AYNI SOYU DAMARINI DEVAM ETTİRMEK İÇİN ÇİFTLEŞTİRME YÖNTEMİ

  • Konuyu Başlatan Konuyu Başlatan cenker45
  • Başlangıç tarihi Başlangıç tarihi
  • Cevaplar Cevaplar 164
  • Görüntüleme Görüntüleme 42K
oguz bey ben yazınızın tamamını okuyamadım biraz uzundu.ama şu ana ile ogulu baba ile kız ve bunlardan cıkan yavrularını tekrar anaya tekrar babaya eş edildi taktirde öze dönülebilecegini ve busekilde devam edilirse istenilen sonuca ulaşılacagını taklacı kuşta istenilen özelliklere ulasılabileceginizi söylemişsiniz yanlış anlamamısım dogrumu .kostüm kuşu için deyil. saygılar
 
OYUN KUŞUNDA ÇOK ZORDA KALINMADIKÇA BABA KIZI İLE, ANNE OĞLU İLE EŞ EDİLMEZ.. BU ŞEKİLDE ALINAN YAVRULAR BECERİKSİZ VE MEZİYETSİZ ÇIKAR. DOĞRU OLAN,GÜNÜMÜZDE ÇOKÇA UYGULANAN VE GENEL KABUL GÖRMÜŞ ÇAPRAZLAMA YÖNTEMİDİR..
 
Hüseyin bey haklısınız. Yani nasıl ki gerçek manada iyi bir ustayı ayıran el becerisi tecrübeyle olur ve bu tecrübeye kendi emeğiyle kattığı ince ayrıntıları ekleyerek farkındalığını ortaya koyarsa...
Yetiştiricilerimizde aynı yöntemlerle kısacası emek ve bilinçli metodlarla kendi farkını ortaya çıkarır.
Ertuğrul bey öncelikle yanlış anlaşılmasın verilen yöntemler bu işin uzmanı eğitmeni Prof.Dr.Türker savaş bey'in makalesinden alıntı.
Yaşınıza hürmeten elbette yardımcı olmak isterim.Sizin yorulmanızı istemem.
Özet olarak uzun süreli olmamak kaydıyla(bu süreci yetiştirici kendi gözlemleriyle belirlemeli)akrabalı yetiştirme yani Baba-kız,Anne-oğul,Kardeşler birbiriyle eşleştirilip,tekrar geriye dönüş yani dede-torun,nene-torun mantığyla elimizde bulunan iyi soyları yaklaşma ve koruma ihtimalimiz yüksek.
Sıkıntıları genlerde bulunan çekinik olumsuzluklarda devamlı taşınabilir.
Ama süre uzadıkça tıpkı bir telefon bataryası gibi performans ömrü azalır.
Telefonumuzdan memnunsak yeni batarya ile(tabiki telefona uyum önemli)tel eski olduğu için uyumlu batarya piyasada az bulunabilir onuda tecrübe ve bilgi birikiminizle bulup,sevdiklerinizle kesintisiz sorunsuz görüşme yapabilirsiniz.
İşte tecrübe ve ayrıntı burda devreye giriyor çoğu aceleci ve hemen sonuç almak isteyen yetiştiricilerimiz hüsrana uğrayabiliyor.
Hatta çoğu o bataryanın o telefona ait olmadığını bile anlamıyor yada anlamak istemiyor.
Oysa ona göre herşeyi doğru yapmıştı.....
İşte bilim,bilinçli soy takibi kullandığımız yada vazgeçilmezimiz olan o nesneyi en iyi şekilde tanımamızı ve en iyi çözümü kendimizin bulması kısmında anahtar görevi yapıyor.
Hatta para,zaman v.s kaybıyla yeni modellere başvuruluyor.
Sonucu yorumlarınıza bırakıyorum.
Acizane bir benzetme yaptım telefon yetiştirdiğimiz soy,batarya kan katma,yeni model de maalesef göze güzel görünsede 3G li ,görüntülü(uzun kaçan) hassas(yapışan),çin malı(kırılmış,görüntü uğruna nesil kalmayan kuşlarımız).
Bu işin havası da son model çin malı telefonunu(kuşunu) masada ballandıra ,ballandıra anlatan
ama ortada anlatılan eski orjinal,sağlam ,bozulmayan,telefonun yani kuşların çoktan istisnalar dışında tarih olduğu
bir gerçek.
Haaa bazı arkadaşlarımzında falanın tel.neymiş ,yada falanda hala varmış hemen bulayım alayım sevdası.
Ve bunların istismarcıları spotçuları seyyar satıcılar.:)
Saygılarımla...
 
Telefon güzel bir benzetme olmuş..
 
cevdet özbayer' Alıntı:
Neden altı sene ? Yurdumuzda bir çok kuşçuda 10 yaşında kuş bulmak oldukca zor, çünki hırsızlık bir yandan,hastalıklar bir yandan,atmaca biryandan ve kediler bir yandan en sevdiğimiz kuşların canlarını alıveriyorlar.
Bizlere deneme yanılma yöntemi için zaman kalmıyor. Yani üstün genetik özelliklere sahip kuşlarımızın hangi kuşlarla daha iyi uyum sağladıklarını görmeden kuşlarımız elimizden gidiyorlar.

