Kemal Alkaya
1980 li yıllardan itibaren kelebek yetiştiricisiyim, yaklaşık on yıldırda kelebek ve dönek yetiştiriyorum.
Son yıllarda maalesef kelebek ırkında performansın geri ötelenerek formunun ön plana doğru gitmekte olduğunu görüyorum ve sanırım performans olarak kelebek yetiştirenlerde de benimle aynı fikirdedir. Maalesef günümüzde hemen hemen tüm ırkları tehdit eden bir tehlike bence bu.
Fakat bu tehlikeyi dolapçıda yani dolapçı yetiştiricilerinde açıkçası görmedim. Bu yüzden dolapçı yetiştiricilerin arasında yer almayı düşünmeye başladım. Performans ve damar = yerine sadıklık ön planda. Beni bu ırka yönelten en büyük unsurlardan biri, bu ırkın yetiştiricilerinin paylaşımcı kişilikleri ve ırka gerçekten gönül vermeleri ve paylaşım konusunda her zaman çok istekli olmaları.
2000 yılından itibaren özellikle TGYB, Denizli Güvercin Evi Derneğinde tanıtılan özellikle performansı ve resimleri ile anlatılan dolapçı ırkı ile yüz yüze tanışmam 2006 yılında oldu.
Bu sayede bu ırkı gerçekten merak ediyor ve yetiştirmek istiyordum, bu dönemde Ercan Saygılı arkadaşıma gelen kuşları izleme şansım oldu, dönüşleri gerçekten beni kendilerine hayran bıraktı ve bu arada azalttığım kelebeklerimi iyice azalttım. Kelebeklerimi azaltmamın bir diğer sebebide uçurduğunuz kuşların form olarak beğeni görmemesi idi aslında bu kelebekler için bir şans gibi görülmekle beraber bence en büyük tehlikelerden birisi, hem form hem performans kuşu olması günümüzde dünyayı ve ülkemizi saran büyük bir tehlikedir. Formu iyi kuş iyi para ediyor o zaman bu kuşu uçurup kaçırma, şahine kaptırma tehlikesini göze alamamak bu tehlikeyi beraberinde getiriyor.
Dolapçı ırkının en büyük şansı ise bu ırkı yetiştirenler, bu ırka gerçekten değer verip dolapçı üzerinden gelir elde etme düşünceleri yok, bu işe gerçekten gönül veren kişiler ve böyle yetiştiricileri bulunan bir ırk çok şanslı bir ırk diye düşünüyorum.
Bir diğer güzellik ise son Denizli ziyaretimde gördüklerim. Kuşların içinde damızlık diye ayrılan kuşlar, kanadı kesik veya uçamayan kapatılmış kuşlar hemen hemen yok yani tüm kuşlar havada. Özellikle yıllardır izlemeyi hayal ettiğim görüntüleri izledim. Bu durumu görmeyi inanın hayal diye düşünüyordum. Damızlık olanlar dahil tüm salmanın sırıklanması beni kendimden geçirdi, hayalimi gerçekleştirebileceğim kuşlar diye bir kere daha içimden geçirdim.
Bu kuşların yerini sevmesi sanırım burada doğmasıyla ilgili yani bu kuşlar yavru iken edinilmeli, dışarıyı görmemeli, yoksa sürekli yerini arayıp duruyorlar yada uzun bir süre alıkonmalı ki yerlerine tam olarak ısınsınlar. Konu ile ilgili bir örnek vereyim;
Gözümle görmesem inanmam diyeceğim bir olay bu. Ercan�ın salmasındayız, yeni iki çift yavrusu var, kırmızı erkek ve kara çil dişinin yavruları yeme düşmüşler ama tembellik ediyorlar. Bende tuttum bunları salmanın dışına çıkardım, etrafına biraz bakındı ve hop salmaya havadan dalış yaptı. Tabii kapılar yan yana iki kapı diğer salmaya girdi, biz tamam bu iş oluyor derken salmadan bir fırladı havaya daha salmadan çıkmamış kuş yer yadırgıyor ki salmalar ikiz yapıda, karşı çatıya kondu oradan aşağı düştü, oradan çapraz da güvercin yetiştiren bir diğer arkadaşın çatısına ama kuşların yanına sokulmuyor. Derken akşam hava karardı kuş dışarıda kaldı, biz dedik gitti bu kuş... Ertesi sabah Ercan kuşları açmış belki etraftadır diye, bir bakıyor yaklaşık bir kilometre ileride başka kuşlara karışmış uçuyor yani kuş havada, yaklaşık yarım saat sonra evin üstüne gelmiş havadan salmanın arkasında kuşları görüyor kuşla işi yok , derken salmanın kapısını görüyor, direk salmaya dalıyor, sanki nokta koordinatı verilmiş patriot füzeleri gibi, bence posta güvercini yetiştiricilerini kıskandıracak yükseklikte bir damar ve yer belleme özelliği diye düşünüyorum. Sanki kuşun doğduğu yer beynine kazınmış başka salmaya hatta başka kuşlara kesinlikle itibar etmiyor.
