kuscu_marik
Üye
- Katılım
- 15 Mar 2009
- Mesajlar
- 3,250
- Tepkime puanı
- 3
- Yaş
- 62
- Ad Soyad
- Muharrem Karaderili
- Meslek
- kamu çalısanı
- Şehir
- Ankara
- İlgi Alanı
- Kediler
?
Sitemizi ana ekranınıza bir web uygulaması olarak nasıl yükleyeceğinizi görmek için aşağıdaki videoyu izleyin.
Not: Bu özellik bazı tarayıcılarda kullanılamayabilir.
hkaplan' Alıntı:Kırıkkaledeyiz, Mustafanın morali bir süredir bozuktu biraz düzelsin ortam değiştirsin diye İlhan davet etmişti. Bizde severek davete icap ettik, biraz hoş sohbetten sonra İlhan bize dönüp yanlış anlaşılmasın kuş başladığından çağırmadım oturup sohbet edelim diye söylerken, Kırıkkalenin eski kuşçularından Sabri ağabeynin hediyesi gök yavrularından (yavruya kusan) bir kuşu kaldırdı. Kuş kümesin hemen yanında inşaatı devam eden 6 katlı bir apartmanın altındaki yere sık aralıklarla gelip gidiyordu, çalışkan bir kuştu tam kupalık diyor İlhan, fazla açılmıyor, çalışıyor bu apartmanı da 40 sefer yapıyorsa 20 sinde üstüne kadar gidiyor, kupaya belki bunu uçurturum diyordu. Bu arada Mustafa kümeste o kadar kuş görünce İlhanı eleştiriyor bu kadar kuşu besleyipte ne yapacaksın, hangisinden verim alacaksın? İlhanda biliyorum ama kuşun kimini atmaca alıyor,kimini hastalık , onun için az kuş iyi değil derken konu uçan kuşa bakılarak, esnek kuş, tok kuş tartışmasına giriyor.
Sen hangisini beslersin diyor İlhan?
Mustafa, esnek ama güçlü hayvanı diyor.
İlhan ise tok kuşu diye söyleniyor,
Mustafa devam ediyor, elbette tok kuşun oyunu güzel olur, güçlü oyun yaptığından esnek kuşa göre daha az sefer yapar ama göze hoş gelen sefer yapar, ancak, bu kuşlardan elini eteğini çektiğinde oyundan çabuk düşerler, tok kuşun ne yapacağını bilemezsin bir gün bir bakarsın 2-3 saat bir gün bakarsın saatini doldurmaz sürekli uğraş ister birde istedikleri an inebilecek özellikte kuşlardır, ama esnek kuş aynı zamanda da güçlü olan bir hayvan öylemidir, dikkat edersen, güçlü oynuyan hayvan diyorum, güçsüz zayıf esnek kuş demiyorum, zaten o özellikteki kuş beslenmez diye tartışa dursunlar
Halil hocada tartışmaya katılıyor
Hani ilhan, Ankara dan bu kadar insanı sohbet için mi çağırdın, arkadaşlar siz kuş seyretmeye mi geldiniz yoksa sohbete mi?
Kimse de ses yok.
korkmayın biriniz söyleyin? diye lafa girişiyor,
İlhan başında Mustafa için çağırdığını söylemişti zaten, Halil hoca sonradan geldiğinden o lafları duymamıştı.
Bu arada, uçan kuş; kısa turlarla çok sık çalışıyor, her geldiğinde kısa fişek tek takla ile oynayıp gidiyordu, İlhanın değişiyle kuş böyle bir kuş değil, ufak bir (20-25 günlük) yavru getiriyor, yavru kuşu esnetti, zayıflattı ondan diye kuşun performansını yorumluyor.
Halil hoca durmuyor, uçan kuşta dahil yerde dolaşan kuşlardan bahisle İlhan bu kuşlardan ne bekliyorsun, bir beklentin mi var diye söyleniyor? İlhanı kızdırmak için,
İlhan her zamanki yüzündeki gülümsemesini eksiltmiyor, başlıyor bir hikayeye
Yoksul bir adamın 3 oğlu varmış, birini zengin biri evlatlık almış götürmüş, biri kendinde kalmış birini de bir akrabası almış götürmüş, zenginin evlatlığı her gününü gün eder, gezer tozar hayatını yaşarken, akrabalarına giden kardeşinin çalışmaktan, yük taşımaktan canı çıkıyormuş, zenginin yanında hayatı kurtulan oğlan kardeşini her gördüğü gün akıl vermeye başlamış “ne akılsız oğlansın, çek git, kaç kurtul buradan o kadar yük taşımaktan, onlar için çalışmaktan canın çıkıyor, ne kadar dayanacaksın?” dedikçe
Kardeşi benim bir beklentim var diye söyleniyormuş,
Günlerce bu böyle sürüp gitmiş,
Kardeşi kaç kurtul dedikçe bizimkisi benim bir beklentim var demeye devam etmiş,
Artık öyle bir duruma gelmiş ki bizim bu oğlanda yürüyecek hal, ayakta duracak takat nede kudret kalmış.
Kardeşi gene kızmış artık sana bir şey söylemeyeceğim, çünkü sen kafayı takmışsın bir beklentim var diye. canın çıkmış eşek cennetine gidiyorsun hala beklentim var diye söyleniyorsun, neymiş bu beklentin hele bir öğreneyim deyince?
Oğlan kardeşine dönmüş, başlamış anlatmaya, yıllar önce bizim babalık evde kızına bağırırken duydum, bir daha dediklerimi yapma, başına buyruk yaşa seni kapıda yatan şu çulsuz, eşşek sıpasına vermezsem ne olayım dediydi demiş.
Oğlanın beklentisi oymuş,
İlhan sonra dönüp kuşlarına bakıyor benimde bir beklentim var diye gülüyor.
Hadi oğlanı anladım bir beklentisi varda, kötü kuşlar besleyerek, uçurarak, yıllarca bir şeyler yapacak diye benim gibi bekleyenlerin ne beklentisi var onu anlamadım.
Saygılarımla