Altı sene meselesine gelince; aile içi eşlemelerde ister anne, ister baba kanı olsun bunlara en yakın genetik özellikli yavruları yakalamak tam altı senede mümkün oluyor. Bu oran ister anne ister baba tarafı için altı senede %98,47 olarak meydana geliyor. Altı sene sonra siz hangi tarafı beyenirseniz kuşlarınızı o yönde üretebilirsiniz.
Selam ve sevgilerimle.
Cevdet Özbayer Ankara

slm ustam bu dediğiniz 6. agızdaki yavru anne ve baba nın hemen hemen aynı özelliklerine sahip oluyor diyorsunuz ama peki bu hesaplamada aynı yuva kardeşlerinin bir birinden çok farklı çıktığını hesaba kattınız mı ? ya yukarıda yada sonraki yazılarınızda belirtmişsiniz kuşu uçurup anneye mi babaya mı benzediğine kanaat getirerek eşleme yapmak diye ama bu genlerde gizli kalmış baskın genlerde vardır.bu aile içi eşlemede anne ve babadan elde edilen yavrular incelendikten sonramı anneyle yada babayla eşleştiriliyor yoksa anne ve babanın altından gelen yavrular direk yetişkinliğe gelince mi gözetmeksizin mi eş ediliyor.?

yada aile içi eşlemede anne ve babadan 2 cift yavru alınıp bu 2 cift yavruyu kend şarasında eşleyip çıkan yavrularla anne ve babayı eşlesek anne ve babaya daha yakın bir gen oluşurmu ?
sonuçda anne ve babanın altından çıkan her yavru kardeşine benzemeye biliyor. yada bir önceki agız yavruya. ben bunu bir ara posta beslerken gördüm. 1. agız yavru tek büyüdü .2. agız yavrualr cift .3 agız yavrualrda cift büyüdü. 1. agızdaki yavru erkek çıktı görünüm olarak babasını andırıyordu pazardan saldıgımda 5-6 sn de 500 m yol almıştı hiç bir yere sapmadan direk evin yolunu tuttu bilere evin ter yönünde atmama ragmen. 2. agızdaki yavruları hediye etmiştim yavrualr ıtek tek saldıgında ilk saldıgı yavru 5 km lik bir mesafeyı 5 dk içinde alıp gelmesine ragmen 2. yavrunun ilk yavrudan 5 dk sonra salınmasına ragmen 2-3 saat gibi bir mesafede gelmesine pek anlam verememiştim ozaman. ve bu kuşların anne ve babasının soyu hakkında sor usorduğumda annenın kanından olan yani yuva kardeşlerinden olan bir kuş 6 sene sonra evine gelmiş. ve eskişehir bursa arasını 30 dk da almış. ama baba hakkında böyle güzel birşey duyamadım. ben bu 1.ve 2. agızdaki yavrular ıeşleyip sonra annesiyle eşlesem annenin kanına yakın bir kan alabilirmiyim aceba ? ve tekrar bunların yavrularındada ilk yaptığımı yapsam daha güzel bir kan elde edilebilinir mi ?
 
yanlış anlama olması oguz kardeşim ben bilgi amaclı kimseyide kırmak gibi bir niyetim yok asıl olan aslı ve nesli korumaktır.baba ile kızdan ana ile oguldan cıkan kustan yavruyu aynı zamanda torunu olcak eş ederek ve bu sekilde devam ederek sonuc alabilen varmı.belki kan olarak kuş öze dönüyo olabilir .bilemem ama önemli olan taklacı kuş için söylüyorum.bir taklacı kuşta olması gereken vasıfları taşıyabilecekmi.sefer adedi takla alışı fişek mesafesi depar atış bunlar bizlerin istedigi önde gelen vasıflardır.bence ... deneyip sonuc alan varmı acaba saygılar..
 
Saygıdeğer ertuğrul abi elbette ki herkes özgürce fikrini yazacak ben bu yöntemi paylaşırken illa bu yolu deneyin demiyorum.
Hatta akrabalı yetiştirmeye hele ,hele yakın akrabalı eşleştirmeye sıcak bakmayan biriyim.
Deneyip sonuç alan varsa paylaşabilir elbette.
Ben sadece bilimsel yorumlar yapıyorum,bilgiler varsa araştırıp paylaşıyorum.
Her yetiştirici bende dahil ne kadar bu konuda bilgimiz artar bilinçli bir şekilde ve kendi yöntemimizi kendimiz belirleyerek yola devam edersek, başarı oranınında o kadar artacağı fikrindeyim..
Kırılmak ne kelime anca ; hürmet eder ellerinizden öperim..
Saygılar..
 