Bunu görünce dolapçı yetiştirmeye kesin kararımı verdim, zaten performansı beni etkilemişti, birde bunları izleyince tamam aradığım kuşlar bunlar diye düşündüm.
Benzer şekilde gök bir erkeğim var uçurmuyorum ama kendisi bazen havalanıyor, kesinlikle diğer kuşların yanına dama inmiyor, havadan direk salmaya giriyor sanki koordinatlar aklına kazınmış. Özellikle damar konusunda böyle şeyleri görünce bu kuşlara olan hayranlığım gittikçe artıyor. Şehir içinde hayli yüksek sayıda yetiştiricinin bir arada olduğu yerlerde güvercin yetiştiriciliğindeki bir numara özellik yerine sadıklık-damar olmalı ki bu ırk yeterince tatmin ediyor.
Bu kısa süreli tecrübelerimde uçurduğunuz kuşun sizin salmanızda büyümüş olmasının yerini yadırgamaması için önemli olduğunu düşünüyorum.
Bir diğer yönü insana ürkek olmalarına rağmen kendi aralarında çok uysal yapıları var, yavru verimleri yuvaya düşkünlükleri çok iyi, yuva kavgaları yok, yerleşik yuvayı sahiplenme yok (döneklerimde gözlediğim bir erkeğin 3 yuvayı işgal ettiğini çok gördüm) hatta şu an salmamda yuva sıkıntısından dolayı aynı yuvada yan yana yumurtlayan bir çift kuşum var.
Bu ırkın beni çok etkileyen hususlarından biriside çok uçkun kuşlar olması ve yorulmamaları, yaklaşık bir saat üzeri uçuyorlar ki daha bunlar genç kuşlar, yaşını almamış kuşlar, en önemli uçma özelliği ise sanki bir sprinter gibi uçuyor olmaları. Bir çok ırkta bunu gözlemleyemedim, (Bursa oynarı-mülakatı hariç) yani kanat alışları sırasında kendini ileri atıyorlar, yani bir kanat alışta yaklaşık 1-2 metre ileri gidiyor havada süzülmüyor, benzetmek yerinde olursa 1500 metre koşucusu birinin aynı tempoda maraton koşması gibi bir şey ve buna rağmen yorgunluk belirtileri yok.
Hedefim bu kuşları üretip burada performans ırkı yetiştiren diğer yetiştiricilerle paylaşmak ve havaya baktığımda benim olmasa da komşumun, arkadaşlarımın kimin olursa olsun kuşları doya doya izlemek.
Bu hedefimi dönekçiler biraz daha anlayacaklardır, güzel bir döneği yüzlerce kilometre uzaktan gelip izlerler ve giderler, düşünsenize güvercin yetiştiriciliğinde hep performansı ön plana çıkarmışsınız ve havada her zaman performansını sergileyen kuşlar var bir yetiştirici için kendi adıma hep görmeyi istediğim bir hayal dersek biraz abartmış oluruz ama bu kuşları tanıyınca böyle hayallerin olabilirliği insanın aklına biraz daha olası geliyor.
Tek dileğim bu kuşlarında form ırkına sokulmaması ama görünürde böyle bir tehlike yok.
Performans ırkı (kelebek+dönek) yetiştiricisi biri olarak dolapçılarda performans olarak aradığım tüm özellikler (Performans, dayanıklılık, ve zeka-damar) var ve beni fazlasıyla mutlu edeceklerini düşünüyorum.