin yüksek çıkması, genelde bakteriyel enfeksiyonların işaretidir, idrarda kristallerin oluşumuna neden olur, bu kristaller de idrar torbası duvarlarını tahriş ederek ciddi iltihaplanmalara yol açabilir. Kedilerin besinlerindeki mineraller, kristal oluşumunda büyük rol oynar. İdrarda kristallerin oluşumu zamanla mesane taşlarına dönüşür.

Mesane taşları
Önce kristaller topak haline gelir, sonra üst üste katmanlar birikerek küçük taşlar meydana gelir. Kedilerde genelde az sayıda taş oluşur, ama bazı kedilerde bir avuç dolusu taşın birikmiş olduğu da görülmüştür. Tedavi olanakları taşın türüne bağlıdır.

Struvit denilen taş türleri - magnezyum, amonyak ve fosfat minerallerinden oluşurlar - en yaygın olanıdır. Veteriner hekimin vereceği bir beslenme programı, kesinkes uyulduğu takdirde, iki ay içinde taşların erimesine yol açabilir. Bu beslenme şeklinde idrarın içindeki pH düzeyi düşülerek idrar daha asitli bir yapıya dönüştürülür. Asitli idrar, struvitlerin oluşmasına neden olan mineralleri engeller. Besinde, struvit oluşumunda önemli bir role sahip bir mineral olan magnezyumun miktarı çok düşüktür. Eğer taş bu beslenmeden sonraki bir ay içinde erimez ise, taşın erimeyen bir yapıda olduğu belli olur. Eğer erirse, yeniden taş oluşumunu önleyecek bir beslenme planı uygulanır.

Eritilemeyen taşların çoğunluğu ameliyat ile alınır. Bir taş alındıktan sonra, tahlil için laboratuvara gönderilmesi gerekir. Taşın kimyasal yapısı belirlendikten sonra, tedavi edici veya önleyici yöntemler uygulanır.

Son beş yıl içinde, kedilerde kalsiyum oksalat taşları daha sık görülmeye başlandı. Araştırmacılara göre, kedi gıdalarında aşırı miktarda asitleyici madde kullanılması bu taş türüne neden oldu. Kalsiyum oksalat taşlar, beslenme ile giderilemez. Bunları üreten kediler, büyük bir olasılıkla her zaman yine üretecektir, ancak belirli bir perhiz ve takviye edici tedavi ile bu oran azaltılabilir.

İdrarda asiti artırıcı maddelerin fazla kullanımı, böbrek hastalıklarına da yol açabilir. Yaşlı kedilerde genelde böbrek yetersizliği görülü ve fazla asitli bir idrar yaşlı böbrekleri daha çok yorar.

Ortalama bir kedi, günde iki kez idrar yapar. Burada hem bilinçli, hem de bilinçsiz komutlar idrar yapımını denetler. Beyin, idrar torbasının dolduğunu anladığında, bilinçli komutlar kediye tuvaletine gidip oraya çişini yapmasını söyler. Ev dışında yaşayan kediler de bilinçli komutları ile idrar bırakma için uygun yerler bulurlar. Bir kedi heyecanlanıp korkarak bulunduğu noktaya idrar bırakırsa, bilinçsiz komutlar denetimi ele almıştır.

Uygun olmayan idrar yapma
Kedilerin yüzde onu, yaşamları içinde uygunsuz idrar bırakır. Kedi, tuvalet kutusunun dışına idrar yapıyorsa idrarın, tıbbi sorunların olup olmadığını anlamak için tahlil edilmesi gerekir. İdrar normal ise, davranışsal bir sorunun var olduğu düşünülebilir. Çoğu zaman kediler, sahiplerinin dikkatini çekmek veya bir sorunu bildirmek için tuvalet kutularının dışına idrar yapar. Kedinizi bu yanlış davranışı için suçlamadan önce, tıbbi bir sorunun bulunmadığından emin olun.

Kedilerin üriner sistemlerine bağlı önemli davranış sorunları, idrar püskürtmek ve ev kirletmektir. Püskürtürken kedi, ayakta durur, yatay bir yüzeyin üzerine çişini yapar, kuyruğu diktir ve titrer. Ev kirletmek ise, kedinin normal idrar yapma pozisyonunda tuvalet kutusu dışına çişini yapmasıdır.

Uygunsuz idrar yapmanın davranışsal nedenleri arasında bölge işaretleme, stres ya da kirli bir tuvalet kutusu olabilir. Bir evin içinde çok sayıda kedi bir arada yaşıyorsa, davranış sorunları daha sık görülür. Bazı kediler, tuvalet kutusunun türünü sevmemiş olabilir, onun için yeni tip bir tuvalet kutusu alıp koymak, bir anda sorunu ortadan kaldırabilir. Kediler çoğu zaman kirlenmiş bir kedi kumundan da rahatsızlık duyar, onun için tuvalet kutusunun düzenli temizliği de çok önemlidir.

Ev kirletme ya da püskürtme gibi sorunların erkenden ele alınması önem taşır, ama her kediyi tedavi etmek mümkün değildir. Kedinin böyle bir sorunu neden geliştirmiş olduğunu anlamaya çalışmak, bir çözüm yolu bulmak için ilk adım olmalıdır.

Normal üriner sistem fonksiyonlarına sahip kedilerin tuvalet kutusu ziyaretleri düzenlidir. Kedinizin buradaki alışkanlıklarında gördüğünüz değişimler, tıbbi ya da davranışsal bir sorunun belirtisi olabilir - yani, tuvalet kutusunu kullanmadığı için onu azarlamak yerine, onu veteriner hekiminize götürün. Üriner sorunlar, üriner sistemin farklı kısımlarından kaynaklanabilir; her kısım farklı biçimde tedavi edilir. Bazı üriner sistem sorunları kolayca tedavi edilebilirken, bazıları ölümcül olabilir. Kedinizin üriner sistem sağlığını korumak için veteriner hekiminizle iş birliği yapın.

İdrar püskürten kedilerin çoğu çiftleşmek arzusundadır. Bu davranış bozukluğunun giderilmesi, eğer erkek kedi 1 yaşından büyükse kısırlaştırılmayla sağlanabilir.
 
Tüm sayfalar yüklendi.

Bu konuyu görüntüleyenler

Benzer konular Forum Tarih
Garfield Off/Topic 0 92
Garfield Off/Topic 0 89
Garfield Off/Topic 0 116

Benzer konular