bu arada aile içi eşlemede aklıma gelmişken söylemek istiyorum. bir kuşcu abimden duymuştum kendileri paçalı dönek (macır selanıgı) besliyordu. aynı kandan türetmiş olduğu kuşlarına yabancı kan katmamak için hep kuşları bir biriyle eşliyordu ve bir müddet sonra dışarıdan kuş arayışlarıan girdi. bunun sebebinide bize söylediğine göre güvercinlerinde sakat oluşumlarıydı. ve güvercinleri uçurup döndürdüğünde ilk başlarda çok güzel kendini kapamalarıan ragmen 2-3 metre sonra tencere kapagı gibi genişten dönmeye başlıyordu. bir kelebek gibi yani. aile içi eşlemenin sakıncali halelride böyle birşey herhalde. sizler genelde mardin kuşunda mükembeli aramak için böyle bir yöntem yapmayı deniyecek olursanız mardinde birde şu var fıskırarak takla atmak yerine takla atarken yere çarpması gibi olumsuzluklar doğabilir bir müddet sonra. ve bu durumdan geri dönüş yapmanızda zor olur. çünkü her yıl ya hastalıkdan yada atmaca sansar kedi gibi hayvanlara kuş kaptırıldıgı için kümesin eski soyları kaybolmakdadır. yani geri dönüşü olmayan bir yola giriş yapmışta olabilinir bu yöntemle.

yukarıda birçok kişi deniye nvarsa bilgilerini paylaşsı ndemiş ben denemedim ama deniyen birisinden duyduklarım bunlar ve izledim kuşlarıda bir başka kuşçularda onu iyi görmüyorlar. ve kuşun ömrü max.3 yıl oda şu şekilde 3 yıl her yıl aşılama yemlerini özenle seçme gibi durumlarda ömrü 3 yıl bunuda kendisi söyledi kendi ağzından duydum bunları. kuş zaten 1. yıldan sonra uçamıyor. uçmamasının sebebi damızlığa almak degıl. farklı nedenler çıkıyor ortaya.
 
Kuşun ömrü 3 yıl derken orda hatalısın kardeşim.

İstemesekde illa tek soy kuşlarımıza birkaçyılda bir farklı bir kan girmek zorundayız bencede.
 
Ömer ÖZKURT' Alıntı:
Kuşun ömrü 3 yıl derken orda hatalısın kardeşim.

İstemesekde illa tek soy kuşlarımıza birkaçyılda bir farklı bir kan girmek zorundayız bencede.

kuşun ömrü 3 yıl derken orada bir hata yok hata senin hatan olur orada kuşa hata yükleyemezsin.çümkü 5-6 yılı aşkın bir süredir hep kardeş kardeşe yada anne babasıyla eş etirirsen kuşları kuşların ömürlerini kısaltmış oluyorsun.bu olayı dönek besliyen bir abimizde gördüm ve kendi ağzındanda söyledi bizede siz siz olun kardeş kardeşe yada anne babayla fazla eşleştirme yapmayın mecbur kalmadıkca dedi 1-2 defa yapmakda sorun olmaz ama 1-2 defanın sonunda başka kan karıştırın illa dedi.bir güvercinin ömrü 20 yıla kadarda gider veyahutta bu yıllarıda aşabilir ama dediğimiz olay yani aile içi eşleştirme tek kanı kümes içinde dolaştırma olayı kuşların ömürlerini kısaltan bir yöntemdir.
 
sa nacizane bende bildiklerimi paylaşmak isterim. elimizde soy yapmayı düşündügümüz bir çift kuş varsa alınan yavrular çaprazlanır 1.agızla 3. agız 2 agızla 4 agız vs gibi bir agız atlıyarak . bunların altından gelen yavruları yani ilk kuşlarımıza torun olan bu kuşlardan ister oyun ister fiziksel bu kişilere göre degişe biliyor üstün olanları (digerlerinden daha vasıflıları ) cinsiyetine göre dede ve neneye vurarak deden baba kanlı soy neneden ana kanlı soy alınmış olur. bu kuşları uzun yılar besledigimzde ya ana yada baba ( hangisi daha üstün vasıflı ise ) o soya önem verilerek soylama yapılmıs olur .NOT hangi soyu beyenmiş olursak olalım ona agırlık verilir ancan diger soyuda az da olsa elde tutmak gerekir. yıllar içersinde soya kan koyulması gerektiginde yabancı kular sokmaktansa bu kanla soy bozulmadan istenilen pansuman yapılmıs olur. saygılar sevgiler allaha emanet olasınız !!!
 
ercan abi dediğin yöntemi 4 ayrı kan lı kuştan gerçekleştirirsen daha uzun bir yıl kanla ilgili sorunlar yaşamazsın. ama 2 kanla yapmaya kalkar isen kısa vadeli kuşlar çıkar ortaya. istemezmisin bir kuşu 2-3 yıl kadar bir zaman diliminde izlemeye gelenlere uçura bilmek ? uzum ömürlü kuşlar beslemek ?
 
kusbaz123' Alıntı:
ercan abi dediğin yöntemi 4 ayrı kan lı kuştan gerçekleştirirsen daha uzun bir yıl kanla ilgili sorunlar yaşamazsın. ama 2 kanla yapmaya kalkar isen kısa vadeli kuşlar çıkar ortaya. istemezmisin bir kuşu 2-3 yıl kadar bir zaman diliminde izlemeye gelenlere uçura bilmek ? uzum ömürlü kuşlar beslemek ?



pek gerekli oldugunu sanmıyorum .soyun devamı için çaprazlama yeterli bir eşleme şeklidir. nene ve dedeye dönmeklede kanın aslına dönmek saglanır . dedigin pencereden düşünecek olursak neden 4 kuş (6 8 10 daha fazlası) dahada iyi olur ozaman . tek bir kuşdan bile o kuşa ait kana gidildigini biliyorum . 100 de 100 olmasada çok iyi sonuçlar elde etmek mümkün . tabi o birazdaha karmaşık ve meşakatli altından gelen yavruları çok iyi yorumlayabilip eşlemek lazım . tabi burda herkez kendi düşüncelerini aktarıyor her yigidin bir yogur yiyişi vardır derler ya o misal sen o yöntemle muhafak oluyorsan sorun yok . allah güle güle beslemek nasip etsin allaha emanetsin kardeşim !!
 
abi yoğurt yiyecez diye kendimizi boğmıyalımda. herkez istediği gibi kuşunu eşleştirmekde serbest. ama sonrasına da katlanmıyor gönül. başta güzel yavru alıyonuz busefer işi abartıyoruzz daha güzeli gelicek diye ne oluyoo kuş berbatlaşıyo bir önceki nesillerinide elden çıkarmış oluyozz nede olsa yenisi ve daha güzeli gelicek diye yada herhangi bir şekilde elimizde kalmıyor eski nesli sonra sil baştan kuşçuluğa başlaa xD bi 10-15 yıl daha saçları beyazlat.
 
kusbaz123' Alıntı:
abi yoğurt yiyecez diye kendimizi boğmıyalımda. herkez istediği gibi kuşunu eşleştirmekde serbest. ama sonrasına da katlanmıyor gönül. başta güzel yavru alıyonuz busefer işi abartıyoruzz daha güzeli gelicek diye ne oluyoo kuş berbatlaşıyo bir önceki nesillerinide elden çıkarmış oluyozz nede olsa yenisi ve daha güzeli gelicek diye yada herhangi bir şekilde elimizde kalmıyor eski nesli sonra sil baştan kuşçuluğa başlaa xD bi 10-15 yıl daha saçları beyazlat.


:heyo:
 
doğru değil mi ama :D düz duvara vurdum mu sil baştan yapıcak herkez xD
 
Merhabalar,

Konuya katılmakta biraz geç kalmışım. Tesadüfen gördüm. Keşke adımın bu denli sıklıkla geçtiği bir konuda bana da mail yoluyla haber verilseydi. Konuda yanlış anlamalar var, düzeltilmesi gerekir. Bir yerde Sayın Genç Osman Yiğit demiş ki:

"illa Mendelin veya sayın Doç.Dr. Türker Savaş beyin de görüşlerine körü körüne inanacağumız manasına gelmez"

"Görüş" olarak kastedilen elbette görüş değildir. Sistematik denemeler sonucunda elde edilen gözlemlerdir. Kimsenin görüşüne körü körüne inanılmaz, doğrudur. Ancak bilim bir "inanç" olayı değildir. Kanun haline gelmiş bilgilere (Mendel Kanunları gibi) aynı yöntemleri deneyerek herkes ulaşabilir.
Sayın Genç Osman Yiğit devamında şöyle demiş:

"Yani bir güvercin anasından tepesizlik genini, babasından ise tepelilik genini alırsa kendisi tepesiz olur, diye. Bahsettiği konu bu konuda tepelilik veya tepesizlik genini sabitmiş gibi göstermiş, bence tepelilik veya tepesizlik geni de kuşlarda sabit değildir. Kuşların ikisi de tepesizken tepeli genlerini fazlasıyla taşıyabilir ispat olarakta
tepesiz kuşlardan tepeli yavrular alındığı gibi tepeli kuşlardan da tepesiz kuşların alınması olağandır.
Bunu sabitlemek mümkün değildir yalnızca ihtimalleri güçlendirmek olasıdır"

Genç Osman Yiğit'in hipotezi "tepeli bir çift kuştan da tepesiz yavru alınabilir" şeklindedir. Denemesi kolay bir hipotez; biraz sabra gerek var. Yöntem basit, birkaç çift tepeli kuş bulacaksınız (arka tepeli olursa iş biraz daha basitleşir, çünkü ön tepede farklı formlar kafa karıştırıcı olabilir). Bunları çift çift barındıracaksınız yada en azından bunların bulunduğu kümeste özellikle tepesiz erkek kuş olmayacak. Sonra yavru alıp tepeli mi tepesiz mi gözleyeceksiniz.
Selamlar...

Türker
 
Tekrar Merhaba,

Bir diğer konu akrabalı yetiştirme sırasında hangi kuşlar birbirleriyle eşlenir konusu. Arkadaşlar yuva kardeşlerini birbirleriyle eş etmekle bir önceki yada iki önceki kardeşle şimdikini eş etmek arasında fark yoktur. Öz kardeşler arasındaki akrabalık % 50'dir. Bunun anlamı özkardeşlerin genleri %50 olasılıkla benzerdir.
Ana babayla benzerliğe gelince, yavrular analarının genlerinin %50'sini, babalarının genlerinin de %50'sini MUTLAKA taşırlar. Ancak ana babaya da benzemeyebilirler; daha çok anaya yada daha çok babaya da benzeyebilirler. Bu durum biraraya gelen genlerin yeni bir "kombinasyon" olması nedeniyledir. Genlerin aktarımı her ne kadar rasgele de olsa etki mekanizmaları rasgele değildir. Bu nedenle ana baba özelliklerine göre yavrularda görülebilecek bazı özellikler tahmin edilebilir.
Performansa ilişkin bir yazıma http://www.ntutr.com sitesinden ulaşabilirsiniz.
Selam ve saygılarımla...

Türker
 
Türker bey sitemize hoş geldiniz.
Sizin gibi bu konuda akademik kariyeri olan birin görüşleri bizim için önemlidir.
Bu konularda bizim bilgilerimiz(şahsım için söylüyorum) amina tabirle alaylı usulden malesef teorik bilgiden yoksunuz veya eksiz biliyoruz, onun için konuya yaklaşımımız kişisel tecrübelerimize,okuduğumuz makalelere ve duyumlara dayanmaktadır.
Bundan sonra bu ve benzeri konularda bizi bilimsel olarak aydınlatırsanız seviniriz.
Buradan aynızamanda site yönetimine de sesleniyorum Türker hoca ya site içerisinde bir köşe tahsis etsek ve değerli görüşlerinden faydalansak güzel olmazmı?
Türker hocam tekrar hoşgeldinizder saygılar sunarım.
 
benım nacızhane bılgımde erkegın agır bastıgıdır erkegın ıyı olması genlerde ustunlugun erkekte olması kostum olarak degerlendırılmelı sabır ısı ve kısmet ısı dıyorum ne olacagını yaradandan baskası bılemez ıyı ucsun yeterlı dıyorum konu cok uzamıs:):) bol yavrulu saglıklı kuslar herkeze
 
değerli hocam ve kuşcu arkadaşlar bende bir 30 yılımı bu hayvanlara verdim.oyun kuşu besliyorum.diğer ırklara göre bizim iş biraz karışık.bu arada bende öğretmenim.araştırmalarıma göre evet çeşitli soy yasaları ve davranışları yönlendiren çeşitli genler var.birkaç özellik kuşlarda aranıyorsa iş kolay.ama oyun kuşu gibi kuş havada fazla kalsın 1-2 saat vb..uzun gitsin fazla takla atsın vb...özellikler herbiri başka bir gen tarafından idare olunduğunu düşünürseniz işin pekde kolay olmadığı görülecektir.benim önerim ve yaptığım şu:kendini ıspatlamış iyi geçmişe sahip kuşları bulmak birkaç ayrı kan ve üzerinde çalışmak.bu işi biraz daha kolay hale getiriyor.ayrıca performans kuşu olmduğundan alınan yavrular hepsi uçurularak en iyileri bırakalıp performansı kötü olanalar ayrılıyor zamanla oyun geni yüksek kuş kalitesinin kümesde arttığını göreceksiniz.biz kuşcular acırız bak bu oynamadı ama altından gelen oynayacak diye..ama işin aslı böyle değil evet oynayabilir ama kümesin genel kalitesi düşer.en iyileri bırak diğerlerini ver gitsin zamanla çıkan yavru yüzdesinde artış olacaktır.önceden 5 yavruda 1 oynarsa zamanla bu sayı 2-3 çıkacaktır.kolay gelsin.
 
tsavas' Alıntı:
Merhabalar,

Konuya katılmakta biraz geç kalmışım. Tesadüfen gördüm. Keşke adımın bu denli sıklıkla geçtiği bir konuda bana da mail yoluyla haber verilseydi. Konuda yanlış anlamalar var, düzeltilmesi gerekir. Bir yerde Sayın Genç Osman Yiğit demiş ki:

"illa Mendelin veya sayın Doç.Dr. Türker Savaş beyin de görüşlerine körü körüne inanacağumız manasına gelmez"

"Görüş" olarak kastedilen elbette görüş değildir. Sistematik denemeler sonucunda elde edilen gözlemlerdir. Kimsenin görüşüne körü körüne inanılmaz, doğrudur. Ancak bilim bir "inanç" olayı değildir. Kanun haline gelmiş bilgilere (Mendel Kanunları gibi) aynı yöntemleri deneyerek herkes ulaşabilir.
Sayın Genç Osman Yiğit devamında şöyle demiş:

"Yani bir güvercin anasından tepesizlik genini, babasından ise tepelilik genini alırsa kendisi tepesiz olur, diye. Bahsettiği konu bu konuda tepelilik veya tepesizlik genini sabitmiş gibi göstermiş, bence tepelilik veya tepesizlik geni de kuşlarda sabit değildir. Kuşların ikisi de tepesizken tepeli genlerini fazlasıyla taşıyabilir ispat olarakta
tepesiz kuşlardan tepeli yavrular alındığı gibi tepeli kuşlardan da tepesiz kuşların alınması olağandır.
Bunu sabitlemek mümkün değildir yalnızca ihtimalleri güçlendirmek olasıdır"

Genç Osman Yiğit'in hipotezi "tepeli bir çift kuştan da tepesiz yavru alınabilir" şeklindedir. Denemesi kolay bir hipotez; biraz sabra gerek var. Yöntem basit, birkaç çift tepeli kuş bulacaksınız (arka tepeli olursa iş biraz daha basitleşir, çünkü ön tepede farklı formlar kafa karıştırıcı olabilir). Bunları çift çift barındıracaksınız yada en azından bunların bulunduğu kümeste özellikle tepesiz erkek kuş olmayacak. Sonra yavru alıp tepeli mi tepesiz mi gözleyeceksiniz.
Selamlar...

Türker



TÜRKER BEY MERHABALAR;

UMARIM BU YAZIMI OKUR,BENİ VE ARKADAŞLARIMI BU ARAP SAÇINA DÖNEN KONU HAKKINDA BİR AKADEMİSYEN OLARAK BİLGİLENDİRİRSİNİZ.
YAZDIĞINIZ YAZILAR İLE HER YERDE KARŞILAŞIYORUZ VE BÜYÜK BİR ZEVKLE OKUYORUZ.YANLIZ OYUN KUŞU PERFORMANS GÜVERCİNLERİ HAKKINDA GENEL BİR YORUMUNUZU OKUYAMADIM.BİZİM KARŞI DURDUĞUMUZ AKRABA EŞLEŞMESİ İLE OYUN PERFORMANSI KUŞU YETİŞTİRİCİLİĞİN BİLİMSEL OLARAK KAZANIM YADA KAYBEDİLİŞLERİNİ SİZDEN ÖĞRENMEK İSTERİZ.
BEN YAKLAŞIK 20 YILDIR BİLİNÇLİ YETİŞTİRİCİLİK YAPAN BİR KUŞÇUYUM.BENDEN DAHA ESKİLER,DAHA TECRÜBELİLERDE VAR BU SİTEDE.BİLİNÇLİ YETİŞTİRİCİLERİN ÇOĞUNUN AKRABA EŞLEŞMESİNE KARŞI OLDUĞUNU(OYUN KUŞUNDA) BİLİYORUM.ŞEBBAB,POSTA,TİP YADA DÖNEK...İLE OYUN KUŞU ARASINDAKİ FARKIN,EŞLEME SONUNDAKİ BEKLENTİ AÇISINDAN FARKINI HEPİMİZ BİLİYORUZ.

ŞUNUDA ÖZELLİKLE VURGULAMAK İSTERİM Kİ BURADA YAZILAN YAZILAR TAMAMEN OYUN KUŞU İÇİN YAPILAN YADA YAPILMASI GEREKEN YORUMLARDIR.DİĞER IRKLARIN YETİŞTİRİLME YADA EŞLEME YÖNTEMİ BİZİM BEKLENTİMİZDEN ÇOK FARKLI BEKLENTİLER İLE YAPILMAKTADIR.

SAYGILAR......
 
arnold' Alıntı:
değerli hocam ve kuşcu arkadaşlar bende bir 30 yılımı bu hayvanlara verdim.oyun kuşu besliyorum.diğer ırklara göre bizim iş biraz karışık.
Merhaba,
Performans işin içerisine girince, bir de beklentilerimiz arttıkça işimiz zorlaşıyor. Her ırkta bu böyle.

arnold' Alıntı:
benim önerim ve yaptığım şu:kendini ıspatlamış iyi geçmişe sahip kuşları bulmak birkaç ayrı kan ve üzerinde çalışmak.bu işi biraz daha kolay hale getiriyor.ayrıca performans kuşu olmduğundan alınan yavrular hepsi uçurularak en iyileri bırakalıp performansı kötü olanalar ayrılıyor zamanla oyun geni yüksek kuş kalitesinin kümesde arttığını göreceksiniz.biz kuşcular acırız bak bu oynamadı ama altından gelen oynayacak diye..ama işin aslı böyle değil evet oynayabilir ama kümesin genel kalitesi düşer.en iyileri bırak diğerlerini ver gitsin zamanla çıkan yavru yüzdesinde artış olacaktır.önceden 5 yavruda 1 oynarsa zamanla bu sayı 2-3 çıkacaktır.kolay gelsin.

Bu yönteme katılıyorum. Uygulanabilecek en iyi yollardan birisi. Tek sıkıntı beklentinin "sayısallaştırılması". Yani istenen her bir özellik için örneğin "puanlama" sistemi oluşturulabilirse o zaman kuşları birebir karşılaştırabiliriz. Bir de kayıt tutarsak. Biliyorsunuz söz uçar yazı kalır.
Kolay gelsin.

Türker
 
hüseyin turan' Alıntı:
TÜRKER BEY MERHABALAR;

UMARIM BU YAZIMI OKUR,BENİ VE ARKADAŞLARIMI BU ARAP SAÇINA DÖNEN KONU HAKKINDA BİR AKADEMİSYEN OLARAK BİLGİLENDİRİRSİNİZ.
YAZDIĞINIZ YAZILAR İLE HER YERDE KARŞILAŞIYORUZ VE BÜYÜK BİR ZEVKLE OKUYORUZ.YANLIZ OYUN KUŞU PERFORMANS GÜVERCİNLERİ HAKKINDA GENEL BİR YORUMUNUZU OKUYAMADIM.
Merhaba Hüseyin Bey,
Şu anda oyun kuşlarını materyal olarak kullandığımız "Takla Davranışı ile Beyin Morfolojisi ve Histolojisi Arası İlişkiler" başlıklı bir projemiz var. Net bir sonuç olarak oyun kuşlarının beyinlerinin diğer ırklara göre daha küçük olduğunu belirledik. Performansın "istemsiz" yapılması (döneklerde de bu böyle) insanlardaki Parkinson hastalığı ile benziyor.
Ama işin genetik ıslah kısmını sorarsanız, daha önceki yazılarımda yada tartışmalarımda da bulabilirsiniz, bunun için uzun soluklu bir rakam toplama sürecine ihtiyacımız olur. Öncelikle "ideal oyun kuşunu" tanımlayıp örneğin, bu idealden sapmaları ölçebilmemiz gerekir. Yani hayvanın kanat açıklığını nasıl ölçüyorsak bunu ölçebilmeliyiz. Neleri ölçmeliyiz, örneğin:
1. Uçuş süresi,
2. Kümese dalış açısı,
3. Taban taklası vurdu yada vurmadı,
4. Bir fişeği kaç taklalı gittiği,
5. Fişeğin yüksekliği,
6. Fişekler arası süre,
7. vb.
Tabi bunlar aklıma gelen bazıları. Özellikle farklı şehirlerde kuşçuluk yapanların istekleri, beklentileri de farklı olacaktır.
hüseyin turan' Alıntı:
BİZİM KARŞI DURDUĞUMUZ AKRABA EŞLEŞMESİ İLE OYUN PERFORMANSI KUŞU YETİŞTİRİCİLİĞİN BİLİMSEL OLARAK KAZANIM YADA KAYBEDİLİŞLERİNİ SİZDEN ÖĞRENMEK İSTERİZ.

Akrabalı yetiştirmenin olumsuz yönleri ve ıslah anlamında araç olarak kullanılabilirliği konusunda genel bilgileri okumuşsunuzdur. Benzer şeyler söyleyebileceğim.
Yöntemlerden birisi Ali Beyin önerisi şeklinde olabilir. Ancak akrabalı yetiştirme de diğer bir yöntem olabilir. Fakat akrabalı yetiştirmede de Ali Beyin önerdiği gibi "seleksiyon", yani hepsini uçurup iyilerini damızlığa ayırma yöntemini kullanmalısınız. Akrabalı yetiştirilmiş kuşların, başka aileden akrabalı yetiştirilmiş kuşlarla çiftleştirilmesinden de yüksek performanslı kuşlar elde edilebilir. Bu da bir yöntem.
Dolayısıyla burada yazan arkadaşlar yukarıdaki yöntemlerden birinde başarılı olmuş olabilirler. Ama tekrarlıyorum Ali Beyin dediği gibi bunun anası iyi, dedesi iyi, bu tek tellinin kanından, bu kart mavinin soyundan gibi yaklaşımlarla damızlık ayırmak doğru değildir. Havada görmediğiniz kuşu mümkün olduğunca damızlıkta kullanmayın.
Kolay gelsin. Saygılar...

Türker
 
htamer5' Alıntı:
Türker bey sitemize hoş geldiniz.
Sizin gibi bu konuda akademik kariyeri olan birin görüşleri bizim için önemlidir.
Bu konularda bizim bilgilerimiz(şahsım için söylüyorum) amina tabirle alaylı usulden malesef teorik bilgiden yoksunuz veya eksiz biliyoruz, onun için konuya yaklaşımımız kişisel tecrübelerimize,okuduğumuz makalelere ve duyumlara dayanmaktadır.
Bundan sonra bu ve benzeri konularda bizi bilimsel olarak aydınlatırsanız seviniriz.
Buradan aynı zamanda site yönetimine de sesleniyorum Türker hoca ya site içerisinde bir köşe tahsis etsek ve değerli görüşlerinden faydalansak güzel olmazmı?
Türker hocam tekrar hoş geldiniz der saygılar sunarım.

Merhaba Hasan Bey,
Öncelikle yanıtlamakta geciktiğim için özür dilerim. Ayrıca nazik iltifatlarınız için teşekkür ederim. Bu işi yaygın olarak yapanlar alaylıdır. Aslında ben de alaylıyım. Ancak daha sonra Ziraat Fakültesi Zootekni Bölümünü okumam ve burada da genetik, hayvan ıslahı, davranış gibi konularda uzmanlaşmam ve bilim yapmam nedeniyle teorik olarak da donandım. Ancak güvercin konusunda tüm konulara hakim olmam mümkün değildir. Özellikle tanımlamalar ile ilgili olarak kuşçularımızın tecrübelerine şiddetle ihtiyacım var. Bizler belki naçizane sonraki kuşaklar için birşeyler bırakabiliriz. Bu tartışmalardan, görüşlerden sonraki kuşak kuşçular yararlanacaklardır.
Bu konularda yararlı olabilirsem ne mutlu bana. Ancak takdir edersiniz ki derslerim, yüksek lisans ve doktora öğrencileri danışmanlığım, bilimsel projelerim, uygulama projeleri, çiftçi eğitimi hepsi vaktimin büyük kısmını alıyor. Kuşçuluğa ne yazık ki çok zamanım kalmıyor. Zaman zaman böyle konulara katılmaya çalışacağım. Hoşbulduk diyorum ve tekrar teşekkür ediyorum.

Türker
 
merhabalar...

damızlık kuş hocamın dediği gibi seleksiyonla performansı iyi kuşlardan seçilmelidir.kümesdeki kuşlar yani damızlık yapmaya karar verdiğimiz kuşlar erkek ve dişi sayıları eşit olacak şekilde kümese bırakılmalıdır. bence tabi...eşe atmayı doğal yolllara bırakmamız bence daha doğru olacaktır.yani oyun kuşlarında istediğimizi bulduysak bir damızlık kümesi olurşturduysak bence yeterli olur.sonra çıkan yavrular uçurulur performanslarına bakılır sezon sonunda en iyiler damızlık kümesini hak edenler kalır etmeyenler gider.böylece kümes kaştesi giderek artar .ben bunu uyguluyorum ve çıkan yavrular kendi eşleştirmelerimden daha iyi diyebilirim.bu uzun kaçıyor bu kısa bunun tüyü az bunun çok bu az taklalı bu çok eş olsun demekle olmuyor bu işler.havada gör sonrasını doğaya bırak bence en iyisi bu..saygılar..
 
AYNİ KAN SOY İRK UREMESİ AMACLİ GUZEL BİR SEY AMA BAZİ KUSLAR KENDİ K KANINI SEVMEZ ALTINDAN VERİM ALAMAZSİNİZ MİSALEN bizim sivasta damlacikli apo ve kemal derler o kuslar kanini sever altindan daha guzel yavru veriri fakat daha guclu kuvetli cikiyor kacim azaliyor ve metin merali yani kel metin rahmetli iyi kuslar ucururdu ama derdi kesinlikle benim kusumu bir digerine takmayin bir sey bulamazsiniz aldindan cift donen hic takjlaya girmeyen yada cift donen cikar derdi ama yumusak irki saglam kuslar takarsaniz daha guzel cikar derdi
 
selamlar bir kuşun altından ayni kalitede kuş aldık diyelim bunu anlamak ayni kan kuşu yakalamktan zordur. nasıl büyüdüğünden nasıl ucurulduguna hasta olup olmadığına hava şartlarına kadar her şey etkendir ayni kanı tutturabildiğinizi nasıl anlıyorsunuz??? bence önemli olan o
 
S A KENAN KARDESİM HAYIRLI RAMAZANLAR BU KONUDA EN ÖNEMLİ ETKENLERDEN BİRİSİ KUŞÇUNUN KUŞLARINI NASIL NE KADAR TANIDIGI NEYE HİZMET ETTİGİ

ORJİNİNİN NE KADARINI BİLEBİLMESİYLE ALAKALIDIR

ÇÜNKÜ BİR ÇİFT GÖZLE GÖREBİLDİGİNİZ SEYRETTİGİNİZ//EN İYİ KUŞLARIN DAHİ ALTINDAN İYİ ÇIKACAK GARANTİSİ YOK NEDENİ O EN İYİLERİN İYİ OLUŞU NEREDEN ANADANMI BABADANMI YADA EBE DEDELERDENMİ GELDİGİNİ BİLEMEDİGİNİZDEN NEYİ NE KADAR TUTTURDUGUNUZU BİLEMEZSİNİZ BİLİNEBİLMESİ İÇİN KİŞİNİN KUŞLARI İYİ BİLMESİ GEREK DİYEBİLİYORUM ŞİMDİLERDE GENELDE KİŞİLERİN ELLERİNDEKİ NESLINİ BİLEMEDİKLERİ KUŞLARDAN HEP İYİ BEKLEYİP ÇOK ZAMAN BASARILI OLAMAMALARI GÖRÜNENE GÖRE DAVRANIP HEP İYİ ÇIKACAK SANMALARINDANDIR ARANILANA DAHA ÇABUK ULASMANIN EN ÖNEMLİ UNSURU KİŞİNİN BİLİNENE HİZMETLE OLACAGIDIR GÖRÜNEN FARKLI BİLİNEN DAHA DA FARKLIDIR

SAYGILAR
 
Geri
Üst